KOTANCA, MEIİH
(1915, Balıkesir - 1986, İstanbul) Atlet ve futbolcu.
Spor hayatına, doğum yeri olan Balıkesir'de başladı. Balıkesir İdman Yurdu'n-da yetişti. Komple bir adet ve golcü bir futbolcu olarak parladı. Daha sonra İstanbul'a gelerek Güneş Spor Kulübü'nde kendini gösterdi. 1939'da bu kulübün kapanması üzerine Fenerbahçe'ye geçti ve bu kulüpte yıldızlaştı. 1948'e kadar Fenerbahçe'de futbol oynadı, atletizm yaptı. 1939-1948 a-rasında Fenerbahçe birinci takımında 185 maç oynadı, 204 gol attı. Bu arada altı kez "gol kralı" oldu. Onun futbol sahalarındaki en başarılı yılları milli maçların yapılamadığı döneme (1937-1948) rastladığından milli formayı giyemedi. Buna karşın atlet olarak dokuz yıl aralıksız milli forma altında yarıştı. 1940'ta İstanbul'da yapılan Balkan Şampiyonası'nda 200, 400 ve 4x100 m bayrak yarışlarında üç altın madalya kazandı. Ayrıca 1937 Balkan Şampiyonası'nda 400 m'de gümüş; Balkan bayrak yansında bronz, 1939 Balkan Şampiyonası'nda 4x100 m bayrak ve Balkan bayrak yarışlarında iki bronz madalya kazandı. 1940 Balkan Şampiyonası'nda üç altın madalyanın yanısıra 400 m engelli koşuda bir de gümüş madalya aldı.
30 Haziran 1940 günü Fenerbahçe Sta-dı'nda yapılan atletizm yarışmalarında üç şampiyonluk kazandıktan sonra motorla Şeref Stadı'nda oynanan futbol maçına yetişerek Vefa'ya iki de gol atması unutulmaz bir olay oldu. Denizyolları gemilerinde kâtip olarak çalıştığından uzun yıllar doğru dürüst antrenman yapmadan maçlara ve yarışmalara katıldı. Olağanüstü bir yetenekti. "Atom Melih" olarak tanındı.
CEM ATABEYOĞLU
KOVUK KEMER
Kırkçeşme Tesisleri'nin doğu kolu üzerindeki abide kemerlerdendir. Sinan tarafından yapıldığı sanılan Kırkçeşme isale hattının krokisinde, adı Kovuk Kemer diye geçer. Planda kırık hat şeklinde olduğundan sonradan Kırık Kemer de denmiştir.
Tezkiretü 'l-Bünyan ve Tezkiretü 'l-Eb-niy&de Sinan tarafından yapılan diğer ö-nemli kemerlerin adları sayıldığı halde bu kemer için "Evvelbent kemeridir, suyolu başına karib yerdedir" denmektedir. Kırkçeşme Tesisleri'nin bütün sukemerlerinin tamamen Osmanlı yapısı olmasına mukabil üç katlı olan bu kemerin en alt katı tamamen, orta katının ise küçük bir bölümü Bizans döneminden kalmıştır. Bu bölgeyi 1542-1550 arasında gezen P. Gilles(->), Bizans döneminde bu bölgede yapılmış olan kemerlerin hepsinin tamamen harap durumda olduğunu yazmaktadır.
Helenistik ve Roma dönemlerinde yapılan bütün sukemerleri düşey yüzlüdür. Çok yüksek kemerlerde duvar kalınlığı kademeli olarak azaltılır veya ayaklar üzerine payandalar yapılarak tahkim edilir. Zelzele ve rüzgâra mukavim olan trapez kesitli kemer ayakları ilk defa Mimar Sinan tarafından uygulanmıştır. Kovuk Kemer' de de alt katlar düşey yüzlüdür. Sonradan bazı yerler temelden genişletilerek trapez kesitli hale getirilmiştir. Üst katlarda ise duvar kalınlığının yukarı doğru inceldiği açıkça görülür.
Kovuk Kemer'de suyun giriş bölümünden itibaren yapılan 12 gözün kemerleri bir katlı tipik Osmanlı kemeri şeklindedir. Cephede ise yalnız 13. göz ile en alt katta sol taraftaki göz sivri kemer olarak yapılmıştır. Üst katta cephedeki 20 gözün, orta kattaki 10 gözün ve alt kattaki 3 gözün kemerleri yarım daire şeklindedir. Kovuk Kemer'deki toplam 47 gözün 90° dönen giriş bölümündeki 12 göz ile cephede 2 gözün dışındaki 33 gözün yarım daire şeklinde yapılmış olması, bu bölümün Bizans döneminden kalmış olduğu kanaatini verebilir. Ancak yapı dikkatle incelediğinde hangi bölümlerin Bizans döneminde, hangilerinin Osmanlı döneminde yapıldığı, gerek taşların şeklinden gerekse yapı tekniğinden anlaşılmaktadır.
Kovuk Kemer'de orta ve üst katlarda yaya geçidi yapılmıştır. Üst kattaki ayaklar içerisindeki geçidin boyudan tamamen birbirinin aynıdır. Orta katta ise yüksekliklerin 170 cm ile 240 cm arasında değiştiği, bazı geçiderde eski kemerin altına bir kemer daha yapılarak takviye edildiği ve
Dostları ilə paylaş: |