İSLÂm prensipleri ansiklopediSİ



Yüklə 13,72 Mb.
səhifə931/1221
tarix05.01.2022
ölçüsü13,72 Mb.
#76819
1   ...   927   928   929   930   931   932   933   934   ...   1221
qqSAFF-I EVVEL ı—¶~ ¬±r. : İlk saf, birinci saf. *İlk sahabeler. *Bir ha­reket ve cereyanın ilk sahibleri. (Bak: Sabıkîn-i İslâm)

3197- qqSAHABE y"_E. : (Sahabi) Sahibler. Sahib çıkan­lar.*Peygamberimiz Hazret-i Muhammed (A.S.M.) sağ iken mü’min olarak görmüş, mü’min olarak vefat etmiş erkek müslüman.

Hicretin 100. senesinden biraz sonra vefat eden Amir bin Vasıl el Kinanî Ebu-t Tufeyl ashabın sonuncusudur. Kendisi Peygamber’i (A.S.M.) gördüğü vakit hayli küçük bir çocuk olması icabeder. Amir, ancak Uhud muharebe­sinden sonra dünyaya gelmiş, 8 yaşında iken Peygamber’in (A.S.M.) yanında bulunmuş, Peygamber’in (A.S.M.) hayatının son sekiz senesine yetişmiştir. (Bak: Enes İbn-i Malik)

Aynı mes’ele, Aslanî El-İsabe Fî Temyiz-is Sahabe, ci: 4, ve İslâm an­siklopedisi, Eshab maddesinde geçer. S.B.M. ci:1 Mukaddeme sh:29 da (en son kalan sahabi) bölümü vardır. (Bak: Ashab, Asr-ı Saadet, Selef-i Salihîn, Selefiye)

3198- Peygamberimizi gören ve onunla müsahabe şerefine nail olan Asr-ı Saadet müslümanları, başlıca iki toplu kısma ayrılır: Muhacirler, Ensar. Mü­ellif Buhari, bu bahisde bu iki sınıftan herbiri hakkında ve umumi surette nazil ve varid olan Kur’anın ve Peygamberimiz’in medih ve sitayişlerini zikir ve rivayet etmekle beraber hem muhacirlerin, hem de Ensarın en seçme si­malarına ait menkıbeleri de ayrı ayrı bablarda rivayet etmiştir.

3199- Muhacirler; Allah için ve İslam dininin teessüs ve tealisi için dâr ve diyarını bırakarak Mekke’den Medine’ye göç eden müslümanlardır. Ensar da Medine’lilerdir ki, Evs ve Hazrec kabileleri halkı ile bunların emanı altında bulunup bunlara tabi olan müslümanlardır. Bu mevzuyu, S.B.M. Fezail-i Ashab bahsinde kaydeder.

3200- Hem Sure-i Feth’in ahirki âyetinde de ashabın fezail ve sıfatına dair işaretler bulunuyor. Şöyle ki:

“ ²v­Z«X²[«" ­š_«W«&­‡ ¬‡_ÅS­U²7~ |«V«2 ­š~Åf¬-«~ ­y«Q«8 «w<¬gÅ7~«— ¬yÁV7~ ­ÄY­,«‡ °fÅW«E­8

(48: 29) ~®fÅD­, _®QÅ6­‡ ²v­Z<«h«# ilâ âhir... Şu âyetin başı, sahabelerin enbiyadan sonra nev-i beşer içinde en mümtaz olduklarına sebeb olan secaya-yı âliye ve mezaya-yı galiyeyi haber vermekle, mana-yı sarihiyle; tabakat-ı sahabenin is­tikbalde muttasıf oldukları ayrı ayrı mümtaz has sıfatlarını ifade etmekle be­raber, mana-yı işarîsiyle; ehl-i tahkikçe vefat-ı Nebevîden sonra makamına geçecek Hülefa-yı Raşidîne hilafet tertibi ile işaret edip her birisinin en meş­hur medar-ı imtiyazları olan sıfat-ı hassayı dahi haber veriyor. Şöyle ki: ­y«Q«8 «w<¬gÅ7~«— Maiyyet-i mahsusa ve sohbet-i hassa ile ve en evvel vefat ederek yine maiyyetine girmekle meşhur ve mümtaz olan Hazret-i Sıddık’ı gösterdiği gibi, ¬‡_ÅS­U²7~|«V«2 ­š~Åf¬-«~ ile istikbalde Küre-i Arzın devletlerini fütuhatıyla tit­retecek ve adaletiyle zalimlere saika gibi şiddet gösterecek olan Hazret-i Ömer’i gösterir. Ve ²v­Z«X²[«" ­š_«W«&­‡ ile istikbalde en mühim bir fitnenin vukuu hazırlanırken kemal-i merhamet ve şefkatinden İslâmlar içinde kan dökül­memek için ruhunu feda edip teslim-i nefs ederek Kur’an okurken mazlumen şehid olmasını tercih eden Hazret-i Osman’ı da haber verdiği gibi,

_®9~«Y²/¬‡«— ¬yÁV7~«w¬8 ®Ÿ²N«4 «–Y­R«B²A«< ~®fÅD­, _®QÅ6­‡ ²v­;~«h«# saltanat ve hilafete ke­mal-i liyakat ve kahramanlıkla girdiği halde ve kemal-i zühd ve ibadet ve fakr ve iktisadı ihtiyar eden ve rüku ve sücudda devamı ve kesreti herkesçe mu­saddak olan Hazret-i Ali’nin (R.A.) istikbaldeki vaziyetini ve o fitneler için­deki harpleriyle mes’ul olmadığını ve niyeti ve matlubu fazl-ı İlahî olduğunu haber veriyor.” (L.30)



3201- “ ¬}<«‡²YÅB7~|¬4 ²v­Z­V«C«8 «t¬7† fıkrası, iki cihet ile ihbar-ı gaybîdir.

Birincisi: Hazret-i Peygamber Aleyhissalatü Vesselâm gibi ümmi bir zata nisbeten gayb hükmünde olan Tevrat’taki evsaf-ı sahabeyi haber veriyor. Evet Tevrat’ta, Ondokuzuncu Mektub’da beyan edildiği gibi; âhir zamanda gelecek Peygamberin sahabeleri hakkında Tevrat’ta bu fıkra var: “Kudsilerin bayrakları beraberlerindedir.” Yani onun sahabeleri ehl-i taat ve ibadet ve ehl-i salahat ve velayettirler ki, o vasıfları “kudsiler” yani “mukaddes” tabi­riyle ifade etmiştir. Tevrat’ın pek çok ayrı ayrı lisanlara tercüme edilmesi va­sıtasıyla o kadar tahrifat olduğu halde, şu Sure-i Feth’in ¬}<«‡²YÅB7~|¬4 ²v­Z­V«C«8 hükmünü müteaddit âyatıyla tasdik ediyor.



3202- İkinci cihet ihbar-ı gaybî şudur ki: ¬}<«‡²YÅB7~|¬4 ²v­Z­V«C«8 fıkrasıyla ih­bar ediyor ki: “Sahabeler ve Tabiînler, ibadette öyle bir dereceye gelecekler ki, ruhlarındaki nuraniyet, yüzlerinde parlıyacak ve cephelerinde kesret-i sücuddan hasıl olan bir hatem-i velayet nev’inde alınlarında sikkeler görüne­cek.” Evet istikbal bunu vuzuh ile ve kat’iyyet ile parlak bir surette isbat et­miştir. Evet o kadar acib fitneler ve dağdağa-i siyaset içinde gece ve gün­düzde Zeyn-el Abidin gibi bin rek’at namaz kılan ve Taus-u Yemenî gibi, kırk sene yatsı abdestiyle sabah namazını eda eden çok mühim pek çok zat­lar, ¬}<«‡²YÅB7~|¬4 ²v­Z­V«C«8 sırrını göstermişlerdir.” (L.31)

3203- Mühim bir nükte:

“Sahabeyi tavsifat-ı mühimme ile sena ederken, en büyük bir mükâfatın va’di makamca lâzım geldiği halde ®?«h¬S²R«8 (48:29) kelimesiyle işaret ediyor ki: İstikbalde sahabeler içinde fitneler vasıtasıyla mühim kusurlar olacak. Çünki mağfiret, kusurun vukuuna delalet eder. Ve o zamanda sahabeler nazarında en mühim matlub ve en yüksek ihsan “mağfiret” olacak ve en büyük mükâ­fat ise, afv ile mücazat etmemektir. ®?«h¬S²R«8 kelimesi, nasıl bu latif imayı gös­teriyor. Öyle de surenin başında «hÅ'«_«#_«8«— «t¬A²9«† ²w¬8 «•Åf«T«#_«8 ­yÁV7~ «t«7«h¬S²R«[¬7 (48:2) cümlesiyle münasebettardır. Surenin başı, hakiki günahlardan mağfiret değil; çünki ismet var, günah yok. Belki makam-ı Nübüvvete lâyık bir mana ile Peygambere müjde-i mağfiret ve âhirinde sahabelere mağfiret ile müjde etmekle, o imaya bir letafet daha katar.” (L. 32)




Yüklə 13,72 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   927   928   929   930   931   932   933   934   ...   1221




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©muhaz.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin