MEHMED m TÜRBESİ
338
339
MEHMED IV
ölünce yeni vezirazam Yemişçi Hasan Paşa, onun dul kalan eşi Ayşe Sultan'a namzet olduğu gibi, konağına, serdar-ı ekrem-liğine, hattâ servetine de vâris oldu. Fakat, Istolni-Belgrad önünde Almanya ile müttefiklerinin ordusuna yenildi. Bu haberin üzüntüsüne karşılık, Tiryaki Hasan Paşa' nın Kanije savunması, istanbul'da sevinç yarattı.
istanbul'da kesilen yeni halis akçe ile füori, 200 akçeden 120 akçeye kadar düştü. III. Mehmed bir fermanla da kentte içki yasağı koydu ve hamr emanetim kaldırdı. Mart 1602'de istanbul'a pek çok Celali başlan ile Karayazıcı'nın öldüğü haberi ulaştı. Yerini alan Deli Hasan'ın üstüne Hafız Paşa serdar atandı. 1602 seferleri için de donanmanın yeni teknelerle takviyesi öngörüldü. Tersane'deki çalışmalardan ayrıca Amasra'da 8, Bartın'da 7, Gerze'de 7, Sinop'ta 30 kadırga yapılması için kadılara hükümler yazıldı.
Ekim 1602'de istanbul'da, Kanuni dönemindeki Kabız olayını anımsatan yeni bir çıkış yaşandı. Nadajlı denen ve bir Macar dönmesi olan Sarı Abdurrahman Efendi, İstanbul'da Behram Kethüda Medrese-si'nde müderrisken kıyamet, mahşer, cennet, cehennem, günah ve sevabın asılsız şeyler olduğunu uluorta ileri sürmeye başladı. Çevresindekilere "Bu kârhanenin (dünyanın) zevali yoktur" demekteydi. Mül-hidlikle suçlanıp Divan-ı Hümayun'da yargılandı. Dönemin kazaskerleri kendisiyle münazarada bulundular. Nadajlı ayetlerin anlamlarını tevillerle açıkladı. Kazaskerler, Sarı Abdurrahman'ı, bir ilmiye sınıfı mensubu olduğu için tövbe ettirmeye ve hile-i şeriyelerle idamdan kurtarmaya çalıştılar. Nadajlı, görüşlerinde ısrar edince cinnet getirdiğine karar vermek istediler. Fakat sonunda "mülhid ve zındık" olduğu hükmünde bulundular. Nadajlı Topkapı Sarayı'nda idam edildi.
1603 başında İstanbul'daki "kul taifesi" arasında başlayan huzursuzluk nedeniyle Sadaret Kaymakamı Saatçi Hasan Paşa ve Yeniçeri Ağası Ali Ağa azledildiler. Güzelce Mahmud Paşa sadaret kaymakamı oldu. Şeyhülislamlığa Sunullah Efendi, istanbul kadılığına Mısır Kadısı Abdülvehhap Efendi getirildiler. Sipahiler, Anadolu'daki Celali olaylarını gündeme getirip 5 Ocak 1603'te saraya yürüdüler. III. Mehmed' den ayak divanına çıkmasını istediler. Padişah Bâbüssaade önüne kurulan tahtına oturarak sipahi Hüseyin Halife'den, Poyraz Osman'dan, Kâtip Cezmi'den şikâyetleri dinledi. Sipahilerin suçladığı Kapı Ağası Gazanfer ile Darüssaade Ağası Osman'ı oracıkta idam ettirdi. Biri "ak", biri "kara" iki baş. düştükten sonra III. Mehmed saraya girdi.
Durumunu tehlikeli gören Vezirazam Yemişçi Hasan Paşa, orduyu Lala Mehmed Paşa'ya bırakıp İstanbul'a döndü. Hakkındaki idam fetvası gereği 7 Şubat 1603'te sipahiler konağını sardılar. Hasan Paşa, Ağa Kapısı'na(->) gidip yeniçerilere sığındı. Burada karşı ihtilali örgütledi. Yeniçeri, cebeci, topçu ve Tersane askerleri ertesi gün Süleymaniye Camii avlusunda toplandılar.
