Denemeye ait uygulamalar şöyledir:
Yeşil gübreleme için adi fiğ kullanılmıştır. İlk yıl ekimi, yetiştiricilik periyodundan önceki sonbaharda, ikinci yıl ise; domates hasatları sona erince dekara 12 kg tohum kullanılmak suretiyle yapılmış ve fiğ bitkilerinin %40'nın çiçeklendiği dönemde bitkiler biçilerek toprağa karıştırılmıştır.
Çizelge 1. Tavuk, Sığır, Koyun ve Odun Talaşı Organik Materyallerinin Özellikleri (2000-2001).
Özellikler
|
Yıllar
|
Tavuk Gübresi
|
Sığır Gübresi
|
Koyun Gübresi
|
Odun Talaşı
|
Organik Madde
(550 0C’de yanma kaybı, %)
|
2000
|
73.50
|
33.50
|
33.90
|
97.30
|
2001
|
57.07
|
17.49
|
39.16
|
96.39
|
PH (1/5’lik çözeltide)
|
2000
|
7.43
|
7.05
|
8.02
|
4.59
|
2001
|
6.47
|
7.18
|
8.23
|
6.80
|
EC (1/5’lik çözeltide, dS/m)
|
2000
|
17.20
|
6.88
|
16.10
|
1.95
|
2001
|
0.29
|
0.17
|
1.20
|
0.68
|
Nem (65 0C’de, %)
|
2000
|
45.60
|
50.80
|
43.20
|
15.70
|
2001
|
62.54
|
41.12
|
51.11
|
10.64
|
Toplam Azot (N,%)
|
2000
|
3.41
|
1.24
|
1.67
|
0.39
|
2001
|
3.11
|
0.79
|
2.12
|
0.23
|
Toplam Fosfor (P, %)
|
2000
|
1.88
|
0.54
|
0.58
|
0.02
|
2001
|
3.48
|
0.38
|
0.83
|
0.03
|
Toplam Potasyum (K, %)
|
2000
|
2.58
|
1.78
|
2.91
|
0.12
|
2001
|
1.17
|
1.03
|
3.03
|
0.39
|
Toplam Bakır (ppm)
|
2000
|
121.50
|
47.50
|
74.00
|
2.80
|
2001
|
140.5
|
21.6
|
40.3
|
6.40
|
Toplam Çinko (ppm)
|
2000
|
502.00
|
373.00
|
96.00
|
9.00
|
2001
|
1044.0
|
102.00
|
133.00
|
25.65
|
Toplam Mangan(ppm)
|
2000
|
653.00
|
577.00
|
441.00
|
12.30
|
2001
|
1188.0
|
345.00
|
480.00
|
25.95
|
Denemede kullanılan besin maddeleri dozlarının belirlenmesinde, yapılan toprak analizi sonuçları, organik besin maddelerinin içerikleri (çizelge 1) ve domates bitkisinin ihtiyacı dikkate alınmış, her iki yılda kullanılan besin maddesi dozları Çizelge 2'de verilmiştir. BİO ve DY uygulamasında üretici firmaların önerileri dikkate alınmıştır. Sentetik besin maddelerinden fosfor Triple Süper Fosfat (TSP), azot ise; Amonyum Sülfat (AS) ve Amonyum Nitrat (AN) formunda kullanılmıştır.
Fosforun tamamı ve azotun üçte biri (AS olarak) dikimden önce, taban gübresi olarak verilmiştir. Azotun kalan miktarının yarısı ilk meyve tutumunda diğer yarısı ise; ilk hasattan sonra AN formunda verilmiştir.
Deneme, üç tekerrürlü olarak, bölünmüş parseller deneme desenine göre yürütülmüştür. Denemede parsel büyüklüğü 18 m2 boyutlarında oluşturulmuş, her parsele 18 bitki dikilmiş ve denemede damla sulama metodu kullanılmıştır. Her uygulama parseli arasında 1,35 m boş alan bırakılmıştır. ''Çakılı Deneme'' sistemine göre yürütülmüş parsellerdeki uygulamaların yerleri yıllar itibariyle sabit tutulmuştur.
Çizelge 2. Denemede Kullanılan Bitki Besin Maddesi Dözları (Kg/da).
Uygulamalar
|
Yeşil Gübreli
|
Yeşil Gübresiz
|
2000
|
2001
|
2000
|
2001
|
TG
|
3522.6
|
1287.6
|
3522.6
|
1287.6
|
SG
|
4066.6
|
3222.7
|
4066.6
|
3224.7
|
KG
|
3670.8
|
1447.2
|
3670.8
|
1447.2
|
OT
|
2023.9
|
7298.3
|
2032.9
|
7298.3
|
N( Saf madde)
|
14 (AS)
|
15 (AS)
|
14 (AS)
|
15 (AS)
|
11.2 (AN)
|
12 (AN)
|
11.2 (AN)
|
12 (AN)
|
P (Saf madde)
|
3
|
7
|
4
|
16.1
|
Domateste verim ve meyve kalitesine yönelik olarak incelenen özellikler ve uygulanan yöntemler:
Denemede verim değerlerine yönelik olarak; bitki başına verim (kd/bitki), toplam verim (kg/da) ve ıskarta verim (%, toplam verim içerisinde çatlak, güneş yanıklığı, yeşil kurttan dolayı zararlanmış meyvelerin tamamının toplam verim içerisindeki payı hesaplanarak bulunmuştur) özellikleri incelenmiştir.
Meyve özellikleri olarak; meyve ağırlığı (g, d=0.01 hassas terazi), meyve çapı (mm), yüksekliği (mm) ve plesenta kalınlığı (mm), (dijital kumpas), meyvedeki lop sayısı (adet), meyve sertliği (kg-kuvvet, penetrometrenin 11 mm çaplı ucu kullanılmıştır) ölçülmüştür.
Meyve içeriği olarak; vitamin C (mg/100 g askorbik asit cinsinden, Regnel 1976), toplam suda çözünür kuru madde miktarı (TSÇKM, %, el refraktometresi) belirlenmiştir.
Raf ömrü, 20 0C'de muhafaza edilen meyvelerin yeme özelliğini yitirinceye kadar geçen süre gün olarak saptanmıştır.
BULGULAR VE TARTIŞMA
Denemede kullanılan uygulamaların, erkencilik üzerine etkileri görülmemiş, ilk yıl hasata 21 Temmuzda başlanırken, ikinci yıl bu tarih 31 Temmuza kaymıştır. Birer haftalık aralarla olmak üzere tüm yetiştirme periyodu süresince ilk yıl sekiz kez, ikinci yıl ise; altı kez hasat gerçekleştirilmiştir. 2001 yılı Eylül ayının ilk haftasında görülen aşırı yağışlar bitkileri olumsuz etkileyerek, hasat sayısının azalmasına neden olmuştur. Uygulamalardan elde edilen verim değerleri; bitki bazında alınarak değerlendirilmiştir.(Çizelge 3).
Çizelge 3. Domateste Verim Değerleri (2000-2001).
Özellikler
|
U Y G U L A M A L A R
|
Ön Bitki Ort.
|
Kont.
|
OT
|
DY
|
BİO
|
SG
|
KG
|
TG
|
NP
|
Bit başına
Verim
(kg/bitki)
|
Y.Gli
|
3,2 □
4.9 ■
|
3,1
3.9
|
3,2
4.5
|
3,5
5.4
|
3,6
4.3
|
4,3
4.5
|
3,9
4.3
|
3,0
4.5
|
3,5* a
4.5
|
Y.Gsiz
|
2,7
2.7
|
2,5
3.7
|
2,3
2.7
|
1,9
3.1
|
3,3
2.1
|
3,2
1.5
|
3,2
1.8
|
2,8
2.9
|
2,7 b
2.6
|
Toplam
Verimi
(kg/da)
|
Y.Gli
|
4702
7146
|
4547
5777
|
4740
6708
|
5211
7687
|
5511
6374
|
6327
6663
|
5837
6332
|
4493
6623
|
5171
6664 a
|
Y.Gsiz
|
3937
3971
|
3719
5461
|
3423
5023
|
3163
4496
|
4907
3106
|
4656
2191
|
4751
2750
|
4093
4284
|
4081
3910 b
|
Is. Meyve
Mik. (%)
|
Y.Gli
|
27,9
31.6
|
18,7
49.9
|
28,9
29.5
|
25,1
34.2
|
34,8
33.7
|
26,8
49.2
|
35,9
36.6
|
26,0
25.4
|
28.0 b
36.3
|
Y. Gsiz
|
35,2
47.0
|
20,6
25.0
|
30,7
33.7
|
39,7
33.0
|
32,4
38.0
|
24,9
40.7
|
33,4
30.5
|
38,8
25.0
|
31,8 a
31.4
|
*Ortalama değerin yanındaki küçük harfler her uygulama içindeki farklılığın önem derecesini 0.05 hata sınırları içerisinde ifade etmektedir.
□ 2000 yılı verileri
■ 2001 yılı verileri
Bitki başına verim bakımından uygulamalar arasında istatistiki olarak fark bulunmamıştır. 2000 yılında en yüksek verim yeşil gübreli parselde KG (4,3 kg/bitki) uygulamasından elde edilirken, yeşil gübresiz parselde SG (3,3 kg/bitki) uygulamasından elde edilmiştir. Aynı yıl ön bitki uygulamalarının etkisi önemli bulunmuş ve yeşil gübre uygulamasının bitki başına verimi %20 oranında artırdığı belirlenmiştir. İkinci yıl uygulamalarla beraber ön bitki uygulamalarının etkisi de önemsiz bulunmuş yeşil gübreli parselde en iyi verim BİO uygulamasından (5.4 kg/bitki) alınırken yeşil gübresiz parselde ise OT uygulamasından (3.7 kg/bitki) alınmıştır.
Yapılan çalışmada uygulamalar arasında verim farklılığının bulunmamasının nedeni, denemeye başlamadan yapılan tahliller sonucunda toprakta yeterli miktarda bitkinin yararlanabileceği formda potasyum (K2O) ve fosfor (P2O5) bulunmasıyla açıklanabilir (Sefa ve ark., 1990). Ancak, çalışmanın bundan sonraki dilimlerinde, özellikle kontrol grubu ile uygulamalar arasında farklılıkların olacağı beklenmektedir.
Toplam verim yönünden uygulamalar arasında farklılık olmamıştır (çizelge 3). İlk yıl yeşil gübreli parselde KG (6327 kg/da), yeşil gübresiz parselde ise SG (4907 kg/da) uygulamaları daha yüksek verim vermiştir. İkinci yılda ise; en yüksek verim, yeşil gübreli parselde BİO (7687 kg/da), yeşil gübresiz parselde ise; OT (5461 kg/da)'ndan alınmıştır. Ön uygulamaların etkisi, ilk yıl önemsiz bulunurken ikinci yıl önemli bulunmuştur. İkinci yıl alınan değerlere göre; yeşil gübre uygulaması, toplam verimi %41,3 oranında artırmıştır.
Okur ve ark., 1999, İzmir'de örtüaltı koşullarında kompost ve ahır gübresi ile bu uygulamaların değişik kompozisyonlarının domates verimi üzerine etkilerinin önemsiz olduğunu bulmuşlardır. Ancak yapılan uygulamalardan, dekara 10 ton olarak verilen kompostun kontrole göre daha yüksek verim verdiğini saptamışlardır.
Her iki yılda da uygulamaların ıskarta verim miktarı üzerine etkisi önemsiz bulunmuştur. 2000 yılında, en az ıskarta meyve verimi yeşil gübre uygulamalarının yapıldığı ve yapılmadığı parsellerin her ikisinde de OT uygulamasından alınmış ve bu değerler sırasıyla %18.7 ile %20.6 olmuştur. Yeşil gübreli parselde TG %35.9 ve yeşil gübresiz parselde ise BİO uygulamasında %39.7 olarak saptanmıştır. Ön bitki uygulamalarının arasında ıskarta meyve verimi bakımından farklılık 2000 yılında önemli bulunmuş ve yeşil gübre uygulaması yapılan parselde ıskarta meyve miktarı %19.2 oranında az olmuştur.
2001 yılında en az ıskarta verim, yeşil gübreli parselde NP (%25.4) uygulamasından, en fazla ise; %49.9 değeri ile OT uygulamasından elde edilmiştir. Yeşil gübrelemenin yapılmadığı parselde ise; ıskarta meyve verimi OT ve NP (%25,0) uygulamalarında en düşük olurken, kontrol (%47.0) ıskarta meyve miktarının en fazla olduğu grubu oluşturmuştur.
Brumfield (1993), tarafından konvansiyonel, entegre ve organik domates yetiştiriciliğinin karşılaştırıldığı çalışmada en yüksek verim entegre mücadelenin uygulandığı parselden alınmıştır. Bunu organik ve konvansiyonel üretim sistemleri izlemiştir. Ancak, pazarlanabilir ürünler kalite sınıflandırmasına tabi tutulduğunda, organik tarım parsel veriminin %50'sı birinci kalite ürün grubuna girerken diğer iki üretim sisteminde bu oran %30 civarında olmuştur.
Kullanılan değişik organik ve sentetik bitki besin elementleri ile ön bitki uygulamalarının meyve çapı, yüksekliği ve ağırlığı üzerine olan etkisi istatistiki olarak önemsiz bulunmuştur (Çizelge 4). Meyve çapı bakımından uygulamalar arasındaki değerler 58-63 mm arasında değişmiştir.
Meyve yüksekliği 49-56 mm olarak uygulamalar arasında dağılım göstermektedir. Meyve ağırlığında ise; en düşük ve en yüksek değerler 97 ile 114 g arasındadır.
Çizelge 4. Domates Denemesi Meyve Kalite Kriterlerine Ait Özellikler.
Özellikler
|
U Y G U L A M A L A R
|
Kont
|
OT
|
DY
|
Bio
|
SG
|
KG
|
TG
|
NP
|
Meyve
Çapı (mm)
|
Y.Gli
|
59,7
|
60,3
|
58,2
|
58,9
|
59,4
|
61,1
|
63,1
|
54,9
|
Y.Gsiz
|
59,4
|
58,5
|
62,4
|
58,5
|
63,2
|
61,9
|
60,8
|
59,91
|
Meyve Yük.(mm)
|
Y.Gli
|
54,9
|
54,6
|
52,9
|
51,8
|
48,7
|
54,9
|
48,9
|
52,9
|
Y.Gsiz
|
55,8
|
54,7
|
56,2
|
54,5
|
55,7
|
55,3
|
56,1
|
55,2
|
Meyve Ağırlığı(g)
|
Y. Gli
|
113.0
|
97.3
|
96.9
|
103.9
|
104.0
|
99.1
|
108.1
|
97.7
|
Y.Gsiz
|
93.6
|
114.1
|
84.2
|
100.2
|
87.0
|
101.7
|
103.8
|
105.0
|
M.Lop
Sayısı(ad)
|
Y.Gli
|
4,3
|
4,5
|
4,4
|
4,2
|
5,1
|
4,9
|
4,7
|
4,3
|
Y.Gsiz
|
4,7
|
4,3
|
4,7
|
4,1
|
4,7
|
4,0
|
5,5
|
5,1
|
Plesenta
Kal.(mm)
|
Y.Gli
|
6,1
|
5,7
|
6,0
|
5,5
|
5,5
|
6,0
|
6,0
|
5,4
|
Y.Gsiz
|
6,9
|
5,6
|
6,0
|
6,7
|
6,4
|
7,0
|
6,6
|
5,8
|
M.Ser (g-kuvvet)**
|
Y.Gli
|
AB 1.7 a*
|
A 1,8 b
|
AB 1,7 b
|
AB 1,7 b
|
AB 1,5 b
|
AB 1,6 b
|
B 1,4 b
|
AB 1,6 a
|
Y.Gsiz
|
B 1,7 a
|
A 2,4 a
|
A 2,3 a
|
A 2,2 a
|
A 2,3 a
|
AB 2,0 a
|
A 2,2 a
|
B 1,8 a
|
Vit C (mg/100g)
|
Y.Gli
|
45,7
|
35,8
|
40,2
|
51,1
|
56,6
|
51,5
|
43,1
|
28,4
|
Y.Gsiz
|
59,0
|
43,0
|
45,4
|
34,9
|
33,6
|
44,5
|
22,1
|
40,9
|
Raf Ömrü
(20 oC)
|
Y.Gli
|
8.8
|
9,1
|
8.8
|
8,0
|
8.8
|
9,0
|
8,9
|
7,2
|
Y.Gsiz
|
7,1
|
8,9
|
8,6
|
7,9
|
8,3
|
8,0
|
10,1
|
7,8
|
SÇKM
(%)
|
Y.Gli
|
4,4
|
4,6
|
4,6
|
5,2
|
4,8
|
4,4
|
4,7
|
4,5
|
Y.Gsiz
|
4,7
|
4,1
|
4,8
|
5,3
|
4,8
|
4,8
|
5,4
|
4,7
|
*Ortalama değerin yanındaki küçük harfler her uygulama içindeki farklılığın önem derecesini 0.05 hata sınırları içerisinde ifade etmektedir.
**Ön bitki ve bitki besin maddesi uygulamaları arasında interaksiyon vardır.
Meyvede bulunan lop sayı ve plesenta kalınlığı özellikleri üzerine, uygulanan bitki besin maddelerinin etkileri arasında da farklılık bulunmamıştır. Meyvedeki lop sayısı uygulamalara göre 4.0-5.5 arasında değişmiştir.
Meyve eti sertliği bakımından ön bitki ve bitki besin maddesi uygulamaları arasında interaksiyon bulunmuştur. Yeşil gübresiz parselden elde edilen meyveler, yeşil gübreli parselden elde edilen meyvelere göre %31.5 arasında daha sert olmuştur (Çizelge 4).
Uygulamalara bağlı olarak meyve eti sertliği 1.4-2.4 kg-kuvvet arasında değişmiştir. Ergüler ve ark.(1993), Yalova koşullarında, toprakta sert tabaka (pulluk tabanı) kırılmasının domates ürününe ve kalitesine etkilerini inceledikleri çalışmada cv H 2274 domates çeşidinin kırmızı olum aşamasında meyve eti sertliğinin 1.5-1.8 kg-kuvvet arasında değiştiğini bulmuşlardır.
Vitamin C ve TSÇKM miktarı bakımından da uygulamalar arasında farklılık bulunmamıştır. Vitamin C miktarı her iki ön uygulama parselinde kontrol grubunda en fazla bulunurken (52.4 mg/100g), TG uygulamasında en az olmuştur (32.6 mg/100g). TSÇKM miktarı uygulamalara bağlı olarak %4.4-5.4 arasında değişmiş ve uygulamaların bu özellik üzerine etkisi önemsiz bulunmuştur. En fazla TSÇKM miktarı BİO (%5.3) ve TG (%5.0) uygulamalarından elde edilmiştir. Okur ve ark., 1999; farklı dozlardaki kompost ve ahır gübresi uygulamalarının domateste verim ve kalite üzerine etkilerini araştırdıkları çalışmada uygulamalara bağlı olarak TSÇKM miktarının %5.0-5.5 arasında değiştiğini bildirmektedir.
Çalışmada, yapılan uygulamaların elde edilen ürünün raf ömrü üzerine etkileri incelenmiştir. Çalışma sonunda, denemede değişik uygulamaların raf ömrü üzerine etkisinde farklılık bulunurken, ön bitki uygulamalarının etkisinin önemli olmadığı bulunmuştur. TG uygulamasında domates meyveleri 9.5 gün gibi en uzun süre depolanabilirken, NP uygulamasında depolama süresi 7.5 güne inmiştir. Tompson ve ark. (1998), olgun domates meyvelerinin 15 0C'de bir hafta depolanabileceğini bulmuşlardır.
SONUÇ
Domateste, organik materyal olarak değişik uygulamaların kontrol kullanılarak karşılaştırıldığı çalışmada, ön bitki olarak yeşil gübre kullanımının bitki başına verimi %20 oranında artırdığı saptanmıştır. Organik ve inorganik olarak kullanılan değişik bitki besin maddelerinin verime ve meyve kalitesi üzerine etkileri arasında önemli bir farklılık olmadığı, ancak en yüksek verimin ön bitki olarak yeşil gübrenin kullanıldığı KG(6495 kg/da) ve BİO(6449 kg/da) uygulamalarından elde edildiği ortaya konulmuştur.
Iskarta meyve oranının ön bitki uygulamasına bağlı olmaksızın en az olarak %20-25 ile OT ve NP uygulamalarından sağlandığı saptanmıştır.
Ele alınan çalışmada; yetiştiricilik periyodu süresince, bitki ve meyvelerde değişik bitki besin elementi noksanlıklarından kaynaklandığı belirlenen semptomlar görülmüştür. Bundan sonra yapılacak çalışmalarda, uygulamaların farklı dozlarının ve birbirleri ile değişik kompozisyonlarının yer aldığı çalışmalara ihtiyaç vardır.
Organik tarım faaliyetlerinde, işletme içi ve dışı atıkların değerlendirilmesi ile elde edilen kompostun bitki besin maddesi olarak önemli bir yeri vardır. Ancak bu çalışmada kompost kullanılmamıştır. Oysa ki ülkemizde, organik tarım üreticileri bitki besin maddesi sağlama konusunda arayış içerisindedir. Farklı tarım bölgelerinde, değişen ürün deseni sonucunda elde edilen organik atıklar farklı olduğundan, üreticilere kaynak oluşturacak kompost reçetelerinin hazırlanması ve bunların besin değerlerinin belirlenmesine yönelik araştırmaların yapılmasına ihtiyaç vardır.
KAYNAKLAR
Anonim, 1996. ELM Farm Research Center. Hamsted Marshall Newbury Bershire RG20 OH R UK.
Atallah, T. and Real, J., M.., L.,1991.Potential of Green Manure Species in Recycling Nitrogen, Phosphorus and Potassium. Biological Agriculture and Horticulture, 1991, Vol: 8, pp:53-65.
Brumfield, 1993. Economic Analysis of Three Tomato Production Systems. XII th International Symposium on Horticultural Economics. Acta Horticulturae Number 340.
Diver, S.; Kuepper, G.; Born, H., 1999. Organik Tomato Production. ATTRA, P.O.Box 3657, Fayetteville, AR72702, USA.
