FARZ GUSÜLLER
Farz gusüller yedi tanedir:
1) Cenabet guslü.
2) Hayız guslü.
3) Nifas guslü.
4) İstihaze guslü.
5) Ölüye dokunma guslü.
6) Ölü guslü.
7) Nezir, yemin vb. şeyler nedeniyle farz olan gusül.
Ayrıca tam güneş tutulması veya ay tutulmasında, bilerek namazını geciktirerek kazaya bırakırsa; vacip ihtiyata göre, kaza namazını kılmak için gusül almalıdır.
CENABET HÜKÜMLERİ
344- İnsan, iki yolla cünüp olur:
1) Cinsel ilişkide bulunmak.
2) İnsandan meni çıkması. İster uyku hâlinde olsun, ister uyanık; az olsun veya çok olsun; olsun veya şehvetsiz; ihtiyarî olsun veya gayriihtiyarî, fark etmez.
345- İnsandan bir ıslaklık gelir ve meni mi, idrar mı veya bunlardan başka bir şey mi olduğunu bilmezse; eğer şehvetle ve atılarak dışarı çıkar ve akmasından sonra bedende gevşeklik meydana gelirse o ıslaklık meni hükmündedir. Çıkan yaşlıkta, bu üç özellikten hiçbirisi veya bunlardan birisi olmazsa, meni hükmünü taşımaz. Ama hastalarda bu rutubetin atılarak çıkmasına ve akmasından sonra bedenin gevşmesi gerekmez, şehvetle çıkarsa meni hükmündedir. Şakalaşma esnasında veya şehveti düşüncelerden dolayı kadının kendisinden gelen rutubet temizdir, gusul gerektirmez ve abdesti de bozmaz. Fakat kadınlardan genellikle şehvetin doruğunda gelen, meni geldi denilecek derecede olan, elbiseye de bulaşan sıvı necistir ve cenabete sebep olur. Yine farz ihtiyat gereği zevkin doruğuna ulaşmadan gelen, benzerinin ise tam doyuma ulaştıktan donra geldiği fazla sıvı da aynı hükümdedir.
346- Hasta olmayan birinden bir akıntı olur ve önceki hükümde açıklanan üç özellikten birini taşır ancak diğer özellikleri taşıyıp taşımadığını bilmezse, önceden abdest almış idiyse o abdestiyle namaz kılabilir. Abdesti yok idiyse abdest almalıdır, gusül almasına gerek yoktur.
347- Meni çıktıktan sonra idrar yapılması müstehaptır. İdrar yapılmaz da gusülden sonra meni mi, yoksa başka bir akıntı mı olduğu bilinmeyen bir rutubet çıkarsa, meni hükmünü taşır.
348- Cinsel ilişki hâlinde, sünnet yeri kadar bir kısım veya daha fazlası dâhil olursa, önden olsun veya arkadan, bulûğ çağına ermiş olsunlar veya ermemiş olsunlar meni gelmese bile, her ikisi de cünüp olur.
349- Cinsel ilişkide sünnet yerine kadar bir kısmın dâhil olup olmadığında şüpheye düşülürse, gusül farz olmaz.
350- Eğer insan "Allah'a sığınırız" bir hayvanla cinsel ilişkide bulunur ve ondan meni gelirse, yalnızca gusül kâfidir. Meni gelmezse, ilişki öncesi abdesti varmışsa yine yalnızca gusül kâfidir; ancak abdesti yokmuşsa farz ihtiyat gereği gusül etmeli ve abdest de almalı. Erkekle olan cinsi temas da aynı hükmü taşır.
351- Meni, kendi yerinden hareket eder, ancak dışarı çıkmazsa veya meninin dışarı çıkıp çıkmadığından şüpheye düşülürse, gusül gerekmez.
352- Gusül edemeyen, ama teyemmüm edebilecek durumda olan bir kimse, namaz vakti girdikten sonrada eşiyle ilişkide bulunabilir.
353- Kendi elbisesinde meni görür, kendisinden olduğunu ve onun için gusletmediğini bilirse, gusletmelidir ve meninin gelmesinden sonra kıldığını kesin olarak bildiği namazları kaza etmelidir; ama meninin dışarı çıkmadan önce kıldığına ihtimal verdiği namazları kaza etmesi gerekmez.
Cünüplü Kimseye Haram Olan Şeyler
354- Beş şey cünüp olan kimseye haramdır:
1) Bedeninden bir yeri Kurân yazısına veya herhangi bir dilde Allah'ın ismine sürmesi haramdır. Peygamberler ve Ehlibeyt İmamlarının ve Hz. Zehra’nın (Allah'ın selâmı onlara olsun) isimlerine de dokunmaması daha iyidir.
2) Mescid-i Haram'a ve Mescid-i Nebevî'ye girmek, bir kapıdan girip diğer bir kapıdan çıkılsa bile.
3) Diğer camilerde, aynı şekilde farz ihtiyat gereği İmamların (a.s) türbelerinde durması haramdır. Ama bir kapıdan girer diğer kapıdan çıkarsa mahsuru yoktur.
4) Bir şeyi almak amacıyla mescide girmek ve yine ihtiyaten farz olarak, mescide bir şey koymak.
5) Farz secdesi olan sureleri okumak. Bunlar dört suredir:
a) Secde Suresi (32. sure)
b) Fussilet Suresi (41. sure)
c) Necm Suresi (53. sure)
d) Alak Suresi (96. sure).
Cünüplü Kimseye Mekruh Olan Şeyler
355- Dokuz şey cünüp olan kimse için mekruhtur:
1-2) Yemek ve içmek. Ancak yüzünü ve ellerini yıkar, ağzını çalkalarsa mekruh değildir. Sadece ellerini yıkarsa mekruhluğu azalır.
3) Farz secdesi olmayan surelerin yedi ayetinden fazlasını okumak.
4) Bedenin herhangi bir yerini Kurân'ın cildine, kenarına ve yazıları arasına dokundurmak.
5) Üzerinde Kurân bulundurmak.
6) Uyumak. Ancak, abdest aldıktan veya su olmadığından gusül yerine teyemmüm ettikten sonra uyumak, mekruh değildir.
7) Kına ve benzeri şeyler sürmek.
8) Bedene yağ sürmek.
9) İhtilam olduktan, yani uykuda kendisinden meni çıktıktan sonra, cinsel ilişkide bulunmak.
Cenabet Guslü
356- Cenabet guslü farz namazlar ve benzeri şeyler için farz olur. Ancak cenaze namazı, şükür secdesi sehiv secdesi ve Kurân'ın farz olan secdelerini yapmak için cenabet guslünün alınması gerekmez.
357- Guslederken örneğin “farz gusül alıyorum” diye gusül yaptığını belirlemesine gerek yoktur. Yalnızca kur-bet yani Âlemlerin Rabbinin emrini yerine getirmek kastıyla gusletmek kâfidir.
358- Namaz vaktinin girdiğini bildiğinden farz gusül yaptığına niyet eder ve sonra, namaz vaktinden önce guslettiği anlaşılırsa, guslü sahihtir.
359- Cenabet guslü iki şekilde yapılabilir:
1) Tertibî.
2) İrtimasî.
Tertibî Gusül
360- Tertibî gusülde gusül niyetiyle farz ihtiyat gereği önce baş ve boyun, sonra beden yıkanmalıdır. Önce sağ tarafın, sonra sol tarafın yıkanması daha iyidir. Üç uzuvdan her birini su altında gusül niyetiyle hareket ettirmek sakıncasız değildir. Dolayısıyla yalnız buna iktifa etmemek ihtiyat gereğidir. Baş ve boyunu yıkamadan bilerek bedeni yıkarsa ihtiyat gereği guslü batıldır.
361- Vücudunu kafasından önce yıkarsa, guslünü yeniden almasına gerek yoktur. Vücudunu yeniden yıkarsa guslü doğrudur.
362- Her iki tarafı yani, baş ve boyun ile bedenini tamamen yıkadığına emin olmazsa, emin olmak için her kısmı yıkarken diğer kısımdan da bir miktar yıkamalıdır.
363- Gusülden sonra, belirli bir yerin yıkanmadığı anlaşılırsa, ve neresi olduğunu bilmez ise, yeniden başını yıkamasına gerek yoktur. Sadece yıkamadığına ihtimal verdiği yerleri yıkamalıdır.
364- Gusülden sonra, belirli bir yerin yıkanmadığı anlaşılırsa; eğer sol tarafta ise, sadece o yerin yıkanması yeterlidir. Sağ tarafta olursa, müstehap ihtiyat gereği, orası yıkandıktan sonra sol taraf da yıkamalıdır. Başta ve boyunda ise, orası yıkandıktan sonra bedenini yıkamalıdır.
365- Gusül bitmeden önce sol tarafın veya sağ tarafın bir miktarını yıkadığı hususunda şüpheye düşerse, o miktarı yıkaması yeterlidir. Ancak baş ve boyunun bir miktarının yıkanmasında şüphe ederse farz ihtiyata göre o miktarı yıkadıktan sonra yeniden bedeni yıkamalıdır.
İrtimasî Gusül
İrtimasî gusül iki şekilde alınır:
a) Ani
b) Tedrici
366- Ani irtimasi gusülde, su bedenin tamamını bir anda kaplamalıdır; gusle başlamadan önce bedenin tamamının sudan dışarıda olması şart değildir. Sadece bedenin bir kısmı dışarıda olur ve gusül niyetiyle suya daldırılırsa yeterlidir.
367- Tedrici olarak yapılan irtimasi gusülde, bedeni, örfi birliği korumak şartıyla, yavaş yavaş suya daldırmak gerekir. Bu tür irtimasi gusülde, gusle başlamadan önce, bedenin tamamının suyun dışında olması gerekir.
368- İrtimasî gusülden sonra, bedenin bir miktarına su ulaşmadığını anlarsa, ister yerini bilsin, ister bilmesin, yeniden gusletmelidir.
369- Tertibî gusül edecek vakti yoksa ve irtimasî gusül etmek için vakti olursa, irtimasî gusül etmelidir.
370- Hac veya umre için ihrama giren kimse, irtimasî gusül etmemelidir. Ancak, unutkanlık yüzünden irtimasî gusül ederse, guslü sahihtir.
Dostları ilə paylaş: |