62 Kitabın aslında «el'ciddetu» noktasızdır. O, «el'milku» veyahut «lehû» mekulesi-dir. Bak: Gazâlî'nin : Mi'yâru'l - îlmi Fî - Fenni'l - Mantık, s. 200 ve 208 ve Yusuf Kerem'in .Tarîhu'l - Felsefeti'l - Yunam'ye», s.
120 T. Kahire, 1946.
63 Kitabın aslında =semmete mâ zükire» ibaresi .ve semmete fîmâ yezkuru» olarak yazılmıştır.
64 Kitabın aslında .veameluhû» kelimesi .veilrauhû» olarak yazılmıştır. Ben dip notta olarak tashih ettim.
65 Kitabın aslında «ve itbâin» cümlesi «ve'l itbâi» olarak yazılmıştır, (be) harfi ise noktasızdır.
66 Kitabın aslında «bimâihâ kaalebethâ» ibaresi «alâ gayri bimâihâ kallebethu»
olarak yazılmıştır. Kitabı nesheden, dip notta şu ibareyi ilâve etmiştir: .bimâihâ gayri mâihâ». Eğer kitabı neshedenin ilâve ettiği ibareyi kabul edecek olursak, ibare «alâ gayri bimâihâ gayri mâihâ bimâihâ kallebethu> bu şekilde ifade edilir. Burada «mâihâ» kelimesinden «bimâhiyetihâ» kelimesini kasdetmektedir. Buna göre ibarenin mânâsı şöyle olur : Hehûlâya hâkim ve müessir olan kuvvet, hakikaten heyulayı değişikliğe uğrattı ve onun mahiyetindeki kuvvetiyle onu değiştirdi
67 Kitabın aslında «alâ fenâi mâkallebehû. ibaresi «alâ fenâihâ kallebethu» olarak yazılmıştır. Bu hususu kitabın dip notunda tashih ettim ve bu tashihi ihtiyar ettim.
68 Kitabın aslında «ve hazâ» kelimesi «ve huve» olarak yazılmıştır.
69 Nezzam, Basra mutezilelerinin ileri gelenlerinden biri olan Ebu İshak İbrahim bin Seyyar bin Hani'dir. Kendisi 221 H. / 835 M- yahut 231 H. / 845 M. yılı içinde vefat etti- Bak: Doktor Muhammed Abdülhadi bu Reyde'nin .Kitâb-u İbrahim bin Seyyar en-Nezzam», T. Kahire, 1946, M.
70 Kitabın aslında *leyset bitaviletin* cümlesi «Ieyse bitavîlin» olarak yazılmıştır.
71 Kitabın aslında «sâret» kelimesi *sâre> olarak yazılmıştır.
72 Kitabın aslında «tavîleten» kelimesi «tavîl» olarak yazılmıştır.
73 Kitabın aslında «innehû» kelimesi «el'emru mnehû» olarak yazılmıştır.
74 İmam Matüridi, Tevhid, Hicret Yayınları: 256-270.
75 Sümeniyye oğulları budîstlerdir. îslâmdan önce Mavera'un - Nehir ülkelerinin halkının çoğunluğu bu mezhepten idi. Sümeniler demek, Sümeniyye'ye mensup olduğunu ifade eder. Onlar, yeryüzü ehlinin ve dinlerin en cümert olanlarıdır. Onların mezhebi, şeytanı reddetmek üzere kurulmuştur. Bak: Kitab'ül - Fihrist, Li-îbn'in -Nedîm., s- 484, T. Kahire, El-Mektebet'üt - Ticâriyye.
76 Bu ibarenin metinden olduğuna işaret edilmesiyle beraber dip notta varid olmuştur.
77 İmam Matüridi, Tevhid, Hicret Yayınları: 270-271.
78 Kitabın aslında «esbetû» kelimesi «esbete» olarak yazılmıştır.
79 Kitabın aslında «elzemû» kelimesi elzeme» olarak yazılmıştır.
80 Kitabın aslında «yekûlü» kelimesi .yekûmu» olarak yazılmıştır.
81 Kitabın aslında «lehâ» kelimesi «lehû» olarak yazılmıştır.
82 Kitabın aslında «el'havâssi» kelimesi «el'hâssi» olarak yazılmıştır.
83 «Mümteddü» kelimesi kitabın aslında böyle yazılmıştır. Onun «yümkinu» kelimesiyle tashih edilmesi doğru olur.
84 Kitabın aslında «nakîda» kelimesindeki «nun», .ya. ve «dat» harfleri noktasızdır.
85 Kitabın aslında «ellezî yecidu» cümlesi -eUezîne yecidû. olarak yazılmıştır.
86 Kitabın aslında .bimâ. kelimesi .imâ» olarak yazılmıştır.
87 Kitabın aslında «ğaşiye» kelimesi noktasızdır.
88 Kitabın aslında «seterehû» kelimesi merbut noktalı 4a» iledir.
89 Kitabın aslında «el'cedbu» kelimesi «el'ciddu» olarak yazılmıştır-
90 Kitabın aslında «küllünü» kelimesi «kullu» olarak yazılmıştır.
91 Kitabın aslında «hayyeten meyyiteten» kelimeleri -hayyen meyyiten» olarak yazılmıştır.
92 Kitabın aslında ya'rifuhâ» kelimesi «ya'rifuhû» olarak yazılmıştır.
93 Kitabın aslında «yağtezî» kelimesinde «ya», «ğayuı» ve «za>» harfleri noktasızdır
94 Kitabın aslında «yahtemilu» kelimesi «veyahtemilu» olarak yazılmıştır.
95 İmam Matüridi, Tevhid, Hicret Yayınları: 271-276.
96 Kitabın aslında «gayre mûtenâhiyetin. kelimesi «gayrî mütenâhin» olarak yazılmıştır.
97 Kitabın aslında bu «fâilete* kelime noktasızdır.
98 Kitabın aslında «fâilete» kelimesi .faile» olarak yazılmıştır.
99 Kitabın aslında «âyisen» kelimesi böylece noktasız olarak yazılmıştır. Biz musannifin «eyese. kelimesi ile «kahera» mânâsını kasdettiğine inanıyoruz. Kamusta da gerçekten «el'eysu» kelimesinin mânâsı «el'kahru» olduğu yazılmaktadır. Bunun mânâsı doğrudur.
100 Kitabın aslında «lâ* edatı «illâ. olarak varid olmuştur.
101 Kitabın aslında «zî» kelimesi «ev zî» olarak yazılmıştır-
102 Kitabın aslında «beğat» kelimesi noktasızdır.
103 Kitabın aslında •minhâ. kelimesi «minhu» olarak yazılmıştır.
104 Kitabın aslında «tedfeuhû» kelimesi «yedfeuhû» şeklinde varid olmuştur.
105 Kitabın aslında «nefsini, kelimesi «nefsihû olarak yazılmıştır.
106 Kitabın aslında «lizâlike» kelimesi cvezâlike» olarak yazılmıştır.
107 Kitabın aslında «bicevherihî» kelimesi «bicevherin» olarak yazılmıştır.
108 Kitabın aslında kelime noktasız olarak varid olmuştur.
109 Kitabın aslında «eleyse ba'du» ibaresi «eleyse küllü ba'de» olarak yazılmıştır.
110 Kitabın aslında «ev mütemâssîne» ibaresi dip not halinde yazılmıştır.
111 Kitabın aslında «el'fecru» kelimesi noktasız «ha» harfi ile yazılmıştır.
112 Kitabın aslında «iz» kelimesi *izâ> olarak yazılmıştır.
113 Kitabın aslında «yuhbirûne» kelimesi .mın» harfinden başkası noktasız olarak yazılmıştır.
114 Kitabın aslında «haberun» kelimesi «lıayrun» olarak yazılmıştır.
115 Kitabın aslında «vukuunu» kelimesi «ve kuvvetlin» olarak yazılmıştır.
116 Kitabın aslında «el'âmireyni» kelimesi «el'emreyni» olarak yazılmıştır.
117 İmam Matüridi, Tevhid, Hicret Yayınları: 276-284.
118 Disaniye bir fırkadır ki, onun reisi olan Disan'm adı ile bilinir. Disan, esasta bir nehrin ismidir ki, bu fırkanın kurucusu o nehrin kenarında doğmuştur. Bunun için doğmuş olduğu nehrin ismi ile çağrılmıştır- Kendisi, Maniviyye mezhebinin kurucusundan önce gelmişti. Her iki mezhep de birbirlerine yakındırlar. Bunlar, âlemin İki aslı bulunduğunu, onlarm da ziya ile karanlığın olduğunu söylerler. Fakat sıfatlan ve kurtulmaları ve imtizaç etmelerinin keyfiyeti hakkında ihtilâf etmişlerdir. Bak: «İbni - Nedim'in "El-Fihrist" adındaki eseri, s. 474, T. Kahire, El-Mekte-bet'üt - Ticârİyye ve Şehristânî'nin. «El-MÎIel ve'n-Nihal», c II, s- 88, 89, T. Bağdat.
119 Kitabın aslında «limâ» kelimesi «mâ» olarak yazılmıştır.
120 Kitabın aslında «haşûnetuhâ. kelimesi «haşûnetuhû» olarak yazılmıştır.
121 Kitabın aslında «eş-şekku» kelimesindeki «sın» harfi noktasızdır.
122 Kitabın aehnda .ve kezâlike» kelimesi «vezâlike» olarak yazılmıştır
123 Kitabm aslında «bivesâkihâ. kelimesi .bivesâkıhî» olarak yazılmıştır.
124 Kitabın aslında bu ibare, dip not olarak varid olmuştur. Onunla mânâ doğru olur.
125 Kitabın aslında .el'imtizâcu» kelimesi «fi'l imtizacı» olarak yazılmıştır.
126 Kitabın aslında «sümme» kelimesi noktasız olarak yazılmıştır.
127 Kitabin aslında «yurcâ» kelimesi noktasız olarak yazılmıştır.
128 Kitabın aslında «bade. kelimesinde «be» harfi noktasızdır.
129 «Liyesiîe» metinin dip notunda varid olmuştur.
130 Kitabın aslında «ve ta'zîme» kelimesi «ve liazîmin» olarak yazılmıştır.
131 Kitabın aslında «ya'melu» kelimesi «ya'lemu. olarak yazılmıştır. Dip notta bunu düzelttim.
132 Kitabın aslında «vehuve» kelimesi mükerrer olarak yazılmıştır.
133 Kitabın aslında kelime farklı yazılmıştır.
134 O, iki Ca'fer'den biridir. Birincisi, Ca'fer bin Harb ki, mu'tezile mezhebinin ileri gelen âlimlerinden «Ebu'l- Fadl» künyesiyle bilinir ve onların yedinci tabakasındandır. Bu yedinci tabaka, Muhammed bin gebib'in bulunduğu tabakanın aynısıdır. İkincisi ise, Ebu Muhammed, Ca'fer bin Mübeşşir'dir. Her ikisi ile örnek verilirdi- Ve şöyle denirdi : İki Ca'fer'in ilmi ve zühtü tıpkı İyi gidişatta iki Ömer'le örnek verildiği gibi. Bak : «El-Münye Ve'1-Emel», s. 41, 42, 43 ve El-İntisar, s. 231.
135 Kitabın aslında
136 Kitabın aslında «bi't-tesniyeti» kelimesi noktasızdır.
137 İmam Matüridi, Tevhid, Hicret Yayınları: 284-293.
138 Markiyûnîler Markİyon'un (Marcîon) mezhebini benîmsiyenlerdir. Onlar, Dîsânîler-den önce gelmişlerdir. Ve kendileri Hristiyanlardan bir taife olup Menâniyye ve Di-Şâniyye mezheplerine çok yakındır. Onlar, kadim olan ziya ve karanlıktan ibaret olan iki asim bulunduğunu ispat ettiler ve yine üçüncü bir asıl ispat ettiler ki, o, orta ve
ceraedici bir karakterde bulunup onunla imtizaç hasıl olmuştur. îbni Nedim'in, «El-Fihrist» adındaki eseri, s- 474, T. El-Mektebet'ül - Ticariyye, Kahire, Şehristânî'nİn .El-Milel Ve'n-Nihal», c. 2, s. 89-91, T. Bağdad eserine bak.
139 Kitabın aslında bu kelimeden sonra «ba'de'ssuâli min ennehum min eyne kâlû» yani »onlardan sualden sonra, onlar nereden söylediler?» anlamını taşıyan ibare varid olmuştur ki, onunla manâ doğru olmaz-
140 Kitabm aslında buradaki kelime okunamamıştır.
141 İmam Matüridi, Tevhid, Hicret Yayınları: 293-295.
142 Şehristânî'nİn «El-Milel Ve'n - Nihal» adlı eserindeki sözlerinden şunlar istinbat edilmiştir : Gerçekten mecûsîler ziya ve karanlıktan ibaret olan âlemin iki kadim aslı bulunduğunu söyliyen seneviyelerden ibarettir. Fakat o, bunları asıl mecûsîler seneviyelerden ayırıyor ki, onlar, iki aslın kadim ve ezelî olmaları caiz değildir, bilakis ziya ezelîdir, karanlık da sonradan var olan hadistir, diye İddia etmişlerdir-Sonra yine kendi aralarında karanlığın hadis olmasının sebebleri hakkında ihtilâf etmişlerdir. Biz şuna inanıyoruz ki : Gerçekten Mâtürîdî burada asıl mecûsîlerden bahsediyor. Bak : Şehristânî'nİn «El'Milel Ve'n-Nihal», c. 2, s. 72, 73, T. Bağdad.
143 Kitabın, aslında *istecâzû> kelimesi noktasız "ra" harfi olarak yazılmıştır.
144 Kitabın aslında «bifi'lin» kelimesi «yefalu» olarak yazılmıştır.
145 Kitabın metninde «ve kâne minhıu ibaresinden sonra «fekad minhu» ibaresi varit olmuştur. Onsuz da manâsı doğrudur.
146 Kitabın aslında «eş'gerru» kelimesinden sonra «el'hayru. kelimesi varid olmuştur^ Onsuz da mâna doğrudur.
147 Kitabın aslında -tenfau. kelimesi «yenfau» olarak yazılmıştır.
148 Kitabın aslında bu ibare .felem yedurr Iienfusihâ mu'ziyeten» olarak varid olmuştur-
149 Kitabın aslında «cealehâ» kelimesi «ceale» olarak yazılmıştır.
150 Kitabın aslında «tenfau» kelimesi «ve yerfau» olarak yazılmıştır»
151 Kitabın aslında «bi'nniami. kelimesi noktalı 'ğayn' harfi ile yazılmıştır.
152 Kitabın aslında *cemîu» kelimesi «cem'u» olarak yazılmıştır.
153 Kitabın aslında «iberan» kelimesi noktasız olarak yazılmıştır.
154 Kitabın aslında *bimuâdâtin> kelimesi, açık 'te' harfi ile yazılmıştır
155 «veibkâi» kelimesiyle «veittikâi» kelimesini kasdetmiştir. Fakat böyle olmasını tasvip etmek güçtür. Çünkü ondan sonra gelen kelime okunmamaktadır.Kitabın aslında *........> kelime okunamamiştır-
Kitabın aslında «limekrûhetin» kelimesinde 'te' harfi noktasızdır.
156 Kitabın aslında .hissin» kelimesi 'ha' harfi olmadan yazılmıştır.
157 Kitabın aslında «hakâikehâ- kelimesi .vehakâikuhâ» olarak yazılmıştır
158 Kitabın aslında *ve yünşiuhâ» kelimesi noktasızdır.
159 Kitabın aslında «yerâ» kelimesi ierâ» olarak yazılmıştır
160 İmam Matüridi, Tevhid, Hicret Yayınları: 295-300.
161 Kitabın aslında «risâletuhû» kelimesi »lirisâletihî» olarak yazılmıştır.
162 Kitabın aslında «küllin» kelimesi «likülli» olarak yazılmıştır.
163 Kitabın aslında «yenâluhâ» kelimesi
164 Kitabın aslında -yedfeuhû» kelimesi «yedfeu» olarak yazılmıştır.
165 Kitabın aslında «aybun» kelimesi noktasız olarak gelmiştir.
166 Kitabın aslında «lihikmetin. kelimesi «el'hikmetu» olarak yazılmıştır.
167 Kitabın aslında «liba'dın. kelimesi, «biba'duu olarak yazılmıştır.
168 Kitabın aslında «veyestevcibu» kelimesi «veyestevcibû» olarak yazılmıştır.
169 Kitabın aslında .kerîmen» kelimesi «lirubbemâ» olarak yazılmıştır.
170 Kitabın aslında .liyedüllûhum» kelimesi «liyedüllühüm» olarak yazılmıştır.
171 Kitabın aslında «vemedârin» kelimesf olarak yazılmıştır.
172 Kitabın aslında «el'mihnetu» kelimesi noktasızdır-
173 Kitabın aslında .ağziyetün» kelimesi «fî ağziyetin» olarak yazılmıştır.
174 Kitabın aslında «menaha* kelimesi noktasız olarak gelmiştir.
175 Kitabın aslında «min» kelimesi «minhu» olarak yazılmıştır.
176 «Mîn'el umûri» bu ibare, metnin aslından olduğuna işaret edilmekle beraber metnin dip notunda yazılmıştır.
177 Kitabın aslında «indehum» cümlesinden sonra «lehum» kelimesi varid olmuştur. Onsuz da manâ doğru olur.
178 Kitabın aslında «vessale» kelimesi şekilsizdir.
179 Kitabın aslında «yu'teberu. kelimesi «veyu'teberu» olarak yazılmıştır.
180 Kitabın aslında bu ibare metinden olduğuna işaret edilmekle birlikte dip notta yazılmıştır.
181 Kitabın aslında «bezlu» kelimesi noktasız «dâl» harfi iledir.
182 Kitabın aslında -veyeruddühâ- kelimesi «veyeruddü» olarak gelmiştir-
183 Kitabın aslında «na'lemu» kelimesi noktasız olarak yazılmıştır.
184 Kitabın aslında «el'hakkı. kelimesi mükerrerdir.
185 Kitabın aslında «el'eşğale» kelimesi noktasızdır.
186 Kitabın aslında «lir'rusüli» kelimesi «er'rusülü. olarak yazılmıştır.
187 Kitabın aslında «tüfâdîhâ» kelimesi noktasız ve 'ye' harfi bulunmadan yazılmıştır'
188 Kitabın aslında »bil muâzereti» kelimesi «bil mevâddi» olarak yazılmıştır.
189 Kitabın aslında «âyene» kelimesinden sonra .aleyhi. kBİîm«i yazılmıştır ki, onsuz da manâ doğru olur.
190 Kitabın aslında «ma'rûfun* kelimesi «mu'rafün» olarak yazılmıştır.
191 Kitabın aslında fetecîu» kelimesi «mecîun» olarak yazümıştir
192 Kitabın aslında, metinden olduğunu işaretle beraber «kelimetuhum. cümlesi dip notta varid olmuştur.
193 O, Ebu İsâ El-Verrâk'dır. Mulhid ve Rafızî olan ibni Râvendî'nin de hocosıdır. Kendisi Seneviyye ve Menâniyye mezhebinden olup râfızlüği ortaya koymuştur. Hicrî 247 yılında ölmüştür. Bak : «EUhtisâr», s. 38, 97, 149, 150, 152, 155, 205, 241.
194 Kitabın aslında «lehum» kelimesi «lehû» olarak varid olmuştur. Ben onu dip notta «Iehum> olarak tashih ettim.
195 Kitabın aslında «zâlike» kelimesinin metinden olduğuna işaret edilmekle beraber dip not olarak yazılmıştır.
196 Kitabın aslında «anhum. kelimesi «anhu» olarak yazılmıştır.
197 Kitabın aslında -sahibûhum» kelimesi «sahibûhu* olarak yazılmıştır.
198 Kitabın aslında «fevecedûhum» kelimesi «fevecedûhu. olarak yazılmıştır.
199 Kitabın aslında «zahirîne esfiyâe etkıyâe. ibaresi, «zâhîran safîyyen takıy-yen* olarak yazılmıştır.
200 Kitabın aslında «ahvâlinim» kelimesi .ahvâlîhû olarak yazılmıştır.
201 Kitabın aslında «kevnuhum» kelimesi «kevnuhû- olarak yazılmıştır.
202 Kitabın aslında «yukîmuhum. kelimesi «yukimuhû- olarak yazılmıştır.
203 Kitabın aslında «veyec'aluhum. kelimesi «veyec'alühû» olarak yazılmıştır.