Ergüler, H.; Genç, Ç.;Sürmeli, N.; Kaynaş,K., 1993. Toprakta Sert Tabaka (Pulluk Tabanı) Kırılmasının Domates Ürününe ve Kalitesine Etkileri. Atatürk Bahçe Kültürleri Merkez Araştırma Enstitüsü Araştırma ve İncelemeler Yayın No: 22, Sa: 13, YALOVA.
Okur, B.; Tüzel, Y.; Ongun, A.R.; Anaç, D., 1999. Ekolojik Sera Domates Yetiştiriciliğinde Organik Gübrelemenin Verim ve Meyve Kalitesine Etkileri, Türkiye I. Ekolojik Tarım Sempozyumu, Sa: 165-173.
Olesen, R.K., 1998. Exporting Organic Foods. İnternational Trade Forum 3/1998, pp:6-9, ITC UNCTAD/WTO.
Regnel, V. J.,1976. İşlenmiş Meyve ve Sebzelerin Kalite Kontrolü ile İlgili Analitik Metodlar, Gıda Kontrol ve Araştırma Enstitüsü Yayınları, Yayın No:2, sa: 156, BURSA.
Sefa, S.; Oruç, S.; Gürün, B.,1990. Bursa Yöresinde Domatesin Azotlu ve Fosforlu Gübre İsteği. Köy Hizmetleri Eskişehir Araştırma Enstitüsü Müdürlüğü Yayınları, Genel Yayın No: 168, ESKİŞEHİR.
Sing, V. K. And Sing, D. K.,1995. Characterization of Allicin as a Molluscicidal Agent in Allium Sativum (Garlic). Biological Agricultural and Horticulture, Vol. 12, pp. 119-131.
Thompson, J. F.; Nitcherl, F. G.; Rumsey, T. R.; Kasmire, R. F. and Crisasto, C. H., 1998. Commercial Cooling of Fruits, Vegetables and Flowers. Univ. California Pub. 21567. Pp:61.
Yanmaz, R., 2001. Organik Tarım. Ekin (Türk Koop), Yıl: 5, Sayı: 16, Nisan-Haziran, Sa: 41-46, ISSN-1301-5/5X.
ORGANİK OLARAK YETİŞTİRİLEN DOMATESTE BAZI VERİM VE KALİTE ÖZELLİKLERİ
Halil DEMİR1 , Ersin POLAT
ÖZET
Bu araştırma Akdeniz Üniversitesi Ziraat Fakültesi Araştırma ve Uygulama Alanı içerisinde organik tarıma uygun bir alanda yürütülmüştür. Denemede bitkisel materyal olarak M-74 F1 domates çeşidi kullanılmıştır. Araştırmada organik gübre kombinasyonlarından oluşan organik yetiştiricilik ile geleneksel NPK gübrelemesinin yapıldığı geleneksel yetiştiricilik verim ve kalite yönünden karşılaştırılmıştır. Organik yetiştirme tekniğinin uygulandığı parsellere dikim öncesi, çiftlik gübresi 5 ton/da, kan unu 292 kg/da ve Ormin K 143 kg/da dikimden sonra ise kontrol dışındaki parsellere vegetasyon süresince Coplex ticari adıyla bilinen organik sıvı gübre haftalık 5 kg/da olacak şekilde uygulanmıştır. Geleneksel yetiştiricilikte ise dikim öncesi çiftlik gübresi 5 ton/da, triple süper fosfat (TSP) 26 kg/da, dikim sonrası ise vegetasyon süresince dekara 24 kg amonyum sülfat [(NH4)2SO4], 36 kg amonyum nitrat (NH4NO3) ve 113 kg potasyum nitrat (KNO3) verilmiştir.
Hastalık ve zararlılara karşı koruyucu önlem olarak, organik yöntemlerle yapılan yetiştiricilikte bazı bitkisel ekstratlar ve yönetmeliklerin izin verdiği preperatlar, tanık uygulamada ise etkili bazı sentetik ilaçlar kullanılmıştır.
Bu çalışma, önemi giderek artan organik tarım nedeniyle, tarla domatesi yetiştiriciliğinde, organik yetiştiriciliğin, verim ve kalite kriterleri yönünden geleneksel yetiştiricilikle kıyaslanması amacıyla yapılmıştır.
Anahtar kelimeler: Organik tarım, organik gübre, domates, bitkisel ekstratlar, kan unu,
ABSTRACT
SOME YIELD AND QUALITY PARAMETERS OF ORGANIC GROWN TOMATO
This research was conducted in experimental field of Faculty of Agriculture, University of Akdeniz, which was suitable for organic agriculture. M-74 F1 tomato cultivar was used as plant material. In the research, and organic growing, applied as combination organic fertilizers, and traditional growing, applied as NPK fertilization, were compared.
In organic growing, while 5 tonnes/da organic manure, 292 kg/da blood meal and 143 kg/da Ormin K were applied before planting, organic liquid fertilizer known as Coplex was applied as 5 kg/da with weekly intervals after planting except contral parcel. For traditional growing while 5 tonnes/da triple superphosphate as 26 kg/da and 5 tonnes/da organic manure were applied before planting 24 kg/da ammonium sulfate 36 kg/da ammonium nitrate and 13 kg/da potassium nitrate were applied during vegetation period.
In order to prevent the damage of pest and diseases some plant extracts and preparats were used in organic growing, on the other hand some synthetic pesticidies were used for control plants
This research was conducted in order to compare the yield and quality parameters of tomato grown by organic and traditional means.
Key words: Organic agriculture, organic fertilizer, tomato, blood meal, plant extract
GİRİŞ
Uzun yıllar doğa ile barışık olarak faaliyet gösteren tarım, sanayi devrimi ve 20.yüzyılın ikinci yarısında ortaya çıkan yeşil devrimin etkisiyle yön değiştirmiştir (1) Yeşil devrim, birim alandan alınan verimin yoğun girdi kullanılarak arttırılması amacı ile başlatılmış ve bu hareketle giderek artan dünya nüfusunun gıda gereksiniminin karşılaması amaçlanmıştır (2). Ancak 1980’li yıllara gelindiğinde, geleneksel olarak nitelendirdiğimiz günümüz tarımı, yüksek verim ve üretim artışı ile olumlu sonuçlar yaratırken, birtakım sorunları da beraberinde getirmiştir (4). Yoğun ve bilinçsiz bir şekilde tarım ilacı ve gübre kullanılması ve toprağın yanlış işlenmesi; toprağın fiziksel yapısının ve besin maddesi dengesinin bozulmasına ayrıca organik madde ve canlılığın yitirilmesine neden olmuştur. Bununla birlikte tuzlanma, çoraklaşma ve kalıntı riski gibi önemli çevre sorunları da meydana gelmiş, bu gelişmelerin sonucunda alternatif bir üretim sistemi olarak “Ekolojik Tarım “ortaya çıkmıştır (3).
Dünya ülkelerinin bazılarında “Ekolojik Tarım” bazılarında “Biyolojik Tarım”, bazılarında ise “Organik Tarım”olarak adlandırılan bu tarım sisteminde amaç; halen uygulanan geleneksel tarım nedeniyle bozulan ekolojik dengeyi düzeltmek, bu dengenin bozulmasına neden olan tarımsal girdi ve faaliyetlerin uygulanmasını asgari seviyeye indirmek, insan sağlığı için zararlı olan gübre, ilaç ve hormonlar yerine doğal preparatlar kullanmaktır (5).
Ekolojik tarımın dünyadaki gelişimi incelendiğinde ilk olarak bu görüş, 1910 yılında İngiltere’de başlamış ve daha sonra 1928 yılında Almanya’da Biyo-dinamik Tarım Enstitüsü kurulmasıyla hız kazanmıştır. 1972 yılında ise Uluslararası Organik Tarım Federasyonu (IFOAM) yine aynı ülkede kurulmuş ve bu konudaki çalışmalar daha da gelişmiştir. Avrupa ülkeleri arasında Almanya 4004 üretici sayısı ve 98733 ha üretim alanıyla en büyük ekolojik ürün üreticisi ülke konumundadır(5).
Dünyadaki bu olumlu gelişmelere paralel olarak ülkemizde ise ekolojik tarım ilk olarak, 1985-1986 yıllarında Avrupa’da faaliyet gösteren yabancı firmalar ile başlamış, bu ülkelerden gelen talepler doğrultusunda ekolojik üretim artış göstermiştir. 1992 yılında ise ülkemizde bu anlamda ilk resmi teşkilat olan Ekolojik Tarım Organizasyonu Derneği (ETO) kurulmuştur (6). Ülkemizde, 1998 yılı verilerine göre üretici sayısı 8140, üretim yapılan alan 24042 ha, üretim miktarı 99305 ton olup, ürün çeşidi 65’dir (1). Ülkemizde yapılan ekolojik sebze üretimi miktarına baktığımızda 10 çiftçinin 20 ha bir alanda domates, 15 çiftçinin 8 ha alanda fasulye üretimi yaptığı bilinmektedir. Ancak son yıllarda özellikle kışlık sebzeler üzerinde taleplerin ve yeni üretim planlamalarının olduğu görülmektedir (5).
Geleneksel tarıma göre, organik tarıma geçişte başlangıçta düşük bir üretim söz konusu iken, daha sonra alınan önlemlerle verimde artışlar sağlanmıştır (7). Organik tarımda, organik gübre ve bitkisel atıklar kullanılması, aynı zamanda toprak yapısını iyileştirerek toprağın su tutma kapasitesini arttırmakta ve toprak erozyonunu azaltmaktadır (8).
Monaghan (9), Florida’da organik yetiştiricilik yapan çiftçilerin domates, hıyar, kabak, lahana, brokkoli gibi birçok sebze türünde, tavuk ve ahır gübresi, atık mantar kompostu ve bununla birlikte kaya fosfatı ile kan unu içeren torbalanmış organik gübreler kullandıklarını, zararlı kontrolünde ise Bacillus thuringiensis var. kurstaki ve arap sabunundan yararlandıklarını bildirmiştir.
Hıyarda yapılan bir çalışmada koyun altlığı, taze tavuk altlığı, kompost yapılmış kümes hayvanları gübresi (Red Rooster tm ), ticari organik gübre (Fertrell 3-2-3tm), bitki atıklarından elde edilen kompost ve bunların kombinasyonları kullanılmıştır. En yüksek verim sırasıyla, koyun gübresi, kümes hayvanları gübresi ve bitki atıklarından yapılan kompost kombinasyonundan elde edildiği bildirilmiştir (10).
İtalya’da açık tarla şartlarında domateste yapılan bir araştırmada, 8 farklı karışımdan oluşmuş organik gübre, organomineral gübre, geleneksel inorganik NPK gübreleri ve herhangi bir gübre uygulamasının yapılmadığı kontrol parselleri denemeye alınmıştır. Toplam ve pazarlanabilir ürün miktarları, geleneksel gübre uygulamasında sırasıyla 9.97 t/da ve 8.03 t/da olarak elde edilmiş, bu yönüyle diğer gübre uygulamalarına (8.99-7.25 t/da ve 7.17-5.72-t/da) ve gübreleme yapılmayan kontrol bitkilerine (3.22 t/da ve 2.37 t/da ) göre verim, önemli derecede yüksek bulunmuştur. Meyve kalitesi açısından ise, (meyve büyüklüğü, meyve rengi ve SÇKM) tüm uygulamalar kontrole göre daha başarılı olmuştur. (11).
Bu çalışma, önemi giderek artan organik tarım nedeniyle, tarla domatesi yetiştiriciliğinde, organik yetiştiriciliğin, verim ve kalite kriterleri yönünden geleneksel yetiştiricilikle kıyaslanması amacıyla yapılmıştır.
MATERYAL VE METOT
Araştırma Akdeniz Üniversitesi Ziraat Fakültesi Araştırma ve Uygulama Arazisinde, organik tarıma uygun ve daha önce yetiştiricilik yapılmamış bir alanda yürütülmüştür. Bitkisel materyal olarak M-74 F1 sırık domates çeşidi kullanılmış ve bu amaçla tohumlar 11.02.2000 tarihinde torf içeren viollere ekilmiş, gelişen fideler ise 14 Nisan’da araziye dikilmiştir. Deneme; çift sıralı olarak 60x40-100 cm dikim mesafeli, parsel büyüklüğü 5.76 m2 ve parseldeki bitki sayısı 18 bitki olacak şekilde düzenlenmiştir.
Denemenin yürütüldüğü arazinin toprak yapısına ilişkin fiziksel ve kimyasal analizler Çizelge 1’de verilmiştir:
Çizelge 1. Denemenin Yürütüldüğü Arazinin Toprak Yapısına İlişkin Fiziksel ve Kimyasal Analizler
PH (1:2, 5)
|
7.64
|
Hafif alkali
|
Kireç %
|
6.17
|
Yüksek
|
EC (milimhos)
|
2.50
|
Hafif tuzlu
|
Kum %
|
26.16
|
Kil
|
Kil %
|
43.84
|
Silt %
|
30
|
Organik madde %
|
3.58
|
|
N %
|
0.26
|
|
P (ppm)
|
1.27
|
|
K (ppm)
|
347.10
|
|
Ca (ppm)
|
5452
|
|
Cu (ppm)
|
1.33
|
|
Mn (ppm)
|
16.80
|
|
Fe (ppm)
|
3.08
|
|
Zn (ppm)
|
1.37
|
|
Mg (ppm)
|
171.60
|
|
Dostları ilə paylaş: |