T. C. Adnan menderes üNİversitesi sosyal biLİmler enstiTÜSÜ İŞletme anabiLİm dali


Küçük ve Orta Ölçekli Tarıma Dayalı Sanayi İşletmeleri



Yüklə 3,81 Mb.
səhifə16/58
tarix29.07.2018
ölçüsü3,81 Mb.
#62247
1   ...   12   13   14   15   16   17   18   19   ...   58

6. Küçük ve Orta Ölçekli Tarıma Dayalı Sanayi İşletmeleri


Bu alt bölümde, önceki bölümlerde genel olarak küçük ve orta ölçekli işletmeler konusu üzerinde durulmasına karşın, çalışmada yer alan örnek işletmelerin tarıma dayalı sanayi sektöründe faaliyet gösterenler arasından seçilmesi nedeniyle konuyla bağlantının daha yerinde kurulması için tarıma dayalı sanayi sektörü hakkında bazı bilgilere yer verilmesi düşünülmüştür.

Bu bağlamda tarıma dayalı sanayi kavramı tanımlanmış, Türkiye’de tarıma dayalı sanayinin gelişimi ve tarımsal üretim üzerine etkileri üzerinde durulmuş ve tarıma dayalı sanayi işletmelerinin genel özellikleri hakkında kısaca bilgi verilmiştir.


6.1. Tarıma Dayalı Sanayi Kavramı


Bir ülkenin ekonomisi üç ana sektörden oluşmaktadır. Bunlar tarım, sanayi ve hizmet sektörleridir. Ekonomik kalkınma ve gelişmeden söz edilebilmesi, bu üç sektörün dengeli bir tarzda gelişmesi ile mümkündür.

Tarım sektörünün gelişmesi için tarıma dayalı sanayinin geliştirilmesine mutlaka gerek vardır. Kimyevi gübre, tarımsal mücadele maddeleri, makine, akaryakıt gibi bir çok tarıma bağlı sanayi ürünü olmadan tarım sektöründe gelişmeden söz edilemez. Sanayi ürünlerine talep oluşturan tarım sektöründe üretilen ürünlerin tüketiciye ulaşabilmesi için, ekimden hasata, depolama, işleme ve paketleme gibi bir çok kademede yine sayısız sanayi dallarının varlığına gereksinme vardır. Görüldüğü gibi ekonomik kalkınma, gelişme bir bütündür. Ekonomik gelişme zincirinin halkalarını oluşturan üç ana sektörün de birlikte gelişme göstermesi gerekmektedir. Aksi takdirde kalkınma ve gelişmede hedeflere ulaşılamaz.

Tüm gelişmiş ülkelerde sanayi, ekonomik bir sektör olarak önemli bir paya sahiptir. Bunun yanında hizmet sektörü de büyüklüğünü korumaktadır. Ancak bu ülkelerde tarım sektörünün de geliştiği ve ileri bir düzeyde olduğu görülmektedir.

Sanayi sektörü, madencilik, imalat sanayi, enerji, gaz ve su sanayi gibi alt sektörlerden oluşmaktadır. Tarıma dayalı sanayi işletmelerinin yer aldığı imalat sanayini ise tüketim malı üreten sanayiler, ara malı üreten sanayiler ve yatırım malı üreten sanayiler oluşturmaktadır.

Ülkelerin sahip oldukları tabii kaynakları, nüfus miktarları ve girişimci kabiliyetleri onların ekonomik yapılarında çeşitli sektörlerin farklı oranlarda yer almasını gerektirmektedir. Ülkelerin kalkınma çabaları da bu bileşimi zaman içinde değiştirmektedir (Kızıloğlu, 1998: 83-90).

Hammaddesini tarım sektöründen alan işletmelere “Tarıma Dayalı Sanayi İşletmeleri” veya “Tarımsal Sanayi İşletmeleri” denilmektedir. Bu işletmeler tarım kesiminden girdi talebinde bulunmaktadırlar. Hammaddesini tarımdan alan, şeker fabrikaları, iplik fabrikaları, meyve suyu fabrikaları gibi işletmeler tarımsal sanayi işletmeleridirler. Bunları kısaca tarımdan girdi alan ve tarıma girdi veren işletmeler olarak tanımlamak mümkündür (Gürler vd.,1991: 6).

Tarıma dayalı sanayi işletmelerinin (tarımsal sanayi işletmelerinin) yerini daha iyi belirleyebilmek için imalat sanayinin yapısını ortaya koymak gerekebilir. Bu açıdan bakıldığında imalat sanayi;


  • tüketim malı üreten,

  • ara malı üreten ve

  • yatırım malı üreten sanayiler olmak üzere üç esas gruba ayrılabilir.

Tarıma dayalı sanayi işletmeleri, tüketim malı ve ara malı üreten sanayi sektörleri içerisinde yer alırlar.

6.2. Türkiye’de Tarıma Dayalı Sanayinin Gelişimi Ve Tarımsal Üretim Üzerine Etkileri



1970’li yıllardan itibaren gelişimi hızlı bir artış gösteren tarıma dayalı sanayinin özellikle dışsatımda önemli gelişmeler sağladığı gözlenmekte, buna bağlı olarak bu sanayi dalının gereksinim duyduğu hammaddelerin üreticisi durumunda olan üreticilerin de daha yoğun olarak tarım girdisi talep eden ve tarımı daha modern tekniklerle yapar duruma geldikleri anlaşılmaktadır.

Bu haliyle tarım ve tarıma dayalı sanayi birbirlerini tamamlayan bir bütünü oluşturmakta, bu sanayi dalı yarattığı talep ile tarım üreticisini üretim konusunda motive ederken, çiftçiler de ortaya çıkan yoğun hammadde talebini karşılayabilmek amacıyla tarıma girdi sağlayan sanayi dalından önemli ölçüde mal talep etmektedirler. Bu etkileşimlerin her üç kesim üzerinde de harekete geçirici olumlu etkileri olacağı bir gerçektir.

Tarıma dayalı sanayi, 1990 yılı değerlerine göre imalat sanayi işyerlerinin yüzde 46’sı, çalışanların yüzde 48’i ve yaratılan katma değerin yüzde 32’sini oluşturmaktadır. Tarıma dayalı sanayinin gelişmesine paralel olarak 1970 ile 1990 arasındaki dönemde süt, et, meyve-sebze, tahıl, endüstri bitkileri gibi anamaddelerin üretimi iki ila beş kat arasında artış göstermiştir (Çetin, uludag.edu.tr, 2003).

6.3. Tarıma Dayalı Sanayi İşletmelerinin Genel Özellikleri


Tarımsal sanayi işletmeleri, kuruluş yeri, üretim faktörlerinin tedariki, organizasyon şekli, üretim yapısı ve pazarlanması gibi konularda diğer işletmelerden farklılık gösterir.

Tarıma dayalı sanayi işletmelerini diğer sanayi işletmelerinden ayıran başlıca özellikler şöyle sıralanabilir.



  • Tarımsal sanayi işletmeleri, hammaddelerini tarım sektöründen aldıkları için tarımın yaygın bir şekilde yapıldığı bölgelerde toplanmışlardır. Bu nedenle kuruluş yeri olarak bazı sanayi işletmelerine göre daha seçicidirler. Nitekim bu işletmeler, Türkiye’de daha çok Ege ve Çukurova bölgelerinde yoğunlaşmışlardır. Örneğin, pamuk tarımının yaygın olduğu Çukurova’da çırçır fabrikaları, yağ bitkileri tarımının yaygın olarak yapıldığı Marmara ve Trakya bölgelerinde ham ve rafine bitkisel yağ ve margarin fabrikaları, zeytin ve incir üretimin yoğun olduğu Aydın ilinde de zeytinyağı ve incir işletmeleri fazla sayıdadır.

  • Tarımsal sanayi işletmeleri hammadde bakımından tarıma dayalı oldukları için, tarımda görülen üretim peryoditisine uyum sağlamak durumundadırlar. Yani bu işletmelerin bir kısmının üretimleri belli dönemlere dayanmaktadır. Bu kurala en iyi örnek şeker fabrikaları gösterilebilir. Şeker fabrikalarında üretim kampanya süresi, şeker pancarı hasatı ile başlamakta ve yaklaşık altı ay kadar devam etmektedir. Yaz aylarında şeker pancarı hammaddesi bulunmadığı için bu aylarda şeker üretimi mümkün olamamaktadır.

  • Tarımsal sanayi işletmelerinde bazı yıllarda düşük kapasite ile çalışılmaktadır. Tarımsal üretimin biyolojik güce dayanması ve ekolojik koşullardan etkilenmesi nedeniyle hammadde tedariki yapılamadığı yıllarda buna bağlı faaliyet gösteren tarımsal sanayi işletmeleri düşük kapasite veya sıfır kapasite ile çalışmak durumundadır.

  • Bazı tarımsal ürünlerin depolanması ve muhafazasının ekonomik veya başka nedenlerle mümkün olmadığı ve/veya çok kısa bir süre muhafaza edilebildiği göz önüne alınırsa tarımsal sanayi işletmelerinin hammadde tedariki bakımından diğer sanayi işletmelerine göre daha büyük zorluklarla karşı karşıya oldukları söylenebilir. Bu durum ise üretim maliyetlerini, miktarını ve periyodunu yakından etkilemektedir.

  • Tarımsal sanayi işletmeleri genelde küçük ölçekli işletmelerdir. Bu işletmelerde aile işgücü ve öz sermaye oranı diğer sanayi işletmelerine göre daha yüksektir (Gürler vd., 1991: 8).

Yüklə 3,81 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   12   13   14   15   16   17   18   19   ...   58




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©muhaz.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin