H. Fırat (Not 1: Parentez içindeki rakamlar kitabın orjinal sayfa numarasıdır. Sayfa numaraları o sayfanın sonunu işaretler)



Yüklə 1,69 Mb.
səhifə68/127
tarix15.05.2018
ölçüsü1,69 Mb.
#50469
növüYazı
1   ...   64   65   66   67   68   69   70   71   ...   127

Tüm bunlardan çıkan basit ve tartışmasız sonuç ise şudur. Kürt sorunu çerçevesinde gerçek seçenekler; askeri çözüm ya da siyasal çözüm biçiminde değil, kurulu düzeni aşan devrimci çözüm ya da kurulu düzen tabanı üzerinde anayasal-reformcu çözüm biçimindedir. “Siyasal çözüm” üzerine süren gürültülü propagandanın kararttığı basit gerçek tam da budur.

Siyasal sorunlara yaklaşım ile sınıf konumu ve çıkarları arasındaki kopmaz bağ, siyaset biliminin abc’sidir. Bu basit gerçek unutulmadığı ya da bilinçli ve hesaplı bir çabayla karartılmadığı sürece, bundan çıkan bir başka basit sonuç daha var. Bugünün Türkiye’sinde ve Kürdistan’ında mevcut tüm temel sınıfların ve onların farklı kesimlerinin, bunların yanısıra, soruna taraf olan tüm uluslararası güçlerin, Kürt sorununa ilişkin olarak kendi konumlarına uygun düşen politik yaklaşımları ve bu çerçevede “politik çözüm” arayışları var. (...)


(Ulusal Hareket ve “Siyasal Çözüm” Üzerine, EKİM 3. Genel Konferansı, Mart 1995)(230)

****************************************************

V- Reformist solla ortak zeminde buluşma

Parlamento seçimleri, ciddi her siyasal partinin düzen karşısındaki yerine olduğu kadar, onun tüm öteki partilerle ilişkilerine de önemli açıklıklar getirebilen temel önemde bir siyasal olaydır. Bu, devrimci olmak iddiası taşıyan partiler için özellikle geçerlidir. Zira burjuva politikası, doğası gereği, tümüyle kitlelerin aldatılmasına, bu çerçevede yalana, demagojiye ve binbir türlü oyuna dayanır ve seçimler döneminde bu özellik kendini daha kaba ve belirgin bir biçimde gösterir. Seçim başarısı elde etmek üzere her türlü oyuna başvurmak; gerçek programını ve politikasını olduğu kadar niyetlerini ve hesaplarını da gizleyerek ya da bir yana bırakarak, ilkesizce her türlü ilişkiye girmek burjuva politikası için mübah(231)sayılır.

Ciddi ve tutarlı devrimci partiler içinse durum temelden farklıdır. Onlar seçim dönemlerinde kitlelerin karşısına programatik amaç ve hedefleriyle çıkarlar, kitlelere temel ve güncel sorunlara ilişkin bakışlarını ve çözümlerini sunarlar. Duruma göre kurabilecekleri seçim ittifaklarının bunu karartmamasına, kendi konumları ve kimlikleri konusunda kitlelerde herhangi bir yanlış izlenim yaratmamasına, onlara en ufak bir yanlış mesaj vermemesine de özel bir dikkat gösterirler. Devrimci bir parti için seçimler ve parlamento alanındaki mücadele devrime, devrimci sınıf mücadelesinin genel gidişine ve çıkarlarına tabidir. Kurabileceği seçim ittifakları da kesin olarak buna uygun olmalı, bu ilkesel amaca hizmet etmelidir. Parlamento hakkında en ufak bir yanılsama yaratmak bir yana, onun içyüzünün ve gerçek işlevinin teşhiri de, kurulacak bir seçim ittifakının da olmazsa olmaz koşulu olmalıdır.

Hiçbir geçici güncel hesap veya kaygı, bu ilkesel tutumun önüne geçemez, bu tutumdan ayrılmada ifadesini bulacak bir oportünizmi mazur gösteremez.

Bu çerçevede 3 Kasım seçimleri, tüm sol siyasal çevreler için olduğu kadar MLKP için de önemli bir siyasal sınavdı. Yine de bunun MLKP için apayrı bir anlamı ve önemi vardı. Zira bu onun 3. kongresi sonrasında karşı karşıya kaldığı ilk önemli siyasal sınavdı. Seçimlerde alınacak tavır ve girilecek ilişkiler, İmralı sonrası gelişmelerin değerlendirildiği bu üst parti platformunda belirginleşen yeni eğilim ve yönelimler konusunda, herkese daha somut ve kesin bir fikir verecekti.

MLKP’nin 3 Kasım seçimleri sınavını nasıl verdiği bugün artık bilinmektedir. O, reformist-parlamentarist solla aynı blok içinde yer almak doğrultusunda açık ve net bir tercih ortaya koymuş, daha en baştan bu niyet ve hedefle hareket etmiş, en son ana kadar da bunun için didinip durmuştur. Ancak kendisini aşan nedenlerden dolayı fiilen bu blokun dışında bırakıldıktan sonradır ki, sözüm ona bağımsız bir platformla ortaya çıkma yoluna gitmiştir. Bu du(232)rumda bile reformist-parlamentarist blokla kendi arasına herhangi bir ilkesel ve politik sınır çizmekten özenle kaçınmıştır. Bu kaçınma nedensiz de değildir. Zira seçimlerden önce olduğu kadar seçimlerden sonra da bu blok içinde yer almak onun için değişmez bir hedef olarak kalmıştır. Nitekim bu platformun dışında bırakılmasını seçimlerden önce olduğu kadar sonra da sorun etmiş, bunun müsebbibi olarak gördüğü partilere bu sınırlar içinde eleştiriler ve sitemler yöneltmiştir.

Bu durumda önemli olan, onun reformist blok içinde yer almak niyet ve çabasıdır. Bunun fiilen gerçekleşmemiş olması, bu niyet ve çabada ifedesini bulan politikanın ilkesel ve politik anlam ve önemini hiçbir biçimde ortadan kaldırmamaktadır. Reformist DEHAP blokunu oluşturan tüm partiler yılların liberal sol partileri olduğuna göre, bunların da devrimle, devrimci amaç, hedef ve değerlerle yakından uzaktan en ufak bir ilgileri kalmadığına göre, MLKP’nin bunlarla aynı platformda yer almak yoluna gitmesi ancak kendisindeki çok köklü tutum ve konum değişikliği sayesinde olanaklı olabilirdi. İşin aslında da bütünüyle bu sayede olanaklı olabilmiştir.

İşte bu temel önemde olgu, bizi bir kez daha, üstelik bu kez artık Kürt hareketinin kuyruğunda sürüklenmeyi de aşan bir çerçevede, bugünkü MLKP gerçeği ile yüzyüze bırakmaktadır.

Reformist blokun fikir babaları ve ilk girişimcileri

Öncelikle 3 Kasım seçimleri sürecinde olayların nasıl seyrettiğini dolaysız ve tartışma götürmez tanıklıklarla somut olarak görelim.

21 Eylül 2002 tarihli 27. sayısında ESP’nin “İttifak ve Gerçekler” başlıklı açıklamasına yer veren Atılım'ın konuya ilişkin haber-yorumundan şunları öğreniyoruz: “ESP, gündemde henüz ilerici, devrimci güçlerin ittifağı söz konusu değilken bazı devrimci(233)çevrelerin yanı sıra HADEP, EMEP, ÖDP ve TKP ile görüşmelere başladı.”


Yüklə 1,69 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   64   65   66   67   68   69   70   71   ...   127




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©muhaz.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin