29
Bölümde Hedeflenen Kazanımlar ve Kazanım Yöntemleri
Konu
Kazanım
Kazanımın
nasıl
elde
edileceği veya geliştirileceği
Yaptırım
çeşitleri
Yaptırım
kavramını
ve
çeşitlerinin
öğrenilmesini
sağlamak
Okuyarak ve video
izleyerek
Özel hukuk ve kamu hukuku
yaptırımları
Özel hukuk ve kamu hukuku
yaptırımları
arasındaki
farkların
anlaşılmasını
sağlamak
Okuyarak ve video izleyerek
30
Tazminat__Yokluk__Yaptırım'>Anahtar Kavramlar
Yaptırım kavramı
Yaptırım
türleri
Butlan
Butlan
çeşitleri
Tazminat
Yokluk
Yaptırım: Yasa
, töre, ahlâk gibi kurumların buyruklarının yerine getirilmesini, onlara
uyulmasını sağlayan güç.
Tazminat: Maddi ve/veya manevi
zarar karşılığı
ödenen para, ödence.
Butlan: Geçersizlik.
31
Giriş
Toplumsal düzeni sağlayan hukukun en belirgin özelliklerinden biri, yaptırımdır.
Hukukta yaptırım, zorlama (cebir) ve ceza şeklinde ortaya çıkar. Hukukta söz konusu olan
zorlama herhangi bir zorlama değil, hukuk kuralının ihlal edilmesine tepki olarak
gösterilen ve
hukuk düzenince öngörülen ve düzenlenen bir zorlamadır. Hukukun zorlayıcılık özelliği,
kendisine uygun davranılmasının zorla gerçekleştirilmesi yoluyla kendini ortaya koymaktadır.
Yaptırıma bağlı olma, hukuk kurallarının en ayırt edici özelliklerinden biridir. Hukuk bir
yandan kişilere hak ve yetkiler tanırken diğer yandan da ödevler, yükümlülükler getirmektedir.
Bu husus anayasada “Herkes, kişiliğine bağlı dokunulmaz, devredilmez, vazgeçilmez, temel
hak ve hürriyetlere sahiptir. Temel hak ve hürriyetler kişinin topluma, ailesine ve diğer kişilere
karşı ödev ve sorumluluklarını ihtiva eder.” (m. 12) şeklinde ifade edilerek hak ve yetkilerle
ödev ve sorumlulukların karşılıklı olduğu kabul edilmiştir. Kişiyi ödevlerini yapmaya,
sorumluluklarını yerine getirmeye zorlayan araçlara yaptırım denir (Kalabalık 2018: 44-45).
Yaptırımın varlık nedeni, hukuk kuralına aykırı davranan veya onu yerine getirmekten
kaçınan kişinin bu davranışıyla bozulan toplum düzenini yeniden kurmak ve bu şekilde hareket
eden kişileri de etkisiz hale getirmektir. Yaptırım, toplum adına, devleti temsil eden kişi, kurum
veya organlar tarafından yerine getirilir. Yaptırım uygulayacak kişi veya kurumun yetkisi ve bu
yetkinin kapsamı yasalarca belirlenir (Pulaşlı/Korkut 2017: 12).
Tarihte yaptırımın ilk şekli, kişisel öç almadır. Kişisel öç almada haksızlığa, zarara
uğrayan kişi, kendisine karşı haksız davranışta bulunanı/bulunanları dilediği gibi
cezalandırabilmekteydi. Toplum da, bunu meşru bulmaktaydı. Kişisel öç almanın sakıncaları
özellikle iki noktada ortaya çıkmıştır. Bunlardan ilki, kişisel öcün sınırının nesnel olarak
belirlenmemesi; ikincisi, kişisel öcün yalnız suçu işleyene değil, onun yakınlarına karşı da
kullanılmasıydı. Öç alma, karşı tarafın yakınlarını da kışkırttığından intikam duygusunu
artırmaktaydı. Günümüzde, ülkemizin kimi bölgeleri de dâhil olmak üzere kimi kültürlerde
geçerli olan kan gütmenin, kişisel öç almanın bir uzantısı olduğu söylenebilir. Toplumsal
huzuru ve kamu düzenini bozan bu sorunlu, ilkel ve olumsuz geleneğin ortadan kaldırılması
için yasa koyucu devreye girmiştir. Bu kapsamda Türk Ceza Kanununda yapılan değişiklikle
adam öldürme suçu kan gütme (töre) saikiyle işlendiği takdirde ceza artırılacaktır (TCK, m. 82;
Cansel vd. 2016: 143)
Tarihsel açıdan bakıldığında, kişisel öç almayı kısasın izlediği görülmektedir. Kısasta,
söz konusu haksız davranışla bu davranışa gösterilen tepki arasında bir denge söz konusuydu.
Örneğin bir kişiyi öldürenin kendisi de öldürülmekteydi. Diğer bir anlatımla kısasta göze göz,
dişe diş ilkesi geçerlidir. Semavi dinler de kıyasa yer vermiştir. Kısasın da her zaman tatmin
edici sonuçlar vermemesi, süreç içinde diyet, fidye gibi başka yaptırım çeşitlerinin ortaya
çıkmasına neden olmuştur (Cansel vd. 2016: 144).
Dostları ilə paylaş: