T. C. İStanbul 16. AĞIr ceza mahkemesi (cmk 250. Maddesi İle görevli) dosya no


Bu bağlamda sanıkların iletişim tespit tutanaklarına bakıldığında



Yüklə 6,09 Mb.
səhifə42/79
tarix29.10.2017
ölçüsü6,09 Mb.
#20885
1   ...   38   39   40   41   42   43   44   45   ...   79

Bu bağlamda sanıkların iletişim tespit tutanaklarına bakıldığında;
09.05.2011 günü Saat:22.34’de Mecnun Otyakmaz’ı, Zeki Mazlum’un aradığı görüşme(tape:1173);

Zeki: “Bu telefonum benim son telefonum bi daha aramayacağım haberiniz olsun”, Mecnun: “Daha yeni rahata ermişim ya”, Zeki: “Kadıköy’e gelecektik dedim bakayım dışardaysan görüşelim”, Mecnun: “Ondan sonraki hafta geliyorsun Sivas’a pazartesiden itibaren Sivas’ta duruyorsun olan her şeye şahit oluyorsun,... kabul etmem yani Trabzon’da hakkımda dedikodu çıkartmasınlar herkesi her şeyi kayıt ol, herkese kapım açık zaten Rıza, Rıza hocaya teslim etmişim takımı o da Beşiktaşlı zaten”,

Söz konusu görüşme bir bütün olarak değerlendirildiğinde teşvik konusunu düşündüren bir konuşmanın yer almadığı anlaşılmaktadır. Ancak tanışıklıkları önceye dayalı olduğu anlaşılan Mecnun'un, Zeki Mazlum'dan, Fenerbahçe ile oynayacakları son maça ilişkin olarak hakkında dedikodu çıkmaması için Trabzonlular'ı da maça davet edeceğini, teknik anlamda bir şeye karışmadığını, zira takımı Rıza Hoca'ya emanet ettiğini söylemektedir.

12.05.2011 günü saat:12.59'da Sadri Şener'i, M. A. /Zeki Mazlum’un aradığı görüşme(tape:3645);

M: "Kapalı mı telefonun başkanım, ulaşamayanlar görüşmek için, Zeki bir görüşmek istiyor sizinle", Sadri: "Tamam görüşürüm ne para mı lazım", M: "Birkaç konu var, o Zeki biliyorsun para her zaman onun şeyidir", telefonu Zeki'ye veriyor, Zeki: "Para durumunuz var mı başkanım", Sadri: "Var tabi bir sürü para var, bunu mu söyleyecektin", Zeki: "Yok başkanım bir şeyler söyleyecektim de bu arada bunu da sıkıştırayım dedim araya", Sadri: "Öbürünü de söyle söyle hemen problem değil", Zeki: "Telefonla olmaz başkanım yarın bende maç sabahı Trabzon’dayım bir araya gelir söylerim ben", Sadri: "Belki birini senin ekiplerden birine koyacağım bir memur, daha net değil de söylerim haber veririm sana",

Söz konusu konuşmada sanıklar Sadri Şener ve Zeki Mazlum aleyhine değerlendirilebilecek konuşmanın Zeki tarafından "Para durumunuz var mı başkanım" sorusuna, S. Şener'in "Var tabi bir sürü para var, bunu mu söyleyecektin" şekline karşılık vermesi devamında buna ilişkin bir konuşmanın geçmemesidir.

Zeki Mazlum'un, Sadri Şener ile yaptığı bu görüşmeden birkaç saat sonra, 12.05.2011 günü saat:16.27’de Mecnun Otyakmaz’ın, Zeki Mazlum’u aradığı görüşme(tape:1174);

Mecnun: “Ofiste oturuyorum misafirler var”, Zeki: “Gelsek bizde, misafir olma şansımız olur mu?”, Mecnun: “Olur ne demek ya her türlü”, Zeki: “Golden plazaydı demi orası”, Mecnun’un onayladığı.

Bu görüşme ile Zeki Mazlum'un, Sadri Şener'den paraya ilişkin olarak aldığı "Var tabi bir sürü para var" karşılığı üzerine Mecnun Otyakmaz ile görüşmek istediği üzerine söz konusu bu görüşmede Sivasspor başkanı olan sanık Mecnun'a teşvik suretiyle şike teklifinde bulunacağı akla gelebilecektir.

Nitekim Mecnun Otyakmaz, Zeki Mazlum'un görüşmek amacıyla kendisine geleceğini aşağıdaki görüşme ile Fenerbahçe ile olan bağını bildiği Ali Kıratlı'ya bildirmektedir.

12.05.2011 günü saat:16.30’da Ali Kıratlı'nın, Mecnun Odyakmaz'ı aradığı görüşme(tape:2536);

Mecnun: "Zekiler Mekiler gelecek şimdi, Trabzonlular peşimde", Ali: "Zeki, aradı bugün beni, Semih’i diyor bi ayar yapabilir misin Fener istemezse konuşalım, iyi dedim baktım çok hiçbir şey yokmuş gibi konuştu bende konuştum... ben gelmeyim şimdi onlar konuşur monuşur sen de rahat edemem de",

19.05.2011 günü saat:20.59’da Zeki Mazlum’u Mecnun Otyakmaz’ın aradığı görüşmede(tape:3820);

Mecnun: " Ya ah be abicim bana diyorsun ki bir şey olsa diyorsun bir şey olsa diyorsun yapacak biziz hiç bir numara yok bunlar da diyorsun ta buraya geliyorlar elden he bir liraya geliyorlar tam canlı", Zeki: " Bence yok ", Mecnun: " Ya Allah Allah ya benim topçularım yalan söylüyor", Zeki: " Bence yok ben sana bir şey söyleyeyim mi onu yapacak adam adam yok Trabzon da ben ben sana diyeyim bak ", Mecnun: " Ya ah be abi ya boş verin ya nerde yok her türlü cinliğin içinde var Trabzon da bu işi yapacak adam mı yok ya olur mu öyle şey ", Zeki: " Oraya kadar geldiler diyorsun ", Mecnun: " Ya ya ikimiz de safız ha valla safız sen bakma herkesi kendimiz gibi biliyoruz buraya kadar geliyorlar başkan bizi duyarsa si..r diyorlar hadi abicim diyorlar biz zaten çıkıcaz oynayacağız yürü git diyorlar", Zeki: " Bak bu işlerden kulübün harbi haberi yoktur ben sana diyeyim dışardan belki olur ", Mecnun: " Nasıl nasıl dışardan kulübün haberi yoktur ya ", Zeki: " Vallahi yoktur diyorum sana ya bana inanmıyorsun ", Mecnun: " Fahri, Fahri görevliler var yani bu fahri görevliler kulübe hiç haber vermeden kulübüm zarara uğramasın benim de çok param var 1 milyon Dolar'ım var götüreyim ha bunu Sivas'a vereyim diye diyorlar ", Zeki: " Ha şimdi var ya ben sana bir şey söyleyeyim Trabzonlu iş adamları 5 milyon dolar verir vallahi hele Ak Parti teşkilatı Trabzon şampiyon olsun diye Trabzonlu Ak parti teşkilatı karşı neyse bilmiyorum zannetmiyorum ama sen öyle diyorsan öyledir ", Mecnun: " Öyle diyorum da bana da topçularım öyle diyor, Ben ben hoş ben şahit olmadım bana teklif edilmedi ama topçularıma edilmiş ya abi isim isim isteme bizden dediler, böyle bir şey oldu biz de gönderdik dediler ",

Söz konusu görüşmede Mecnun Otyakmaz, Zeki Mazlum'a; Fenerbahçe ile yapacakları maça ilişkin olarak Trabzonspor lehine bir kısım insanların gelerek futbolcularına teşvik amacıyla şike teklifinde bulunduğunu iletmektedir. Zeki Mazlum ise bunun üzerine, Trabzon'da bu işi yapacak adamın olmadığını söylerken, konuşmanın devamında Mecnun Otyakmaz, kendisine böyle bir teklifin gelmediğini ancak futbolcularından duyduğunu, kulübün bilgisi dışında kimsenin böyle bir işe girişmeyeceğini dile getirmektedir. Bunun üzerine Zeki Mazlum, böyle bir durumun olabileceğini yani kulübün dışında da olabileceğini belirtirken Trabzonlu iş adamlarının ve hele hele Trabzon ak Parti il teşkilatının Trabzon'un şampiyon olması için 5 milyon Dolar dahi verebileceğini belirtmektedir.

Söz konusu telefon görüşmesine bütünüyle bakıldığında hiçbir yerinde, 22.05.2011 tarihinde oynanan Sivasspor- Fenerbahçe müsabakasında teşvik suretiyle şike suçundan haklarında dava bulunan Sadri Şener ve Zeki Mazlum'un, teşvik vaadinde veya teklifinde bulunduğundan söz edilmemektedir.

Sanık Zeki Mazlum bu suça ilişkin savunmasında özetle; karşılaşma öncesinde Fenerbahçe takımından bazı kişilerin Sivasspor takımına şike teklifinde bulundukları şeklinde duyum aldığını, bu sebeple Mecnun Otyakmaz'ın ofisine gittiğini ve bu konuyu görüştüğünü, karşılaşmayla ilgili teşvik pirimi teklif etmediğini, Mecnun Otyakmaz'ın kendisini arayarak bazı şahısların Trabzonspor adına teşvik pirimi verdiklerini söylediğini ancak isim vermediğini söylediğini, kendisinin de bu şahısların Trabzonsporlu yöneticiler olamayacağını Trabzonsporlu bazı işadamları olabileceğini söylediğini, beyan etmiştir.

Sadri Şener bu suça ilişkin savunmasında özetle; bu maçta kendilerinden kimsenin teşvik girişiminde bulunabileceğini düşünmediğini, zira Sivas'ın hem başkanı, hem 2. Başkanının Fenerbahçe kongre üyesi olduğunu, bu insanlar ile Fenerbahçe'yi yenmeleri için teşvik amaçlı görüşmenin manasız olduğunu, Sivasspor yönetimine kimseyi teşvik amaçlı göndermediğini, birileri gitmiş ise kendisinin bundan haberdar olmadığını, Zeki Mazlum'un Trabzon'daki tek güvenlik şirketinin sahibi olup Avni Aker Stadı'nın özel güvenlik işini yaptığını, kendisine ile yaptığı görüşmenin yaptığına işe ilişkin para alacağı olduğunu beyan etmiştir.

Mecnun Otyakmaz bu olaya ilişkin beyanında; Fenerbahçe maçından 3 gün önce muhtemelen bu görüşmenin yapıldığı gün Mehmet Yıldız yanına geldiğini, kendisine, "Bana isim sorma başkanım Trabzon'dan birileri gelmiş, bizim arkadaşlara teşvik teklif etmişler kabul ederseniz parayı alıp gelelim demişler, bizim çocuklarda biz çıkacağız topumuzu oynayacağız, böyle bir şeyi kabul edemeyiz, başkan duyarsa çok kötü olur, teşvik pirimi vaadiyle gelen şahısta Sivas’tan ayrılmış, rakam 1 Milyonmuş " dediğini beyan etmiş, olaya ilişkin doğrudan bilgi sahibi olmadığını bildirmiştir.

Mehmet Yıldız ise bu olaya ilişkin beyanında; Mecnun Otyakmaz'ın ifadesinde belirttiği şekilde kendisi ile konuşmadığını, ancak maçtan 3 gün önce Mecnun'un yanına gittiğini ve soyunma odasında Trabzonspor’dan teşvik pirimi teklifi geldiğine yönelik konuşmaların olduğunu duyduğunu, bu konuşmaları kimin yaptığını hatırlamadığını, Mecnun Otyakmaz'a olayı bu şekilde aktardığını, konuşması sırasında teklifin miktarı ya da herhangi bir isim geçmediğini, beyan etmiştir.



Sadri Şener’in; Zeki Mazlum üzerinden, Sivasspor Kulübü Başkanı Mecnun Otyakmaz’a ulaşarak teşvik girişimlerinde bulunduğu iddiasını destekleyen hiçbir telefon görüşmesi vs. delil bulunmamaktadır.

Şu hale göre, sanıklar Sadri Şener ve Zeki Mazlum’un, suçlamayı reddeden savunmalarının aksine yüklenen suçtan cezalandırılmalarına yeter her türlü şüpheden uzak kesin ve inandırıcı kanıtlara ulaşılamadığından beraatlerine karar vermek gerekmiştir.


17.04.2011 GÜNÜ OYNANAN TRABZONSPOR – BURSASPOR MÜSABAKASINDA TEŞVİK PİRİMİ VAADİ
Spor Toto Süper Lig 2010-2011 sezonunun 29. haftasına gelindiğinde; Trabzonspor’un 66 puanla birincisi sırada, Fenerbahçe’nin ise 64 puanla ikinci sırada bulunmaktadır.
Fenerbahçe’nin şampiyonluğa giden yolda tek rakibi olan Trabzonspor’un puan kaybetmesini sağlamak amacıyla sanık Aziz Yıldırım liderliğindeki suç örgütünün, 29. haftada oynanacak Trabzonspor – Bursaspor müsabakanın sonucunu etkilemeye yönelik olarak örgüt üyesi sanıklar İlhan Yüksel Ekşioğlu ve Alaeddin Yıldırım eliyle ve birbirleriyle irtibatlı şekilde iki farklı koldan teşvik primi vererek Trabzonspor karşısında iyi bir oyun sergilemeleri için faaliyete geçmişlerdir.
Bu bağlamda sanıkların, tevşik anlaşmasının varlığına işaret eden iletişim tespit tutanaklarına bakıldığında;
05.04.2011 günü saat:16.17’de İlhan Yüksel Ekşioğlu, Ali Kıratlı’yı aramış ve aralarında (tape:2276);

İlhan : Bursa’daki taşocağındaki işçilerden bir iki tane getirebilir misin buraya bugün

Ali : Benim kardeşim var,

İlhan : Arkadaşların vardı ha…onu getirebilir misin buraya,

Ali : Almak için mi…yoksa öbür bahsettiğim konu için mi,

İlhan : İkisini de konuşuruz… ama esas bahsettiğimiz konu için,

Ali : Ama önden öyle girmek lazım…konuşayım arayayım mı seni,

İlhan : Çok çok acil ha bu çok acil yani,

Ali : Ben eve mi getireceğim senin,

İlhan : Gizli tabi eve geleceksin eve,

Şeklinde görüşme gerçekleşmiştir.
Söz konusu görüşmede Sanık İ. Yüksel Ekşioğlu, Ali Kıratlı’dan “Bursa’daki taşocağındaki işçiler” şeklinde şifreli olarak Bursaspor’da oynayan teşvik anlaşmasına muhatap olabilecek birkaç tane futbolcu getirmesini istemektedir. Bu şifreli talebi derhal algılayan sanık A. Kıratlı, benim kardeşim var diyerek, “almak için mi…yoksa öbür bahsettiğim konu için mi” şeklinde karşılık vermekte, İ. Y. Ekşioğlu “..esas bahsettiğimiz konu için” sözüyle esasen transfer amaçlı değil, daha önce kararlaştırılan teşvik amaçlı olarak çok acil aramasını ve gizli şekilde eve getirmesini istemektedir.
A.Kıratlı, aldığı bu talimat üzerine görüşmenin sonlanmasının hemen ardından saat 16.19’da cep telefonundan Bursaspor futbolcusu (TAŞOCAĞINDAKİ İŞÇİ) Sercan Yıldırım’ı aramış (tape:2277) ancak ulaşamayınca, konunun çok acil olduğunun söyleyen İ.Y. Ekşioğlu’na da bu durumu saat:16.27’de (tape:2278) iletmiştir. Bu telefon ile aralarında;

İlhan : Onun arkadaşı olur mu arkadaşı,

Ali : O var ya her zamanki ekürisi,

İlhan : Hah işte o esas o lazım ha

Ali :Ya bilmiyorum oda ..söylerim ben,

İlhan : İşte yani haberin olsun yani çıkınca alo yap bana..

Şeklinde görüşme gerçekleşmiştir.

Bu görüşmenin içeriği de yine asıl amacın transfer olmadığını göstermektedir.

Aynı gün 18.20’de İ.Y Ekşioğlu’nun, Ali Kıratlı’yı aradığı (tape:2279) görüşme için Fenerbahçe’nin Dereağzı tesislerine acil olarak gelmesini istediği, gerçekleşen bu buluşmanın akabinde saat:20.07’de Ali Kıratlı’nın, Sercan Yıldırım’ı aradığı(tape:2285) ve aralarında,

Sercan : Abi ne haber aramışsın idmandaydım ya…geldin mi Bursa’da mısın,

Ali : Yok İstanbul’dayım…ne diyecektim sana doğum günü sürprizi yapacağım gelecek misin İstanbul’a falan,

Sercan : Haftaya geliyorum,

Ali : Yok lan bugün falan gelemeyeceksin değil mi gece mece,

Sercan : Yok abi işte Cuma’ya bizim maç o yüzden Cuma günü maçımı yapacağım abi sonra 2 gün tatil,

Ali : İyi o zaman Cumartesi akşamı İstanbul’dayız o zamanyanıma gel işim var tamam mı oğlum,

Sercan : Tamam abim benim çok sağol teşekkür ederim,

Şeklinde görüşme geçtiği sabittir.

Ali Kıratlı, İ.Ekşioğlu ile yaptığı telefon görüşmesinden sonra işin aciliyeti nedeniyle 08.04.2011 tarihinde Cuma günü Medical Park Antalyaspor ile lig müsabakası oynayacak olan Sercan’dan hemen geceleyin gelmesini istemekte, olumsuz cevap alması üzerine maç sonrası Cumartesi günü buluşmak üzere anlaşmaktadırlar.


İ.Y. Ekşioğlu’nun Ali Kıratlı üzerinden, Bursasporlu futbolculara ulaşma çabası yanında Alaeddin Yıldırım da Fenerbahçe Kulübü’nde Brezilyalı futbolcuların tercümanlığını yapan sanık Samet Güzel aracılığı ile bir dönem kendi takımlarında forma giyen Gökçek Vederson’a ulaşma çabası içerisindedir.

Bu bağlamda:

Alaeddin Yıldırım’ın 06.04.2011 günü saat:10.58’de Samet Güzel’i aramış (tape:1679) ve aralarında;

Alaeddin:Sametciğim sen nasılsın günaydın canım,...o arkadaş ile konuştun mu,

Samet :Konuştum arkadaş ile konuştum,..olumlu olumlu,

Alaeddin:Olumlu ben şimdi söylemiyorum,..sen hiç bir şey söyleme Samandıra’ya geleceğim Samandıra’da konuşacağız,.., tamam olumlu ise konuşuruz,

Samet :Tamam olumlu, olumlu

Şeklinde konuşma geçmiştir.

Bilahare savunmalarda da belirtildiği üzere söz konusu “arkadaş”ın Gökçek Vederson olduğu sabittir. Sanık Samet Güzel yönüyle önem arz eden ve üzerinde durulması gereken konu, Alaeddin Yıldırım’ın “sen hiçbir şey söyleme” sözünden de anlaşıldığı üzere, konunun içeriğinden adı geçen sanığın haberdar olduğudur. Zira teşvik hususunun detayına Samet’in girmesini istememektedir.
Aynı gün saat :12.22’de Alaeddin Yıldırım, İlhan Ekşioğlu’nu aramakta(tape:2439) ve aralarında;

Alaeddin:Çok çalışıyorum haberin olsun,

İlhan :Dün dediğin zaten süper bir şeydi,

Alaeddin:Doğrumuymuş,

İlhan : Senin şeyle ilgili dediğin bu çingenelerle ilgili dediğin,..onu getirtiyorsun değil mi,

Alaeddin: Yalnız pazara geliyor,..bir şey daha söyleyeyim o şey var ya dün gittik ya birisi ile konuştuk seninle ...o tamam o iş,…vallaha uçurtma lan uçurtma hepsi,

İlhan: “Ben diyorum ya bu var ya bu para var ya bu para çok önemli ya”,

Şeklinde konuşma geçmektedir. Bu görüşmeden de anlaşılacağı üzere İ.Y Ekşioğlu bir diğer taraftan Alaeddin Yıldırım’ın gayreti ile Bursasporlu futbolculara (Çingene diye söylediği Wederson) ulaşılma çabasını bilmekte ve bilgisini almakta, şike ve teşvik faaliyetlerinde paranın önemini vurgulamaktadır.


