M ü b a r e k g e c e L e r



Yüklə 1,3 Mb.
səhifə6/25
tarix06.09.2018
ölçüsü1,3 Mb.
#78590
1   2   3   4   5   6   7   8   9   ...   25

Muhterem dostlar!


Hakk’a rağbet eden kişi onun gerçek dostlarından birini arar bulur, onunla dostluk kurmağa başlar.

Böylece oluşan ünsiyet sayesinde kendindeki hakikatleri ortaya çıkarmaya ve gerçek yaşama geçmeye başlar.

İşte bunun başlangıcı “Regaib’tir”.
Her varlıkta, bilhassa insanda en geniş manasıyla mevcud olan Hakikat-i Muhammediyyeyi ortaya çıkarmaya çalışmak, ona rağbet edip müştak olmak her müslümana mutlaka lazım olan bir özelliktir.
(İnşirah Suresi 94/7-8. Ayet-i Kerime de)





feiza feragte fensab ve ila rabbike fergab

o halde vakta/hani ki ferag/fariğ olduğunda boşalup, hür kaldığında

artık ensab/nasbet, hazır duruma getir,

ve senin rabbine değin bu halde regab/rağbet et, yönel

İşlerini yoluna koy ve hemen Rabbine rağbet et,” buyuruluyor.


İşte kişiye en çok lüzumlu olan şey Rabbine rağbet etmenin yollarını aramasıdır.

Ezberinden Ayet-i kerimeleri okuyup tekrar edip durmaktan, manalarını da idrak edip gerçekten yaşamak mutlaka daha hayırlıdır.


Cenab-ı Hak her mühim hadiseyi bizlere bir bayram havası, güzelliği ve neş’esi içerisinde sunmuş. Bizlere düşen bunları geç­mişle olan hadiseler diye duygusallık hükümleri içerisinde değil, gerçek ve şuurlu bir idrakle yaklaşıp hakikatlerini anlayarak kutlamamızı istemiştir.
Bu gecenin bütün İslam alemi ve bizler için yeni bir rağbet etme ve O’na yönelme şuurunu geliştirmesini dilerim.
Allah c.c cümlemizi bunları en iyi şekilde idrak eden, anlayan kullarından eylesin. Amin.


R E G A İ B G E C E S İ


At basından gafleti.

Seyr eyle hareketi.

Bulursun bereketi.

Ademliğe rağbet et.
Düşün biraz derinden.

Dönen yok seferinden.

Sonunda ne gelir elden.

Kendine rağbet et?
Sev gördüğün cümleyi.

Giy enine gömleği.

Sat pazarda benliği.

Muhabbete rağbet et.
Hörmet et o yüceye.

Regaib’li geceye.

İki harfli heceye. (Ah..)

Peygamberine rağbet et.
Kur’an’dan al haberi

At gönlünden kederi.

Tamamlarsın seferi.

Kur’an’a rağbet et.
Seni var edene bak.

Neler lütfediyor Hak.

Benliğini hemen yak.

Allah’a rağbet et,
SOHBET TARİHİ: 11/10/1989 Gecesi Özet


İK İ N C İ B Ö L Ü M


MEVLÛT KANDİLİ
esselatu vesselam aleyke ya Rasulûllah,

esselatu vesselam aleyke ya Habibullah,

esselatu vesselam aleyke ya Seyyidel evveline vel aharin

velhamdülillahi Rahhil alemiyn.
Muhterem dostlar.

Bu akşam 11-10-1989 senesi’nin Mevlûd kandili gecesinin için­de bulunmaktayız, Cenab’ı Hak bu gecenin feyzinden cümle müslümanlan ve hepimizi yararlandırsın, hakikatine erdirsin, ger­çekten yaşayanlardan eylesin.


Rebiül evvel ayının 11 inci gününü 12 nciye bağlayan gece Fahri Alem Muhammed Mustafa S.A.V efendimiz hazretlerinin be­densel olarak dünya’ya teşrif ettikleri nurlu gecedir.
Alemde “Hakikati Muhammedi” ebedi ve ezelidir.

Hazreti Mu­hammed elbisesiyle dünya üzerinde faaliyet sahnesine çıkması bu geceye rastlamaktadır.
Alem şümul olan bu devrimsel doğuş;

acaba bizlerde karşılı­ğını nasıl oluşturacaktır?.

Dinimizde her hükmün zahiri ve batını olduğu gibi, bu doğu­şun da bir zahiri bir batını vardır, eğer biz onun sadece zahirini yani Hazreli Rasulüllahın “bedensel doğumu”nu okur anlamaya çalışırsak bu yeterli olmaz, çünkü o bize bir numunedir, onun do­ğumu bizlere bir örnektir.


Bu doğuşun bizdeki yönünü anlamaya çalışmazsak bilgimiz yarım olur ve doğumun özüne inmiş olama­yız:
Bütün varlığa havi olan “Hakikati Muhammedi”, temizlenmiş gönüllerde doğumunu zuhura getirecektir. Bunun yolu Hazreti Muhammedin doğuşunu öğrenip meydana gelen olayları inceleyip varlığımızda kendimize uyarlamaya çalışmakdır.
Din ve tarih kitaplarında Hazreti Muhammed’in doğumu çok geniş lafsilatlı anlatılmaktadır, biz burada balın yönünü araştırmaya çalışacağız.
Hakikati Muhammedi”nin birimsel olarak bizlerdeki doğu­şunu gerçekleştirebilmek için;

o kutlu doğum günlerinde oluşan hadiseleri inceleyip kendimizde mümkün olan en iyi nispette uyarlamağa çalışmak,

bizlere gerçek “Muhammedi” olmayı sağlaya­caktır.


01. Fil vak’ası,

02. Cinlerin göğe çıkmasının yasaklanması,

03. Ka’bede bulunan putların yüz üstü yere yuvarlanması,

04. Medayin şehrinde İran hükümdarlarına mahsus sarayın 14 direğinin sallanıp parçalanıp devrilmesi,
05. Save gölünün kuruması,

06. Bin senedir yanan mecusi ateşinin sonmesi,

07. Bir çok kuru derelere su basması,

08. Bağdatta Dicle sahillerinde bir deve orada ne kadar deve varsa hepsini önüne katip çöle sürmesi,
09. Annesi Amine,

10. Babası Abdullah, ve daha bunlara benzer bir çok olayla­rın elması.
Rasulüllahın dış halini “Hazreti Muhammed” yönünü öğrenip idrak etmek sünnet,

Rasulüllahın iç alemini “Hakikati Muhammedi” yönünü anlayıp idrak etmek ise, farzdır.



Muhterem dostlar:

Hz. Rasulûllahın doğumu günlerinde meydana gelen, alem şümul olan o hadiselere, (kendilerimiz) yönünden yani birimsel şümul olarak hakmaya çalışalım.



01 - Fil vak’ası:

Bilindiği gibi Hazret; Rasulüllahın doğumundan kısa bir süre önce Ka’beyi yıkmak niyetiyle Yemenden kalkıp gelen “Ebrehe” ismindeki kumandanın emrindc bulunan, içinde fillerinde olduğu bir ordunun Mekke şehrine gelmesidir.


Ka’be-i Şerifi yıkmak için hareketc geçen orduya Cenab-ı Hak ebabil kuşları ile cehennemden alınan küçük taşları askerlerin üzcrine atmalarıyla çöl fırtınasınında başlamasıyla fil ordusunun bozgun ve imha edilmesidir.

Bu hadise, “Kur’an-ı Keriymde” (105 Fil surcsi)’nde belirtil­miştir. Geniş izahat oradan alınır, biz özet olarak bizlerle ilgili yönlerim izaha çalışacağız.

Regaib olgusuyla gönlüne “Hakikati Muhammedi” tohumları atılmış olan o kutlu İnsan netice alabilmek için bu oluşumun kemalini sağlamak zorundadır.
Daha evvelce nefsi, hayvanların en güçlüsü olan fil hükmünde iken ve gaflet düşünceleri, askerleri ile birlikte yaşarken

- ma­nevi çalışmaları neticesinde, zikr’lerinden oluşan ebabil kuşlarının getirdiği Tevhid mermilerini

- askerlerin, yani gaflet düşüncelerinin üstüne atıp onları yok etmesi,

- ayrıca muhabbet rüzgarlarının ve aşk fırtınalarının esmesi ile nefis fillerin çölde yok edilmesi, neticesinin gücünün büyük bir bölümünün ortadan kalkması hükmün­dedir.



02 - Cinlerin göğe çıkmasımn yasaklanması:

Hazreti Rasulüllahın doğumundan bir müddet evveline kadar: Cinler gök yüzüne çıkıp, meleklerden görev taksimleri sırasında çalma, çırpma haberler kapıp yer yüzüne inip bazı medyum ve kahinlere bunları bildirip, onların bazı olacak hadiseleri vaktinden evvel insanlara bildirmeleri ile cemaatları arasında saygı de­ğer olmalarını sağlıyorlardı. Böylece insanlar din adamlarından zi­yade bunlara inanır lıale gelmişlerdi.

Hazreli Rasulüllahın doğumundan sonra

(Hicr Suresi 15/16-17-18 ayetlerinde)











ve lekad ce’alna fiys sema’i burucen

ve zeyyennaha linnazıriyne (16)

Yüklə 1,3 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   2   3   4   5   6   7   8   9   ...   25




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©muhaz.org 2025
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin