Musa (Aleyhi-s-Selâm / Selâm O’na) : Ahkâf Suresi 12



Yüklə 8,04 Mb.
səhifə253/260
tarix07.01.2022
ölçüsü8,04 Mb.
#88301
1   ...   249   250   251   252   253   254   255   256   ...   260
Süleyman Ateş Meali

Onlara katımızdan gerçek gelince: "Bu, apaçık bir büyüdür." dediler.

Yaşar Nuri Öztürk Meali

Gerçek, katımızdan onlara geldiğinde şöyle demişlerdi: "Hiç kuşkusuz, bu, apaçık bir büyüdür."

Yusuf Ali (English)

When the Truth did come to them from Us, they said: "This is indeed evident sorcery!"

M. Pickthall (English)

And when the Truth from Our presence came unto them, they said: This is mere magic.

Yûnus Suresi
77


قَالَ

dedi


مُوسَىٰ

Musa


أَتَقُولُونَ

böyle mi diyorsunuz?



لِلْحَقِّ

gerçek


لَمَّا جَاءَكُمْۖ

size gelince



أَسِحْرٌ هَٰذَا

Bu sihir midir?



وَلَا يُفْلِحُ

kurtuluşa ermezler



السَّاحِرُونَ

sihirbazlar

















Türkçe Transcript (*)

Kâle mûsâ etekûlûne lilhakki lemmâ câekum(s) esihrun hâżâ velâ yuflihu-ssâhirûn(e)

Ali Bulaç Meali

Musa: 'Size hak geldiğinde (böyle) mi söylersiniz? Bu bir büyü müdür? Oysa büyücüler, kurtuluşa ermezler' dedi.

Edip Yüksel Meali

Musa, "Size gelen gerçeği böyle mi nitelendiriyorsunuz? Bu bir büyü müdür? Oysa büyücüler başarıya ulaşamaz."

Elmalılı Hamdi Yazır Meali

Musa dedi ki, "Size hak gelince, ona böyle mi diyorsunuz? Bu sihir midir?" Halbuki sihirbazlar iflah olmazlar.

Süleyman Ateş Meali

Musa: "Size gelen gerçek için böyle mi diyorsunuz? Büyü müdür bu? Halbuki büyücüler, iflah olmazlar!" dedi.

Yaşar Nuri Öztürk Meali

Mûsa dedi ki: "Gerçek size ulaştığında böyle mi konuşuyorsunuz? Büyü müdür bu? Büyücülerin kurtuluşu yoktur."

Yusuf Ali (English)

Said Moses: "Say ye (this) about the truth when it hath (actually) reached you? Is sorcery (like) this? But sorcerers will not prosper."(1462) *

M. Pickthall (English)

Moses said: Speak ye (so) of the Truth when it hath come unto you? Is this magic? Now magicians thrive not.

Yûnus Suresi
78


قَالُوا

dediler


أَجِئْتَنَا

mi geldiniz?



لِتَلْفِتَنَا

bizi çevirmek için



عَمَّا

yoldan


وَجَدْنَا

bulduğumuz



عَلَيْهِ

üzerinde


آبَاءَنَا

atalarımızı



وَتَكُونَ

ve olması



لَكُمَا

ikiniz için



الْكِبْرِيَاءُ

büyüklüğün



فِي الْأَرْضِ

yeryüzünde



وَمَا

değiliz


نَحْنُ

biz


لَكُمَا

size


بِمُؤْمِنِينَ

iman edecek














Türkçe Transcript (*)

Kâlû eci/tenâ litelfitenâ ‘ammâ vecednâ ‘aleyhi âbâenâ vetekûne lekumâ-lkibriyâu fî-l-ardi vemâ nahnu lekumâ bimu/minîn(e)

Ali Bulaç Meali

Onlar: 'Siz ikiniz, bizi atalarımızı üzerinde bulduğumuz (yol)dan çevirmek ve yeryüzünde büyüklük sizin olsun diye mi bize geldiniz? Biz, sizin ikinize inanacak değiliz' dediler.

Edip Yüksel Meali

Dediler: "Sen, yeryüzünde büyüklük ikinize kalsın diye, atalarımızı üzerinde bulduğumuz şeyden bizi çevirmek için mi bize geldin? Biz size asla inanmayız."

Elmalılı Hamdi Yazır Meali

Dediler ki: "Sen bizi, atalarımızdan kalan yoldan çeviresin de yeryüzünde saltanat ikinizin olsun diye mi geldin? Biz ikinize de inanmayız".

Süleyman Ateş Meali

Dediler ki: "Sen bizi, babalarımızı üzerinde bulduğumuz şeyden çeviresin de yeryüzünde büyüklük yalnız ikinize kalsın diye mi geldin? Biz size inanacak değiliz!"

Yaşar Nuri Öztürk Meali

Dediler ki: "Sen bize, atalarımızı üzerinde bulduğumuz şeyden bizi çeviresin de bu toprakta devlet ve ululuk ikinizin olsun diye mi geldin? Biz, ikinize de inanmıyoruz."

Yusuf Ali (English)

They said: "Hast thou come to us to turn us away from the ways we found our fathers following,- in order that thou and thy brother may have greatness in the land?(1463) But not we shall believe in you!" *

M. Pickthall (English)

They said: Hast thou come unto us to pervert us from that (faith) in which we found our fathers, and that you two may own the place of greatness in the land? We will not believe you two.

Yûnus Suresi
79


وَقَالَ

dedi


فِرْعَوْنُ

Firavun


ائْتُونِي

bana getirin



بِكُلِّ

bütün


سَاحِرٍ

sihirbazları



عَلِيمٍ

bilgin






















Türkçe Transcript (*)

Vekâle fir’avnu-/tûnî bikulli sâhirin ‘alîm(in)

Ali Bulaç Meali

Firavun: 'Bana bütün bilgin büyücüleri getirin' dedi.

Edip Yüksel Meali

Firavun, "Tüm uzman büyücüleri bana getirin!," dedi.

Elmalılı Hamdi Yazır Meali

Firavun da: "Bana bütün bilgili sihirbazları toplayıp getirin!" dedi.

Süleyman Ateş Meali

Fir'avn: "Bana bütün bilgili büyücüleri getirin." dedi.

Yaşar Nuri Öztürk Meali

Firavun seslendi: "Tüm bilgin büyücüleri huzuruma getirin!"

Yusuf Ali (English)

Said Pharaoh: "Bring me every sorcerer well versed."

M. Pickthall (English)

And Pharaoh said: Bring every cunning wizard unto me.

Yûnus Suresi
80


فَلَمَّا جَاءَ

gelince


السَّحَرَةُ

Sihirbazlar



قَالَ

dedi


لَهُمْ

onlara


مُوسَىٰ

Musa


أَلْقُوا

atın


مَا أَنْتُمْ مُلْقُونَ

atacaklarınızı




















Türkçe Transcript (*)

Felemmâ câe-sseharatu kâle lehum mûsâ elkû mâ entum mulkûn(e)

Ali Bulaç Meali

Büyücüler geldiğinde Musa: 'Atacağınız şeyleri atın” dedi.

Edip Yüksel Meali

Büyücüler gelince, Musa onlara, "Ne atacaksanız atın!," dedi.

Elmalılı Hamdi Yazır Meali

Sihirbazlar gelince, Musa onlara: "Ortaya ne atacaksanız atın!" dedi.

Süleyman Ateş Meali

Büyücüler gelince Musa onlara: "Atacağınızı atın (hünerinizi gösterin)." dedi.

Yaşar Nuri Öztürk Meali

Büyücüler gelince, Mûsa onlara şöyle dedi: "Ortaya koyma gücünde olduğunuz şeyleri sergileyin."

Yusuf Ali (English)

When the sorcerers came, Moses said to them: "Throw ye what ye (wish) to throw!"

M. Pickthall (English)

And when the wizards came, Moses said unto them: Cast your cast!

Yûnus Suresi
81


فَلَمَّا أَلْقَوْا

attıklarında



قَالَ

dedi ki


مُوسَىٰ

Musa


مَا جِئْتُمْ بِهِ

sizin bu yaptığınız



السِّحْرُۖ

sihirdir


إِنَّ

şüphesiz


اللَّهَ

Allah


سَيُبْطِلُهُۖ

onu boşa çıkaracaktır



إِنَّ

şüphesiz


اللَّهَ

Allah


لَا يُصْلِحُ

düzeltmez



عَمَلَ

işlerini


الْمُفْسِدِينَ

bozguncuların




















Türkçe Transcript (*)

Felemmâ elkav kâle mûsâ mâ ci/tum bihi-ssihr(u)(s) inna(A)llâhe seyubtiluh(u)(s) inna(A)llâhe lâ yuslihu ‘amele-lmufsidîn(e)

Ali Bulaç Meali

Onlar atınca, Musa dedi ki: 'Sizlerin (ortaya) getirdiğiniz büyüdür. Doğrusu Allah onu geçersiz kılacaktır. Şüphesiz Allah, bozgunculuk çıkaranların işini düzeltmez.'

Edip Yüksel Meali

Onlar atınca, Musa: "Sizin bu getirdiğiniz bir büyüdür. ALLAH elbette onu boşa çıkaracaktır. ALLAH bozguncuların işlerini düzeltmez," dedi. *

Elmalılı Hamdi Yazır Meali

Onlar ortaya atınca Musa dedi ki, "Sizin yaptığınız şey sihirdir. Muhakkak ki, Allah onu iptal edecektir. Şüphe yok ki, Allah fesatçıların işlerini düze çıkarmaz."

Süleyman Ateş Meali

Onlar (iplerini ve değneklerini atınca) Musa; "Sizin getirdiğiniz şey, büyüdür, dedi. Allah, onu mutlaka boşa çıkaracaktır. Çünkü Allah bozguncuların işini düzeltmez!"

Yaşar Nuri Öztürk Meali

Onlar hünerlerini ortaya koyunca Mûsa dedi ki: "Sergilediğiniz şey büyüdür. Allah onu mutlaka hükümsüz kılacaktır. Çünkü Allah, bozguncuların işini düzgün yürütmez."

Yusuf Ali (English)

When they had had their throw,(1464) Moses said: "What ye have brought is sorcery: Allah will surely make it of no effect: for Allah prospereth not the work of those who make mischief. *


Yüklə 8,04 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   249   250   251   252   253   254   255   256   ...   260




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©muhaz.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin