2 nolu yazim komisyonu tutanaklari iÇİndekiler



Yüklə 6,49 Mb.
səhifə15/84
tarix30.04.2018
ölçüsü6,49 Mb.
#49645
növüYazi
1   ...   11   12   13   14   15   16   17   18   ...   84

OKTAY ÖZTÜRK (Erzurum) – Maksadı aşan neticeler doğurabilecek bir şey.

PROF. DR. YAVUZ ATAR – Doğurabilir, yani zaten mümkündür.

OKTAY ÖZTÜRK (Erzurum) – Evet, biz de katılmıyoruz buna. Bunun gibi birçok noktalarda biz birtakım fedakârlıklarda bulunuyoruz ama bu fedakârlıklar geriye dönüyor bizim aleyhimize kullanılıyor, çünkü o yapının içerisine almıyor bizi, garip bir şekilde ama kendisine hakmış gibi onu kullanıyor. Ben, sizi anlıyorum yani netice itibarıyla dünya ile entegre oluyoruz vesaire falan ama hele önce bir bizi Avrupa Birliğine alsınlar… Yani, bize olmayan şeyi paylaştırma kavgasını çok güzel yaptırıyorlar, değil mi Sayın Başkanım? Elde, ortada bir şey yok, paylaşım kavgası yapıyoruz.

AHMET İYİMAYA (Ankara) – Yoksulluğu paylaşıyoruz.

PROF. DR. ALİ AKYILDIZ – Zaten bu “üst kuruluş” kavramı içerisinde bu birleşme söz konusu olur. Burada da “üst kuruluşlar” diyoruz, burada bunun ulusal ve uluslararası ayrımını vurgulamadan da…

ÖZGÜR SEVGİ GÖRAL – Bir de uluslararası prosedürü nasıl, bilen var mı Hocam?

AHMET İYİMAYA (Ankara) – Yok, onların izin şartı var.

ÖZGÜR SEVGİ GÖRAL – Tam onu diyecektim, bir izin şartı…

AHMET İYİMAYA (Ankara) – Onlar yok, onlar her başvuranı kabul etmiyor.

OKTAY ÖZTÜRK (Erzurum) – Hadi Özgür, burada sen bizimle paralel düşün, hep biz mi seninle paralel düşüneceğiz yani.

AHMET İYİMAYA (Ankara) – Oradaki, orada şey kesin.

ÖZGÜR SEVGİ GÖRAL – Ha, prosedürü nasıl?

AHMET İYİMAYA (Ankara) – “Kabul etmiyorum.” diyor mesela. Şeylerde de öyle, bütün o sosyal demokrat parti düzeni içerisinde de öyle. “Ben seni kabul etmiyorum kardeşim.” diyor.

PROF. DR. ALİ AKYILDIZ – “Sen sarı sendikasın, seni kabul etmiyorum.” diyebilir.

MEHMET PARSAK – Bir de birlikte kurma durumu da önü açılmış oluyor burada, sadece kurulmuş uluslararası sendikalar değil, birlikte sendikalar kurma durumu da var, bunun öngörülür…

AHMET İYİMAYA (Ankara) – Yani bir de küresel siyasetin ulusallaştırılması…

OKTAY ÖZTÜRK (Erzurum) – Yani bunun nasıl suistimal edilebileceğini de hesaba katalım.

MEHMET PARSAK – Zaten, Atilla Bey de “sınıf bilincinden” filan diyerek ona işaret etti yani işçi sınıfının milletinin olmaması itibarıyla filan diye de, biz de katılmıyoruz ona yani.

AHMET İYİMAYA (Ankara) – Neyse, biz uyuşmazlık unsurlarını…

ÖZGÜR SEVGİ GÖRAL – Evet, Oktay Bey şey yaptı ya, hepimize bir öneride bulundu ya toplantının girişinde.

PROF. DR. ALİ AKYILDIZ – Evet, aslında işçi sınıfı, sınıf bilinci… Bu tütün işçileriydi değil mi?

AHMET İYİMAYA (Ankara) – Hı hı.

PROF. DR. ALİ AKYILDIZ - Orada o iş başarıya ulaşsaydı, sınıf bilincinden ulusal bilince ulaşabilme yolları açılabilecekti.

OKTAY ÖZTÜRK (Erzurum) – Adamlar kazı mazı buldular yani öyle bir insafsız davrandılar ki… Hükûmet sana diyoruz.

AHMET İYİMAYA (Ankara) – Evet, evet bana diyorsunuz. Öyle insafsız davrandılar ki…

Ben burada anayasa yaparken inanın, “Ben iktidar partisi mensubuyum.” falan değil, ben kurucu iktidar yetkisini milletimin feraseti içerisinde, millî ihtiyaçlar içerisinde kullanan bir birey olarak görüyorum. Partimin verdiği yetkiyi de yine partimin felsefesi içerisinde bu manada değerlendiriyorum ve partimizin buna hayır demeyeceğini şey ediyorum. Onun için burada parti parametresinden çok, bize gelen taleplerin ortaya koyduğu anlamın ne olduğu, o çok önemli.

PROF. DR. YAVUZ ATAR – Sayın Başkanım, AK PARTİ önerisi sanki öylece alınabilir gibi.

PROF. DR ALİ AKYILDIZ – BDP de aynısını…

OKTAY ÖZTÜRK (Erzurum) – BDP de aynısını…

Biz o zaman 1’inci fıkrayı diğer…

ÖZGÜR SEVGİ GÖRAL – Ama bir Atilla Bey gelse miydi?

OKTAY ÖZTÜRK (Erzurum) – Bir gelsin tartışalım.

Diğer partilerin kırmızılarını çıkarıyoruz.

ÖZGÜR SEVGİ GÖRAL – Biz de amaç sınırlaması istemiyoruz yani.

AHMET İYİMAYA (Ankara) – Nasıl?

ÖZGÜR SEVGİ GÖRAL – Biz de amaç sınırlamasının…

AHMET İYİMAYA (Ankara) – Olmaz, olmaz.

ÖZGÜR SEVGİ GÖRAL – Yani fazla bir denetime yol açıyor çünkü.

AHMET İYİMAYA (Ankara) – Yani siz de en özgürlüğe…

OKTAY ÖZTÜRK (Erzurum) – Şimdi, Atilla Bey gelmeden şu maddeyi bir geçiriyor muyuz?

AHMET İYİMAYA (Ankara) – Hadi tamam, bir ittifak hasıl oldu diyelim, tamam.

PROF. DR. YAVUZ ATAR – 1’inci fıkra bu, Atilla Bey de “Tamam.” derse geçer.

AHMET İYİMAYA (Ankara) – Ha, “sendika hakkı” diyeceğiz şeye Başkanım, adı “sendika hakkı” Ha, tamam, o çok önemli.

ÖZGÜR SEVGİ GÖRAL – Ama dernekte “dernek kurma hakkı” dedik, “dernek hakkı” demedik. Burada geri “sendika hakkı”…

PROF. DR. YAVUZ ATAR – O da yanlış bence.

AHMET İYİMAYA (Ankara) – Tekrar.

ÖZGÜR SEVGİ GÖRAL – Bence onu da “dernek hakkı” yapmalıyız.

PROF. DR. YAVUZ ATAR – Tabii, “dernek hakkı” olmalıydı, geçmiş.

AHMET İYİMAYA (Ankara) – Yok yok, “dernek hakkı” olmuyor yani zaaf var, bak semantiği var, yani “sözcük musikisi” diye bir kavram var. Birisinde o iyi, birisinde bu iyi. Sendika hakkı oturuyor.

ÖZGÜR SEVGİ GÖRAL – Ama iç tutarlılık olmuyor Vekilim.

AHMET İYİMAYA (Ankara) – Ha, yok yok o şey değil. O şey ahenk, ahenk.

PROF. DR. YAVUZ ATAR - Artık tutarlılıktan vazgeçtik ya.

AHMET İYİMAYA (Ankara) – Yok yok, aslında burada bu söz… Bakın, “dizin musikisi” diye bir kavram var yani “dernek kurma hakkı” tamam, “dernek hakkı” olmaz. Ama burada “sendika hakkı”, hem kurması var hem faaliyeti var hem hepsi var.

MEHMET PARSAK – Hem üye olma hem üyelikten çekilme.

PROF. DR. ALİ AKYILDIZ – Hatta dernek hakkıyla ilgili asıl kelime “dernekleşme hakkı” demiştik de fakat yerleşen şey “dernek kurma hakkı”.

ÖZGÜR SEVGİ GÖRAL – Bence de.

AHMET İYİMAYA (Ankara) – İleride sohbet ederiz.

OKTAY ÖZTÜRK (Erzurum) – 2’nci fıkraya geçelim mi, Atilla Bey’i bekleyelim mi?

DR. DEMİRHAN BURAK ÇELİK - Bekleyelim isterseniz.

OKTAY ÖZTÜRK (Erzurum) – Bekleyelim, evet, peki.

ÖZGÜR SEVGİ GÖRAL – Bekleyelim bence de.

PROF. DR. YAVUZ ATAR – Özgür Hanım, 1’inci fıkradaki itirazlarınızı yapacak mısınız kırmızı…

ÖZGÜR SEVGİ GÖRAL – Yapacağız.

PROF. DR. YAVUZ ATAR – Ben o konuda, hani, Atilla Bey gelinceye kadar Özgür Hanım’ı ikna etme görüşlerimi açıklamaya çalışayım mı?

ÖZGÜR SEVGİ GÖRAL – Biz daha yapmadan…

AHMET İYİMAYA (Ankara) – Hangisini, hangisini anlayamadım? Hangisi, ne o?

ÖZGÜR SEVGİ GÖRAL – Biz daha itirazımızı yapmadan mı Yavuz Bey?

PROF. DR. YAVUZ ATAR – Burada yazılı zaten.

Özgür Hanım diyecek ki: “Efendim, herkes ve bütün meslekler için güvence altına alınır.” Bu, zaten öyle.

AHMET İYİMAYA (Ankara) – Sözleşmenin içerisinde… Ne sözleşmeye geçerli?

PROF. DR. YAVUZ ATAR – Özgür Hanım çok sağlamcı, bir düz bir de…

AHMET İYİMAYA (Ankara) – Yok yok, ne için geçerli?

PROF. DR. YAVUZ ATAR – Diyor “Herkes için geçerli.”

AHMET İYİMAYA (Ankara) – Yok yok geçersiz ne? Hayır onu anlayamadım.

PROF. DR. YAVUZ ATAR – “Geçersiz olan yok.” diyor.

AHMET İYİMAYA (Ankara) – Biz ilke yapıyoruz, ilke… Anayasa’da geçersizlik veya hükümsüzlük…

Ne o, ne geçersiz olan anlayamadım?

ÖZGÜR SEVGİ GÖRAL – Bu hakkı sınırlamayı veya ona engel olmayı amaç edinen sözleşme…

OKTAY ÖZTÜRK (Erzurum) – Özgür Hanım’ı lütfen bir noktada anlamaya çalışın.

AHMET İYİMAYA (Ankara) – Hayır, hangi sözleşme, onu anlayamadım.

OKTAY ÖZTÜRK (Erzurum) – Özgür Hanım emaneti koruyor.

AHMET İYİMAYA (Ankara) – Yok yok, değil değil. Ben şunu öğreneceğim ya…

PROF. DR. YAVUZ ATAR – Hayır, hayır. Zaten o meşhur mündemiç kavramımız burada tamamen gerçekleşmiş vaziyette.

AHMET İYİMAYA (Ankara) – Yavuz Hoca, buradaki kavram şeyi yani şimdi.

PROF. DR. YAVUZ ATAR – İşte onu diyorum.

AHMET İYİMAYA (Ankara) – Değil, değil. Hangi sözleşme?

PROF. DR. YAVUZ ATAR - Özgür Hanım’a diyorum ki, bu kırmızılar zaten üstte mündemiç.

AHMET İYİMAYA (Ankara) – Değil, değil. Hangi sözleşme?

OKTAY ÖZTÜRK (Erzurum) – Aklen ona riayet ediyor da ama duygusal olarak baktığı vakit emanete ihanet etmiş oluyor.

AHMET İYİMAYA (Ankara) – Başkanım, yok yok. Başkanım şunu kavramak istiyorum…

PROF. DR. YAVUZ ATAR – Çok sıkı bir şekilde savunuyoruz.

AHMET İYİMAYA (Ankara) – Yani hocam, şimdi sendika hakkının… Ne sözleşmesi geçersiz onu anlayamadım.

ÖZGÜR SEVGİ GÖRAL – Hiç pratikte öyle olmuyor ama Yavuz Hocam. Bir sürü işçi işten atıldı sadece sendika kurdukları için.

PROF. DR. YAVUZ ATAR – O başka ya.

ÖZGÜR SEVGİ GÖRAL – O kadar kötü uygulamalar var ki…

PROF. DR. YAVUZ ATAR – İşte ben hep diyorum ya yazmakla olmaz, anayasaya bunları istediğin kadar yaz.

ÖZGÜR SEVGİ GÖRAL – Ama o zaman niye yazıyoruz ki sorunları çözmeyecekse?

PROF. DR. YAVUZ ATAR – Uygulamayı düzeltmemiz lazım.

AHMET İYİMAYA (Ankara) – Yavuz Hocam, en az yirmi yıl ben sendika avukatlığı yaptım. Bir şeyi öğrenmek istiyorum Özgür Hanımdan. Şimdi, ne sözleşmesi geçersiz, onu anlayamadım.

ÖZGÜR SEVGİ GÖRAL – Bu hakkı sınırlamak isteyen sözleşmeler.

PROF. DR. YAVUZ ATAR – Öyle bir şey olamaz zaten.

AHMET İYİMAYA (Ankara) – Bir dakika, ne sözleşme ya kanunla olur, bu hakkı kanunla düzenlersin.

PROF. DR. YAVUZ ATAR – Bireysel sözleşmeyi kastediyor.

AHMET İYİMAYA (Ankara) – Bir dakika hocam ya. Bir dakika ya. Hayır, hayır, bunu sınırlayan bir sözleşme…

ÖZGÜR SEVGİ GÖRAL – Vekilim bir şey söyleyebilir miyim? Hemen açıklayayım, Borçlar Kanunu anlamında sözleşme zaten adı üzerinde değil mi?

AHMET İYİMAYA (Ankara) – Nasıl?

ÖZGÜR SEVGİ GÖRAL – Borçlar Kanunu anlamında “sözleşme” terimi…

AHMET İYİMAYA (Ankara) – Akitlerin konusu değil ki.

ÖZGÜR SEVGİ GÖRAL – Bir tamamlayayım mı, bir tamamlayayım.

AHMET İYİMAYA (Ankara) – Evet.

ÖZGÜR SEVGİ GÖRAL – Yazılı olmak zorunda değil, değil mi? Özel olarak yazılı şarta tabi değilse, iki taraf arasındaki irade beyanıyla – yani “icap-kabul” eski terimi, yeni Borçlar Kanununda değişti ama- bu olunca akit oluyor. Şimdi, ben mesela şunu çok gördüm, bende yani iş davalarını biraz kendi ilgimden dolayı takip ettiğim için: Mesela yazılı sözleşmede çok örneğini görmedim ama sözlü olarak işe alırken, “Seni buraya işe alıyoruz ama sendika üyesi olmayacaksın koşuluyla.” Bu kanuna aykırı mı? Aykırı. Hem İş Kanunu’na aykırı, hem anayasal güvencelere aykırı ama bu akit teknik olarak, sözleşme. Sözleşme, çünkü adı üzerinde icap-kabul olduğu an bağlayıcıdır, yazılı olmak zorunda değildir, yazılı şekil şartına tabii değilse. Hayır, hayır, dolayısıyla biz burada şunu, tersinden bunların geçersiz olduğu, yani bu hakkın, bunların geçersizliğini de kapsadığını ifade etmeye çalıştık.

AHMET İYİMAYA (Ankara) – Hocam, rezil oluruz aleme ya.

ÖZGÜR SEVGİ GÖRAL – Tamam, rezil olmayacağımız bir şekilde formüle edelim.

AHMET İYİMAYA (Ankara) – Yok, yok olmayız. Şöyle, bakın sadece kabul edelim diyorum. Yahu, özel hukuktaki geçersizlik sebepleri, kendi içerisinde tanzim edilmiş. Borçlar Kanunu’nun 19’uncu maddesi amir bir hükme aykırı olan bir sözleşme yaptığın zaman batıl zaten. Yerine göre yok, yerine göre kurucu unsursa yok, batılsa batıl. Sen şimdi, bir defa bu sözleşmenin varlığını kabul ediyorsun. Sendika ile işveren sendikal anlamda bir sözleşme yapamaz, sözleşme yapma yasağı var.

ÖZGÜR SEVGİ GÖRAL – “Yok hükmündedir.” diyelim, “Geçersiz.” demeyelim.

AHMET İYİMAYA (Ankara) – Efendim, yok öyle bir sözleşme, yok. Değil değil, böyle bir sözleşme yapamaz. Siz bunu yazdığınız zaman, öyle bir sözleşme yapma yetkisini verirsiniz işverene.

PROF. DR. ALİ AKYILDIZ – Yani, yok olan şeyi tekrar niye…

AHMET İYİMAYA (Ankara) – Yok, olmaz ağabeycim.

ÖZGÜR SEVGİ GÖRAL – Ama biz verelim diye istediğimizden ötürü yazmadığımızdan herhâlde eminsiniz değil mi? Ama var.

AHMET İYİMAYA (Ankara) – Efendim, bakın yokluğun, geçersizliğin yeri burası değil, Borçlar Kanunu 19 var zaten, Borçlar Kanunu 19 var. Bir hukuk düzeni içerisinde, bir sözleşme batılsa batıl, hele hele… Akit kimlerle yapılır? Bir sendika ile işveren akit yapamaz, amir hüküm çünkü sendika.

ÖZGÜR SEVGİ GÖRAL – Peki, o zaman şunu ekleyelim mesela: “Bu özgürlük, hiçbir şekilde sınırlanamaz.”

AHMET İYİMAYA (Ankara) – Var aşağıda, onu yazdırın Hocam, 7’nci maddede düşüneceğiz zaten onu.

ÖZGÜR SEVGİ GÖRAL – Nerede?

AHMET İYİMAYA (Ankara) – 7’inci maddenin bendinde var, düşüneceğiz onu.

PROF. DR. YAVUZ ATAR – Sınır koymuşsunuz başkalarına…

ÖZGÜR SEVGİ GÖRAL – Biz de koymuşuz bir tane sınır ama.

AHMET İYİMAYA (Ankara) – Var yani konuşacağız onu.

ÖZGÜR SEVGİ GÖRAL – Hayır, biz burada ama özel olarak buna refere etmeye çalışıyoruz, anlatabiliyor muyum, özellikle sözlü şeyler oluyor ya.

AHMET İYİMAYA (Ankara) – Atillacığım, şimdi, Özgür Abla ile şunu şey ediyoruz, şöyle bir cümle var, diyor ki: “Bu hakkı sınırlamayı veya… …amaç edinen sözleşmeler geçersizdir.” Şimdi, böyle bir sözleşme yapma özgürlüğü yok zaten yani bir işveren, sendikayla öyle bir sözleşme yapamaz.

ÖZGÜR SEVGİ GÖRAL – Sendikayla yapmıyor zaten Vekilim.

AHMET İYİMAYA (Ankara) – Kiminle yapacak?

ÖZGÜR SEVGİ GÖRAL – Tek tek işe alacağı insanlarla yapıyor sözlü olarak.

AHMET İYİMAYA (Ankara) – Nasıl?

PROF. DR. YAVUZ ATAR – Geçersiz, geçersiz.

Özgür Hanım, ben size izah edeyim, şöyle: Şimdi, işçiyi alırken dedi ki: “Sendika üyesi olursan işten çıkarırım.” Gitsin üye olsun, çıkardığı anda dava açar işine döner. Çünkü zaten geçersiz. Kira sözleşmesinde…

ÖZGÜR SEVGİ GÖRAL – Haklısınız ama Yavuz Bey biraz önce söylediniz ya, işçi zaten zayıfa pozisyonda olan yani işten çıkarıldığı anda işsiz kalıyor davayı açması…

OKTAY ÖZTÜRK (Erzurum) – Toleransımı kullanmak istiyorum.

Şimdi, Atilla Bey, siz dışarıdayken biz dedik ki: “Kırmızıları çıkardığımız vakit, dört parti de bir noktada buluşabiliyor.” Bu ulusal ve uluslararası düzeyde sendikalar noktasında bizimde çekincemiz var, AKP’nin de çekincesi var. Çünkü, “sendikalar ve üst kuruluşlar kurma” dediğimiz vakit, bu bir anlamda bunu da karşılıyor ama “ulusal ve uluslararası düzeyde” tabirini kullandığımızda aleyhimize olabilecek birtakımlar adımlar atılabilir mi vesaire falan bu tip endişelerden hareketle bu noktada bunun olmasını istemedik AKP de öyle, biz de. BDP de değil mi?

ÖZGÜR SEVGİ GÖRAL – Biz görüş belirtmedik ama. Bir dinleyelim Atilla Bey’i ne söyleyecek.

ATİLLA KART (Konya) – Şimdi, efendim şu: Tabii, burada “üst kuruluşlar kurma” kavramı, ibaresi bir kere “uluslararası düzeyde ilişki kurma” kavramını kapsamaz yani dolayısıyla onu önce bir… “Yani ona cevaz verir, imkân verir.” Hayır, vermez. O, daha çok ulusal düzeydeki bir üst kuruluş yapılanmasını kapsar. Birinci temel tespitimiz bu.

İkincisi şu: Uluslararası düzeyde ilişkiler. Bu ilişkileri siyasi partiler kurabiliyor, kurabilecek. Bu ilişkileri dernekler mevzuatına göre… Yine şeyde de geçtik değil mi, o özgürlüğü tanıyoruz?

PROF DR. YAVUZ ATAR – Orada geçmedi ama var zaten.

ATİLLA KART (Konya) – Var zaten.

PROF DR. YAVUZ ATAR – Var olduğu için biz “Gerek yok.” dedik.

ATİLLA KART (Konya) – Dernekler de uluslararası ilişkiler kurabiliyor.

PROF DR. YAVUZ ATAR – Doğal olarak var bu.

ATİLLA KART (Konya) – Evet, evet. Yani dolayısıyla sendikalar açısından bunu kısıtlamak…

PROF DR. YAVUZ ATAR – Kısıtlamıyoruz ki, sadece zikretmiyoruz.

AHMET İYİMAYA (Ankara) – Yasaklamıyoruz yani.

PROF DR. YAVUZ ATAR – Dernekte de aynı şeyi yaptık, burada paralel olsun. Orada yapmıştık serbest, burada da.

ATİLLA KART (Konya) – Mesela dernekler mevzuatında uluslararası -Onu bir inceleyelim, onu bir arkadaşlarımız lütfen değerlendirsinler- uluslararası ilişkinin kurulabileceği açık bir şekilde düzenlenmiş durumda diye biliyorum, ben öyle hatırlıyorum, o çok açık olarak, ifade olarak, lafız olarak da yazılı. Dolayısıyla sendikalar açısından…

PROF. DR. ALİ AKYILDIZ – Kanun bazında var efendim.

ATİLLA KART (Konya) – Kanunda yazılı değil mi, kanunda yazılı?

PROF. DR. ALİ AKYILDIZ – Yani vakıflar açısından da yazılı ama Anayasa’da yok.

ATİLLA KART (Konya) – Anayasal bir düzenlenme yapılmamış bir durumda.

Şimdi, burada yani dolayısıyla o anlamda bir kısıtlama yok şu andaki mevzuatımıza göre, dernekler açısından bir kısıtlama yok. O zaman yani bunu değerlendirerek bir tartışma yapmamız gerekiyor. Biz burada işçi sınıfının, sosyal sınıfın ve biz Cumhuriyet Halk Partisi olarak sosyal demokrasi anlayışımızın gereği olarak bu ilişkinin, uluslararası düzeyde bir ilişki kurulmasının biz yerinde olacağı kanısındayız, bizim yaklaşımımız budur.

Bir diğer husus, şunu da tamamlayayım efendim, şunu da tamamlayayım: BDP’nin şu son fıkrayla ilgili değerlendirmesi o tartışmaya tam giremedim ama…

OKTAY ÖZTÜRK (Erzurum) – Biz daha oraya gelmedik efendim.

ATİLLA KART (Konya) – Orada şu “sözleşmelerin geçersiz olması “ ibaresi var son cümle, orada bana göre de o düzenleme pek yerinde gelmiyor. Yani orada o sendikal hakları kısıtlayan nitelikte bir düzenleme olduğu zaman zaten o iradenin iğfal edilmiş olması, iradenin fesada uğratılmış olması, iradenin baskı altına alınmış olması gibi muhtelif yöntemlerle, muhtelif sebeplerle onun zaten geçersizliği sonucu zaten doğacaktır kaçınılmaz olarak, bunu bu sebeple bu fıkrada bu şekilde bir düzenleme getirilmesinin yerinde olmayacağı kanısındayız.

AHMET İYİMAYA (Ankara) – Bir cümle ifade edeyim Başkanım Atilla Bey’in bu açıklaması karşısında.

OKTAY ÖZTÜRK (Erzurum) – Buyurun efendim.

AHMET İYİMAYA (Ankara) – Tabii, iç tüzel kişilerin küresel seviyede dış küresel kişilerle üye olması veya dış ülkede, herhangi bir ülkede ayrı bir tüzel kişinin hissedarı olması şirketler anlamında veya kurucu olması vakıf anlamında, dernek anlamında, sendika anlamında bu mümkün. Bu ILO sözleşmeleri standardı anlamında da anayasal etki doğuran bir düzenleme -82 no.lu- 10’uncu madde. Buradaki biz bunu bir yasa seviyesi olarak, yasa seviyesinde bir norm zarureti olarak öngörüyoruz, izni bir şeyin, yasama organının –ancak yasayla olabilir- izne bağlayabileceğini düşünüyoruz. Niye? Şundan: Bir, şu anda Atillacığım bir defa yeni düzenlemeyle faaliyet sınırını yani konu sınırını, tüzel kişilerde amaç, konu ve faaliyet sınırını kaldırdık, serbest. Yarın uluslararası bir platform var, işte falanca sorunun çözülmesi platformu ve onun öznesi de Türkiye ve partiler tabii orada kendi görüşlerini ortaya koyacaklar, sendika dışında siyasal faaliyetle uğraşma anlamında farklı bir tez Türkiye adına olarak savunulacak. Yani ben o kadar demokrasinin, memleketimize, yurt dışında da bu sorunlarımızı tartışmanın bize çok büyük fayda sağlayacağını düşünmüyorum, karşı değilim ama. Yani burada biz aynen Başkanım o zaman kırmızı çizgiye alalım.

OKTAY ÖZTÜRK (Erzurum) – Yani hükme bağlıyorum ben 1’inci fıkrayı ona göre.

ÖZGÜR SEVGİ GÖRAL – Hemen geleceğim.

OKTAY ÖZTÜRK (Erzurum) – Siz yokken bağlayabilir miyim?

AHMET İYİMAYA (Ankara) – Ben bunun yer almaması gerektiğini düşünüyorum özellikle.

PROF. DR. ALİ AKYILDIZ – Belki kırmızıya gerek kalmaz, çünkü sistem açısından diğerlerinde nasıl bahsetmediysek burada da bahsetmeyebiliriz, bahsetmemek yasaklandığı anlamına gelmez.

ATİLLA KART (Konya) – Şimdi, şöyle ben tamamlayayım efendim: Bakın, şimdi Burak Bey gösterdi, Sendikalar Kanunu’nun, 28’inci maddesi, şu andaki yürürlükte olan, “Uluslararası işçi ve işveren kuruluşlarına üyelik” madde başlığı…

AHMET İYİMAYA (Ankara) – Üyelik tamam, tabii, tabii. Bu yasa sorunu ama.

ATİLLA KART (Konya) – Bakın ne diyor? “… uluslararası işçi ve işveren kuruluşları serbestçe üye olabilirler.” Yani izne tabi değil şu andaki mevzuatımıza göre, izne tabi değil.

Şimdi, bakın, şu andaki mevzuatımıza göre de bir izne tabi değil. Biz ne yapıyoruz? Yeni bir anlayışla bir anayasa çalışması yapıyoruz. Burada ILO sözleşmelerini herhâlde göz ardı etmemiz söz konusu değil, ILO sözleşmelerini, uluslararası sözleşmeleri de göz önüne almamız gerekiyor.

AHMET İYİMAYA (Ankara) – Yok yok. Onu değiştirmemiz de mümkün değil.

ATİLLA KART (Konya) – Uluslararası sözleşmelerin yasa üstü olduğunu biliyoruz, değil mi? Yasa olduğunu biliyoruz.

AHMET İYİMAYA (Ankara) – Anayasal etki doğruyor.

ATİLLA KART (Konya) – Yani bu yönüyle de…

OKTAY ÖZTÜRK (Erzurum) – O zaman bunu yazmamıza da gerek yok yani anlaşmamız açısından nasıl olsa yazacağımızdan üstün.

ATİLLA KART (Konya) – Anayasal bir hüküm hâline getirmekte bu yönüyle de bir sıkıntı yok.

AHMET İYİMAYA (Ankara) – Bu tercihi yanlış görmüyoruz biz ama bir yasa seviyesinde bir norm olarak görüyoruz.

MEHMET PARSAK - İzniniz olursa ben bir şey söylemek istiyorum.

OKTAY ÖZTÜRK (Erzurum) – Buyurun.

MEHMET PARSAK - Şimdi, biraz önce söylenilen açıklamalara da katıldığımı ifade ederek başlamak istiyorum. Derneklerde nasıl mevcut mevzuat buna izin de verdiği için Anayasa’da ayrı bir düzenleme getirmediysek bunda da durum aslında tamamen aynı, hele ki Sayın Hocamızın ortaya çıkardığı Sendikalar Kanunu’nun 28’inci maddesi de nazara alındığında durum birebir aynı. Öte yandan, bir de burada farklı olarak derneklerde bu durum yok, 87 sayılı ILO Sözleşmesi Türkiye Cumhuriyeti devletinin de taraf olduğu kabul ettiği ve bizim mahkemelerimizde kullanılan, Anayasa’mızın 90’ıncı maddesi çerçevesinde de Anayasa’ya aykırılığı dahi ileri sürülemeyen bir düzenleme. Dolayısıyla bu yönde bir hüküm ortaya koymasak da birisi de tutsa uluslararası örgütlere bu yönde sendika çerçevesinde üye olmaya çalışsa, buna bir engel çıkarılsa, ILO Sözleşmesi’nin Anayasa’ya aykırılığının da ileriye sürülemeyeceği gerekçesiyle aslında şu an derneklerden çok daha güçlü bir durumu da var. Dolayısıyla derneklerde yazmayıp buraya yazarak farklı bir şey varmış gibi yarın başka hukuki tartışmalara da yol açmamak adına bunun durumunun derneklerden çok daha güçlü olduğunu da özellikle nazara alarak bence hiç de yazmadan bunu hükme bağlayabiliriz.

AHMET İYİMAYA (Ankara) – Ben daha ileri bir iddiada bulunuyorum, eğer sınırlamalarda sınırlamaları kabul edersek -geleceğiz “sınırlamalar” maddesinde- ülkenin büyük çıkarları karşısında o sınırlama nedenine göre yasa koyucunun yasaya müdahale edebileceğini ve bir otorizasyon, bir izin sistemini getirebileceğini düşünüyorum. Türkiye’yi yönetiyoruz, devleti yönetiyoruz.

MEHMET PARSAK – Olmazsa ILO Sözleşmesi’ni kanun olarak değerlendirip…

AHMET İYİMAYA (Ankara) – Yok, değil bu, değil efendim. Orada Türkiye çok önemli bir çıkarla karşı karşıya, riskle karşı karşıya kalması hâlinde o sözleşmeyle iç hukukun çatışmasını göze alabilir, ileri bir tahlil.

ATİLLA KART (Konya) – Efendim, biz “uluslararası düzeyde” kavramını bir not olarak, bizim notumuz olarak muhafaza edelim, biz onu tekrar kendi aramızda değerlendireceğiz.

OKTAY ÖZTÜRK (Erzurum) – Şöyle, bir bakar mısınız Atilla Bey?

AHMET İYİMAYA (Ankara) – Yok, yok, “Not olarak alalım.” diyor. Onu not olarak alalım.

OKTAY ÖZTÜRK (Erzurum) – Aşağıya mı alalım?

AHMET İYİMAYA (Ankara) – Tabii, tabii, not olarak.

OKTAY ÖZTÜRK (Erzurum) – Yani şunu diyebiliriz gerekçede: “Dernekler Kanunu’nu, Sendikalar Kanunu’nu mehaz göstermek suretiyle olabilir mi Atilla Bey?

ATİLLA KART (Konya) – Şöyle not olarak alalım, belki geri çekeriz efendim. Kendi aramızda sonra gene mütalaa edelim, not olarak alalım. “Uluslararası düzeyde” ibaresinin, ben geri almayı tartışacaktır, değerlendirecektir anlamında...

ÖZGÜR SEVGİ GÖRAL – Biz mealen karşı değiliz zaten Vekilim, mealen destekliyoruz ama Dernekler Kanunu’na baktım şimdi gerçekten, orada ilgili kanunda geçiyor madde 5’te.

ATİLLA KART (Konya) – Hayır yani arkadaşlarımızın getirdiği yorum ve mantıkta onun da bir tutarlılığı var.

OKTAY ÖZTÜRK (Erzurum) – Tamam, peki, efendim.

KOMİSYON UZMANI ÖZCAN ALTAY - Peki, Sayın Başkanım, CHP önerisi olarak onu kırmızı olarak yazacak mıyız?


Yüklə 6,49 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   11   12   13   14   15   16   17   18   ...   84




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©muhaz.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin