BYK & ŞYK DERSLERİ
Ders : 2
Konu : İLİM ÖĞRENMEK
-
‘’İlim öğrenmek kadın ve erkek her müslümânâ farzdır", (1)
İnsan, bütün mahlukâtın en şereflisidir. Bu şerefini muhafaza edebilmesi ve olgun bir insan olabilmesi için:
-
İlim,
-
İman,
-
Salih amel,
-
Ve iyi ahlâktan ibaret olan dört esasa sahip olmalıdır.
Görüldüğü gibi bu faziletlerin başında ilim yer almaktadır. Çünkü bir ameli yapmanın şartı, onu bilmektir. Bilmeyen yapamaz. Bir şeyi yapmadan önce onu bilmek şarttır. Kur’ân’ın ilk emri “Oku”dur.(2) Bu hitap, Resûlullah (s.a.v.)’in şahsında tüm insanlığadır.
Mü’mini Allah’a yaklaştıran her şey hayır olarak adlandırılır. Hangi amellerin hayırlı olduğu ancak ilimle bilinir. Aynı zamanda ilim, iman’ın kâmil, amelin sâlih olmasının yoludur.
Cenab-ı Hakk şöyle buyurur:
يَرْفَعِ اللَّهُ الَّذِينَ آمَنُوا مِنكُمْ وَالَّذِينَ أُوتُوا الْعِلْمَ دَرَجَاتٍ
‘’Allah, içinizden iman edenlerin ve kendilrine ilim verilenlerin derecelerini yükseltir.’’(3)
İnsan bilmesi gerekenleri öğrenir, öğrendiklerini yapar ve edebini muhafaza ederse hem huzurlu olur, hem de meleklerden üstün hale gelir.Resulullah (s.a.v.) şöyle buyurmaktadır:
‘’İlim öğrenmek için yolculuğa çıkan kimse, evine dönünceye kadar Allah yolundadır.(4)
Muhammed b. Sîrin şöyle anlatıyor:
Basra mescidine girdim. Esved b. Seri, halka kıssa anlatıyordu. Mescittekiler onun çevresini sarmışlardı.Mescidin başka bir köşesinde fıkıh ehli kimseler oturuyorlardı. Fıkıh ilmi üzerine müzakere yapıyorlardı.Bu iki topluluk arasında namaza durdum. namazı bitirdikten sonra, kendi kendime şöyle dedim:
-Esvedin yanına gitsem, onlara rahmert ve bereket vardır. Onlarla beraber bana da rahmet ve bereket iner. Fıkıh meclisi halkasına gitsem, belki de duymadığım bir şeyi duyar; onunla da amel ederim. Böylece, nefsimi bunlardan birini seçmeye zorluyordum. Onları geçip gittim, hiç biri ile oturmadım.
Gece oldu. Bir rüya gördüm. Bana biri geldi ve şöyle dedi:
-Eğer ilim müzakere edilen meclise gitseydin, orada Cebrail’i bulurdun.(5)
İnsanı diğer canlılardan ayıran en önemli özelliklerden biri de ilimdir. İlim, insanın yolunu aydınlatır. Bilen insan neyi, ne zaman, nerede ve nasıl yapacağını bilir. İlim sahibi olmayan insanlar yolunu görmeden karanlıkta yürüyen insanlara benzerler. İlmin sınırı yoktur. Ancak çok şey bilmek değil, bildiğini uygulamak esastır.
Her ilim faydalı ve gereklidir. Fakat bir insanın bütün ilimleri öğrenmesi imkânsızdır. Her müslümanın önce farz olan ilimleri öğrenmesi şarttır.
Bu ilimler müslümanın inancı, ameli ve ahlâkı ile ilgilidir. Buna göre her müslümanın:
-
Akaid ilmini (İnanç esaslarını),
-
Fıkıh ilmini (İbâdet esaslarını),
-
Ahlâk ilmini (Âdâb-ı Muaşereti) ilk önce öğrenmesi gereklidir.
Akidesini bilmeyen, hangi söz ve davranışın imânâ zarar verdiğini bilmeyen bir müslüman imânını kaybedebilir.
Fıkıh ilmini, yani neyin helal neyin haram olduğunu bilmeyen, ibâdetlerini nasıl yapacağını bilmeyen insan Allah’a gerçek mânâda kulluk yapamaz.
Ahlâk ve edeb bilmeyen kamil mü’min olamaz.
Bu sebepten dolayı, kulun dinini yaşaması,Allah için yaptığı amelinin ihlası ve diğer insanlarla geçimi konusunda muhtaç olduğu ilimleri öğrenmesi Farz-ı Ayn’dır.
Bu ilimlerden ayrı olarak her meslek sahibinin mesleğine ait şeyleri en iyi şekilde öğrenmesi, görevini yaparken, faaliyetlerini sürdürürken karşılaşacağı meselelerin bilgisine sahip olması da gereklidir.
Ancak kendisini ilgilendirmeyen şeylerle uğraşanlar, asıl meselelerinden, gâyelerinden ve hedeflerinden uzaklaşmış olurlar. Çünkü lüzumsuz bilgilerle uğraşanlar, lüzumludan mahrum olurlar.
Resûlullah (s.a.v.):
“Allah’ım! Fayda vermeyen ilimden... sana sığınırım” (6) buyurmuştur.
İlim tahsil etmek, aynı zamanda Allah yolunda bulunmaktır. İbâdet sevabı kazandırır. Yaşı, mesleği ne olursa olsun her mükellefin, İslâm âdâb ve ahkâmını öğrenmesi gerekir.
İlim yolu cennet yoludur. Bu yolu gösterenler ise, ilim öğreten âlimlerdir. Âlimlerin fazileti konusunda bir çok Hadis-i Şerif vardır. Bunlardan birkaçını zikredelim. Resûlullah (S.A.V) şöyle buyurmaktadır:
“Âlimin âbide üstünlüğü, benim ednanıza (en alt derecede olanınıza) üstünlüğüm gibidir.” (7)
“İlminden istifade edilen bir âlim, bin âbidden hayırlıdır.”(8)
“Âlimler Peygamberlerin varisleridir. (9)
“Ey Ebu Zerr! Sabahtan çıkıp, Allah’ın kitabından bir âyet öğrenmen, senin için yüz rek’ât namaz kılmaktan hayırlıdır. Hele sabahleyin evinden çıkıp dini ilimlerden bir mevzuyu öğrenmen –onunla amel edilsin, edilmesin- senin için bin rek’ât (nafile) namaz kılmaktan daha hayırlıdır.” (10)
Sonuç olarak ilim; peygamberlerin mirası, âlimler de o mirasın vârisleridir. Her müslüman o eşsiz mirasa sahip çıkmalı, onu öğrenmek için gayret göstermelidir. Peygamberlerin mirasçısı olan, ilmiyle âmil, gerçek âlimlere gerekli hürmet ve saygıyı göstermeli ve Cenâb-ı Hakk’ın şu fermanını asla unutmamalıdır.
قُلْ هَلْ يَسْتَوِي الَّذِينَ يَعْلَمُونَ وَالَّذِينَ لَا يَعْلَمُونَ
“De ki: Hiç bilenlerle bilmeyenler bir olur mu?” (11)
İlim ilim bilmektir,
İlim kendin bilmektir,
Sen kendini bilmezsen,
Bu nice okumaktır.
İlim elinde çıra,
Yak da, Mevlâ’yı ara,
Bilmek olmak değildir,
Olmaya bak, olmaya...
(Yunus Emre)
Alınacak Dersler:
-
İnsanın şerefini muhafaza edebilmesi ve olgun bir insan olabilmesi için ilim, imân, salih amel ve iyi ahlâk sahibi olması gerekir.
-
İlim insanın yolunu aydınlatır.
-
Bilen insan neyi, nasıl, nerede ve ne zaman yapacağını bilir.
-
Bilmeyenler, yolunu görmeden karanlıkta yürüyenlere benzer.
-
İlmin sınırı yoktur. Ancak çok bilmek değil, bildiğini uygulamak önemlidir.
-
Her müslümanın:
-
Akaid,
-
Fıkıh,
-
Ahlâk’ı, yani imân, ibâdet esaslarını ve Âdâb-ı Muâşereti öğrenmesi farzdır.
-
Farz ilimlerden ayrı olarak gerekli ilimler ve meslekî bilgilere sahip olunmalıdır.
-
Faydasız ve gereksiz bilgilerle, konularla uğraşılmamalıdır.
-
Evinden çıkıp bir âyet öğrenmek yüz rek’ât, dini bir mevzuyu öğrenmek ise bin rek’ât (nafile) namazdan daha hayırlıdır.
-
İlim, peygamberlerin mirası, âlimler de mirasçılarıdır.
-
Bu mirasa ve mirasçılara gerekli önem ve değer verilmelidir.
Not:
-
Bu hafta mümkünse bir ilim sohbetine katılalım.
-
Evlerimizde çocuklarımıza bir âyet bir hadis okuyalım.Veya bir kitaptan
kısa bir ders yapalım.
-
‘’Ālimler peygamberlerin varisleridir’’ hadisini ezberleyelim.
(1) Sünen-i İbni Mâce, C.1,sh.367.
(2) Alak Sûresi, 1.âyet.
(3) Mücadele Sûresi, 11.âyet.
(4) Sünen-i Tirmîzi, İlim 2.
(5) Tenbîhu’l-Gafilîn, Ebu’l-Leys Semerkandî, C.1, sh.491.
(6) Sünen-i Nesai, İstiâze 2.
(7) Sünen-i Tirmîzi, İlim, 19.
(8) Künüzü’l Hakaik, Münavî, sh.88.
(9) Riyazü’s-Sâlihîn, C.6, sh.176
(10) Terğîb ve Terhîb, Hafız Münzîri, C.1, sh.132.
(11) Zümer Sûresi, 9. âyet.
Dostları ilə paylaş: |