GİRİŞ
İnsanoğlu, var oluşundan bu yana haberleşme gereksinimi duymuştur. Başlangıçta ilkel yöntemlerle haberleşen insanlar, zamanla yeni haberleşme teknikleri geliştirmişlerdir. Mağara resimleri yerini dumanlara, ateşlere, davullara, kuşlara bırakmıştır. Daha sonra bulunan telgraf ve telefon bunların yerine kullanılmıştır. Radyo link bağlantılarıyla uzak mesafelere iletim yapılmıştır. Yalnız denizaşırı ülkelerle haberleşme zorlukla sağlanmaktaydı. Uyduyla haberleşme fikri böylece çıkmıştır.
Yerçekimi kanunlarının etkisinde kalarak Dünya etrafında dönen cisimlere “uydu” denir.(Norman, 1998) Bir uydunun Dünya merkezine olan uzaklığını, yörüngesinin şekline bağlı olarak sabit veya değişkendir. Başka bir değişle uydu yörüngesi dairesel veya elips şeklinde olmaktadır.
Bir haberleşme uydusu bir çeşit radyo-röle istasyonudur. Dünya yüzeyinden çok yüksekte olduğundan, Dünya üzerinde istenen bir noktaya işareti doğrudan gönderebilir. İletim ortamı olarak senkron uydular kullanılmaktadır ki Dünya etrafında bir dönmesi tam 24 saatte yaptığından, Dünya üzerinde bir noktaya göre hareketsiz kalmaktadır. Bir Dünya gözlemcisine göre, zamanın işlevi olarak, sabit yer işgal eden uyduların oluşturduğu sisteme jeostasyoner uydu sistemi denir. Bu sistemde yörünge dairesel olup, ekvator düzlemini içermektedir. Jeostasyoner uydu sisteminde bulunan uydular senkron uydulardır. Senkron uydular, 36000 km yükseklikte ekvator düzeyi üzerine yerleştirilmişlerdir. Üç senkron uydu ile Dünya’ nın her noktasını görmek mümkündür. (Çölkesen, 1999)
Bir uydu birçok yer istasyonu kullanır. Bir uydudan diğer bir uyduya atlama yoluyla Dünya’ nın her hangi bir noktasıyla bağlantı kurulabilir. Bir yer istasyonu, bir veya birkaç frekansı gönderir ve uygulamada uydunun gönderdiği bütün grup frekanslarını alabilir.
Başlangıçta uydular küçük ve güçleri azdı. Büyük çaplı antenler kullanılmaktaydı. Daha sonra yapılan çalışmalar sonucunda güç arttırılmış ve anten çapları küçültülmüştür. Anten çaplarının küçülmesi yer istasyonu toplam maliyetinin yaklaşık 1/3’ ünü oluşturan anten maliyetinin düşmesine, dolayısıyla yer istasyonu toplam maliyetinin düşmesine neden olmuştur.
Yeryüzünde bir ya da birkaç noktadan gönderilen yayınları, uydular alır ve istenilen yayın alanına yöneltebilirler. Uydular aracılığı ile yapılan TV yayınlarının getirdiği en önemli üstünlük, alınan görüntünün yayın alanının her yerinde güçlü ve temiz kullanılabilir olmasıdır. Burada ki alan ile tüm ülke veya bir kıta kastedilmektedir.
Günümüzde ülkeler ve kıtalar arası telefon, teleks, faks, teleteks, televizyon yayınları, gazete basımları ve bilgi akış düzeyleri uydudan geçmektedir.
Uydular aracılığı ile haberleşme teknolojisindeki son yıllarda meydana gelen gelişmeler, yeni teknolojik gelişmelere ve yeni pazarların ortaya çıkmasına neden olmuştur. Bu gelişmeler, uydu haberleşme sisteminde duyulan gereksinmenin bir ölçütüdür.
Uluslararası uydu haberleşme kuruluşu INTELSAT (International Telecommunication Satellite Organization) ın 1964 yılında kurulmasından sonra 1965 yılında Dünya’ dan 36 000 km uzaklıkta ekvator üzerinde bulunan jeosenkron yörüngeye ilk INTELSAT uydusu olan INTELSAT-1’ in yerleştirilmesiyle Dünya uydu haberleşmesine başlamıştır.(Norman, 1998)
INTELSAT-5 serisi uyduların evrensel (global) haberleşmenin yanı sıra ışın (spot-beam) antenleri ile daha dar bir alanda, daha güçlü işaretler vermesi sonucu televizyon yayınlarının yurt içi dağıtımında mevcut geleneksel radyo-link bağlantılarına bir alternatif olarak kullanılmaya başlanmıştır.
Günümüzde Türkiye’ nin de içinde bulunduğu birçok ülkede bu nokta ışınları kullanarak TV yayınları yapılmaktadır. TV yayınlarının dağıtımında; TV kanalları bir merkezi yer istasyonuna gelmekte ve buradan uydu aracılığı ile bir ülke ya da bölgeye yayınlanmakta ve orada, coğrafi koşullara bağlı olmaksızın, istenilen yerde ve miktarda yalnız alan uydu antenleri TVRO (TV Receive Only) ile alınarak izlenmektedir.
TVRO antenlerin kullanımının yaygınlaşması ve bu işlevin daha ekonomik olarak yapılabilmesi konusundaki çalışmalar sonucunda TVRO’ dan daha ekonomik olacak Kablolu-TV teknolojisi geliştirilmiştir. (Norman, 1998)
Uyduların yörüngeleri ve hızı iyi ayarlanmalıdır. Uydular atmosfer üzerine yerleştirilirken yerçekimi kuvveti ile merkez kaç kuvveti eşit olmalıdır. Eğer uydu çok hızlıysa uzay boşluğuna uçabilir. Eğer uydu çok yavaş olursa, yerçekimi sayesinde Dünyaya doğru çekilecektir. Eğer uyduların yerçekimi ile hızları denk olursa uydu “şelale” denen dairesel bir yörünge çizer. Dünyanın yerçekimi deniz seviyesinden yüksekliği ile tanımlanır. Bundan dolayı denizden çok yüksek olan uydular düşük olan uydulara göre Dünya etrafında daha yavaş dairesel hareket yaparlar. (Ha, 1990)
BİLGİSAYAR AĞLARI TEMELLERİ
Bilgisayarlar arası iletişimin başladığı günden itibaren farklı bilgisayar sistemlerinin birbirleri arasındaki iletişim daima en büyük problemlerden birisi olmuş ve bu sorunun üstesinden gelebilmek için uzun yıllar boyunca çeşitli çalışmalar yapılmıştır. 1980' li yılların basında Uluslararası Standartlar Organizasyonu (International Standarts Organization-ISO) bilgisayar sistemlerinin birbirleri ile olan iletişiminde ortak bir yapıya ulaşmak yönünde çabaları sonuca bağlamak için bir çalışma başlatmıştır. Bu çalışmalar sonucunda 1984 yılında Acık Sistem Bağlantıları (Open Systems Interconnection-OSI) referans modeli ortaya çıkarılmıştır. Bu model sayesinde değişik bilgisayar f
Şekil 1 OSI Referans Modeli
irmalarının ürettikleri bilgisayarlar arasındaki iletişimi bir standarda oturtmak ve farklı standartlar arası uyumsuzluk sebebi ile ortaya çıkan iletişim sorununu ortadan kaldırmak hedeflenmiştir. OSI referans modelinde, iki bilgisayar sistemi arasında yapılacak olan iletişim problemini çözmek için 7 katmanlı bir ağ sistemi önerilmiştir. Bir başka deyişle bu temel problem 7 adet küçük probleme parçalanmış ve her bir problem için ayrı ayrı bir çözüm yaratılmaya çalışılmıştır. Bu 7 katmanın en altında yer alan iki katman yazılım ve donanım, üstteki beş katman ise genelde yazılım yolu ile çözülmüştür. OSI modeli, bir bilgisayarda çalışan uygulama programının, iletişim ortamı üzerinden başka bir bilgisayarda çalışan diğer bir uygulama programı ile olan iletişiminin tüm adımlarını tanımlar. En üst katmanda görüntü ya da yazı seklinde yola çıkan bilgi, alt katmanlara indikçe makine diline dönüşür ve sonuç olarak 1 ve 0 lar dan ibaret elektrik sinyalleri halini alır. Aşağıdaki şekilde OSI referans modeli katmanları ve bir y erel ağ üzerindeki durumu gösterilmektedir:
Dostları ilə paylaş: |