Tablo 6:The Global Gender Gap Report - Küresel Cinsiyet Eşitsizliği Raporu 2015 – Suriye
1946 yılında Fransa’dan özgürlüğünü kazanarak kurulan, 1970 yılında Hafız Esad’ın bir darbe yaparak iktidara geldiği ve 30 yıl boyunca ülkenin başkanı olarak kaldığı Suriye’de iktidara 2000 yılında Hafız Esad’ın oğlu Beşar Esad geçmiştir. Beşar Esat ilk yıllarında siyasi tutukluların bir kısmının salınmasını sağlamış ve ülkenin ilk bağımsız gazetesi “Damaskus İlkbaharı”nın yayınlanmasına izin vermiştir. Fakat kısa bir süre içerisinde gazete kapatılmış ve oğul Esad da babasının baskıcı yöntemleri ile ülkeyi yönetmeye devam etmiştir (Ertan;2016, 137).
Arap Baharı protestoları Suriye’de 2011 yılında başlamış, hükümetin sert bir şekilde protestocuların üzerine ateş açmasıyla tüm Suriye’ye yayılmıştır. Devlet başkanı Beşar Esad’ın istifa etmesini ve daha fazla özgürlük elde etmek isteyen protestocular, öncelikle kendilerini savunmak için silahlanmışlar daha sonra ise terörist ve silahlı çetelerin de dâhil olmaya başladığı milis gruplarına dönüşmüşlerdir. Bu milis güçleri ise geri dönülemez bir noktaya gelerek Esad yönetimine savaş açmışlar ve ülkede bir iç savaş başlatmışlardır. Suriye Arap Baharı protestolarının şiddetlenerek bir iç savaşa dönüştüğü tek ülkedir (Ertan;2016,133).
Suriye iç savaşında yine en çok zararı kadın ve çocukların gördüğü, cinsiyete dayalı şiddetin bir savaş silahı olarak kullanıldığı, EMHRN’nin (Akdeniz İnsan Hakları Ağı- Euro-Mediterranean Human Rights Network) hazırladığı bir raporda aralarında Şam’ın da bulunduğu 7 şehirde tecavüz vakalarının belgelendiği ve bu tecavüzlerin hükümet karşıtı gösteriler esnasında, güvenlik noktalarında veya gözaltı yapılan yerlerde gerçekleştiği bulgularına yer verilmektedir. Rapora göre bu tecavüzler gözaltında ya da askeri operasyonlar esnasında muhalif grupları baskı altına almak, gözdağı vermek ve küçük düşürmek için bir savaş silahı olarak kullanılıyor (Mazlumder;2014,16).
Londra merkezli SNHR’nin (Suriye İnsan Hakları Merkezi -Syrian Network for Human Rights) Kasım 2013’te yaptığı bir açıklamada, güvenlik güçlerinin 2011 yılının Mart ayından Kasım 2013’e kadar çeşitli kentlerde düzenlediği operasyon ve saldırılarda, 10 bin 853 kadının yaşamını yitirdiği, 7 bin 500 kadının ise ''cinsel şiddete maruz kaldığı'' iddia edilmektedir. Ölenler arasında 3 bin 614 kız çocuğunun bulunduğu belirtilen açıklamada, 461 kadının keskin nişancılar tarafından vurulduğu, 29 kadının ise rejim güçlerinin işkenceleri sonucunda hayatını kaybettiği öne sürülmektedir. Yine olaylar sırasında Humus'un Kerm el Zeytun, Bab Amro ve İdlib'in Ciesr el Şuğur kasabasında yaklaşık 400 kız çocuğunun cinsel saldırıya maruz kaldığı, rejim güçlerinin baskın ve operasyonlarında 850 kadının da tecavüze uğradığı ifade edilmektedir. Açıklamaya göre, ülkedeki olaylar nedeniyle 2,1 milyon kadının ülke içinde göç etmek zorunda kaldığı, 1,1 milyon kadının ise yurt dışına kaçtığı, rejim güçlerince birçok kentte silahlı muhaliflere karşı kadın ve çocukların canlı kalkan olarak kullanılmaktadır (Mazlumder;2014,17).
İngiltere’deki The Guardian’ın 11 Şubat 2016’da yaptığı habere göre bu savaşta yaklaşık 470.000 insan hayatını kaybetmiş, 1,9 milyon insan yaralanmış, 4 milyonu dış göç olmak üzere 6,3 milyon insan göç etmek zorunda bırakılmıştır.
Dünya ekonomik forumu küresel toplumsal cinsiyet eşitsizliği endeksine göre Suriye 103. Sırada bulunduğu 2007’den 2015 yılına sondan üçüncü sıraya gerilemiş ve 143. olmuştur. Endekse göre Suriye’de kadınların iş gücüne katılım oranları % 14 seviyesindedir. Tahmini gelir durumlarının belirlenemediği ülkede üst düzey görevlerdeki kadın istihdamı da % 9 olarak gerçekleşmiştir. Kadınlardaki okuryazarlık oranının % 81 olduğu ve okullaşma oranlarının oldukça düşük olduğu ülkede, siyasi temsil sadedinde kadın parlamenter oranı % 12, kadın bakan oranı ise % 6 düzeyinde gerçekleşmiştir. Suriye’de de son 50 yıl içerisinde başkanlık düzeyinde bir kadına yer verilmemiştir.
SUUDİ ARABİSTAN 2006: 114. - 2015: 134. (0,605)
|
Dünya Sıralaması
|
Endeks Puanı
|
Kadın
|
Erkek
|
2006
|
2015
|
Ekonomik Katılım ve Fırsat Eşitliği
|
115
|
138
|
0,387
|
|
İşgücüne Katılım Oranı
|
115
|
141
|
0,27
|
21
|
80
|
Benzer İş İçin Kdn-Erk Arası Ücret Eşitliği
|
|
95
|
0,6
|
|
Tahmini Kazanılan Gelir ($)
|
114
|
123
|
0,44
|
17.745
|
40.000
|
Üst Düzey Yetkili, Yönetici, M.vekili Oranı
|
30
|
122
|
0,07
|
7
|
93
|
Profesyonel ve Teknik Çalışan Oranı
|
95
|
119
|
0,31
|
24
|
76
|
Eğitim Durumu
|
93
|
82
|
0,968
|
|
Kadın Okuryazarlık Oranı
|
92
|
103
|
0,94
|
91
|
97
|
İlköğretim ve Öncesi Okullaşma Oranı
|
1
|
1
|
1
|
99
|
96
|
Ortaöğretimde Okullaşma Oranı
|
1
|
1
|
1
|
100
|
99
|
Yükseköğretimde Okullaşma Oranı
|
106
|
1
|
1
|
59
|
56
|
Sağlık ve Yaşam Mücadelesi
|
54
|
129
|
0,966
|
|
Doğumda Cinsiyet Oranı
|
1
|
1
|
0,94
|
|
Sağlıklı Yaşam Beklentisi
|
63
|
136
|
1,02
|
66
|
65
|
Siyasal Güçlendirme
|
115
|
121
|
0,077
|
|
Kadın Parlamenter Oranı
|
112
|
79
|
0,25
|
20
|
80
|
Kadın Bakan Oranı
|
109
|
141
|
0
|
0
|
100
|
Son 50 Yıl İçindeki Dvlt. Başkanlığı Süresi
|
41
|
64
|
0
|
0
|
50
|
GSYH ($ Milyar)
|
523,3
|
GSMH
|
$ 52.096
|
Nüfus
|
29,3 Milyon
|
Nüfus Artışı
|
1,86%
|
Tablo 7:The Global Gender Gap Report - Küresel Cinsiyet Eşitsizliği Raporu 2015 – Suudi Arabistan
Suudi Arabistan 1932 yılında bir mutlak monarşi olarak kurulmuştur. O yıllarda çok fakir bir ülke olsa da petrol rezervlerinin keşfedilmesinden sonra özellikle krallık ailesi zenginleşmiş ve dünyanın en büyük petrol üreticilerinden birisi olmuştur. Kur’an ve Hz. Muhammed’in Sünneti üzerine kurulan anayasa yanı sıra 1992 yılında şeriat kanunlarının Selefi yorumu olarak kabul edilen ülkenin Temel Kanunu (Basic Law) kabul edilmiştir. Hala yürürlükte olan bu kanun kadın hakları ve insan haklarının korunması ile ilgili herhangi bir madde içermemektedir (Ertan;2016,135).
Suudi kadınları kişisel özgürlük ve kamusal alanlara katılım alanında gardiyanlık sistemi olarak da nitelendirilen bir kontrol sistemi ile sınırlandırılmaktadır. Bu sistemde aile bağları olan bir erkeğin izni olmadan kadınlar evlenemez, seyahat edemez veya yüksek eğitime gidemez. Bunun yanında aile hukuku da tamamen şer’i hukuk kuralları çerçevesinde yürütülmektedir (Ertan;2016,135).
Arap Baharı protestolarından etkilenen Suudi Arabistan halkı Cidde ve Riyad’ı da içeren birçok şehirde ufak çaplı protestolar yapmışlar, bu protestolarda anayasal bir monarşi kurulması talep edilmiş ve özellikle Sünni kral ailesinin ülkedeki Şiilere karşı ayrımcılık yaptığı savunulmuştur (Akt;Ertan,BBC,2013).
Bunun sonucunda ülkede ilk defa bir siyasi parti kurulmuştur fakat bu parti kısa bir süre içerisinde kaldırılmıştır. Suudi yönetimi protesto yapılmasını yasaklamıştır ve protestolara katılanlar yakalanarak hapse atılmıştır. Protestolar hapse atılanların serbest bırakılması için devam etmiştir (Ertan;2016,135).
Arap Baharı sürecinde diğer ülkelerden farklı olarak sokak protestolarında fazla yer almayan Suudi Arabistan kadınları, sosyal medya üzerinden birtakım eylemler tertip etmişlerdir. Bu bağlamda o günlerde 60’tan fazla kadın sosyal medya üzerinden organize olarak ülkenin farklı şehirlerinde araba ile trafiğe çıkmış, araba kullanırken görüntülerini kaydederek sosyal medya hesaplarında yayınlamışlardır (Ertan;2016,135).
Küresel toplumsal cinsiyet eşitsizliği endeksinde 2006 yılında 114. sırada yer alan Suudi Arabistan, 20015 yılında 0,605 endeks puanı ile 134. sıraya gerilemiştir. Kadınların işgücüne katılım oranı % 21 olan ülkede tahmini gelir durumunda ise erkeklerin 40 dolar kazandığı yerde kadınlar 17,7 dolar kazanmaktadırlar. Kadınların üst düzey görevlerde istihdam oranları % 7 gibi düşük düzeyde iken, uzmanlık gerektiren teknik işlerde de % 24 civarındadır.
Okuryazarlığın % 91 olduğu Suudi Arabistan kadınlarının eğitim durumu ise yükseköğretim dışında çok iyi seviyededir. Yüksek öğretim düzeyinin % 59’larda kalması, yüksek öğretime devam edebilmenin kadınların kendi istekleri yerine erkeklerin iznine tabi olmasından kaynaklanmaktadır. Kadın parlamenter oranının % 20 olduğu ülkede bakanlık ve başkanlık düzeyinde kadın bulunmamaktadır.
UMMAN 2007: 119. - 2015: 135. (0,604)
|
Dünya Sıralaması
|
Endeks Puanı
|
Kadın
|
Erkek
|
2007
|
2015
|
Ekonomik Katılım ve Fırsat Eşitliği
|
125
|
134
|
0,441
|
|
İşgücüne Katılım Oranı
|
126
|
134
|
0,36
|
31
|
85
|
Benzer İş İçin Kdn-Erk Arası Ücret Eşitliği
|
52
|
31
|
0,73
|
|
Tahmini Kazanılan Gelir ($)
|
123
|
132
|
0,32
|
12.814
|
40.000
|
Üst Düzey Yetkili, Yönetici, M.vekili Oranı
|
97
|
118
|
0,1
|
9
|
91
|
Profesyonel ve Teknik Çalışan Oranı
|
85
|
113
|
0,49
|
33
|
67
|
Eğitim Durumu
|
83
|
92
|
0,984
|
|
Kadın Okuryazarlık Oranı
|
96
|
108
|
0,92
|
86
|
94
|
İlköğretim ve Öncesi Okullaşma Oranı
|
1
|
1
|
1
|
94
|
93
|
Ortaöğretimde Okullaşma Oranı
|
1
|
1
|
1
|
91
|
77
|
Yükseköğretimde Okullaşma Oranı
|
1
|
1
|
1
|
34
|
24
|
Sağlık ve Yaşam Mücadelesi
|
89
|
100
|
0,97
|
|
Doğumda Cinsiyet Oranı
|
1
|
1
|
0,94
|
|
Sağlıklı Yaşam Beklentisi
|
98
|
110
|
1,03
|
67
|
55
|
Siyasal Güçlendirme
|
119
|
142
|
0,021
|
|
Kadın Parlamenter Oranı
|
123
|
141
|
0,01
|
1
|
99
|
Kadın Bakan Oranı
|
81
|
126
|
0,07
|
7
|
93
|
Son 50 Yıl İçindeki Dvlt. Başkanlığı Süresi
|
42
|
64
|
0
|
0
|
50
|
GSYH ($ Milyar)
|
45,3
|
GSMH
|
$ 41.770
|
Nüfus
|
3,9 Milyon
|
Nüfus Artışı
|
1,97%
|
Dostları ilə paylaş: |