c)Ergenlik Çağında İnsan İlişkileri
Ergenliğin hem ana-baba, hem de arkadaşlık, ilişkileri açısından önemli bir devre olduğu, bu devrede, kontrol (öz yönetim ana-baba yönetimi) konusunun, özellikle aile ilişkilerinin belirgin biçimde etkilediği görülmektedir. Bu devrede, kontrol, hem gençler, hem de ana-babalar açısından bir sorun olabilmektedir. Gençler, özellikle kendileri ile ilgili konularda kontrolü ele geçirmeyi istemekte, ele geçirebildiklerinde de, nasıl kullanacakları konusunda güçlük çekebilmektedirler. Ana-babalar ise kontrolü çocuklarına hangi alanlarda, hangi yaşlarda ve ne oranda bırakmaları gerektiği sorulan ile başa çıkmaya çalışmaktadırlar. Gençler ve/veya ana-babalar, kontrol konusunda az veya çok bilinçli olabilirler, ancak, bu konu ailelerde ilişkileri az veya çok etkiler.
Bu bölümde yapılan araştırmaların, bu dönemin daha çok gençler açısından incelenmiş olduğu, ana-babaların bu dönemle ilgili beklenti, sorun ve kaygıları üzerinde pek durulmadığı görülmüştür. İlköğretim çağı ile ilgili araştırmalarda, annelerin çocuk ile ilgili kavramlarının, çocuklarına ilişkin davranışlarını etkilediği görülmüştür. Anne ve babaların, ergenlikte hem çocukları için önem kazanan konuların, hem de onların kendilerine ters düşen davranışlarının, bilişsel gelişmeleri ve/veya benlik arayışlarından kaynaklandığını bilmeleri, çocukları ile ilişkilerini olumlu yönde etkileyebilir. Örneğin, sık sık yeni heveslere kapılıp vazgeçmenin, çocuğun sorumsuzluğundan değil, içinde bulunduğu dönemin kimlik arayışından kaynaklanabileceğini bilmek, ana-babaların çocuklarına bakış açılarını ve dolaylı olarak davranışlarını etkileyebilir. Bu etki, iki yaşındaki çocuğun huysuzluğunun geçici bir davranış biçimi olduğunu bilmenin ana-baba davranışı üzerindeki etkisine benzetilebilir. Bazı "ileri" görüşlü ana-babalar, gencin özgür olma isteğini kabul edip üzerinde hiç kontrol kullanmayabilirler. Bu türden davranışlar çocuk tarafından ilgisizlik ve reddetme olarak algılanıp olumsuz sonuçlara (okuldan kaçma, kavga, içine kapanma... gibi) yol açabilir. Ana-babalar gencin bu dönemde kendilerinden duygusal destek beklediğini, ana-baba ilişkisinin arkadaşlık ilişkisinden farklı ve özel bir yeri olduğunu anlamalı ve unutmamalıdır. Bu arada, özellikle erkek çocuk için, babanın destek ve dostluğunun öneminin de unutulmaması gerekir.
Ergenlik çağında çocuğu olan ana-babalar, genellikle orta yaş dolaylarında, kendi özel sorunları ve çocukları ile ilgili kaygıları olan kişilerdir. Orta yaş dolaylarındaki ana-babaların evlilikleri (eğer devam ediyorsa), genellikle heyecan kaynağı olmaktan çıkmış, çalışanlar iş yaşamlarında fazla aşama ve/veya değişiklik yapamayacakları bir konuma geldiklerinin bilincine varmışlardır. Özellikle günümüz Türkiye'sinde, kimse, işe almak için otuz beş yaşın üstünde kişilerin peşinde koşmamaktadır. Ayrıca orta yaş, kişinin fiziğinin değişmeye, arkadaşlarının ölmeye, ufak tefek de olsa fiziki rahatsızlıkların duyulmaya başlandığı bir dönemdir. Ergenlik döneminde çocuğu olanlar, kendi ana-babalarının da onların ilgisine gereksinimi olabilir. Özetle, ergenlik dönemindeki gençlerin ana-babalarının çocukları ile uğraşmak dışında sorunları olabilir ve yaşamları üzerindeki kontrollerini yitirdiklerini düşünebilirler. Onlar bu durumda iken, öz çocukları da onların kontrolünü azaltmaya çalışmaktadır. Bu devrede çocuğun, eğer kendisi istiyorsa, yaz tatili, yatılı okul gibi nedenlerle evden ayrılması benlik gelişimi için olumlu bir girişim olabilir. Ancak ana-babaların gözünde, arkadaşlarının etkisi ile her şeyi denemeye hazır deneyimsiz bir çocuk olan genci, göz önünden uzaklaştırmak çok zordur.
Sonuç olarak, ergenlik hem ana-babalar, hem de çocuklar için zor bir devre olabilir. Bu nedenle ana-babalar çocuklarına karşı anlayışlı olmaya davet edilmekte, ama ana-babalara kimin anlayış göstereceği veya onların birbirlerine nasıl yardımcı olacakları konusu üzerinde pek durulmamaktadır.
-
Genelde erken buluğa ermenin erkekler için olumlu, kızlar için olumsuz sonuçları olabileceği görülmüştür. Fiziksel gelişim ilerledikçe, özellikle anne ile çatışmaların arttığı da görülmüştür.
-
Gençlerin genellikle anneleri ile babalarından daha çok konuştukları, sorunları için ona daha sık başvurdukları görülmüştür.
-
Araştırmalar, anne ve babalarla ilişkilerinin, kız ve erkek çocuklarının kişiliklerini farklı biçimde etkileyebileceğini, baba ile ilişkinin erkek çocuk için önemli olduğunu ortaya koymuştur.
-
Ergenlikte arkadaşlık ilişkileri ön plana çıkar. Bu devrede aynı cinsten kişilerle olan arkadaşlık, duygusal ilişkilere benzemekte ise de genellikle bu ilişkilerin cinsellikle ilgisi yoktur.
-
Kız ve erkeklerin arkadaşlık ilişkilerinde bazı farklılıklar görülür. Erkeklere kıyasla, kızların arkadaşları ile daha da çok sır paylaştıkları ve onları daha çok sevdikleri görülmüştür.
-
Ergenlikte arkadaşlık ve ana-babalarla olan ilişkiler farklı biçimlerde değişir. Bu iki tür ilişki de, gencin kendisini bulması açısından önemlidir.
-
Ergenlikte yalnızlık duygusu, ana-baba ve arkadaş ilişkilerinden etkilenmektedir.
Dostları ilə paylaş: |