PIAKÇIIIK
262
263
PLAKÇIUK
Çeşitli yıllara ait plak kapakları. En sağda 1905'te basılmış ve koleksiyonlardaki bilinen en eski plağın ortası görülüyor.
Cemal Ünlü arşivi
raz daha kısıldığını, fonografın "taharri-yat-ı ilmiye ve fenniyede hiçbir hidme-ti" bulunmayan "fenni bir ucube" olduğunu belirtmiştir. 1888'de Tarik gazetesinde de fonograf hakkında şu haber çıkmıştır: "Yeni fonograf bir adamın sesini taklit ediyor. Tanesi 125 franktır." Ercüment Ekrem Talu ise fonografın ilk kez 1896-1897' de İstanbul'a geldiğini belirttikten sonra Beyoğlu Parmakkapı'daki Faik Paşa'nm(-») eczanesinde l kuruşa kovan dinlediğini anlatmıştır. Ercüment Ekrem, silindir biçimindeki kovanlardan Emile Zola'nın bir konuşması ile bir polkayı gene o günlerde dinlemiştir. Fonograf hemen yaygınlaşma-sa da günlük hayata girer ve halktan ilgi görür. O günlerde cihaza "sadanüvis" adının yakıştırılması da bu ilginin sonucudur. 1899 da Ali Muzaffer imzasıyla yayımlanan Fonograf ad\ı kitapçıkta da fonografın "her yerde revaç bulduğu" haberi verilir. Ancak, cihaz başlangıçta bir ölçüde tepki de görmüştür. Nurettin Rüştü Büngül (1882-1951) Eski Eserler Ansiklopedisi'nde (1939) Be-desten'de bir fonograf satıcısının komşula-rınca nasıl engellendiğini anlatır. Kadınlar da seslerinin cihaza kaydedilmesine uzun süre yanaşmamışlardır.
Türkiye'de doldurulan kovanlara neler kaydedildiği konusunda geniş bilgi yoktur. İnsan sesi kaydedilen kovanların
1899 tarihli bir
fonograf
ilanında
kovanlar, lastik
kulaklık ve
gramofon.
Cemal Ünlü arşivi
Bir kartpostalda Suadiye Plajı. Burçak Evren koleksiyonu
İstanbul plajları içinde önemli yer tutan Fenerbahçe ve Caddebostan plajları ise Suadiye'ye oranla daha masrafsız, halk tabakasının önceleri ücretsiz, 1950'den sonra ücretli yararlandığı kentin en büyük ve en kalabalık plajları olmuştur. 1947'de açılan Süreyya Plajı ise 40 odası, 120 lüks kabini, 1.400 kişilik soyunma yeri ile Kadıköy yakasının en büyük plajıydı.
Salacak, Bostancı, İdealtepe, Lido, Kü-çüksu, Yeşilköy Kapri, Büyükada Yörü-kali, Yeşilköy daha sonra Bakırköy'de Ataköy plajları da İstanbul'un diğer önemli ve kabalalık plajları arasında yer almıştır. Ayrıca Anadolukavağı'nın kuzeyinde, uzun süre askeri bölgede kalan, sonra halka açılan Altınkum, çevre ilçelerde Kilyos ve Şile doğal plajları, Küçükçekmece'den Silivri'ye kadar uzanan, çoğu yeri doğal plaj olan sahil şeridindeki plajlar da ünlüdür.
Öncelikle kirlenen Marmara Denizi ve kirlilik yüzünden İstanbul sahillerinden denize girilemez oluşu; daha sonra Büyükşe-hir Belediye Başkanı Bedrettin Dalan'ın Kadıköy'den Kartal'a dek uzanan sahil yolu projesi, İstanbul'un yaz aylarında vazgeçilmez serinleme ve eğlence yöresi olan plajlarını tarihe karıştırmıştır.
BURÇAK EVREN
Dostları ilə paylaş: |