BAŞKAN – Teşekkür ederiz.
Buyurun Sayın Işık.
HİKMET IŞIK – Teşekkür ederim.
Bir şeyi söyleyeceğim: Mühendis denetçi olur mu? Dünyada iki yaklaşım var; bu mühendis tartışılmıyor da batılı ülkelerde, doktor mu denetçi olur, denetçi doktor olabilir mi? Aynı tartışma. Bazı ülkelerde denetçiler değişik mesleklerden geliyor, bazı ülkelerde sadece bizim gibi hukuk ve idarî mesleklerden geliyor. İkisi de savunulabilir.
Fark şurada: Aynı yere çıkmaları lazım. Bizim ülkemizde mühendis denetçi aldığınız anda doktor da alacaksınız; çünkü, Sayıştay hastaneleri de denetliyor, her meslekten alacaksınız. Olmadığı için, bu tür orijini olan denetçilerin alınmasında bir mahzur yok. Mahzur şurada: Denetim, bizatihi teknik bir çalışmadır. Denetçinin denetim metodunu bilmesi, denetim tekniklerini bilmesi, denetim raporlarının bir süreç içerisinde oluşturulması lazım. Yani, denetçi bizim ülkemizde de sınırlı olaylarda bilirkişi kullanabiliyor. İşlem olayının her safhasında inceleme dediğimiz bir şeydir. Ama sıkıntıyı doğuran, yargılama süreci içerisinde bilirkişi. Yargı esnasında bilirkişi incelemesinin mutlaka kullanılması, yargıda savunma hakkının sağlanması ve yargısız infaz dediğimiz hadiselerin önlenmesi halinde sistemin işlerliğine halel getiren en ufak bir husus olmadığını düşünüyorum. Dolayısıyla bu, bu şekilde çözümlenebilir.
Bir konu daha, Abdullah Beyin söylediğine ilave edeceğim, evet “Sayıştay Genel Kurul kararı ilam olmadıkça tahsilat yapılmaz” diyor ama, Maliye Bakanlığının çıkardığı Devlet Muhasebesi Yönetmeliği, ki Sayıştay'ın uygun görüşü ile çıkmıştır ve Belediye Muhasebe Yönetmeliği sorgular üzerine eşhas borçlarının alınıp takibatı öngörüyor; bu da mevzuat. Dolayısıyla çözülmesi gerekli bir sorun var.
Teşekkür ederim.
Son olarak Sayın Yücel’e söz veriyorum; buyurun.
Dostları ilə paylaş: |