Şeyhülislam Sunullah Efendi azledildi. Sadaret Kaymakamı Güzelce Mahmud Paşa'mn idamına ferman çıktı şehir kapıları kapatıldı. Yeniçeri Ağası Ferhad Ağa'nın yönettiği karşı eylemde, Kurşunlu Han' daki sipahilere saldırıldı. Pek çoğu öldürüldü. Poyraz Osman ile Öküz Mehmed' in boyunları vuruldu. Bir süre ilişilmeyen sipahi önderi Hüseyin Halife ramazan boyunca istanbul kahvehanelerinde yandaşları ile "zevk-i nihanî ve sohbet-i kâmrâ-nî üzere iken" bir gece kahvehaneden kaldırılıp III. Mehmed'in huzuruna götürüldü ve boynu vuruldu. Bu olaylar istanbul'da sürüp gidecek olan sipahi-yeniçeri düşmanlığının başlangıcıdır.
III. Mehmed'in son aylarında Yemişçi Hasan Paşa, istanbul'da tam bir diktatör gibi davrandı. Muhalif gördüklerini birer-iki-şer idam ettirdi. Bir gece, eski yeniçeri ağasını, ertesi gün divan toplantısı sonrasında arzdan çıkarken Tırnakçı Hasan Paşa' yi Bâbüssaade önünde öldürttü. "Tüccar akçesi" adı altında yeni bir vergi koydu. Deli Hasan'ın istanbul'a gelen kethüdası Şahverdi'nin önerisini kabul ederek bu ünlü Celali başbuğunu, Bosna beylerbeyliğine atadı. Diğer yandan sipahilerin önünde ayak divanına çıkan III. Mehmed, bundan ve Yemişçi Hasan Paşa'mn başına buyruk yönetiminden etkilendi. Büyük oğlu Şehzade Mahmud'u, taht için bir şeyhle gizli temasta olduğunu öğrenince, 7 Haziran 1603'te boğdurttu. Yemişçi Hasan Pa-şa'yı ise uzun bir kararsızlıktan sonra, ikinci bir yeniçeri eyleminin hazırlandığım öğrenince, 4 Ekim l603'te tutuklattı. Atmey-danı'ndaki Ayşe Sultan Sarayı'ndan Sütlü-ce'ye götürülen Hasan Paşa burada boğuldu. Vezirazam atanan Mısır Beylerbeyi Malkoç Ali Paşa istanbul'a gelmezden önce III. Mehmed Topkapı Sarayı'nda öldü. Aynı gece oğlu I. Ahmed(->) iç biatla padişah oldu. III. Mehmed'in cenazesi ertesi gün Ayasofya'da babası III. Murad'ın türbesi yanına gömüldü ve daha sonra üzerine türbesi yaptırıldı.
Bilinen eşleri Handan Sultan (I. Ahmed' in annesi) ile Mahpeyker adında bir başka cariyedir. Mirahor Mustafa, Kara Davud, Ali ve Hasan paşalarla evlenen kızlarının adları bilinmemektedir. Oğullarından Mahmud'u boğdurmuş, Cihangir ile Selim ise kendi sağlığında ölmüşlerdir. L Ahmed ve I. Mustafa(->) ise padişah olmuşlardır.
Bibi. Mustafa Selânikî, Tarih-i Selânikî, II, (haz. M. Ipşirli), ist., 1989, s. 433-864; Tarih-i Naima, I, 106-373; Ayvansarayî, Hadîka, I, 6 vd; Bostanzade Yahya, Duru Tarih (Tarih-i Saf-Tuhfetu'l-Ahbab~) (haz. N. Sakaoğlu), ist., 1978, s. 111 vd; M. T. Gökbilgin, "Mehmed III", ÎA, 535-547; Danişmend, Kronoloji, III, 142-228.
NECDET SAKAOĞLU
Dostları ilə paylaş: |