İslam'da evliLİk ve cinsel sorunlar



Yüklə 0,78 Mb.
səhifə27/50
tarix30.07.2018
ölçüsü0,78 Mb.
#64275
1   ...   23   24   25   26   27   28   29   30   ...   50

KADIN MEHRİN MALIKIDIR


Eğer mehri mülk olarak kabul edersek nikâhtan hemen sonra asıl sahibinin kadın olduğunu söyleme-miz gerekecektir. Dolayısıyla, her nevi gasp, kadının mülküne yapilan bir tecavuz olarak nitelendirilmelidir. Ancak, kocanın veya babanın bu mülkü kullanabilmesi, kadının iznine bağlı olup, izni olmadıkça kullanılamaz.

Kadının şer'î hakkı olan bu mehrin gasp edilmesi, "büyük günahlardan" olup, yüce Allah tarafından bağış-

1- Vesail'uş-Şia, Kitab'un-Nikâh, böl.12, b:4, h. 2. 186

lanmayacaktır. Bu konuda Resul-i Ekrem (s.a.a) şöyle buyurmuştur: "Kıyamet ğünü yüce Allah, kadının mehrini ve işçinin ücretini gasp etmek ve özğür bir insani (köle olarak) satmak dışında her ğünahı bağış-lar."1

Yine İmam Musa Kâzım (a.s)'dan; "Kendi kızını ev-lendiren bir baba onun mehrinden yararlanabilir mi?" diye sorulduğunda İmam; "Hayır, bo'yle bir hakka sa-hip değildir."2 diye buyurmuştu.

Aynı şekilde eğer mehir para şeklinde nakit olarak ödenirse kadimn izni olmaksızın hiç kimse o paradan istifade edemez. Ve yine mehir taksitle ödenecek olur-sa, erkek onu gerçek bir borç gibi bilmeli ilk firsatta ödemelidir. Eğer mehrin verilmesi için belirli bir müd-det tayin edilmişse vakti geldiğinde verilmesi farzdir. Ama böyle olmaz da belirli bir vakit tayin edilmemişse, mehir, kadimn isteği üzerine; istediği vakitte verilmeli-dir. Bu durumda mehir istenildiği vakit, erkeğin onu ia-de etmesi, imkânı olduğu müddetçe farzdir. Mehir ba-zen halk arasında, bazı cahillerce, çok ilginç bir şey o-larak karşılanmış; "Böyle bir şey nerede görülmüş? Şimdiye kadar kim mehir vermiş de alan çıksın?" gibi-sinden sözlerle yüce Allah'm kadmlara tanımış olduğu bu hak, örtbas edilmeye çalışılmıştır. Oysaki yüce Allah, Kur'ân-ı Kerim'de şöyle buyurmuştur:

1- Vesail'uş-Şia, Kitab'un-Nikâh, böl.12, bill, h. 4.

2- Vesail'uş-Şia, Kitab'un-Nikâh, böl.12, b:16, h. 1.

187

"Kadinlara mehirlerini bir hak olarak (gönül hoş-luğuyla) verin. Eğer kendi istekleriyle mehrin bir kis-mim size bağışlarlarsa afiyetle yiyin."1



jşte mehrin gasp edilmesinin büyük günahlardan olmasının asıl sebebi de budur. Zira, gasp veya izinsiz kullanma, yiice Allah'm "verin" emrine karşı çıkmaktır. Gerçi bazı hususlarda da kadın, anlayışlı davranmalı ve mehir almada acele etmemelidir. Sabırlı olmak; hakkı olan bedeli alirken kocamn rahatsiz olmasma vesile olmamak, her iki taraf için de daha hayırlıdır. Hatta, kadinin almasi gereken bedelde fedakarlik gösterip bir kısmında bağışta bulunması ister düğünden önce ol-sun ister sonra müstehaptır. Ancak düğünden önce o-lursa daha üstündür. Resul-i Ekrem (s.a.a) bu konuda şöyle buyurmuştur:

"Birlikte olmadan once mehrini (kocasina) bağış-layan her kadina, yiice Allah (verilen) her dinar karşı-lığında bir köleyi azat etmenin verdiği sevabı verir." (Daha sonra Resul-i Ekrem'den;) "Ey Allah'm elçisi, evli-likten sonra bağışlansa nasıl olur?" diye sorulunca; "Doğrusu bu muhabbettendir."2 diye buyurdu.

l-Nisâ/4.

2- Vesail'uş-Şia, Kitab'un-Nikâh, böl.12, b:26, h. 1.

188

SÜT PARASI


Önceden de belirttiğimiz gibi, süt parası almak yur-dumuzun genelde doğu taraflarında bir âdet hâline gelen geleneklerdendir. Bunu iki açıdan incelemek mümkündür.

Birincisi, anne ve babamn süt parası namıyla, mehrin bir miktarmi her ne kadar almış olsalar da kiz-larına çeyiz için gerek duydukları eşya vb. şeyler alma-landir ki bu, her ne kadar süt parası namıyla yapılmış-sa da kiz için harcanmış olduğundan dinimizce hiçbir sakıncası yoktur. Zira mülk, yine asıl sahibi olan "ka-dın"a dönmüştür.

Ikincisiyse, anne ve babamn, mehrin dışında da-mattan kiz için çekilen zahmetler karşılığında belirli bir ücret almalarıdır. Işte, dinimizce yasaklanan bu ve bu-nun gibi batıl âdetlerdir. Anne ve babamn erkek tara-fından böyle bir ücret istemeğe hakları yoktur. Zira, dinimizce bu iicret batil ve haramdir.

Imam Riza (a.s) bu konuda şöyle buyurmuştur:

"Evlenmek isteyen birine, yirmi bin (dinar veya dir-hem) mehir ücreti kararlaştırılır ve bu miktann yarısı-nın babaya verilmesi şart koşulursa, mehir bedeli oia-rak verilen caiz, babaya verilmesi istenilen miktar ise fasittir."1

1- Vesail'uş-Şia, Kitab'un-Nikâh, böl.12, b:9, h. 1.

189

Ne yazık ki süt parası, günümüzde halk arasmda âdet hâline gelmiş ve evliliğin zaruretlerinden sayılır olmuştur. Daha da kötüsü, bu yanlış düzenin evlenmek isteyen gençler için büyük bir sorun teşkil etmiş olma-sıdır. Bu konuda bir mektuba yer vermek istiyoruz:


Mektup


"... 25 yaşında olduğum hâlde evlilik feyzine eriş-meyen, binlerce gençlerden biriyim ben. Ne yazik ki bugün, halkımız arasmda kızı fazla kıymet karşılığında satmak âdet hâline gelmiş; nereye kız istemeye gitsek, milyonlarca para istiyorlar. Bunun yanında, düğün masraflarını da düşünürsek bu miktar kat kat artiyor. Oysa ki ben geliri yalmzca az miktar olan sade bir işçi-yim. Başka bir yan gelirim de yok. Hele bunlarm yanm-da başka isteklerin de olması, beni büsbütün deli edi-yor. Böyle bir durumda nasil evlenebilirim?"

"Durum böyleyken ben ve benim gibi daha birçok-lannin kötü yola düşmeleri elde bile değil. Sizlerden ri-cam, liitfen bu konu hakkında kız anne-babalarma a-çıklamalarda bulunmanızdır. Bu kadar zorluk çıkarıp da bizim için sorun oluşturmasınlar. Benim durumum-da olup da yaşı otuz veya kırkı bulan arkadaşlarımın olduğunu hatırlatarak, geleceğe yönelik açıklamaları-nızdan ötürü şimdiden teşekkür ederim..."

Değerli okuyucular, değerli anne ve babalar! Yuka-rıda okumuş olduğunuz mektubun sahibi kardeşimiz

190


gibi, sorunlarını gözyaşlarıyla satırlara döküp de bize postalayan genç kardeşlerimizin sayısı çok fazladır. E-limizde bulunan bunca mektubu getiremeyeceğimiz i-çin örnek olarak yayınladığımız bu mektubun yeterli olacağı düşüncesiyle sizlere sunduk. Dileriz turn anne ve babalar, gençlerin bu çağrılarına kulak verirler. In-şallah.

MEHİRLERDEN ÖRNEKLER


Önceden de belirtildiği üzere, mehrin çok fazla ve çok az olması iyi değildir. Ancak az olmasimn iyi olma-dığına dair açıklamalar, erkeğin mal varlığının yeterli olması durumunda geçerlidir. Yoksa az miktara nza göstermeleri övgüye şayan bir davranış olacaktır. Nite-kim bunun örneklerini, tarihte okumaktayız.

Yüklə 0,78 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   23   24   25   26   27   28   29   30   ...   50




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©muhaz.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin