KirkçEŞme tesisleri


MİHRİMAH SULTAN KÜLLİYESİ



Yüklə 8,39 Mb.
səhifə708/889
tarix09.01.2022
ölçüsü8,39 Mb.
#91610
1   ...   704   705   706   707   708   709   710   711   ...   889
MİHRİMAH SULTAN KÜLLİYESİ

Eatih Ilçesi'nde, Hatice Sultan Mahalle-si'nde, Edirnekapı girişinde, Fevzi Paşa Caddesi üzerindedir.

Suriçinin Halic'e egemen olan siluetini Edirnekapı'da sonlandıran Mihrimah Sultan Camii, Sinan'ın mimarideki plastik tasarım gücünü en iyi ifade eden yapılarından biri olarak haklı bir üne sahiptir. Evliya Çelebi "sair selatin camilerinin kasrı makamındadır" der. Bütün masraflarının I. Süleyman (Kanuni) tarafından yapıldığını söyleyen Evliya, cami ile birlikte odaları avlunun dört tarafım işgal eden bir medrese, hamam ve çarşının olduğunu, fakat darüzziyafe ve darüşşifasınm ve sultan mahfilinin olmadığını, dış avlusunun çınar ağaçlarının gölgesinde bulunduğunu söyler. Hadîka'da ise caminin iki medresesi, mektebi ve mahfil-i hümayunu olduğu ve arka avluda bulunan türbenin Rüstem Pa-şa'nın damadı Güzel Ahmed Paşa'nın türbesi olduğu yazmaktadır. Hadîka'dz cami avlusunda "guzât-ı feth'ten bir kimesne medfundır ki ziyaret olunur" denen kişinin adı belli değildir. Fakat Ihtifalci Ziya Bey sağdaki medrese odaları önünde ve bir ağaç altında, hilye sahibi Hakani Meh-med Bey'in mezarı olduğunu yazar. Bu tanımlara göre avlunun hücre bulunmayan tarafında önceleri hücreler ve belki de dershane olduğu düşünülebilir. Hünkâr mahfilinin ise çok sonradan konmuş olduğu anlaşılıyor.

Bu cami ve külliyenin yapılış tarihi, hiçbir yapısında kitabesi olmadığı için, kesin olarak belli değildir. Peçevî ve Evliya'da külliyelerin masrafının Kanuni tarafından verildiğinin yazılması ve babasının türbesinde yatan Mihrimah Sultan'm ölümünün 964/1556-57 olarak Hadîka tarafından belirtilmesi Mihrimah Sultan'm yapılarının babasına mal edilmesine ve tarihlerinin ona göre düşünülmesine yol açmıştır. İhtifal-ci Ziya Bey 1555 tarihini verir. Bu bilginin kaynağını vermez. Fakat Süleymaniye Külliyesi yapılırken Mihrimah Sultan Külli-yesi'nin de yapılmasını düşünmek zordur. C. Baysun kızının Kanuni'den çok sonra (1578) öldüğünü yazar. Medresesinin ilk hocasının 976/1568-69'da atandığı bilindiğine (C. Baltacı) ve Ataî caminin inşaatının 970/l652-63'te bir kez durdurularak, sonradan tamamlandığını yazdığına göre Kon-yalı'nm 1562-1565 arasında yapıldığına ilişkin ve bu kaynaklara dayandığı anlaşılan tarihlemesi doğrudur. Avlu çevresindeki medresenin yine 1560'h yıllarda bittiği anlaşılıyor. Medresenin sonradan eklendiği şeklinde düşünceler varsa da, Edirnekapı yakınındaki bir zemin yükseltisi üzerinde bu külliye platformunun, başından medreseyi de içerecek şekilde tasarlanmış olduğunu yadsıtan bir vaziyet planı sorunu yoktur. Caminin vakfiyesi 978/ 1570-71'de tanzim edilmiştir. Bu vakfiye-

de cami ve medresenin vakfı olarak cami civarında altmış üç dükkanlı bir çarşı, bir ev ve bir bakkal dükkânından söz edilmektedir. Baltacı daha önce burada bir han ve sebil yapılmasının da düşünüldüğünü yazıyorsa da bu konuda bir kaynak göstermemektedir.

Bütün bu bilgiler derlendiği zaman Edirnekapı Külliyesi'nin cami, medrese, çifte hamam, çarşı, türbe (bak. Güzel Ahmed Paşa Türbesi) ve sıbyan mektebi olarak, belki aralıklarla, fakat 1560'lı yıllarda tamamlandığı kabul edilmelidir. Sıbyan mektebinin duvarında bulunan tarihsiz "Yap-dı Mihrimah Sultan mekteb-i ibtida-i sıbyan" şeklindeki kitabe sonraki tamirlerde konmuş olabilir. Hadîka'da. sözü edilen çifte medrese deyimi pek anlaşılamamaktadır. Ihtifalci Ziya Bey burada "iki medrese vardı" derken Hadîka'yı tekrar etmiş olabilir. Bu ikinci medresenin nerede olduğu pek anlaşılmıyor. Tarih-i Ra-şid'de 29 Mayıs 1719'da istanbul surlarında da' büyük tahribata neden olan büyük depremde Mihrimah Sultan Camii'nin kubbelerinin çöktüğü ve medrese kubbelerinin yıkıldığı yazılıdır. İkinci medresenin bu medrese olup olmadığı ve Hadî-ka'du sözü edilen ikinci medresenin yemden tamir edilmiş olabilecek bu medrese olup olmadığı bilinmiyor. Ihtifalci Ziya Bey 1310/1894'teki büyük depremde cami, medrese, mektep ve türbenin harap olduğunu ve Turhan ve Mehmed Ali paşaların evkaf nezaretleri sırasında "mü-kemmelen ve birçok yerlerinin tecdiden" tamir edildiğini, fakat kısa bir süre sonra yeni bir depremde caminin yan duvarları ve kemerlerinin tekrar çöktüğünü yazar. Medrese ve türbeye ise dokunulmadığını söyler. Konyalı, caminin restorasyonuna 1907'de başlandığını, fakat Meşrutiyetle birlikte bu tamirin yarıda kaldığını, 1940' larda medrese, hamam, türbe ve darü's-sıbyanm harap olduğunu söyler. Edirnekapı yolu açıldığı sırada başlanan ve Menderes'in eski camilerin restorasyon programı içinde olan cami 1957'de tekrar tamir




Yüklə 8,39 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   704   705   706   707   708   709   710   711   ...   889




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©muhaz.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin