İstanbul
|
Arçelik bayiileri
|
Bilal Gürses, Bülent Karabağ, Özkan Lostar, Zafer Kitapçı, Süleyman Acar,Halil Dönmez, Halit Uslu,Nail Mersin, Nurdan Mehri, Abdullah Çoksüer,Melih Albayrak, Cemalettin Akçay, İrfan Kabil,Songül Toprak
|
Fiat bayiileri
|
Selçuk Dener, İzzet Parlar
|
İzmir
|
Arçelik bayii
|
Engin Soy,
|
Birmot
|
Mürsel Yakut
|
Kahramanmaraş
|
Arçelik bayii
|
Ökkeş Güner
|
Karabük
|
Arçelik bayii
|
Hamdi Yenigün
|
Karaman
|
Arçelik bayii
|
Nadir Nas
|
Kars
|
Arçelik bayii
|
Mehmet Sani Erdoğdu
|
Kastamonu
|
Opet bayii
|
Doğan Ünlü
|
Kayseri
|
Opet bayii
|
Latif Başkal
|
Kırıkkale
|
Arçelik bayii
|
Adnan Yıldız
|
Kırklareli
|
Arçelik bayiileri
|
Selim Kınalı
|
Kırşehir
|
Arçelik bayii
|
Mustafa Büyükşahin
|
Kocaeli
|
Arçelik bayii
|
Mesut Baştürk
|
Konya
|
Arçelik bayii
|
Şeref Kamışçıoğlu
|
Kütahya
|
Arçelik bayii
|
Ebubekir Özerdoğmuş
|
Malatya
|
Ford bayii
|
Nurhan Kılıçarslan
|
Manisa
|
Beko bayii
|
Mehmet Yumrukaya
|
Mardin
|
Arçelik bayii
|
Fatin Ergin
|
Muğla
|
Arçelik bayii
|
Kenan Değertaş
|
Muş
|
Beko bayii
|
Ekrem Demirel
|
Nevşehir
|
Opet bayii
|
İbrahim Karaşahin
|
Niğde
|
Arçelik bayii
|
Haccı Emin Özdemir
|
Ordu
|
Arçelik bayii
|
Kamil Ersoy
|
Osmaniye
|
Arçelik bayii
|
Arif Kabul
|
Rize
|
Aygaz bayii
|
Mustafa Artan
|
Sakarya
|
Arçelik bayii
|
Mücahit Aslan
|
Samsun
|
Arçelik bayii
|
Rüştü Araboğlu
|
Siirt
|
Beko bayii
|
Abdulkadir Demirhan
|
Sinop
|
Tofaş bayii
|
Gülşah Kayıkçıoğlu
|
Sivas
|
Arçelik bayii
|
Melih Balk
|
Tofaş bayii
|
Onur Sünbüloğlu
|
Şanlıurfa
|
Arçelik bayii
|
Mehmet Ali Coşandal
|
Şırnak
|
Beko bayii
|
Faruk Aydın
|
Tekirdağ
|
Beko bayii
|
Raşit Akın
|
Tokat
|
Arçelik bayii
|
Kadim Durmaz
|
Trabzon
|
Tofaş bayii
|
Erol Tuna
|
Tunceli
|
Beko bayii
|
Yusuf Cengiz
|
Uşak
|
Arçelik bayii
|
Ziya Tiritoğlu
|
Van
|
Ford bayii
|
Ali Çiçeksay,
|
Tofaş bayii
|
Ozan Şengül
|
Yalova
|
Arçelik bayii
|
Taner Fedar
|
Yozgat
|
Arçelik bayii
|
Şenol Daştan
|
Zonguldak
|
Beko bayii
|
Ayşen Orhan
|
44-45-SEYİR DEFTERİ
DÜNYANIN ÇATISINA YOLCULUK
Khumbu Buzulu yanındaki Everest Ana Kampı’na Yapı Kredi bayrağı diken Bayram Kuytan iç sponsorluk desteğiyle gerçekleştirdiği bu zorlu macerasını Bizden Haberler Dergisi için kaleme aldı.
Üç yıldır biriken tırmanış umudu, 2011 yılının Nisan–Mayıs aylarında yeniden yeşermeye başladı. Her defasında bir şeyler engel olmuştu planlarımıza. Nisan ayının başında gelen bir
e-posta ile bir anda kendimi organizasyonun içinde buldum. Bankamızın 2011 yılı iç sponsorluk desteği, mesaj trafiği, pasaport işlemleri, uçak bileti, neredeyse bir aylık izin, malzeme seçimi ve temini ve ani bir karar ile kendimi 4 Ekim 2011 günü saat 02:00’da Katmandu uçağının içinde buluverdim.
Grup, biri Amerikalı, biri Kanadalı ve 10’u Türk olmak üzere toplam 12 kişi. Bu tür faaliyetlerde grubun daha önceden birbirini tanıması çok yararlı. Ancak, bu faaliyette çok fazla tanışıklık yok, tek şansımız uzun yıllardır aynı kültürü ortak bir paydada paylaşıyor olmamız. Herkes bir bütünün parçası gibi davrandı ve sürekli birbirine destek oldu. Çünkü yaşanabilecek bir sorun ya da kaza, bu kadar uzun bir yolculukta ciddi sıkıntılar yaratabilirdi.
Yaklaşık 9 saatlik bir uçuştan sonra kendimizi Katmandu Tribhuwan Uluslararası Havalimanı’nın bagaj bekleme odasında bulduk. Malzemelerimiz, bizim kadar hızlı aktarma yapamadığından, yaklaşık dört saat sonraki uçakla geldi. Otelimiz, gün içinde uğramadan yapamadığımız Thamel meydanın içinde bir pansiyon niteliğindeydi.
İlk olarak kültür turu yaptık: Durbar Meydanı, Pashapatinath, Monkey Temple Swayambhunath (Maymunlar Tapınağı), Patan ve Bhaktapur Meydanı’nı gezdik. Nepal, dağcılık ile ilgilenen herkesin gitmek istediği ülkeler sıralamasında ilk sırada yer alıyor. Kuzey sınırı boyunca Himalaya sıra dağları ve dünyanın en yüksek noktası olan Everest, ülke sınırları içinde yer alıyor. Aynı zamanda bir tapınaklar ve tanrılar ülkesi. Kast sisteminin devam etmesi insanları bulundukları konuma razı etmiş. Hep güleryüzlüler. Herkes hakkına razı. Nepal’in ana geçim kaynağı turizm olduğu için; yüksek irtifa trekking, rafting, safari ve Everest’e tırmanma önemli bir sektör. Nepal’i dünyaya tanıtan Avrupa’nın Hippileri olmuş.
8 EKİM 2011
Katmandu – Lukla – PhakdIng (2660 m)
Lukla’ya (2800 m) uçmak üzere Taha Air’in yaklaşık 20 kişilik pervaneli uçağını beklemeye koyuluyoruz. Pilot sadece bir koltuk önde; uçağın tüm ön panelini görüyorsunuz. Yaklaşık 40-45 dakikalık bir uçuşla dünyanın en tehlikeli pistlerinden biri olan Lukla havalimanına iniyoruz.
2660 metredeki ilk konaklama yerimize doğru yürümek için batonlarımızı (teknik özelliklere sahip yürüyüş sopası) açıyoruz. Batonları iyi kullanabilirseniz yaklaşık % 25-30’luk güç tasarrufu sağlıyor. Özellikle dizler için...
9 EKİM 2011
PhakdIng, Namche Bazaar (3400 m)
Sıkı ve dik bir parkuru çıkarak bu rotanın Paris’i olarak adlandırılan Namche’ye varıyoruz. Burası ayrıca aklimatizasyon (yüksekliğe uyum) için kullanılan ve genelde iki gün kalınan bir yer. Bir litre suyun fiyatı 20 RS’den 100 RS’ye çıkıyor tabii. Çünkü her şey sırtta taşınıyor yukarılara. Günde yaklaşık 10 dolara sırtında 90 kilo taşıyanlara rastladık.
10 EKİM 2011
Namche Bazaar (2.gün)
Bugün aslında serbest gün, ancak yüksekliğe uyum için 4000 metreye kadar çıkıp, yaklaşık bir saat kadar kaldık. Hava yine açık. Yükseldikçe Himalayaların devleri Kusum Kangu (6369 m), Everest (8848 m), Nuptse (7879 metre), Lhotse (8501 m), Pumori (7145 m) Ama Dablam’ı (6858 m) görüyor ve sürekli fotoğraf çekiyoruz.
12 EKİM 2011
Deboche – DIngboche (4360 m)
Dingboche de kısmen büyük ve 4000 metre eşiğinin aşılması için iki gün kalınan bir yer. Eşyaları bıraktıktan sonra uyum için 150 metre kadar yükselip iniyoruz. Soğuk, rüzgarla birlikte akşamları kendini hissettirmeye başlıyor. Yüksekliğe bağlı değişmekle birlikte, bizim kaldığımız süre içinde hava gayet açık ve güneşliydi. Geceleri oldukça soğuk. Dışarıda bıraktığınız şişe suları bile buz gibi oluyor. Sıcak su olmadığı zamanlarda, pet şişenin ağzını sıkıca kapatıp, uyku tulumunun içine aldım. Böylece su, vücut ısısında kalıyor.
14 EKİM 2011
DIngboche – Lobuche (4910 m)
Yaklaşık 7 saatlik bir yürüyüşle, Lobuche’ye vardık. Burası yüksekliğe uyum için kritik bir yer. Oksijen ve basınç giderek azalıyor. Hareket etmek oldukça yoruyor. Solunan havanın içindeki oksijen molekülü miktarının düşmesine bağlı olarak solunum sayısı derinliği artıyor. Önümüzde daha çok gün var, enerjimizi doğru kullanmak için itina gösteriyoruz. İştahsızlık hissi ve kokulara karşı duyarlılık artıyor. Bazılarımız artık belli başlı şeyler yiyebiliyor. Suyun fiyatı 300 RS. Uyum için 5.010 metreye çıkıp iniyoruz. Artık dinlenme zamanı.
15 EKİM 2011
Lobuche – Gorak Shep (5140 m)
Bugün Kala Pathhar zirveyi yapmak için sabah erken saatte yürüyüşe başlıyoruz. Saat 10:30 gibi Gorak Shep’e varıyoruz. Havanın kapatması ile iyi görüntü alamayacağımızdan iki kişi Kala Patthar’ı yarın yapmaya karar verip, sadece yaklaşık 5350 metreye kadar aklimatizasyon çıkışı yapıp lodge’a geri dönüyoruz. Bu yükseklikte yatmakta sıkıntılar çıkabilse de grupta sorun olmadı. Hepimiz iyi sayılabilecek derecede uyumuş ve dinlenmişiz.
16 EKİM 2011
Gorak Shep – Everest Bace Camp (5365 m)
Sabah Kala Patthar zirvesi için uyansam da faaliyetin ana temasının Everest Base Camp’i (EBC) içermesi, grup fotoğrafı için tüm katılımcıların aynı karede buluşması ve mide asidimde iki gündür süren artışa bağlı olarak ben de grupla birlikte, daha uzak olan EBC’ye doğru yola çıktım. Bu dönemde Everest’e çıkış olmamasına rağmen ana kampa yürüyüş sandığımdan iyi oldu. Buzul göllerini görmek, Khumbu buzuluna dokunmak keyifliydi. Saat 12:00 gibi vardığımız EBC’den saat 13:00 gibi, Gorak Shep’e doğru yola çıktık ve 15:30 da lodge’a vardık. Artık çıkış bitmişti. Yarından itibaren iniş var.
19 EKİM 2011
Namche Bazaar – PhakdIng (2660 m)
Çıktığımız o dik yokuşları aşağı inmek, dizlere ilave yük bindirse de çok zevkli. İnişlerde, herhangi bir kaza yaşanmaması için çok dikkatli davranıyoruz. Maalesef dağ kazalarının büyük kısmı, dönüşlerde oluyor.
20 EKİM 2011
PhakdIng – Lukla (2800 m)
Bugün son etabı yürüyüp, kapıdan (tüm köylere girişte süslemeli kapılar var) geçtikten sonra grup töreni ile batonlarımızı kapatacağız. Ne de olsa yaklaşık 140–145 km’lik yol boyunca bize çok fazla destek oldular. Sabah 08:55 gibi başlayan yürüyüşümüz, 12:45’te de kapıdan geçmemizle sona erdi. Lodgeye yerleşip, uçakların kalkış ve inişlerine kenetlendik.
21 EKİM 2011
Lukla – Katmandu
Sabah tam bir şok ile uyandık. Gece hava bozmuş, bırakın dağları indiğimiz tepeler bile beyaza bürünmüş. Her yer sis. Hemen hava limanına gidip, gerekli işlemleri yaptırıyoruz. Uçuşun belli bir saati yok. Genelde her şey manuel takip ediliyor. Her an birileri sizin yerinize uçağa binebilir. Bu durumlarda, anlaştığınız yerel rehberlik firmaları önem arz ediyor. Rehberlik firmamızın desteği ile saat 12:15’de havalanıp, saat 13:00 gibi sağ salim Katmandu havaalanına iniyoruz. İşlemler tamamlandıktan sonra, hemen şirin otelimiz Namaslu’ya gidiyoruz. Odalara girip, hemen kendimizi sıcak suyun altına atıyoruz. Sanırım herkes bir saat kadar yıkanmıştır. Daha önceden otele bıraktığımız temiz elbiselerimizi giyip, bahçede bir şeyler içmeye koyuluyoruz. Herkese bir nur gelmiş sanki.
22– 24 EKİM 2011
Rezerv Günler
Her türlü aksiliğe karşı bırakılan günlerdeyiz. Sakatlık, Lukla’dan uçağın kalkmaması, hastalık, pasaport kaybı vb. önemli bir sorunla karşılaşmadığımız için günleri ağırlıklı Thamel de geçirdik. Akşam yemeklerimizi üç gece boyunca, lezzeti ve fiyatları daha iyi olan Yak Restaurant’da yedik. Her üç günde de mantar ve domates soslu spagetti yedim. Pişman değilim.
Muhteşem doğa, devasa dağ kütleleri ve bu güzel insanlara inat, ülkenin içinde bulunduğu ağırlıklı ekonomik sıkıntı her şeyi onlarca kat zorlaştırıyor. İş sahası neredeyse yok, ülke nüfusu genç, yaş ortalaması 50-55. Buna rağmen insanlar sakin ve mutlu. Nedenlerini anlamak için, belki de gelecek yıllarda kültür turu yaparım. Güzel anılar ve duygular ile döndüğüm bu coğrafya, bana alışılmış yaşamımı yeniden gözden geçirme fırsatı verdi ve veriyor. Kattıkların ve katacakların için teşekkür ederim NEPAL. Teşekkürler YAPI KREDİ.
Dostları ilə paylaş: |