Noam chomsky ile iKİ saat kışkırtan, düşündüren, şaşırtan bir röportaj



Yüklə 33,53 Kb.
tarix29.12.2017
ölçüsü33,53 Kb.
#36333



NOAM CHOMSKY İLE İKİ SAAT
Kışkırtan, düşündüren, şaşırtan bir röportaj...
Dünyanın en çok alıntı yapılan 10 kaynağından biri Noam Chomsky ile politik oyunlar, haksız kazançlar, medya, Üçüncü Dünya Ülkeleri ve küreselleşme üzerine...
Kitap adı: Noam Chomsky ile İki Saat

Röportaj: Denis Robert & Weronika Zarachowicz

Türkçesi: Işıl Bircan

Editör: Deniz Vural & Arzu Taşçıoğlu

Dizi: Dünya Politikası 1

ISBN: 975-8723-04-9

Boyut: 15,5 X 21,5 cm

Sayfa: 150

Fiyat: 7.500.000 TL
plan b yayınları

Basın-Basın-Basın-Basın-Basın-Basın-Basın-Basın-Basın-Basın-Basın-

Noam Chomsky ile iki saat
Ünlü dilbilimci, yazar ve isyankar düşünür Noam Chomsky'nin uygarlık tarihinde en çok alıntı yapılan 10 kaynaktan biri olduğunu biliyor muydunuz?
Chomsky kendisiyle yapılan bu röportajda diyor ki:

“Saygınlık nedir? Sicilya’ya gidin, bir mafya babasına bu soruyu sorun, size şöyle anlatacaktır: Birisi bir emre uymadığında ya da istenen parayı ödemediğinde parası alınmaz, öldürülür. Saygın olmak budur. Amerikalılar ve İngilizler de bu şekilde düşünüyor; dünyanın onlardan korkmasını ve şiddete başvurabileceklerini bilmesini istiyorlar.”


Noam Chomsky ile iki saat, Chomsky'nin uluslararası politik oyunlar, haksız kazançlar, medya, Üçüncü Dünya Ülkeleri ve küreselleşme üzerine düşüncelerini içeren, şaşırtan, kızdıran, düşündüren iki saatlik bir röportaj.
Noam Chomsky’yi okumak, onun üzerine konuşmak gerekir. Doğmakta olan bin yılın son yazarlarından ve yaşayan gerçek isyankar düşünürlerinden biri olduğunu kendimize ve diğerlerine söylemek gerekir.


Basın-Basın-Basın-Basın-Basın-Basın-Basın-Basın-Basın-Basın-Basın-

NOAM CHOMSKY KiMDiR?

Noam Chomsky, 1928 yılında Philadelphia'da dünyaya gelmiştir. Pensilvanya Üniversitesi'nde matematik ve felsefe eğitimi görerek Felsefe Doktoru ünvanı almasına rağmen, doktora çalışmalarının büyük bölümünü 1951-1955 yılları arasında Harvard Üniversitesi'nde tamamlamıştır. 1955 yılından beri Massachusetts Teknoloji Enstitüsü'nde ders veren Chomsky, profesör olarak görev yapmaktadır.
20. yüzyılın en önemli ve en etkili dil bilimcilerinden olan Noam Chomsky, dil eğitimini deneysel (ampirik) davranışsallığıyla Amerikan dilbilimine 1930'lu ve 40'lı yıllarda damgasını vuran Leonard Bloomfield ve dil alanında yaptığı çalışmalardan ziyade siyasi tutumuyla takdir ettiği Zellig Harris'den almıştır. Chomsky, dile yeni bir anlayış getirerek, dili özgürce kullanmanın ve yaratıcılığın edinilecek bir şey olmadığını, tam tersine insanda doğuştan var olan bir üstünlük olduğunu belirtmiştir. Chomsky dil formasyonu konusunda yapısalcı bir yaklaşım benimsemiştir. Bu yaklaşım dili incelerken dili kullanmanın, bir kültürün parçasıyken o kültürü incelemenin imkansızlığını kabul ve temsil eder.
Chomsky'nin ilk kitabı olan Sözdizimi Yapıları (Syntactic Structures) 1957 yılında yayımlanmıştır. Çağdaş yapısal dilbilimi kuramcılarının savundukları tezleri eleştiren bu kitap, o zamana kadar gelmiş dilbilim kuramlarının yeniden düşünülmesi gerektiğini ortaya koymuştur. 1960'lı yıllarda Amerika aleyhtarı olarak faal bir şekilde eylemlere

katılan Chomsky, Vietnam savaşına karşı yapılan gösteri ve yürüyüşlerde aktif görev aldı. O dönemde Amerika aleyhinde yazdığı yazılar tepki çekmesine rağmen, büyük kitleler tarafından tanınmasında etkili oldu.


1960'lı yılların ortalarında dilbilim üzerine yaptığı çalışmalarla yükselen bir değer olan Chomsky, Amerika'nın Vietnam savaşındaki tutumuna eleştirel bir yaklaşım getirmesi ve karşı çıkmasıyla çalışma arkadaşlarını bir hayli şaşırtmıştır. 1966 yılında yazdığı "Entelektüellerin Sorumluluğu" adlı denemesinde, "Birleşik Devletler, gücünü ve sınırsız denetimini mümkün olabildiği kadar genişletmeyi kendine hak görüyor" diyerek Amerika'nın Çinhindi'ndeki

politikasını eleştirmiştir. O dönemden başlayarak, dilbilim alanındaki çalışmalarını sürdürmekle birlikle, Birleşik Devletlerin dış politikasına ve medyaya eleştiri getiren en tanınmış aydınlardan biri haline gelen Chomsky,

Amerika'nın 1975 yılında Vietnam'dan çekilmesiyle birlikte kendini kitap ve makale yazmaya adadı. Bu dönemde verdiği tüm eserler değerli olmakla birlikte, aralarından bazıları özellikle dikkatleri çekti. 1979 yılında Edward Herman ile birlikte kaleme aldığı iki ciltlik İnsan Haklarının Siyasal Ekonomisi (The Political Economy of Human Rights) adlı kitabı Endonezya'nın Doğu Timor'a karşı yaptığı savaşa, Kamboçya'da Pol Pot'un yükselişine ve Latin

Amerika'daki kanlı diktatörlük rejimine Amerika'nın verdiği desteği ortaya koyuyordu. 1980'li yıllarda da Amerika'nın dış politikasını kıyasıya eleştiren eserler vermeye devam eden Chomsky, Birleşik Devletler ordusunun Haiti ve Bosna'ya yaptığı çıkartmaları ve Birleşmiş Milletlerin Bosna'ya karşı uyguladığı silah ambargosunu da eleştirmiştir.


Anarşistlerin büyük bir bölümünün direkt müdahalenin anarşist politikacılar tarafından uygulanabilecek tek yöntem olduğunu savunmasına rağmen, Chomsky anarşizmin siyasi felsefesinin belirli bir takım politik taktikler dikte ettiğine inanmamaktadır. Amerikan Demokratik Sosyalistleri'nin bir üyesi olan Chomsky bu görüşünü şöyle savunmaktadır: "En basit anarşik fikir, bir otoritenin yasallığını ispat etmesidir. Eğer yasallığını ispat edemiyorsa, elenmelidir. Bazen bir otorite sistemi kendini haklı çıkartabilir. Ancak haklı çıkartamazsa ve yeterli derece önemliyse bunun altını kazımanız gerekir. Bu tamamen o andaki koşullara bağlıdır. Anarşizmin içinde size nasıl ilerleyeceğinizi söyleyen bir şey yoktur."
Chomsky, 80'lerden itibaren iletişim teknolojilerinin gelişmesiyle medya alanına daha çok eğilmeye başlar. 1988'de Edward S. Herman'la birlikte yazdığı Medya Halka Nasıl Evet Dedirtir: Kitle iletişim Araçlarının Ekonomi Politiği adlı kitabı yayımlar. Chomsky, bu tarihten itibaren Antimedya hareketin en önemli temsilcilerinden biri haline gelir. Massachusetts, Pennsylvania, Georgetown, Buenos Aires, McGill, Cambridge, Rovira Virgili, Tarragona, Columbia, West Ontario, Toronto, Harvard, Calcutta, Pisa üniversitelerinden onursal ödüller alan Noam Chomsky, Amerikan Sanat ve Bilim Akademisi ve Ulusal Bilim Akademisi başta olmak üzere ABD'de ve yurtdışında birçok başka meslek örgütünün ve kurumun da üyesidir. Prof. Chomsky, Amerikan Psikoloji Derneği'nin Seçkin Bilimsel Katkılar Ödülü, Temel Bilimlerde Kyoto Ödülü, Helmholtz Madalyası, Dorothy Eldridge Barış Ödülü, Bilişim dalındaki Ben Franklin madalyası gibi ödüllerin de sahibidir.


Noam Chomsky İle İki Saat (Alıntılar)
Aslında entelektüellerin binlerce yıldır süregelen görevi, insanları pasif, itaatkar, cahil ve güdümlü hale getirmektir. XIX. yüzyılın Amerikalı büyük deneme yazarı ve filozofu Ralph Waldo Emerson, eğitim programlarını yorumlarken: Halkı öyle bir eğitmeliyiz ki gırtlağımıza sarılmasın,” demişti. Başka bir deyişle, “onu öyle pasif hale getirelim ki bize karşı çıkmasın.” Ve birçok alanda aydınların temel işlevi bundan ibarettir. Elbette istisnalar vardır. Ancak genelde bu gözlem geçerlidir.”
“Amerika Birleşik Devletleri hangi hakla tarım ürününü beğenmediği bir ülkeye askeri saldırılar düzenleyip biyolojik savaş açar? Hele de çiftçiler kendilerine dayatılan neo-liberal politika yüzünden bu tür bir üretime yöneltilmişlerse! Asya’da her yıl binlerce insan ABD’de üretilen ölümcül maddeler yüzünden ölüyor. Bu durum Çin’e, Kuzey Carolina’daki tütün ekim alanlarını bombalama hakkı verir mi?”
Bir insanı kutsallaştırdınız mı, örgütlü din alanına girersiniz. Ve Marksizm’de bu böyle oldu; Marx’ın, tapınılmayı bekleyen bir tanrı kisvesine büründüğü bir dine dönüştü bu doktrin. Fransa’da yetmişli yıllarda olduğu gibi, bu durumu değiştirme zamanı geldiğinde de insanlar kendilerini saygısızlık etmiş gibi hissettiler. Bu, Marx’ın on dokuzuncu yüzyıl toplumu için ilginç şeyler söylediği ya da daha genel konularda daha kalıcı fikirler ürettiği gerçeğini reddetmek demek değildir. Fikirler geçerli iken onları kabul etmek, gerektiğinde onları değiştirmek ya da bir şeyler eklemek ve yanlış ya da kullanılamaz hale geldiklerinde de bir kenara koymak gerekir. Kimin fikri olursa olsun...
“Amerikalılara kaç Vietnamlının öldüğünü sorarsanız, ortalama yüz bin kişi derler. Eğer bugün Almanlar soykırımda üç yüz bin Yahudinin öldürüldüğünü düşünüyorlarsa, kendi kendimize Almanya’da bir sorun olduğunu söyleyebilir ve kibarca ifade etmek gerekirse propaganda sistemleri üzerine sorular sorabiliriz. Ama konu ABD ve Vietnam olunca, bu ne ilgi çeker, ne de kaygı uyandırır.”
Saygınlık nedir? Sicilya’ya gidin, bir mafya babasına bu soruyu sorun, size şöyle anlatacaktır: Birisi bir emre uymadığında ya da istenen parayı ödemediğinde parası alınmaz, öldürülür. Saygın olmak budur. Amerikalılar ve İngilizler de bu şekilde düşünüyor; dünyanın onlardan korkmasını ve şiddete başvurabileceklerini bilmesini istiyorlar.”
“Kimse dünya ekonomisinin gerçekten neye bağlı olarak işlediğini bilemez. Finans piyasalarına açıklama getirmek için ortaya konan ekonomik modeller hemen her yıl değişmektedir. Olaylar onları tek tek çürütmektedir. Herkes bu alanda teorinin olmadığını biliyor.”
Yüklə 33,53 Kb.

Dostları ilə paylaş:




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©muhaz.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin