Ubeyy’e Hadis Uydurma İsnadı
Bir grup müfessir, Ubeyy b. Ka’b’ın Allah Rasülü’nden (s.a.a) Kur’an’ın her bir suresini okumanın fazileti hakkında rivayet ettiği bir hadisi aktarmıştır.643
Bazı kitaplarda şöyle denmektedir:
Kur’an surelerini okumanın faziletine dair Ubeyy’den bir hadis nakledilmektedir. Birisi ona sordu: “Nasıl oluyor da sadece siz bu hadisi Allah Rasülü’nden (s.a.a) rivayet ediyorsunuz ve sizden başka hiçkimse bunu rivayet etmiyor?” Dedi ki: “İşin gerçeği ben bu hadisi Allah rızası için uydurdum.” Dediler ki: “Nasıl uydurdun?” Cevap verdi: “Sohbetlerde insanların oturup cahiliye döneminin olaylarını ve efsanelerini anlattığını, cahiliye şiirleri okuduğunu ve vakitlerini böyle boş işlerle geçirdiklerini gördüm. Bunun üzerine ben de bu beyhude iş yerine insanları Kur’an tilavetine yönlendirmek için bu rivayeti uydurdum ve Peygamber’e isnat ettim.”644
Bu cümle, Ubeyy b. Ka’b’ın insanları Kur’an tilavetine teşvik etmek bu hadisi uydurduğunu vehmetmektedir. Eğer böyle olsaydı Ubeyy’in güvenilirliği ve rivayetlerinin itibarı sorgulanırdı. Fakat bu konuda yapılan araştırma ve incelemelerden Ubeyy b. Ka’b’tan böyle bir söz nakledilmediği anlaşılmaktadır. Ubeyy’in bu hadisi hakkında başka birinden böyle bir söz aktarılmıştır. Eğer rivayet sahihse bu hadisin Ubeyy b. Ka’b’ın dilinden uydurulduğu ve ona iftira edildiği sabit olmuş demektir. Bu sebeple sözkonusu rivayet Ubeyy b. Ka’b’ın güvenilirlik ve itibarına halel getirmez, sadece bu hadisi itibarsızlaştırır. Gerçi böyle bir hadisin uydurulup uydurulmadığı da belli değildir.
Bu iddianın açıklığa kavuşturulması için aşağıdaki incelemeye başvurulabilir:
İbn Cevzi el-Mevzuat kitabında bu hadisi iki tarikle zikrettikten sonra “... Surelerin faziletleriyle ilgili bu hadis hiç şüphesiz uydurmadır.” demiş ve uydurma olduğuna dair şu gerekçelere dayanmıştır:
1. Birinci tarike göre bu, Darekutni’nin “Reddedilmiş biridir” dediği Bedii’nin hadisidir. İkinci tarikte, İbn Cennan’ın “Hadisi reddedilmiştir. Muttakilerin hadisine benzemeyen münkerleri nakletmiştir” dediği Muhled b. Abdulvahid vardır. Her ikisi de bu hadisin Ali b. Zeyd’den nakledildiğinde ittifak etmiştir. Oysa Ahmed ve Yahya şöyle demiştir: “Ali b. Zeyd hiçbir şeydir (güvenilir bir şahıs değildir).”
2. Bu hadis, Kur’an’ın her bir suresi için Allah Rasülü’nün (s.a.a) üslubuna uymayan galiz ve kaba bir dille o sureye uygun bir sevaptan bahsetmiştir.
3. İbn Mübarek’in şöyle dediği nakledilmiştir: “Bu hadisi zındıkların uydurduğunu sanıyorum.”
4. Müemmil’den şöyle nakledilmiştir: Bu hadisi nakledenleri takip ettim. Nihayet Abadan’da sufi cemaatinde bir şeyhe ulaştım. Dedi ki: “İnsanların Kur’an’dan uzaklaştığını gördük. Bunun üzerine kalplerini Kur’an’a yöneltebilmek için bu hadisi uydurduk.”645
Nevevi el-Takrib’te bu hadisi uydurma rivayetler arasında zikretmiştir. Suyuti bunun şerhinde, İbn Cevzi’nin Müemmil’den naklettiği aynı rivayete yer vermiş ve şöyle demiştir: “İbn Cevzi bu hadisin afetini Bezi’ ve Muhled’den bilene dek bu şeyhin adından haberdar değildim. Galiba bu ikisinden biri bu hadisi uydurmuş ve diğeri de çalmış. Yahut her ikisi onu bahse konu şeyhten çalmış.”646
Şehid-i Sani Diraye’de, Mamekani de Mikbas’ta bu hadisin uydurulduğunun delili olarak Müemmil rivayetini “Müemmil’den rivayet edilmiştir” cümlesiyle zikretmişlerdir.647
Dolayısıyla ne İbn Cevzi, ne Suyuti, ne de başkaları Ubeyy b. Ka’b’ı Kur’an surelerini okumanın faziletine dair hadis uydurmakla itham etmiştir. Söyledikleri, Ubeyy b. Ka’b’tan nakledilmiş bir hadisin uydurma olduğudur. Bu da Ubeyy b. Ka’b’ın güvenilirliğine zarar vermez. Ama ondan Kur’an surelerinin faziletlerine dair nakledilmiş hadisin sahih bir senedi yoksa bile burada ifade edilenler, hadisin uydurma olduğunu ispatlamak için yeterli değildir. Çünkü Müemmil’den nakledilen rivayetin güvenilir bir senedi yoktur ve onunla Ubeyy hadisinin uydurma olduğu ispatlanmaz. Bezi’ veya Bedi’nin reddedilmesi ve Muhled’den de hadis alınmaması648 onların hadisinin uydurma olduğunun dayanakları arasındadır. Onların Ubeyy hadisinin senedinde yeralmasının sözkonusu hadisin uydurma olduğunun delili olmayacağı, çünkü Tabersi’nin Mecme’de naklettiği senedde bu iki kişiden hiçbiri bulunmamasına ilaveten, galiz ve kaba üslubu nedeniyle bu hadisin kesin biçimde yalan olduğu ve Allah Rasülü’nün (s.a.a) böyle bir üslup kullanmayacağı iddiadan öteye geçemez. Dolayısıyla Ubeyy’den nakledilmiş hadisin doğruluğu ve ondan gelmiş olması bu delille inkar edilemez. Eğer bir kimse “men belağa”649 rivayetlerine dayanarak Kur’an surelerini Ubeyy hadisinde beyan edilmiş ödül umuduyla okursa sahih “men belağa” rivayetlerinin650 delaletiyle o ödüller ona verilecektir.
Dostları ilə paylaş: |