GİRİŞ
Ekolojik Tarım; ekolojik sistemde hatalı uygulamalar sonucu kaybolan doğal dengeyi yeniden kurmak için canlılara ve çevreye dost üretim sistemlerini içermekte olup, esas itibari ile sentetik kimyasal ilaçlar ve gübrelerin kullanımının yasaklanması ve bunun yerine organik ve yeşil gübreleme, münavebe, toprak muhafazası, bitkinin direncini artırma, parazit ve predatörlerden yararlanmayı tavsiye eden ve ürün kalitesini yükseltmeyi amaçlayan bir üretim şekli olarak tanımlanmaktadır (İlter ve Altındişli, 1998). Ekolojik tarım, günümüzde üzerinde durulması gereken tarım sistemlerinden biridir. Sürekli monokültür tarım ve münavebenin gereği gibi yapılmaması hastalık ve zararlıların aşırı derecede artmasına neden olmuştur. Ayrıca pestisitlerin bilinçsizce kullanımı nedeniyle bazı faydalı böcek ırkları da kaybolmuş ve biyolojik mücadele ortamı olumsuz yönde etkilenmiştir. Aynı şekilde daha çok ürün almak amacıyla tarım topraklarında kullanılan sentetik kimyasal girdiler doğal dengenin bozulmasına, çevre kirliliğine, ürünlerde ilaç kalıntılarına, yıkanan gübrelerin (özellikle azotlu gübreler) yeraltı sularına karışması ile canlılarda nitrat zehirlenmelerine dahi neden olabilmektedir. Bu nedenle günümüzde doğal dengeyi bozmayan, çevre kirliliğini asgariye indiren, insan ve hayvan sağlığına zararlı olmayan tarım sistemlerine önemli ölçüde yönelim başlamıştır.
Aynı alanda ve zamanda birden fazla bitki türünün yetiştirilmesi anlamına gelen Birlikte Ekim (Kass, 1978) monokültür tarımın sözkonusu problemlerini azaltabilecek, modern tarıma uyumlu ekonomik ve ekolojik bir tarım tekniğidir. Birlikte Ekim bitki türleri bakımından çeşitlendirilmiş bir tarım tekniği olup, bu çeşitlilik bazı zararlı böcek türlerinin yoğunluğunun azaltılmasında etkili olmaktadır (Perrin,1977; Bottenberg ve Irvin, 1992). Benzer şekilde farklı bitki türlerinin karışımı ile ortaya çıkan biyolojik, strüktürel ve mikroklimatik çeşitlilik, patojenler ve bazı nematod türlerinin de azalmasına etki yapmaktadır (Perrin, 1980; Zitter ve Simms, 1980). Monokültür tarım tekniklerinde yabancı otların gelişmesine elverişli geniş boşlukların bulunması birim alandaki yabancı ot populasyonunun artmasına neden olmaktadır. Oysa birlikte ekim sistemleri, çeşitliliğe bağlı olarak yabancı otların büyüme alanlarını kapatarak daha iyi rekabet etmektedir.
Monokültür tarım tekniklerinde yüksek verim alma isteği aşırı gübre kullanmayı teşvik etmektedir. Buna karşın birlikte ekim sistelerinde yer alan baklagillerin azot fikse eden bakteriler vasıtasıyla diğer bitkiye ek azot kaynağı sağladığı da bazı araştırıcılar tarafından bildirilmektedir.
Dünyada gıda talebi giderek artmakta olup, bu talebi karşılamak için yoğun bir çaba harcanmaktadır. Burada dikkat edilmesi gereken husus, doğal kaynakları tahrip etmeyecek bir şekilde bu talebin karşılanmasıdır. Ancak geleneksel tarım teknikleri, doğal kaynakları daha yoğun bir şekilde sömürürken, aynı zamanda erozyonu, çölleşmeyi, toprak tuzlulaşmasını ve diğer çevresel zararları da beraberinde getirmektedir.
Geleneksel tarımın sözü edilen bu zararlarını önlemek veya asgariye indirmek için, tamamen doğal kaynakların kullanıldığı ekolojik tarım sisteminde, hem modern tarıma uyumlu hem de doğal mücadele yöntemlerini içeren birlikte ekim sistemleri, alternatif bir tarım tekniği olarak önem verilmesi gereken tarımsal konuların başında gelmektedir.
Dostları ilə paylaş: |