İLİ: muş ay- yil: haziran 2013 tariH: 21/06/2013

İLİ: MUŞ

AY- YIL: HAZİRAN 2013

TARİH: 21/06/2013
وَلَقَدْ كَرَّمْنَا بَنِي آدَمَ وَحَمَلْنَاهُمْ فِي الْبَرِّ وَالْبَحْرِ وَرَزَقْنَاهُم

مِّنَ الطَّيِّبَاتِ وَفَضَّلْنَاهُمْ عَلَى كَثِيرٍ مِّمَّنْ خَلَقْنَا تَفْضِيلاً

İNSAN ONURUNU ZEDELEYİCİ DAVRANIŞLAR
Değerli Kardeşlerim!

Bir defasında Hz. Ebu Zer (r.a), Hz. Bilal’e “Kara kadının oğlu” demişti. Bilal (r.a) buna çok üzülmüş, onuru zedelenmişti. Hz. Peygamber (s.a.v) bunu duyunca çok üzülmüş ve “Ey Ebu Zer, beyaz kadının oğlunun, kara kadının oğluna bir üstünlüğü yoktur.”(1) buyurarak aslında her insanın onurlu bir yaşantısı olduğunu ve onları incitmeye kimsenin hakkının olmadığını dile getirmiştir.

Kıymetli kardeşlerim!

Yüce Allah kutsal kitabımızda yeminle: “Andolsun biz insan oğlunu şerefli (onurlu) kıldık…”(2) buyurarak, tüm insanlara onurlu bir yaşam bahşettiğini dile getirir. Zaten Yüce Allah insan onurunun zedelenmemesini ister. Çünkü onuru ona bahşeden bizzat rabbimizdir. Yüce Allah insan onurunu zedeleyen ayıp araştırma, gıybet, ve başkalarını aşağılama gibi şeyleri yasaklamıştır. Kur’an’ın birçok yerinde insanlara karşı onurlu bir tutum sergilemeyi emretmiştir.

Hz. Peygamber de, insan onuruna büyük önem verirdi. Hiç kimsenin hatasını yüzüne vurmaz, onları rencide etmezdi. Hataları en güzel üslupla ve insanların anlayacakları bir dil ile düzeltirdi. O, insan onurunu zedeleyen kusur araştırma, öfkelenme, lanet okuma, kötü zan besleme, başkalarıyla alay etme gibi şahsı rencide edici tutum ve davranışlarda bulunmayı kessin bir dille yasaklamıştı. Bunun yanında insanların ayıplarını örtmüş, onları daima sevgiyle, şefkatle ve merhametle kucaklamıştır. Onun yaşantısını inceleyenler, kendisinin en çok insan hayatına ve onurlu bir yaşam sürmesine önem verdiğini görürler. Kötülük yapmak isteyenlere karşı mükemmel bir üslupla ve onların onurlarını kırmadan mücadele ederdi.
O, gönüller yıkmaya değil, onları yapmaya gelmişti. Bu nedenle hiç kimsenin onurunun zedelenmesine müsaade etmezdi. Kendisinin hayatı boyunca kimseyi kırdığı vaki olmamıştır. O, benzersiz bir onur ve kereme sahipti. İnananların da onu örnek almalarını isterdi. Hz. Peygamber müslüman insanı tanıtırken; “Mü’min, onurlu ve kerem sahibidir…”(3) buyurur. O, her müslümanın aynı zamanda onurlu bir kişiliğe sahip olmasını istemektedir. Çünkü onurlu insan, başkalarının onurunu zedeleyen tutum ve davranışlardan sakınır. Unutmayalım ki, insan başkalarına duyduğu saygı ve değere karşılık değer kazanır.
Sevgili Kardeşlerim!

Dinimize göre her insan onurludur. Onun onurunu zedelemek yasaklanmıştır. “İnsana kardeşini hor görmek günah olarak yeter”(4) buyuran bir peygamberin ümmeti olarak gelin insanlara maddi değerler, mevki-makam, ırk, renk, cinsiyet yada diğer özelliklerine göre bakmayalım. Onlara yüce Allah’ın yaratmış olduğu ve her birinde ayrı güzellikler bulunan birer varlık olarak bakalım. Her birimize ayrı özellik ve güzellikleri bahşeden rabbimize hakkıyla şükredelim. Yaradılıştan ya da sonradan meydana gelen eksiklikleri, maddi varlıkları ve buna benzer şeyleri üstünlük vesilesi yapmayalım. Unutmayalım, Müslüman insan gönül insanıdır. Bu nedenle gönül yapar. Gönül yıkmaz. İnsanların onurunu zedelediğimizde ya da onları kırdığımızda rabbimizin rızasına ters düşen bir iş yaptığımızın farkına varalım. Yaratılan herkesin kendine göre bir onuru olduğunu bilelim. Tarihte insanların onurları uğruna nice fedakarlıklarda bulunduklarını bilelim. Zilletle yaşamaktansa izzetle ölmeyi bile tercih ettiklerinin farkına varalım. Hiçbir topluluk ya da şahıs kolayca onurunun zedelenmesini istemez. Allah’ın insana bahşettiğini biz esirgemeye kalkışmayalım. Kimsenin onurunu zedelemeyelim. “Onurunu kaybedenin her şeyini kaybettiğini.” bilelim.

Muş İl Müftülüğü Hutbe Değerlendirme Komisyonunca İncelenen Bu Hutbe Muş Merkez Yeşilce C.İ.H Nihat TUTKUN Tarafından hazırlanmıştır.

1. 
   Hz. Peygamber ve kardeşlik hukuk S. 52. D.İ.B. yayınları
   
2. 
   İsra 70
   
3. 
   Ebu Davud, Edeb, 5
   
4. 
   Ahmet b. Hanbel , 5, 256-257