10.04.2011 günü saat:14.15’de Alaeddin Yıldırım’ı arayan (tape:1680)Samet Güzel;

Samet :Şimdi çocuk şimdi bana bir mesaj attı bugün gelemeyeceğini söyledi,..ben de şey dedim ama geleceğin kesin net bir zaman söyle ki en kısa zamanda görüşelim dedim o da dedi ki yarın 1 buçuk 2 gibi İstanbul’dayım dedi,


Alaeddin: Sen deki bana 5’te şuraya gel ben geleyim,..sakin bir yere tamam mı,

Samet : Tamam,

Şeklindeki görüşme ile Vederson’un durumu ile ilgili olarak Alaeddin Yıldırım’a bilgi vermektedir.
Sanıklar Alaeddin Yıldırım ve Samet Güzel arasında yaşanan ve aşağıda belirtilen;

10.04.2011 günü saat:21.43’de Alaeddin Yıldırım’ın Samet Güzel’i aradığı görüşme(tape:1681);

…Samet: “Çocuk yarın 1-2 gibi geliyor,..1 ile 2 arası burada olacak” , Alaeddin: “Yarın saat 1’de konuşalım seninle”,


11.04.2011 günü saat:11.41’de Alaeddin Yıldırım’a, Samet Güzel’in mesaj attığı(tape:1682);

“Gunaydin Ali Bey. arkadas 13:00 te burda olcak” yazdığı,


11.04.2011 günü saat:13.08’de Alaeddin Yıldırım’a, Samet Güzel’in mesaj attığı;

“En gec saat 16 te yola cikmis olmasi gerekiyormus.” yazdığı. (tape:1684)



11.04.2011 günü saat :13.09’da Alaeddin Yıldırım’ın, Samet’e attığı mesajda(tape:2443);

“Bana büroya getirebilir misin küçükyalıya 2 3 da” yazdığı.


11.04.2011 günü saat:13.10’da Alaeddin Yıldırım’a, Samet Güzel’in mesaj attığı(tape:1685);

“Getiririm. Yalniz yeri bilmiyorum adrese ihtiyacim var” yazdığı.


11.04.2011 günü saat:13.12’de Alaeddin Yıldırım’ın, Samet Güzel’e mesaj attığı(tape:1686);

“5180305 buket hnm dan adresi ltf al” yazdığı.


11.04.2011 günü saat :13.13’de Alaeddin Yıldırım’a, Samet’in mesaj attığı(tape:2444);

Samet: “mdir. Arkadasla bulusup geliyorum%” yazdığı.


11.04.2011 günü saat:13.13’de Alaeddin Yıldırım’a, Samet Güzel’in mesaj attığı(tape:1687);

“Bekliyorum sahil yolunda” yazdığı .

Şeklindeki yoğun telefon ve mesaj trafiğinden anlaşıldığı üzere, sanık Samet Güzel’in Bursasporlu futbolcu Vederson ile Fenerbahçeli yönetici Alaeddin Yıldırım’ı bir araya getirme çabası izaha mahal bırakmayacak açıklıktadır.
Samet Güzel tarafından, Vederson’un getirildiği bilgisini alan ve buluşma yerini kararlaştıran Alaeddin Yıldırım durumu hemen İ.Y. Ekşioğlu’na telefonla 11.04.2011 günü saat:13.24’te (tape:2034) bildirmektedir. Bu görüşmede geçen;

Alaeddin Yıldırım : ... 2 buçukta benim büroya benim bi misafir geliyor hani biliyorsun ya,…bi misafir geliyor işte anla işte o sana getirecek herhalde tamam mı abi ya sen de gelsen de...konuşalım ya şununla ya,

İlhan Ekşioğlu : Neyi kim olduğunu tam anlamadım ama,

A.Y. : Şey ya bizim eski senin eski şeyin ya evin orada oturuyordu ya eski ev..,

İ.Y.E. : Senin ağzın var ya hepten yamulmuş,

A.Y. :(gülerek)Ben adamla adamla konuşamayacağım... gel ya gel işte gel gel,..ama hemen gel ha bak ben yoldayım 2 buçukta bende adam, 3’te de gidiyormuş,..anladın mı kim olduğunu”,

İ.Y.E :Anlamadım,

A.Y :YA ANLA İŞTE KARDEŞİM İŞTE BU İ..NELERDEN İŞTE,..ZEKİ MÜREN,

İ.Y.E :Zeki,

A.Y :Haydi öptüm seni bay bay.

Şeklindeki diyalogdan da anlaşıldığı üzere Alaeddin Yıldırım, Vederson’un görüşmek üzere geldiğini şifreli şekilde (bi misafir geliyor hani biliyorsun ya, bizim eski senin eski şeyin ya evin orada oturuyordu ya eski ev, işte kardeşim işte bu i..nelerden işte,..Zeki Müren ) İ.Y. Ekşioğlu’na anlatmakta ve fakat adı geçen sanık bir türlü anlamamaktadır.
Alaeddin Yıldırım’ın şifreli sözlerinden bir şey anlamayan İ.Y. Ekşioğlu 11.04.2011 günü saat:13.29’da Alaeddin Yıldırım’ı aramaktadır. tape:2035);

İlhan :Ya kafayı yiyeceğim ha anlamadım ki bir bok.

Alaeddin:Ya bizim Vederson ha,…sen gelme o zaman tamam mı...değil mi

Şeklindeki görüşme ile gelen kişinin Vederson olduğu İ.Y. Ekşioğlu tarafından da anlaşılmaktadır.


Gökçek Vederson’un kullandığı (5433200807) telefonun 11.04.2011 günü saat:11: 26 ile 13:57 arası Samet Güzel’in kullandığı 5333254244 nolu telefonla 20 kez karşılıklı irtibatlı oldukları,

Gökçek Vederson’un kullandığı (5433200807) telefonun 11.04.2011 günü yapılan baz incelemesinde; 11.04.2011 günü saat:11:40’a kadar Bursa ve Yalova’da sinyal verdikten sonra saat:12:54 ile 17:51 arası İstanbul’da sinyal verdiği, saat:18:00’den sonra sırasıyla Yalova ve Bursa’da sinyal verdiği tespit edilmiştir.

Şu hale göre telefon görüşmelerine konu Alaeddin Yıldırım, Samet Güzel ve Gökçek Vederson buluşması 11.04.2011 tarihinde gerçekleşmiştir.


11.04.2011 tarihinde Gökçek Vederson ile yapılan görüşmenin ardından, Samet Güzel ile görüşen Alaeddin Yıldırım, 15.04.2011 günü saat:16.34’de, (tape:1689)

Samet Güzel : Bir haber gelmedi herhangi bir şey söylemedi o yüzden aramadım ben,

Alaeddin Yıldırım: Peki hiç konuştun mu onunla,

Samet : Yok ama isterseniz konuşurum,.., tamam bir halini hatırını sorayım..

Şeklindeki görüşmeyle adı geçen futbolcu ile irtibatın maç gününe kadar sürdürülmesini istemektedir.

Devamındaki telefon görüşmelerinde;

16.04.2011 günü saat:17.37’de Alaeddin Yıldırım’a, Samet Güzel’in mesaj attığı;

“Ali Bey konusalim. Arkadastan haber var” yazdığı. (tape:1690)


16.04.2011 günü saat:19.58’de Alaeddin Yıldırım’ın Samet Güzel’i aradığı görüşme(tape:1691);

Alaeddin: Benimle şeyli konuş tamam mı anlat,

Samet : Tabi, tabi şimdi ben arkadaşım ile konuştum.

Sanık Alaeddin Yıldırım “Benimle şeyli konuş tamam mı anlat” derken, telefonların dinlenildiğinden duyulan endişe nedeniyle Samet’in de şifreli olarak konuşmasını istediği anlaşılmaktadır ve sonrasında,


16.04.2011 günü saat:22.20’de (tape:1694) Alaeddin Yıldırım’ın, Samet Güzel’i aradığı görüşme;

Samet :Arkadaşım ile konuştum (Gökçek Vederson ile yaptığı görüşmeyi aktardığı) arkadaşım da onun yanında olan arkadaşları ile konuşmuş 3 kişilermiş böyle,..3 kişi ondan sonra konuşmuş yani hiç bir sıkıntı yok diyor şu anda hiç bir problem yok diyor, konuştuğumuzdan farklı hiç bir şey yok her şey yolunda diyor,

Alaeddin : Bu 9 numara da var mı onun içinde (Bursaspor takımında 9 numaralı formayı Sercan Yıldırım giyiyor),

Samet :Yok yok onların içinde o yok, onların içinde o yok,

Alaeddin :Tamam iyi, umutlu mu
Samet : İçlerinden çıkmayacağız diyor yani öyle diyor

Alaeddin :Tamam sen deki pazar sabah Ali bey seni bekliyor,

Samet :Tamam, tamam

Alaeddin :Yarın sabah yine konuşalım

Samet :Tamam, tamam

Alaeddin :...bekliyorum de İstanbul’a tamam mı,

Samet :Tamam, tamam

Şeklinde sonuçlandığı anlaşılmaktadır.
Sanık Alaeddin’in “Bu 9 numara da var mı onun içinde” sözü ile sorduğu ve Samet’in de “Yok yok onların içinde o yok, onların içinde o yok” şeklinde karşılık verdiği Sercan Yıldırım, 17.04.2011 tarihinde oynanan müsabakada yine 9 numaralı forması ile yedek kadroda yer almış, Bursaspor’un üç oyuncu değişikliği hakkını kullanmasına rağmen oyuna dahil olmamıştır.
Görüşme içeriğinden de anlaşıldığı üzere 17.04.2011 pazar günü tarihinde oynanacak Trabzonspor-Bursaspor müsabakası sonrasında, sanık Alaeddin Yıldırım, Samet Güzel’den, varılan teşvik anlaşmasının gereği olarak Gökçek Vederson’u beklediğini iletmektedir. Sanık Samet’in Alaeddin’e, “konuştuğumuzdan farklı hiç bir şey yok her şey yolunda diyor” sözünden, Vederson ile Alaeddin Yıldırım arasında 11.04.2011 tarihinde gerçekleşen görüşmede teşvik anlaşmasının sağlandığı anlaşılmaktadır. Eğer bu görüşmede, Vederson tarafından, yapılan teşvik teklifi kabul edilmemiş olsaydı, sanık Alaeddin’in müsabaka öncesinde Samet’i arayıp anlaşmanın takibini yapması söz konusu olmazdı. Sanık Vederson’un bu konuya ilişkin aşamalardaki çelişkili savunmaları da değerlendirildiğinde, teşvik teklifini kabul ettiği sabittir.
Sanıklar ve özellikle Aziz Yıldırım, Vederson ile görüşülmesinin nedeninin, kulüpten olan alacağı ile ilgili olduğunu, oyuncularından temiz kâğıdı almayan kulüplerin Avrupa’ya katılma hakkını kaybettiğini ve kulüplere verilen lisansları kaybettiğini, oyuncuların da ne kadar para kopartabilirsem düşüncesinin peşinde olduklarını savunmaktadırlar.
Fenerbahçe Spor Kulübü’nün, İstanbul Emniyet Müdürlüğü’ne yazdığı 26.08.2011 tarih ve 807 sayılı yazı içeriğine göre, Gökçek Vederson’a olan borcun 18.950 USD olduğunu ve bu miktar ödeme yapılarak borçlarının kapatılması ve borçlarının bulunmadığına dair bir yazı alınmasının kulüp lisansı için gerekli olduğu bildirilmesine ve bu hususun kulüp için çok önemli olduğunun savunmalarda ısrarla vurgulanmasına karşın, ne ilginçtir ki Trabzonspor-Bursaspor müsabakasının oynandığı 17.04.2011 tarihinden sonra ilgili futbolcu ile olan irtibat birden kesilmektedir.
Sanık Gökçek Vederson duruşmadaki savunmasında, “ben de tam olarak ne ile ilgili görüşeceğimi bilemediğim için oraya çağırdılar, O görüşmede daha çok genel günlük yaşantılar, hayatın nasıl geçiyor, Bursa’ya alıştın mı, Bursa’yı seviyor musun, öyle şeyler görüşüldü. Alacağımın da daha ileriki dönemde ödeneceği söylendi. O günkü görüşmede herhangi bir miktar konuşmadık sadece günlük yaşantımızın nasıl olduğunu söyledik. O gün herhangi bir imza atmadım” şeklide beyanda bulunmuştur. Alacaklarını ödemek için çağrılan futbolcu ile bu konu ile ilgili görüşülmemiş olması savunmaların gerçek dışı olduğunu göstermektedir.

Bu savunma ayrıca birçok boyutuyla da inandırıcılıktan yoksundur.



Şöyleki:

Yüklə 6,09 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   38   39   40   41   42   43   44   45   ...   79




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©muhaz.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin