Türkiye ve Eti Holding "kartel" anlaşmalarının dışında olmakla birlikte Ham bor ihracatının tamamını ABD.Avrupa ve uzakdoğuda yerleşik birkaç trader ve öğütücü firmaya yaptığından "kartel" anlaşmaları hakkını bu firmalara devretmiştir.
Dünya bor piyasasına kartel anlaşmalarının hakim olduğunun bir diğer önemli kanıtıda Sn Turgut Özal'ın Madencilik Şurasında bor madenlerimiz hakkında yaptığı açıklamalar;
- 122 -
"...bir bor konusu, Türkiye'nin en büyük rezervidir. Yani dünyanın en büyük rezervlerine sahibiz diye iddia ediyoruz, ama acaba bor satışları maden olarak değil, hammadde olarak değil, nihai mamul olarak satışlarının yüzde kaçına sahibiz? Yüzde 10"una, Yüzde 15'ine sahipmiyiz? Ben zannetmiyorum; yani nihai mamul olarak, katma değeri ilave edilmiş olarak sahip değiliz. 1960'lı yılların sonuna doğru bu konu üzerine planlamada eğildiğimiz zaman karşımıza büyük bir monopol sistem çıktı. Üzerinde çok durduk, bugün gibi hatırlıyorum hatta bir takım anlaşmaya yaklaşmıştık. Şöyle bir anlaşma;
Hepinizinde bildiği gibi "Amerika Boraks" (US Borax) diye Kaliforniya'da bir grup, daha doğrusu Kaliforniya'daki rezervleri işleten grup aşağı yukarı dünyanın o tarihlerde yüzde seksenine sahip durumdaydı ve bir takım patentleride var. Nihai mamulleri yapıyor. Pazarlaması gayet güçlü. O tarihlerdeki araştırmalarımızda, ya rakiplerine gidecektik, yada onlarla ortaklık kuracaktık; yani monopol olacaksak, beraber monopol olalım diye düşündük. Bu şekilde bir anlaşmaya varma imkanı gözüktü, bu söylediğim 1970 yılına doğrudur. 1970 yılı dahil, bu yabancılarla dünyayı ikiye bölmek, Avrupa'yı ve Amerika'nın doğusunu Türkiye'den beslemek; Japonya, Uzak Doğu ve Amerika'nın batısını Kaliforniya'dan beslemek, ekonomik oluyor tabii, mesafeler bakımından ekonomik oluyor..."
Dünya bor piyasasında arz edilen bor madenlerinin üretimi doğal kaynaklara dayandığından yeni firmaların piyasaya katılma olasılığı yok denecek kadar zayıftır. Piyasaya çıkan yeni firmalar eskiden beri mevcut firmaların satınalınması ve bu suretle isim değişikliği yapılması şeklinde olmaktadır.
Son yıllarda Bor ve rafine bor piyasasına bunları üretimlerinde kullanan firmaların egemen olma istekleri doğrultusunda hareketlenmeler izlenmektedir. Bunların karşısında bu kaynakları ellerinde tutan Çok Uluslu oligopol firmalar sahiplenilmemiş yada ulusal nitelik arz eden bor üretici firmaları globalleşme rüzgarları altında yürütülen özelleştirme programları çerçevesinde ele geçirme konusunda büyük bir savaşın varlığından söz etmek mümkündür.
Bu çerçevede Türk borları ve maden sahaları ile Çok Uluslu Rio Tinto, Citigroup, Saint Gobain, Solvay Grubu ile Alman E.ON AĞ. Grubu çok yakından ilgilidirler.
OLİGOPOL PİYASADA TÜRK BORLARI VE ETİ HOLDİNGİN YERİ VE ÖNEMİ
Bugün için dün olduğu gibi Türk borları Dünya endüstrisi ve hammadde tröstlerinin vazgeçemeyeceği bir önem ve değere sahiptir. Yokluğu halinde rafine bor ürünleri ve bu ürünleri kullanan endüstrilerde ciddi anlamda hammadde yetersizliği nedeniyle üretim darboğazı ve bordan mamul ürünlerde aşırı fiyat yükselişlerine sebebiyet verecek potansiyele sahiptir.
Bu durumu Dünya bor üretimi ve kullanımı açısından irdelemek yerinde olacaktır.
- 123 -
Dünya Bor Tüketimi 1997 Bin Ton B2O3
|
KUZEY AMERİKA
|
GÜNEY AMERİKA
|
BATI AVRUPA
|
DOĞU AVRUPA
|
ASYA PASİFİK
|
AFRİKA ORTADOĞU
|
TOPLAM
|
ÜRETİM
|
619
|
198
|
475
|
78
|
140
|
1
|
1.511
|
İHRACAT
|
218
|
21
|
11
|
10 .
|
48
|
*
|
308
|
İTHALAT TÜKETİM
|
20 421
|
0 177
|
228 692
|
10 78
|
49
141
|
1 2
|
308 1.511
|
Dostları ilə paylaş: |