CÛDÎ EFENDİ, MUALLİM
(1850-1931) Son devrin tanınmış sair ve muallimlerinden.
Kasım 1850'de Merzifon'da doğdu. Trabzonlu Cûdî Efendiyle karıştırılmamak için "Merzifonlu" olarak da anılır. Asıl adı İbrahim Cûdrdir. Babası Hüseyin Efendi'yi iki yaşlarında iken kaybedince annesiyle birlikte dedesinin evine yerleşti. Annesinin ikinci evliliğinden sonra teyzesinin yanında kaldı. Mahalle mektebini bitirdikten sonra rüşdiyeye gitti, ayrıca medrese derslerini takip etti. Bir süre hıfza çalıştı, hat dersi aldı.
Tahsilini tamamlamak üzere gittiği İstanbul'da (1876) müsabaka imtihanını kazanarak Beşiktaş Askerî Rüşdiyesi'nde Türkçe muallimi olarak göreve başladı. Selanik'te Terakkî adlı özel bir okulda, İdâdî-i Mülkiyye'de ve Selanik Askerî Rüşdiyesi'nde Türkçe ve Arapça muallimliği
yaptı. Meşrutiyetten sonra açılan Mec-lis-i Meb'ûsan'a Amasya mebusu seçilince İstanbul'a döndü. Rûmî 1328'de (1912-13) Gelenbevî İdâdîsi'ne edebiyat, Mercan İdâdîsi'ne Türkçe hocası oldu. Bu mekteplerdeki görevlerinin yanı sıra Gelenbevî Sultânîsİ'nde edebiyat ve felsefe dersleri okuttu. 1915'te Bezmiâlem Valide İnâs Sultanîsi edebiyat muallimliğine tayin edildi. 1917'de İsparta mebusu olunca iki görevi birlikte sürdürdü. Eylül 1921'de emekli oldu, 17 Eylül 1931'de öldü. Mezarı Kadıköy'deki aile kabristanındadır.
Uzun yıllar Türkçe, edebiyat, Arapça ve felsefe hocalığı yaptığı için "muallim" unvanı ile anılan İbrahim Cûdî, ilk modern Türk hikayecilerinden Nâbizâde Nâzım başta olmak üzere birçok öğrenci yetiştirmiştir.
Muallim Naci ile Selânikli Tevfik'in çıkardıkları Teâvün-i Aklâm mecmuasında kırka yakın, Peyâm-ı Sabah'm edebî ilâvesi Peyâm-ı Edebî'de de on kadar şiiri yayımlanan Cüdî'nin Muasır Şairlerimiz, Son Asır Türk Şairleri ve Merzifon Şairleri'nöe şiirlerinden Örnekler bulunmaktadır. Muallim Naci ve Yenişehirli Avni'nin tesiri altında kalan Muallim Cüdî'nin bir divan teşkil edecek sayıda yayımlanmamış şiirlerinin bulunduğu defterin dostu Merzifonlu Sıd-kı Hoça'da olduğu söylenmekteyse de bu zatın vefatından sonra kitapları satıldığından defter hakkında bilgi edini-lememiştir.
Bibliyografya:
İsmail Hakkı [Eldem], Muasır Şairlerimiz, Birinci Defter, İstanbul 1311, s. 79-111; İbnüle-min. Son Asır Türk Şairleri. I, 249-254; Vehbi Cem [Aşkun], Merzifon Şairleri, Merzifon 1937, s. 74-87; Ergun. Türk Şairleri, III, 1087-1093; Mahir İz, "Merzifonlu Muallim Cûdî", Yeni Asya, 23, 30 Nisan 1971; İ, Alaaddin [GÖvsa]. Meşhur Adamlar Ansiklopedisi. İstanbul 1933, III, 262; TA, XI, 252; Ziya Bakırcıoğlu. "Cûdî, Muallim İbrahim", TDEA, II, 86.
CÜDİ EFENDİ, TRABZONLU
(1863-1926) Son devrin tanınmış âlim ve şairlerinden. .
Trabzon'da doğdu. Asıl adı İbrahim olup şiirlerinde kullandığı "Cûdî" mahla-sıyla tanınmıştır. Çağdaş olmaları, aynı adı ve mahlası taşımaları sebebiyle zaman zaman Merzifonlu Cûdî ile karıştırılmaktadır. Babası. İskender Paşa Medresesi müderrisi Yomralı Hacı Mehmed Efendi'dir. Cûdî Efendi Tabakhane İlk Mektebi'nden sonra tahsiline Müftü Med-resesi'nde devam etti. Hoca Derviş ve Hacı Faik gibi hocalardan çeşitli dersler okudu. Semercizâde Hacı Mehmed Efendi'-den icazet aldı. Ardından Şeyhülüdebâ Ali Naki Efendinin açtığı Hamidiye Mek-tebi'ne Türkçe hocası oldu (1883). İki yıl sonra Mekke'ye giderek bir süre orada kaldı. Trabzon'a dönünce yeniden muallimliğe başladı. Cûdî Efendi 1928'den beri bugün Cûdî Bey İlkokulu adı ile anılan Zeytinlik İlk Mektebi'nin uzun yıllar müdürlüğünü yapmıştır. Bu sebeple "muallim" olarak da anılan Cüdî Efendi idaresinde bu mektep Trabzon'un eğitim hayatında çok büyük bir başarı kazanmış ve rağbet görmüştür. Ayrıca Cûdî Efendi iki defa basılan Esmöü'î-hüsnâ adlı kitabının gelirleriyle de mektebin genişletilmesine yardımcı olmuştur. Ayrıca İraniılar'ın açtığı Nâsırî İdâdîsinde öğretmenlik ve müdürlük, Fransızlar'ın idaresindeki Frerler Mektebi ile Ermeni ve Rum okullarında Türkçe hocalığı yaptı. Memuriyet hayatına 1903'te tayin edildiği Trabzon Ticaret Mahkemesi daimî üyeliğiyle başladı. 1910 Haziranında mahkemenin lağvedilmesine kadar burada çalıştı. 1908'de yüksek dereceli ilmiye rütbelerinden olan müsıle-i Süleymâniy-ye payesini elde etti. 1910'da girdiği imtihanı kazanarak Trabzon Mekteb-i Sul-tânîsi'ne Arapça hocası oldu; Trabzon Askerî Rüşdiyesi'nde de Türkçe hocalığı yaptı. Ayrıca dört yıl kadar Trabzon Maarif Meclisi üyeliğinde bulundu, bir yıl kadar da Trabzon vilâyet gazetesi başmuharrirliği görevini yürüttü.
I. Dünya Savaşı sırasında Trabzon'un işgali üzerine önce Ünye'ye, oradan da Ankara'ya gitti. Bir buçuk yıl kadar Ankara Sultanîsinde Arapça, dârülmualli-mâtta ulûm-i dîniyye hocalığı yaptı. Mü-tareke'den sonra tekrar Trabzon'a dönerek sultanîdeki görevine devam etti. İstiklâl Savaşfndan önceki işgal günlerinde Trabzon Muhafaza-i Hukuk-ı Mil-liyye Cemiyeti'nin kurucuları arasında bulunduğu gibi bir süre cemiyetin reisliğini yaparak Millî Mücedele'nin hazırlanmasında faal rol oynadı. Kendisine teklif edilen milletvekilliğini daha önce İttihatçıların mebusluk teklifinde olduğu gibi kabul etmedi. 1925'te tayin edildiği Trabzon müftülüğü görevini ölümüne kadar sürdürdü. 1926 yılı Ramazan ayı sonlarında vefat etti. Hatuniye Camii hazîresine, babasının yanına defnedildi.
Arapça ve Farsça'yı edebiyatlarıyla birlikte çok iyi bilen Cûdî Efendi, Türkçe'nin yanında bu iki dile de şiir söyleyebilecek derecede hâkimdi. Bir divan teşkil edecek hacimde olduğu anlaşılan şiirlerinin tamamı elde mevcut değildir. Mahir İz, Cüdî Efendi'nin Ankara Sultanîsinde çalıştığı yıllarda basılmamış bir divanı bulunduğunu ve bu divandan seçtiği bazı şiirleri kendi defterine aldığını belirtmektedir770. Bunlardan başka devrin gazete ve mecmualarında çeşitli şiirleri yayımlanmıştır. Ancak divanının ne olduğu bilinmemektedir. Aruza ve dile hâkim güçlü bir şair olduğu anlaşılan Cûdî Efendi'nin şiirlerinde yer yer kuvvetli bir lirizme sahip parçalar da vardır.
Eserleri. Cûdî Efendi'nin çoğu ders kitabı mahiyetinde olan yirmi eseri yayımlanmıştır. Eserlerinin hepsini yakın arkadaşı Trabzonlu kitapçı Hanndi Efendi neşrettiği gibi birçoğunun yazılmasına da o vesile olmuştur. Bu eserler, devrinde Trabzon ve civarının eğitim ve kültür hayatında önemli rol oynamış, Hamımâ-mîzâde İhsan'ın değerlendirmesine göre Kafkaslar'a kadar uzanan bir saha içinde pek çok gencin okuma yazma öğrenmesine, temel dinî bilgileri elde etmesine yardımcı olmuş. Esmâü'1-hüs-nâ, Târîh-i Enbiyâ ve Ramazan Vaizi adlı eserleri ise birçok yetişkin insanın din kültürünün gelişmesine hizmet etmistir. Belli başlı eserleri şunlardır: 1. Nevâdir-i Nefise771. Arap edebiyatından derlenen ibret verici hikâyelerin tercümesinden meydana gelmiştir.
2- el-Kenzü'1-esnâ lî şerhi'I-esmâi'l-hüsnâ772. Esmâ-i hüsnânın manzum şerhidir. Gördüğü rağbet üzerine tekrar basılan kitabın yeni harflerle de baskısı yapılmıştır.773
3- el-Haytü'l-ebyaz yahut Ramazan Vaizi774. Ramazan ayı ve bu aydaki ibadetler hakkında fıkhı bilgilerin ve açıklamaların yer aldığı bir eserdir. Kitap yeni harflerle de basılmıştır.775
4- Târîh-i Enbiyâ ve îslâm776. Hz. Âdem'den Hz. Muhammed'e kadar bütün peygamberlerin kısa hayat hikâyelerini ihtiva eden ve belli başlı İslâm hükümdarları hakkında bilgi veren eser, Küçük Târîh-i Enbiyâ ve İslâm adıyla ilk mektepler için ders kitabı olarak da yayımlanmıştır.777
5- et Tara "il ve1 z-zarâ "il778. Arapça metin çalışmaları için kaleme alınan bu derlemede bazı fıkralarla ahlâkî ve edebî hikâyeler yer almaktadır.
6- Lugat-ı Cûdî779. Cûdî Efendi'nin en son ve en Önemli eseridir. Arapça ve Farsça'dan Türkçe'ye giren kelimelerin açıklamalarının yapıldığı sözlükte manzum ve mensur örneklere de yer verilmiştir. Bu örneklerden isim bulunmayan mısra ve beyitlerle manzum tercümeler ve bazı ibareler müellife aittir. Cûdî Efendi bir kısım kelimeleri açıklarken şahsî hâtıralarından da söz etmektedir780. Eserin bir diğer özelliği, madde başı olarak alman edebiyat terimlerinin nisbeten geniş şekilde ve örneklerle açıklanmış olmasıdır. Okul Kitapları.
1- Teshîl-i Elif-bâ-yı Osmânî781. Bazı düzeltmeler ve resim İlâvesiyle Resimli Elif-bâ-yı Osmânî gibi adlarla birçok defa basılmıştır.
2- Rehber-i Avâmil782. Arapça öğretiminde önemli bir kitap olan İmam BirgivFnin eI-cAvâmiîü'l-mi3e adlı eserinin daha kolay anlaşılmasını sağlamak için hazırlanmış bir risaledir.
3- Kırâat-i Türkiyye.783
4- İlk Ta'iîm-i Kıraat.784
5- Kırâat-i Türkiyye785. İlkokulların ikinci sınıfları için hazırlanan bu okuma kitabında bazı tanınmış kişilerin hayat hikayeleriyle Türk tarihine ait kısa bilgiler de yer alır.
6- Teshîl-i Sarl-ı Osmânî.786
7- Ulûm-ı Dîniyye Dersleri787. Bu adı taşıyan ikinci bir kitabı da aynı yıl yayımlanmıştır.
8- İmlâ ve Kıraat.788
9- Ta'lîm-i Kıraat789. Cûdî Efendi'nin bunlardan başka eğitim, din ve ahlâk konularında yazdığı birçok makale devrin gazete ve mecmualarında kalmıştır.
Bibliyografya:
İbrahim Cûdî, Lugat-ı CûdT, Trabzon 1332, Önsöz; İbnülemin. Son Asır Türk Şairleri, I, 247-249; GÖvsa, Türk Meşhurları, s. 88; a.mlf.. Meşhur Adamlar, İstanbul 1933-37, s. 263; Er-gun. Türk Sairleri, III, 1093-1095; İhsan Hama-mioğlu. Trabzonda İlk Kitapçı Kitabi Hamdİ Efendi ue Yayınları, İstanbul 1947, s. 9, 10, 17-23, 25-26; ÖmerAkbulut, Trabzon Şairleri, Trabzon 1952, s. 28-31; a.mlf., Trabzon Meşhurları Bibliyografyası, Ankara 1970, s. 58; Mahir İz. Yılların İzi, İstanbul 1975, s. 59-60, 66; a.mlf, "Trabzonlu Şair İbrahim Cûdî Efendi", Bugün, İstanbul 12 Misan 1967, s. 2; Hüseyin Al-bayrak, Kuruluşunun 100. Yılında Cûdî Bey İlkokulu, Trabzon 1988, s. 25, 27, 28-36; İ. Gündağ Kayaoğlu, "Trabzon'dan Yetişen Değerli Eğitimci İbrahim Cûdî Bey", Trabzon KültürSanat Yıllığı, İstanbul 1987, s. 287-292.
Dostları ilə paylaş: |