SIK SORULAN 5 SORU VE 5 CEVAP
Sitemiz mail adresine ulaşan bazı iletiler sürekli aynı olduğu için, bu iletilere vermiş olduğumuz cevapları ana sayfadan duyurma gereği duyuyoruz. Aylıksız izindeki memur eşten dolayı aile yardımı alınıp alınamayacağı, bayan öğretmenin doğum öncesi izninin aktarımı, hamile memurlara nöbet verilmemesi, yeni memuriyete girenlerin harcırahı ve her istifa eden kamu personelinin 6 ay bekleyip beklemeyeceği gibi konuları içeren dosya için başlığa tıklayınız.
Memurlar-Net 20 Ağustos 2007 12:05
AYLIKSIZ İZNE AYRILAN EŞTEN DOLAYI AİLE YARDIMI ÖDENEĞİ ALINIR MI?
Eşim ve ben devlet memuruyuz, eşim dogum sebebiyle yasal ücretli izine ayrıldı. Bu sürenin bitiminden itibaren 1 yıl ücretsiz izine ayrılmayı düşünüyor. Sorum şu:Eşimin ücretsiz izinli olduğu bu zaman diliminde ben kendi kurumumdan eş yardımı alabilirmiyim?
Evet alabilirsiniz. Detaylı açıklama ve Sayıştay kararı için tıklayınız.
Aylıksız İzinde Aile Yardımı Ödeneği Alınır mı?
11 Ekim 2003 00:00
Soru:
İki sorum olacak. Birincisi doğumdan dolayı aylıksız izne ayrılan eşime bu aylıksız izin süresince aile yardımı ödenip ödenmeyeceği hususudur. Diğeri ise şudur: 7 öğretim üyesi mayıs ayında Kıbrıs'a uluslararası sempozyuma katıldık. Katılım için fakülte yönetim kurulu kararı çıktı. Yol- harcırah talebimiz, talep bizden olduğu gerekçesiyle reddedildi. Sempozyum ve kongrelere gidiş dönüşlere yol ve harcırah alabiliyoruz mu?
Cevap:
657 sayılı Devlet Memurları Kanununun Aile Yardımı Ödeneğini düzenleyen 202'nci maddesinde; "Evli bulunan Devlet memurlarına aile yardımı ödeneği verilir. Bu yardım, memurun her ne şekilde olursa olsun menfaat karşılığı çalışmayan veya herhangi bir sosyal güvenlik kuruluşundan aylık almayan eşi için 1250, çocuklarından her biri için de 250 gösterge rakamının aylık katsayısı ile çarpılması sonucu elde edilecek miktar üzerinden ödenir. Ancak ikiden fazla çocuk için aile yardımı ödeneği verilmez. Eşlerden birine iş akdi veya toplu sözleşme gereği çocukları için yapılan aile yardımı ödeneği daha düşük ise, yalnız aradaki fark ödenir. Bu fıkrada yer alan gösterge rakamlarını 5 katına kadar artırmaya Bakanlar Kurulu yetkilidir. Dul memurların çocukları için yukarıdaki fıkralar hükmü uygulanır. Boşanma veya ayrılık vukuunda mahkeme bu yardımın hangi tarafa ve ne oranda verileceğini de kararında belirtir. Devlet memurunun, geçimini sağladığı üvey çocukları için de bu ödenek verilir." hükmüne yer verilmiştir. Diğer taraftan, Sayıştay Başkanlığı 3.Dairesinin 22.06.2000 tarihli ve 74 sayılı Kararında özet olarak; Devlet memurunun ücretsiz izinli olduğu dönemde kadro ile ilgisi devam etmekte ise de, bu süre içinde aylık ödenmediğinden, Devlet memuru olan diğer eşe aile yardımı ödenmesinde mevzuata aykırı bir husus bulunmadığına karar vermiştir.
İkinci sorunuzla ilgili olarak; 2547 sayılı Yüksek Öğretim Kanununun Yurt içinde ve yurt dışında görevlendirmeyi düzenleyen 39'uncu maddesinde; "Öğretim elemanlarının kurumlarından yolluk almaksızın yurt içinde ve dışında kongre, konferans, seminer ve benzeri bilimsel toplantılarla, bilim ve meslekleri ile ilgili diğer toplantılara katılmalarına, araştırma ve inceleme gezileri yapmalarına, araştırma ve incelemenin gerektirdiği yerde bulunmalarına, bir haftaya kadar dekan, enstitü ve yüksek okul müdürleri, onbeş güne kadar rektörler izin verebilirler. Bu şekilde onbeş günü aşan veya yolluk verilmesini gerektiren veya araştırma ve incelemenin gerektirdiği masrafların üniversite ile buna bağlı birimlerin bütçesinden veya döner sermaye gelirlerinden ödenmesi icabeden durumlarda, ilgili yönetim kurulunun kararı ve rektörün onayı gereklidir." hükmü yer almaktadır. Bu hüküm çerçevesinde, bilimsel toplantılara katılan öğretim elemanlarına harcırah ödenmesi mümkün değildir.
ÖĞRETMENİN, DOĞUM ÖNCESİ İZİNLERİNİN AKTARILMASI
Eşim bir ilköğretim okulunda sınıf öğretmeni olarak görev yapmaktadır. Eylül ayının ikinci yarısında doğum yapacaktır.Tabip raporu ile doğumdan önceki üç haftaya kadar kurumda çalışması halinde kalan 5 haftalık sürenin doğum sonrasına eklenmesi mümkün müdür? Öğretmen olması dolayısı ile doğumdan önceki beş hafta yaz tatiline denk geldiği için bu iznin kullandırılmaması gibi bir durum söz konusu olabilirmi?Yardımcı olursanız memnun oluruz.Saygılarımla
Ağustos ayındaki doğum öncesi izin, çalışılmadığı için doğum sonrasına aktarılmayacaktır. Detaylı açıklama için tıklayınız.
Öğretmenin Yaz Tatilindeki Doğum İzin Süresi Doğumdan Sonraya Aktarılır mı?
Mevzuata ilişkin olarak ziyaretçilerden sitemize gelen sorulardan cevapladıklarımızın bir kısmını memurlar.net'te yayımlamaktayız. Bu sorulara Haberler/Soru Cevap'tan ulaşabilirsiniz. Diğer taraftan yeni mevzuat dolaysıyla ilk kez karşılaştığımız sorular da olmaktadır. Bunlardan biri de; yaz tatilinde doğum yapacak olan öğretmenlerin doğum öncesi iznini doğumdan sonraki süreye ekleyip ekleyemeceklerine ilişkindir. Soru ve cevap için tıklayınız.
12 Temmuz 2005 00:17
SORU: Eşim bir ilköğretim okulunda sınıf öğretmeni olarak görev yapmaktadır.Eylül ayının ikinci yarısında doğum yapacaktır.Tabip raporu ile doğumdan önceki üç haftaya kadar kurumda çalışması halinde kalan 5 haftalık sürenin doğum sonrasına eklenmesi mümkünmüdür.Öğretmen olması dolayısı ile doğumdan önceki beş hafta yaz tatiline denk geldiği için bu iznin kullandırılmaması gibi bir durum söz konusu olabilirmi?Yardımcı olursanız memnun oluruz.Saygılarımla
CEVAP: Doğum izni süreleri 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 104'üncü maddesinde düzenlenmiştir. Bu madde 14.7.2004 tarih 5223 sayılı Kanunun 1 inci maddesi ile değiştirilmiştir. Değişikliğe göre maddenin son hali şu şekildedir:
"Memura doğum yapmasından önce 8 hafta ve doğum yaptığı tarihten itibaren 8 hafta olmak üzere toplam 16 hafta süre ile aylıklı izin verilir. Çoğul gebelik halinde, doğumdan önceki sekiz haftalık süreye 2 hafta süre eklenir. Ancak sağlık durumu uygun olduğu takdirde, tabibin onayı ile memur isterse doğumdan önceki 3 haftaya kadar işyerinde çalışabilir. Bu durumda, memurun çalıştığı süreler, doğum sonrası sürelere eklenir. Yukarıda öngörülen süreler memurun sağlık durumuna göre tabip raporunda belirlenecek miktarda uzatılabilir. Memurlara, bir yaşından küçük çocuklarını emzirmeleri için günde toplam bir buçuk saat süt izni verilir. Süt izninin kullanımında annenin saat seçimi hakkı vardır."
Ayrıca 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun değişik 108 inci maddesinin 3 üncü fıkrasında da "Doğum yapan memurlara istekleri halinde 104 üncü maddenin (A) bendinde belirtilen sürelerin bitiminden itibaren 12 aya kadar aylıksız izin verilir." hükmü yer almaktadır.
Diğer taraftan, 657'nin Yıllık İzinleri Kullanılışı başlıklı 103'üncü maddesinde "Yıllık izinler, amirin uygun bulacağı zamanlarda, toptan veya ihtiyaca göre kısım kısım kullanılabilir. Birbirini izliyen iki yılın izni bir arada verilebilir. Cari yıl ile bir önceki yıl hariç, önceki yıllara ait kullanılmayan izin hakları düşer.
Öğretmenler yaz tatili ile dinlenme tatillerinde izinli sayılırlar. Bunlara, hastalık ve diğer mazeret izinleri dışında, ayrıca yıllık izin verilmez.
Hizmetleri sırasında radyoaktif ışınlarla çalışan personele, her yıl yıllık izinlerine ilaveten bir aylık sağlık izni verilir" hükmü yer almaktadır.
Bu maddelere göre,
İznin doğum sonrasına aktarılabilmesi için belirli şartların bir arada bulunması gerekmektedir. Bunlar; a) Tabip onayı, b) Memurun isteği, c) İşyerinde çalışması hususlarıdır.
Öğretmenler, Ağustos ayında izinli sayıldıklarından tabip onayı ve memurun isteği şartları karşılanmış olsa dahi işyerinde çalışma şartı gerçekleşmemiş olacaktır. Bu nedenle Ağustos ayındaki doğum öncesi iznin çalışmadığı için doğum sonrasına aktarılması söz konusu değildir.
Burada ayrıca şunu belirtmek gerekmektedir. Devlet Personel Başkanlığınca sorunları çözmek amacıyla çıkarılan doğum izin sürelerine ilişkin tebliğde bu konuya değinilmemiştir.
HAMİLE MEMURLARA NÖBET VERİLMEMESİ
Nöbet usulu çalışan kurumlarda, gebelikte nöbette kacıncı haftada cıkılır? Tıp fakültesinde hemşire olarak çalışmaktayım
Bu konuya ilişkin olarak yayımlanmış bir Başkanlık genelgesi bulunmaktadır. Genelgenin 10'uncu maddesi şu şekildedir: "Kadın memurlara hamileliklerinin 26 ncı haftasından itibaren ve doğumdan sonra 1 yıl süresince gece nöbeti ve gece vardiyası görevi verilmeyecektir."... Genelgeyi görmek için tıklayınız.
Sendikal Gelişmeler Doğrultusunda Alınacak Önlemlere ilişkin Başbakanlık Genelgesi
2 Haziran 2005 00:45
GENELGE
2005/14
Demokratik ve sosyal hukuk devleti ilkesinin en önemli gereklerinden biri örgütlenme özgürlüğünün sağlanmasıdır. Örgütlü toplum, demokratik toplum düzenini ve katılımcı yönetimi gerçekleştirmenin vazgeçilmez şartı olarak değerlendirilmektedir. Devletimizin de taraf olarak onayladığı uluslar arası sözleşme ve belgeler ile Anayasa başta olmak üzere iç hukuk düzenlemelerimizde, memurlar dahil tüm çalışanların sendikal örgütler kurabilmeleri, kurulmuş bulunan sendikalara üye olabilmeleri, sendikalar ve üst kuruluşlarının amaçları doğrultusunda serbestçe faaliyette bulunabilmeleri örgütlenme özgürlüğü kapsamında güvence altına alınmıştır.
4688 sayılı Kamu Görevlileri Sendikaları Kanununun 2001 yılında yürürlüğe girmesinden sonra 2002 ve 2003 yıllarında Hükümeti temsilen Kamu İşveren Kurulu üyeleri ile her bir hizmet kolunda yetkili sendikalar ve bunların bağlı bulunduğu konfederasyonlar arasında toplu görüşmeler gerçekleştirilmiştir.
Kamu İşveren Kurulu ile yetkili sendikalar ve bunların bağlı bulunduğu konfederasyonlar arasında 2004 yılı Toplu Görüşmeleri, 15-30 Eylül 2004 tarihleri arasında yapılmış bulunmaktadır. Toplu Görüşme sürecinde, personel mevzuatına ilişkin uygulamada karşılaşılan sorunlarla ilgili olarak konfederasyon temsilcilerince iletilen talepler hakkında konfederasyonlar ile Kamu İşveren Kurulunu temsilen eşit sayıda üyenin katılımı ile oluşturulan Komisyonca hazırlanan ve üzerinde mutabık kalınan hususlar çerçevesinde aşağıdaki konularda kamu kurum ve kuruluşlarının azami dikkati göstermeleri gerekmektedir.
1 - Teftiş, denetim, soruşturma ve hizmet içi eğitim ile isteğe bağlı olma hali hariç, kamu görevlilerinin memuriyet mahalli dışına yapılacak geçici görevlendirmelerinin, bir yılda toplam 2 ayı geçmemesine özen gösterilecektir.
2 - Görevinden çekilen ya da çekilmiş sayılanlar ile memnu hakların iadesi kararı alanlardan (işledikleri fiilleri suç olmaktan çıkarılanlar ile 4809 sayılı Kanun hükümleri uyarınca cezaları ertelenen ve mahkumiyeti vaki olmamış sayılanlar dahil) memuriyete dönmek isteyenlerin talepte bulunmaları halinde, durumlarına uygun kadrolara kurumların ihtiyacı, hizmet gerekleri ve bütçe imkanları çerçevesinde ilgili mevzuatına göre atanması sağlanacaktır.
3 - Kamu görevlisi hakkında görevden uzaklaştırma tedbiri, ancak ilgili personelin yürütmekte olduğu görevin yürütülen soruşturmayı etkileyeceği yönünde açık ve güçlü bir ihtimal bulunması halinde uygulanacaktır.
4 - Kurum idari kurullarınca, kamu hizmetlerinin teknolojik imkanlardan azami ölçüde yararlanılarak verimli ve nitelikli bir şekilde yürütülmesi hedefine dönük olarak yapılacak araştırma ve diğer çalışmalarda kurumlarca gerekli kolaylık ve katkı sağlanacaktır.
5 - Sendika ve konfederasyonlarca düzenlenecek eğitim çalışmalarında kamu kurum ve kuruluşlarının eğitim tesislerinden kamu kurumları için öngörülen tarife karşılığı ilgili sendika ve konfederasyonun yararlanması sağlanacaktır.
6 - Kamu kurum ve kuruluşlarınca düzenlenecek genel eğitim programlarında sendikal haklar ve insan hakları konularına yer verilecektir.
7 - Sendika ve konfederasyon il ve ilçe temsilcileri ile sendika şubesi, sendika ve konfederasyon yöneticilerinin yürütmekte oldukları sendikal faaliyetler kapsamında, görevleri ile ilgili olmayıp doğrudan yapacakları basın açıklamaları hakkında disiplin soruşturması yapılmayacaktır.
8 - Sendika ve konfederasyon il ve ilçe temsilcilikleri, sendika şubeleri ile sendika ve konfederasyonların 2911 sayılı Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunu hükümleri çerçevesinde düzenleyecekleri toplantı ve gösterilerde gerekli kolaylıklar sağlanacaktır.
9 - Sendikanın ve konfederasyonun merkez ve şubelerinde yönetim, denetim, disiplin ve başkanlar kurulu toplantılarına katılacak ilgili kurul üyeleri ile genel kurul toplantılarına katılacak olan söz konusu kurul üyeleri ve delegeler, sendikanın veya konfederasyonun toplantı yer, tarih ve süresini belirten yazılı talebi üzerine kamu hizmetlerini aksatmamak şartıyla toplantı süresince kurumlarınca idari izinli sayılacaklardır.
10 - Kadın memurlara hamileliklerinin 26 ncı haftasından itibaren ve doğumdan sonra 1 yıl süresince gece nöbeti ve gece vardiyası görevi verilmeyecektir.
11 - Kamu kurum ve kuruluşları tarafından, çalışma yaşamını ve kamu personelini ilgilendiren mevzuatın hazırlanmasında, Yüksek İdari Kurulda temsil edilen konfederasyonların önerilerinin alınması hususunda gereken özen gösterilecektir.
12 - 4207 sayılı Tütün Mamullerinin Zararlarının Önlenmesine Dair Kanun ile Kamu kurum ve kuruluşları bünyesinde beş veya beşten fazla kişinin görev yaptığı kapalı mekanlarda tütün ve tütün mamullerinin içilmesi yasaklanmış, 5326 sayılı Kabahatler Kanunu'nun 39. maddesinde ise kamu hizmet binalarının kapalı alanlarında tütün mamulü tüketen kişilere idari para cezası verilmesi hükme bağlanmıştır. Mezkûr Kanun hükümlerinin uygulanmasını teminen tütün ve tütün mamullerini kullanan personel için ayrı yerler tahsis edilecek, buralardan sigara içilmeyen bölümlere duman gidişini engelleyecek tedbirler alınacaktır.
13 - Belediyeler, kendi birimlerinde çalışan kamu görevlilerinin aylıklarının zamanında ödenmesi hususunda gerekli tedbirleri alacaklardır.
Bilgilerini ve gereğini önemle rica ederim.
YENİ MEMURİYETE GİRENLERE HARCIRAH VERİLİR Mİ?
Bir şeyi çok merak ettim. 2007/5 atamasında yeni atanan memurlara yolluk veriyolar mı? Bir kaç kişiye sordum biri veriyolar diyor, biri vermiyolar diyor... Kesin bi şey söyleyebilirmisiniz?
Hali hazırdaki mevzuata göre, ilk defa atananlara harcırah verilmemektedir. Ancak mahkemelerde hak arayan bazı memurlar, bu harcırahı alabilmiştir. Detaylı açıklama için tıklayınız.
İlk Defa Atamaya Harcırahta İlginç Bir Karar
İlk defa memuriyete atananların harcırah alıp alamayacağına ilişkin olarak 12 Temmuz 2006 tarihinde geniş bir dosya yayımlamıştık. Sözkonusu bu dosyada, ilk defa atamaya imkan veren 4969 sayılı Kanunun ilgili hükmünün yürürlükte olduğunu ve bu nedenle ilk defa atamalara harcırah verilemeyeceğini belirtmiştik. Ancak bugün elimize ulaşan bir bölge idare mahkemesi kararında, ilk defa atanan kişiye harcırah verilmemesi yönündeki işlemi iptal etmeyen idare mahkemesi kararı bozulmuştur. Detaylar için başlığa tıklayınız.
14 Ağustos 2007 17:10
Adalet Bakanlığında çalışan bir memur, 26.12.2005 tarihli ilk defa ataması nedeniyle harcırah alamaması işlemini dava etmiştir. İlk derece mahkemesi olarak konuyu ele alan Kocaeli İdare Mahkemesi, açılan davayı reddetmiştir. Memur arkadaşımız, davayı süresi içerisinde Sakarya Bölge İdare Mahkemesine temyiz etmiştir.
Sakarya Bölge İdare mahkemesinin kararını görmek için tıklayınız.
BU KARAR NEDEN ÖNEMLİDİR?
İdari davalar, ilk önce idare mahkemesine açılır. Mahkemenin kararı sonrasında, eğer davalı veya davacı, karara itiraz edecekse, ilgisine göre Danıştay veya Bölge İdare Mahkemesine itiraz edilir. Eğer, ilgisi nedeniyle itiraz Bölge İdare mahkemesine yapılmış ise Bölge İdare Mahkemesinin kararı nihai bir karardır. Bir başke deyişle Bölge İdare Mahkemeleri, idare mahkemelerine göre bir üst yargı organıdır, bu nedenle verdiği kararlar da önemlidir.
Bugün yayımlamış olduğumuz karar, bir Bölge İdare Mahkemesi kararıdır. Kararda, mahkeme hakimleri, Anayasa mahkemesi kararının gerekçesine atıfla "görev yeri değişen kamu görevlisinin maddi açıdan bir külfetle karşı karşıya kalacağı, bu külfetin kamu hizmetinin yürütülmesinden kaynaklanacağı, bu durumda kamu görevlisi ister kendi yazılı talebi üzerine, ister re'sen veya ilk defa atanma halinde olsun, söz konusu bu atamaların tümünün kamu hizmetlerinin yürütülmesi amacıyla tesis edildiğinden" ilk defa atanan aday memura harcırah verilmesi gerektiği kararına varmışlardır. Mahkeme hakimleri, 4969 sayılı kanun ile yapılan değişiklik sonrasında ilk defa atananlara harcırah verilemeyeceği yönünde açık bir hüküm getirilmediğini belirtmiş ve ikametgahından hareket ettirilen davacıya harcırah verilmemesinin Anayasa'nın eşitlik ilkesine, hak ve nesafet kurallarına uygun olmadığına karar vermiştir.
NELER YAPILABİLİR?
Bahis konusu olan karar bir bölge idare mahkemesi kararıdır. Dolaysıyla, Sakarya Bölge İdare mahkemesi görev alanı içinde bulunan memurlar eğer usulüne uygun olarak dava açarsa, açacakları bu davayı kazanabilecektir. Zira, dava temyiz halinde, kararı veren Sakarya Bölge İdare mahkemesi üyelerinin önüne gelecektir. Bu kararı emsal göstermeleri yeterlidir. Burada şöyle bir sorun daha oluşacaktır. İdari mahkemelere, işlemin tesis tarihinden itibaren 60 gün içinde dava açılmalıdır. Bu sürenin dışında açılan davalar zaman aşımından reddolunabilir. 2005, 2006 veya 2007 yılında atanan ve atama işlemi tarihinden itibaren 60 günlük süre içerisinde dava açmayan bir memur, bugün itibariyle, kurumuna başvurarak ilk atama harcırahını talep edebilir. Kurum bu talebe olumsuz yanıt verecektir. Bu olumsuz yanıta 60 gün içinde idare mahkemesi nezdinde dava açılmalıdır. Davanın zamanaşımından reddedilmemesi için dava açacak kişilerin davaların ekine şu danıştay kararını koymaları yerinde olacaktır.
Ancak Sakarya Bölge İdare mahkemesi görev alanı dışında bulunan yerler için durum farklıdır. Bu yerlerde görev alan bir memur tarafından açılacak bir davanın, hem idare mahkemesi hem de bu idare mahkemesinin bağlı olduğu bölge idare mahkemesi tarafından reddedilmesi büyük bir ihtimaldir. Açılacak bu davalarda, bu karar emsal olarak gösterilebilir. Ama mahkeme hakiminin takdirinin, Sakarya Bölge İdare mahkemesi hakimlerinin takdirinden farklı olması ve itiraz üzerine bölge idare mahkemesi hakimlerinin de aynı görüşte olması halinde, dava kaybedilecektir.
İSTİFA HALİ VE 6 AYLIK BEKLEME SÜRESİ
Ben bir kurumda işçi, başka bir arkadaşım ise sözleşmeli personel olarak çalışmaktadır. Biz KPSS ile yeni bir yere yerleşeme hak kazandık. İstifa edip bu göreve başlamak istiyoruz. İstifa edersek 6 ay bekler miyiz?
İstifa eden personelin 6 ay bekleyeceği, bir başka deyişle 6 ay boyunca başka hiçbir kamu kurumunda memur olarak yeniden çalışamayacağına dair düzenleme, sadece memurluktan istifalar da söz konusudur. siz işçi ve arkadaşınız da sözleşmeli personel olduğu için, istifa edip yeni görevinize başlayabilirsiniz.
Dostları ilə paylaş: |