SAKSI HANI
Beyoğlu İlçesi'nde Galata'da, Perşembe Pazarı Sokağı ile Mahkeme Sokağı'nın kesiştiği köşede yer almaktadır. Diğer iki yönüyle de Bakır Sokağı'yla çevrilidir. Böylece yapı 19x13,50 m ölçüsündeki tek parsel bir adada inşa edilmiştir.
Saksı Hanı, alışılmamış bir plan yorumuyla ve avlusuz olarak inşa edilmiştir. Bu şekildeki bir yorumu sonradan kazandığı düşünülen yapı, bugünkü cephe özellikleri de değerlendirilerek 18. yy'a ta-rihlenebilir.
Saksı Hanı iç mekânlarında görülen bö-lümlenmede taşıyıcı kemerler yuvarlak şekilli, iç hacimler loş, ışıksızdır. Bu hacimler beşik tonoz örtülüdürler. Üst kata, giriş koridorunun bilimindeki taş merdivenlerle ulaşılır. Yapıda dört yöndeki cephe muntazam kesme taş ve tuğla-derz hatıllı olarak inşa edilmiştir. Giriş kapısı taştan yuvarlak kemerli olup, taş konsollarla taşınan çıkma, cepheyi hareketlendirir. İki sıra kademeli konsolların taşıdığı çıkmada bir çift taştan dikdörtgen söveli pencere ile altta biri kapıya dönüştürülmüş iki küçük pencere bulunmaktadır. Cephelerde üst kat mekânlarına açılan pencereler de tuğla-derz dokulu, sivri kemerli olarak cepheyi hareketlendirirler. Üç sıra testere dişi tuğla saçak ise cepheleri üstten sınırlar.
Saksı Hanı
Yavuz Çelenk, 1994
Yapı cephesindeki veriler değerlendirildiğinde, yapının daha önceki yapılaşmanın kalıntıları üzerine inşa edilmiş olabileceği düşünülmektedir. Söylentiler bu yapının ahırlarının olduğu şeklindedir. Ancak günümüze ulaşmamıştır. Diğer taraftan yapının mahkeme olarak kullanıldığı ve Perşembe Pazarı Sokağı köşesindeki dikdörtgen planlı, beşik tonoz örtülü yapı biriminin de hapishane olduğu söylenenler arasındadır.
Böylece yapı, özellikle avlusuz, iki katlı ve birbirine açılan odalar ve sofalanyla han fonksiyonunu yüklenen yapıdan çok farklı bir fonksiyonla günümüze gelmiştir. Bu da dönemi içinde mahkeme yapısı olarak, eski yapı kalıntıları üzerine yeniden inşa olmasıyla açıklanabilecek bir durumdur.
Saksı Hanı'nm yerindeki ilk yapılaşmanın çağı içinde Ceneviz yapı kalıntıları üzerine inşa edilmiş bir ahır ve avlulu bir kervansaray olduğu, ancak zamanla harap olup, etrafındaki hızlı yapılaşma ile üzerinde inşa edildiği alanını yer yer kaybettiği, kalan alanda da bir mahkeme binası yapıldığı, hattâ bir hapishane mekânının da karşı köşede inşa edildiği, yapının 20. yy'da ise bu fonksiyonunu kaybederek han olarak günümüze ulaştığı düşünülebilir.
Bibi. Güran, İstanbul Hanları, 131-132; G. Güreşsever (Cantay), "Anadolu'da Osmanlı Devri Kervansaraylarının Gelişmesi" (yayımlanmamış doktora tezi), İst., 1975.
GÖNÜL CANTAY
SALACAK
Anadolu yakasında, Harem'in l km kadar kuzeyinde, Marmara Denizi'nin Boğaziçi'ne açıldığı yerdeki semt. Karşısında Kız KulesiO) vardır. Günümüzde batısı sahil yolu ile çevrilidir. Güneyinde Harem ve
Dostları ilə paylaş: |