209
GİRİŞ
XVIII. yüzyılın ikinci yarısından itibaren İslâm âlemi,
siyaset ve iktisat başta
olmak üzere hemen hemen her sahada bir gerileme süreci içerisine girdi. İlim
ve fikir sahasında ilk asırların dinamizmi kaybolmuş, taklitçi bir anlayış
zihinlere hâkim olmuştu. Olumsuz gidişatı durdurmak, Müslümanları ve
onların siyasal iktidarlarını tarihteki ihtişamlı dönemlerine
geri döndürmek,
yani Müslümanlığı, Müslümanları ve onların kurumlarını ihya ve ıslah etmek
için dönemin bazı ilim ve fikir adamları siyasal
ve entelektüel faaliyetler
içerisine girdiler. Bazı faaliyetler şahsi olmaktan çıktı ve 20. yüzyılda İslâm
dünyasının düşünce ve siyasetinde hayli etkili olan organize hareketlere
dönüştü. Fakat bunların hepsi aynı özelliklere sahip değildi. Bir kısmı
Müslümanlığın geleneksel mirasına tutundu ve yenilenmeye mesafeli durdu.
Bir kısmı ise geleneği ciddi biçimde sorguladı, hatta
reddetti ve modern bir
reformculuğa girişti. Bazı akım ve hareketler ise bu iki tarz arasını
bağdaştırıcı bir çizgi geliştirdi. Söz konusu çağdaş akımlar, hareketler ve
diğer oluşumlar bu ünitemizin konularını oluşturmaktadır.
İslâm’ın ilk yüzyılında
önce siyasi, fikri ya da dini cemaatler olarak
beliren ve sonraki yüzyıllarda mezhepleşen Hâriciyye, Mu‘tezile,
Mürcie gibi
oluşumlar da ihya ve ıslah amaçlı olarak ortaya çıkmışlardı. İslâm Mezhepleri
Tarihi disiplini, tarihte teşekkül etmiş bu gibi mezhepler yanında çağdaş akım
ve oluşumların takibini yapmak suretiyle hem İslâm düşüncesinin gelişimini
izlemekte hem de günümüz Müslümanlarının sosyal ve
siyasi gerçekliklerini
görünür ve anlaşılır kılmayı amaç edinmektedir.
Dostları ilə paylaş: