Modern Revizyonizmin Çöküşü



Yüklə 1,32 Mb.
səhifə22/81
tarix18.04.2018
ölçüsü1,32 Mb.
#48558
növüYazı
1   ...   18   19   20   21   22   23   24   25   ...   81

Ve artık bundan sonrası, Stalin'in kişiliğine yönelik olarak, Kruşçev'den beri tekrarlanagelen beylik iddiaların sıralanışıdır. Gorbaçov kendini fazla yormaz da. "Partinin 20. ve 22. Kongrelerinde Stalin yüceltilmesi ve sonuçları ağır bir biçimde mahkum edilmiştir", diyerek ve böylece(113)Kruşçev'le ortak konumunu dile getirerek meramını kestirmeden anlatır. "Fakat adli hataların onarımı süreci sonuna kadar götürülmeden altmışlı yılların ortalarında durdurulmuştur. Şimdi, Merkez Komitesi'nin Ekim 1987 Plenumunda alınan bir karar doğrultusunda biz durdurulmuş bu işe yeniden başlıyoruz." (aynı yer)

Böylece yeni Stalin düşmanı kampanya 70. yıl konuşmasıyla, -Stalin önderliğindeki Sovyet emekçilerinin sosyalizm yolunda kazandıkları muazzam tarihsel başarılar önünde eğilmek zorunda kalınan, bu aynı konuşmayla- bütün dünyaya ilan edilmiş olur.

Burada Gorbaçov iki de gerekçe gösteriyor. Birincisi "masum"dur: "masum kurbanların anısına saygı", yani "adli hataların onarımı"! Fakat ikincisi anlamlıdır: "perestroyka ya da yeniden örgütlenme sorunlarının çözümüne gerçekçi bir çözümlemenin (Stalin dönemine ilişkin- H.F.) yardım edebileceğidir." (s.37)

Asıl sorun da budur ve bunun Türkçesi şudur: Stalin'e, Stalin'in şahsında sosyalist kuruluşa ve proletarya diktatörlüğüne saldırılarak, Gorbaçov reformlarına yol açılacak. Yeni Stalin düşmanı kampanya, gerçekte, yeni bir "yol açma" hareketidir. Geçmişte Kruşçev’de de aynı işlevi görmüştü. ("Masum kurbanların anısına saygı" burada yalnızca bir malzemedir.)

Geride kalmış 70 yıl kronolojik bir sıralamayla ele alındığı için, "otuzların rastgele yönetimi"nin ardından İkinci Dünya Savaşı dönemi geliyor. Gorbaçov'un en sadık, en hararetli destekçileri bugün bu konuda yeni bir tarih yazıyorlar ve İngiliz-Fransız emperyalist burjuvazisinin tarihsel suçlarını aklıyorlar.("Kana susamışlığını dindiren Stalin, böylece anti-faşist cepheyi dinamitledi ve demokratik Batının -siz İngiliz-Fransız emperyalizmi okuyun!- SSCB'ye karşı güvensizliğini körükledi." (Cumhuriyet, 22 Temmuz 1988) Bunları, İngiliz-Fransız emperyalizminin bir sözcüsü değil, Gorbaçov'un en hararetli destekçisi Moskovskiye Novosti (Moskow News, Moskova Haberleri) gazetesi yazıyor.)Fakat Gorbaçov konuşmasında henüz tarihsel gerçekleri dile getiriyor ve Büyük Yurtsever Savaşın zaferini değerlendirirken, Stalin'in büyük tarihsel kişiliği önünde eğilmek zorunda kalıyor. Stalin'in, az beride, otuzların "bazı kayıplarından sözederken sunmaya çalıştığı gibi, "keyfi", "kanunsuz", "rastgele yöneten" bir çetebaşı değil, Sovyet işçi ve emekçilerinin gerçek tarihsel önderi olduğunu, elinde(114)olmayarak teslim ediyor:

"Zaferin elde edilmesindeki etkenlerden biri savaş yılları boyunca Joseph Stalin’in ortaya koyduğu muazzam siyasi irade, azim ve dayanıklılık ve halkı örgütlemekte ve denetlemekte gösterdiği beceridir." (s.38)

***

Gorbaçov, bu kişiliği, daha önce çizmeye çalıştığı "çetebaşı" profiliyle nasıl bağdaştırabildiği konusunda kendini hiç sıkıntıya sokmuyor. "Onun aşırı derecede çelişik bir kişiliği vardı" (s.36) sözlerinin böyle bir sıkıntıyı gidermeye yettiğini sanıyor.

Büyük Yurtsever Savaşın zaferiyle ilgili yukardaki değerlendirme bir kez daha gösteriyor ki, Stalin'i, tarihe malolmuş eylemi savunuyor. Yeminli düşmanları bile, tarihe sadık kaldıkları sürece ve ölçüde, onun büyük kişiliği önünde eğilmek zorunda kalıyorlar. Fakat "yol açmak" üzere Stalin'i ve eserini bütünüyle red ve mahkum etmek bir sınıfsal-siyasal ihtiyaç olarak kendini dayatınca, çözüm, tarihi tersyüz etmek, Batı burjuvazisini temize çıkarmak pahasına onu yeniden yazmak olarak beliriyor. 70. yıl konuşmasından beri, Gorbaçovcu yazar ve tarihçiler hummalı bir çabayla bu onursuz görevi üstlenmiş bulunuyorlar.

Gorbaçov, savaş dönemi ve sonrası ile ilgili olarak, Bolşevik Partisi ve Sovyet halkının, hiçbiri Stalin'in tarihsel kişiliğinden ve önderliğinden ayrı düşünülemeyecek kahramanca çaba ve başarıları hakkında bir dizi övücü değerlendirme yaptıktan sonra, nihayet sözü yeniden "bazı(115)kayıplar”a getiriyor:

"Fakat aynı zamanda, sosyalizm adına yeni girişimlerin süregeldiği bu zamanda ülkemizin ulaştığı bu durum ve eskiden kalma yönetim biçimleri arasındaki çelişkiler, kendilerini giderek daha fazla hissettiriyorlardı."

İktidarın kötüye kullanımı, ve sosyalist adaletin ihlalleri sürmekteydi... Kısaca, halka karşı samimi bir saygının eksikliği duyuluyordu."

" Ve tüm bunlar da Stalin'in ölümünden kısa bir süre sonra kamu bilincine çıktı."

"Ellilerin ortasında, özellikle de Komünist Partisi 20. Kongresinden sonra tüm ülkede bir değişiklik rüzgarı esti..."

Bekleneceği gibi bunu, Kruşçev döneminin teori, politika ve uygulamalarına övgüler izliyor. 20. Kongre ve sonrası, Gorbaçov için, kendi deyimiyle "destansı başarılar”a sahne olan 20-50 arası döneminin "bazı kayıpları”nı telafi etme sürecidir.

Gorbaçov’un 20. Kongre ve sonrası hakkında hükmü, ideolojik konumunu olduğu kadar -ki konuşmasının bütününde bu yeterince açıktır- Stalin dönemi Sovyet tarihine ilişkin bir temel tarih tezini de netleştirmektedir. "Bazı kayıplar" ya da "tarihsel etkiler" masum ifadelerinin gerisinde boylu boyunca uzanan ve bugün artık Gorbaçovcu yazarların açık seçik tanımladıkları tez, öz olarak şudur: Stalin dönemi bir diktatörlük dönemidir; demokrasinin olmadığı, demokrasiyle bağdaşmayan "rastgele" ve "keyfi” bir diktatörlük dönemi. Bu 1950'lerin ortalarına dek süren proletarya diktatörlüğü döneminin demokratik olmadığını söylemekle aynı anlama geliyor ve zaten bu anlamda kullanılıyor.


Yüklə 1,32 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   18   19   20   21   22   23   24   25   ...   81




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©muhaz.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin