Veille media


Ali Nesin: Nişanyan apar topar Buca cezaevine nakledildi!



Yüklə 350,35 Kb.
səhifə4/5
tarix03.04.2018
ölçüsü350,35 Kb.
#46367
1   2   3   4   5

Ali Nesin: Nişanyan apar topar Buca cezaevine nakledildi!

Sevan Nişanyan kapalı cezaevine sürüldü…

HRANT KASPARYAN / DEMOKRAT HABER


Yazar, turizmci Sevan Nişanyan tutuklu bulunduğu Torbalı Açık Cezaevi’nden Buca Kapalı Cezaevi’ne sürgün edildi. Nişanyan hakkında, Torbalı Cezaevi’ndeki bir gardiyanın hırsızlık yaptığını yazdığı yazısı gerekçe gösterilerek soruşturma açılmıştı. Dün sorguya alınan Nişanyan, bir saat ifade verdikten sonra akşam saatlerinde Buca Kapalı Ceza İnfaz Kurumu’na sevk edildi.

Nişanyan’ın cezası az olanların tutulduğu ve koşulları daha esnek olan Torbalı Açık Cezaevi’nden Buca Kapalı Cezaevi’ne sevk edilmesi sürgün ve cezalandırma anlamına geliyor.

BU BİR SKANDALDIR”

Nişanyan’ın kapalı cezaevine nakledilmesi aydınlar tarafından da tepkiyle karşılandı. Kararın bir skandal olduğunu belirten Nesin Vakfı Başkanı Ali Nesin, “Sevan Nişanyan apar topar Buca kapalı cezaevine nakledildi. ‘Suçu’, kredi kartını çalan gardiyanı ifşa etmek. Bu bir skandaldır” dedi.



KAMPANYA ÇAĞRISI

Nesin, “Sevan Nişanyan üzerindeki baskı ve kısıtlamalar kaldırılmalıdır” başlığıyla internet üzerinde başlatılan imza kampanyasını Sevan Nişanyan’ın facebook sayfasında paylaşarak katılım için çağrıda bulundu.

“Kaçak yapılar ve çarpık kentleşme cehennemi olan ülkemizde Şirince’yi bir turizm ve kültür cenneti haline getiren Nişanyan’a verilen ceza haksız ve utanç vericidir” ifadelerinin yer aldığı kampanyayla, Sevan Nişanyan’ın fikir, çalışma ve araştırma özgürlüğüne engel olmaya yönelik tüm kısıtlama ceza ve baskıların derhal kaldırılması talep ediliyor.

NİŞANYAN’IN DURUMUNDAN ENDİŞELİYİZ”

Nişanyan’ın Torbalı Açık Cezaevi’nde kötü muameleyle karşı karşıya bırakıldığını belirten yazar Sait Çetinoğlu şunları söyledi: “Devletimiz tüm bu kargaşada Sevan Nişanyan ile ilgilenmeyi de ihmal etmiyor. Dün ifadesi alınan Sevan Nişanyan, kapalı cezaevine ‘sürgün’ edilmiştir. Sevan Nişanyan’ın durumundan endişeliyiz. Torbalı Açık Cezaevi, tarihe, bu ülkeye bunca değer katmış bir aydına yaptıkları kötü muamele ile zihinlere kaydoldu. Biz onların adına utanıyoruz.”

İzmir’in Şirince köyündeki kendi arazisi üzerine inşa ettiği 40 metrekarelik bir yapı gerekçesiyle iki yıl hapis cezasına çarptırılmıştı. Kararın Yargıtay tarafından onaylanmasının ardından Torbalı Açık Cezaevi’ne teslim olan Nişanyan 19 Şubat 2014’te gazeteci Hasan Cemal’e yazdığı mektupta, açık cezaevinde bulunmasına rağmen ayrımcı uygulamalara maruz kaldığını ifade etmişti.



http://www.demokrathaber.net/guncel/ali-nesin-nisanyan-apar-topar-buca-cezaevine-nakledildi-h28895.html

'Ötekinin ötekisi' Müslüman Ermeniler

Türkiye'de pek kimse varlıklarından haberdar değil. Kendileri bile geçmişlerini yeni öğreniyor. Müslüman Ermeniler yaşadıklarını anlattı. Hem Hristiyanlar hem de Müslümanlar tarafından ötekileştirilmekten yakındılar.


Türkiye onların varlığını yeni duyuyor. 1915 yılındaki trajik olaylardan kurtulduktan sonra Anadolu'da kaldılar.Yaşamlarını sürdürebilmek için Müslüman oldular. Ama yıllarca çocuklarına bile geçmişlerini anlatmadılar. Çok azı evde kapalı kapılar ardında Ermeni kültürünü yaşadı. Bugün çoğunluğu Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgesi'nde yaşıyor, Türkçe ve Kürtçe konuşuyorlar.

Çoğu aslen Ermeni olduğunu yeni öğreniyor. Aralarında 12 Eylül'de gözaltına alınınca geçmişini askerden duyan da var, babasını kaybettikten sonra Nüfus Memurluğu'nda öğrenen de. Kimi eski imam, kimi emekli öğretmen. 

Aradan 99 yıl geçtikten sonra, üçüncü nesil arasında vaftiz olup Hristiyanlığa geçenler oluyor. Ama onlar da din değiştirdiklerini saklıyor. Öyle ki bazıları hem Cuma namazına, hem pazar günü ayin olmasa bile gizlice kiliseye gidiyor. Çoğu Ermenistan'ı görmek istiyor.

Ötekileştirilmekten, yaşadıkları yerlerde toplumsal baskı görmekten şikayetçiler. Hristiyan Ermeniler tarafından dışlandıklarını, Müslümanların ise kendilerine 'dönme' ya da 'gavur' dediğini söylüyorlar. 

Al Jazeera, çeşitli illerden gelen, farklı kuşaklardan, değişik görüşlerden Müslüman Ermenilerle Diyarbakır'da görüştü. Evlerinde pişirdikleri yemeklerle, Surp Giragos Ermeni Kilisesi’nin avlusunu doldurdular. Kendi hikayelerini anlattılar.
Gümüş, Ermeni kökenli ünlü ABD’li yazarWilliam Saroyan’a benzerliği nedeniyle çevresinde onun ismiyle de anılıyor.


Medreseye gitti, imamlık yaptı

Hadi Gümüş, 1952 Adıyaman doğumlu. Ermeni kökenli ünlü ABD’li yazar William Saroyan’a benzerliği nedeniyle çevresinde onun ismiyle de anılıyor. 

Kur'an-ı Kerim'i iki buçuk ayda hatmeden, medrese eğitimi gören Gümüş, bugünkü durumunu "İsa’yı terk ettik, Muhammed'le de tanışmadan öleceğiz" diye tanımlıyor. Çocukken arkadaşlarının kendisini ‘gavur’, dönme’ diye çağırdığını, o yıllarda bu tanımlamalara bir  anlam veremediğini söyleyen Gümüş, Ermeni olduğunu, 1980 askeri darbesinde gözaltına alındığında öğrenmiş. 

"Ailem koyu Müslüman'dı. Bizlere dini vecibelerimizi en iyi şekilde yerine getirmemiz için baskı yapıyorlardı.  Babam Müslüman bir din adamıydı. 22 yıl medrese hayatım oldu, beş yıl imamlık yaptım. Biz kraldan çok kralcı olmaya çalıştık. Üç şey üzerinden konuşulmasını solcu görüşüm nedeniyle hiç sevmezdim, hâlâ da sevmem. Bunlar din, dil ve ırk. Beni gözaltına aldıklarında ‘Dönme, senin Ermeni olduğunu biliyoruz, konuş' dediler. 'Hayır biz Müslümanız, Ermeni değiliz' dedim fakat benimle dalga geçtiler. Bir yandan Ermeni olduğum gerçeğiyle yüzyüze geldim, diğer yandan bu kimlik beni örgüt suçlamasından kurtardı."

Hadi Gümüş, Ermeni olduğu ortaya çıkınca hem sevdiği kadını hem de çok sevdiği mesleği öğretmenliği kaybettiğini söyledi. Ailesinin geçmişini araştırdığı için kendi ablasından bile baskı gördüğünü gözyaşları içinde anlattı.  



"Bana Ermenilerin gaddar, zalim, arkadan vuran insanlar olduğu öğretildi. Gerçek kimliğimi öğrendiğimde, 'Peki ben şimdi bunların hepsi miyim?' diye sordum kendime. Fakat bu travmayı çabuk aştım. Kimliğimi araştırdıkça Ermeniliğin utanılacak değil övünülecek bir şey olduğunu gördüm. Ailem baskı yaptı, ablam ‘Sen bizim şerefimizle oynadın, kızlarım evde kalacak’ dedi. Aşık olduğum kadın, kimliğim nedeniyle ‘Seni çok seviyorum ama…’ deyince ondan ayrılmak zorunda kaldım. Milli Eğitim Bakanlığı, 'Ermeni kökenlidir, Atatürk İlke ve İnkılaplarına bağlı kalamaz' dedi, çok sevdiğim mesleğime devam edemedim."


Yazar William Saroyan’ın sözlerine atıfta bulunan Gümüş, "İstesek de istemesek de biz Ermeniyiz" dedi. Hem Müslüman hem de Hristiyan Ermeniler tarafından sürekli dışlanmaktan yakındı, Ermenilere seslendi. 

"Bizi anlamak için bizim yaşadıklarımızı yaşamanız gerekir. Ben öleyim mi Müslüman mı olayım? Ya ölümü ya Müslümanlığı tercih edecektim. Benim Ermeniliğime siz mi, Patrikhane mi, yoksa yüz yıldır en büyük acılara maruz kalan ben mi karar vereceğim. ‘Keşkeler’ olmasaydı, bu yaşananlar hiç olmasaydı, biz ‘keşke’lere mahkum kaldık, Allah kimseye yaşatmasın."

Müslüman olmasına karşın zamanının büyük bölümünü kilise avlusunda geçirdiğini söyleyen Hadi Gümüş, "Kültürümü burada algılamaya çalışıyorum. Burası bana huzur veriyor" diye konuştu. Artık Müslümanlığın gereklerini de yerine getirmediğini söyledi. Gümüş, Hristiyan Ermeni ayinini çok merak ettiğini anlattı.  

"Öldüğünüzde Müslüman mı yoksa Hristiyan geleneklerine göre gömülmek istersiniz?" sorusuna ise "Beni Hristiyan olarak gömecek biri yok ki. Tanrı katında vereceğim en büyük hesaplardan biri de bu olacak. Ben kimim, ben neyim" diye cevap verdi. 

Gümüş, 1915 olayları içinse, "Acıların en büyüğünü çekmiş olan bizler söylüyoruz; kanı kanla yıkamamalıyız, gelecek için mücadele etmeliyiz" dedi.



'Bozulmuş yoğurt muamelesi yapıyorlar'

Vaftiz olmaya hazırlanan 34 yaşındaki Mustafa, güvenlik kaygısı ve aile baskısı yüzünden soyadını vermek istemedi. Rüyasına giren dedesi sayesinde Ermeni olduğunu öğrendiğini anlattı. 



"Dedem rüyamda 'Benim yeşil kitabımı bul' dedi. Rüyadan çok etkilendim, aileme sordum. Önce böyle bir kitap olmadığını söylediler. Fakat ısrarım üzerine birkaç ay sonra kitabı bana verdiler. Ermeniceydi, okuyamadım. Sonradan onun bir İncil olduğunu öğrendim. Kitabın her sayfasına dedem aile bireyleriyle ilgili notlar almıştı. Gerçek adının Stepan olduğunu da oradan öğrendim."

Mustafa'ya göre, İstanbul'daki Ermeniler kendilerini dışlıyor, diyasporadakiler de Türkiye’ye karşı siyasi malzeme yapıyor. 



"Bizlere bir yandan bozulmuş yoğurt gibi davranıp dışlıyorlar. Camiye girsem Müslümanlar arkamda namaz kılmıyor, Ermeniler bana sahip çıkmıyor. Ötekinin de ötekisiyim. Hristiyan Ermeniler ellerinde imkanları, okulları, kitapları varken onlara sahip çıkmıyor. Ben büyük mücadelelerle Ermeniceyi, kültürümü, müziğimi öğrendim. Sorarım kim daha az ya da daha çok Ermeni"

Mustafa, 1915 olaylarından sonra hayata küsen Ermeni etnomüzikolog Gomidas’ın müzikleri üzerine çalışıyor. Bir Ermeni ile evlenmek, çocuklarını da Hristiyan olarak yetişitirmek istiyor.


Babasının adını öldüğünde öğrendi

Emekli İngilizce Öğretmeni Rahime Karakaş, Elazığ’ın Harput ilçesinden. Ermeni olduğunu, babasının ölümünden sonra nüfus kayıtlarından öğrendiğini söyledi. 



"Babamın gerçek adının Sarkis olduğunu nüfus kayıtlarında gördüm. Gerçek isminin üzeri çizilmişti. Bu gerçeği öğrenince babama kimliğimizi gizlediği için çok kızdım. Mezarına gitmiyorum, gidemiyorum."

Karakaş da benzer şikayetleri dile detirdi. "Kürtler sosyalist geçinip bizi eziyor, Ermeniler Müslümanlaştığımız için bize sahip çıkmıyor peki biz ne yapalım?" dedi.

Abdülgaffur Türkay, Diyarbakır Surp Giragos Kilisesi’ne hala bir papaz atananamış olmasından yakındı.


Yıllar sonra vaftiz oldu

Abdülgaffur Türkay, vaftiz olup Ohannes adını almış. Nüfus cüzdanındaki din hanesinde de artık Hristiyan yazıyor. Türkay, Diyarbakır’daki Surp Giragos Ermeni Kilisesi’nin yönetim kurulunda. Müslüman Ermenilerin birbirlerini çok iyi tanıdığını, Doğu ve Güneydoğu Anadolu’da binlerce Müslüman Ermeni olduğunu söyledi. Evliliklerin birbirleri arasında gerçekleştiğini anlattı. Türkay da toplumsal bakıyla karşı karşıya olduklarını söyledi.



"Biz gerçek kimliğimizi gizlesek de onlar bize kim olduğumuzu unutturmuyorlar. Biz kılıç artıklarıyız. 100 yıldır öylesine büyük bir asimilasyon yaşıyoruz ki dilimi, dinimi, kültürümüzü bilmiyorum. Herşeye silbaştan başlıyorum"

Türkay, Diyarbakır Surp Giragos Kilisesi’ne hala bir papaz atananamış olmasından yakındı ama "Patrikhanenin de kabahati yok. Çünkü İstanbul'daki kiliselerde bile ayin yapacak papaz yok. Çünkü Türkiye’de ruhani yetiştirebileceğimiz bir kurum yok" dedi.



Genç kuşak temkinli

Yaşları daha genç olan Müslüman Ermeniler ise yine güvenlik ve gelecek kaygısıyla kimliklerinin saklı tutulmasını istedi. Diyarbakırlı 22 yaşındaki F.A. beş vakit namaz kıldığını fakat pazar günleri de kiliseye gittiğini söyledi. "Camide arkamda namaz kılmıyorlar. Çünkü biz ne kadar gizlersem gizleyeyim, kim olduğumuzu biliyorlar" dedi. F.A. "Sakal bıraktım, elimde Kur'an ile geziyorum. Beni kendileri gibi sansınlar istiyorum. Aksi taktirde evlenemem, aile kuramam. Yaşamı bana zindan ederler" diye de ekledi.

Şırnak’tan gelen Halide’yse 19 yaşında. Başörtüsü takıyor, "Biz Elhamdüllah Müslümanız" diyor. Halide, Ermeni kimliğiyle ilgili ise "Ne olduğumun, kim olduğumun farkındayım. Fakat bu gerçeği bir yandan da unutmak zorundayım. Yoksa bu ortam yaşamamıza müsaade vermez, bizi barındırmazlar" diye konuştu. 

http://www.aljazeera.com.tr/al-jazeera-ozel/otekinin-otekisi-musluman-ermeniler


    1. FACEBOOK ET TWITTER

L'actualité instantanée sur Facebook et Twitter - 1

Vous n'êtes pas un pro des réseaux sociaux ? Le Collectif VAN répertorie sur cette page les infos postées ou relayées sur Twitter et Facebook par le Collectif VAN.

http://www.collectifvan.org/article.php?r=4&id=73615

  1. DOSSIERS PERMANENTS

  2. Observatoire du Négationnisme du Collectif VAN

  3. Récapitulatif des principaux faits et articles négationnistes relevés depuis 2006.

  4. http://www.collectifvan.org/article.php?id=21105



Les éphémérides du Collectif VAN (1ère partie)

Les éphémérides du Collectif VAN (2ème partie)

La rubrique "Ephéméride" du Collectif VAN a été lancée le 6 décembre 2010. Elle recense la liste d’événements survenus à une date donnée, à différentes époques de l’Histoire, sur les thématiques que l’association suit au quotidien. L’éphéméride du Collectif VAN repose sur des informations en ligne sur de nombreux sites (les sources sont spécifiées sous chaque entrée).

"Dossier Zarakolu" mis à jour sur le site du Collectif VAN



  1. Info Collectif VAN - www.collectifvan.org - Retrouvez sur le site du Collectif VAN toutes les informations sur le Dossier Ragip Zarakolu, éditeur, journaliste, militant des droits de l'homme en Turquie, arrêté à Istanbul le vendredi 28 octobre 2011 avec la sociologue Busra Ersanli, inculpé comme elle le mardi 1er novembre 2011 d'«appartenance à un groupe terroriste armé» et actuellement incarcéré dans la prison de haute sécurité de Metris. La Turquie détient le record du nombre de journalistes emprisonnés : près de 60. «Aucun pour leurs écrits, tous pour des dossiers de terrorisme», se justifie Egemen Bagis, le ministre des affaires européennes ! Le Collectif VAN vous invite expressément à signer les pétitions internationales de soutien aux intellectuels turcs et kurdes détenus arbitrairement en Turquie.

    Trouvez le Dossier Ragip Zarakolu en cliquant ici

  2. http://www.collectifvan.org/article.php?r=9&id=58378



Revue de Presse des dépêches AFP

Le Collectif VAN répertorie sur cette page toutes les dépêches AFP en lien avec le génocide arménien et la Turquie.

http://www.collectifvan.org/article.php?r=3&id=60725

    1. SITES INTERESSANTS


Visitez notre page de liens : http://www.collectifvan.org/liens.php?r=7


    1. AGENDA
      RASSEMBLEMENTS-EXPOSITIONS-CONCERTS-SPECTACLES-PARUTIONS


Agenda - Collectif VAN : APPEL AUX DONS

Agenda - Collectif VAN : un acteur référent dans la lutte contre le négationnisme - Collectif VAN - www.collectifvan.org

Depuis 2004, le Pôle Evènementiel du Collectif VAN a mis en œuvre ou suivi plus de 90 actions publiques à destination de la société civile.

En 2013, le Collectif VAN a vécu un moment historique : à l’invitation de deux ONG turques, l’IHD [Association turque des droits de l’Homme] et DurDe, il a fait partie de la délégation d’associations antiracistes européennes (SOS Racisme, UEJF), dirigée par l’EGAM et l’UGAB, qui s’est rendue pour la première fois à Istanbul (Turquie) le 24 avril pour y commémorer le génocide arménien.

Auparavant, en France, en lieu et place de la désormais célèbre “Journée de sensibilisation aux génocides et à leur négation“ qui se tient chaque mois d’avril devant Notre-Dame de Paris, le Collectif VAN avait organisé une soirée-débat-projection intitulée “Génocide arménien : un passé qui ne passe pas”, avec Maître Vincent Nioré pour modérateur. Elle s’est tenue le vendredi 5 avril au Ciné d’Issy (300 places) avec le soutien de la Mairie d’Issy-les-Moulineaux, en présence d’André Santini et de son équipe. Le programme a rencontré un vif succès : débat avec les journalistes Guillaume Perrier et Laure Marchand à l’occasion de la parution de leur livre “La Turquie et le fantôme arménien”; projection du film “Le Fils du marchand d’olives” de Mathieu Zetindjioglou, séance-dédicaces.

Le Collectif VAN avait commencé l’année 2013 en étant, pour la troisième année consécutive, partenaire des Assises contre le négationnisme mises en place à l’ESG de Paris par Frédéric Encel: le thème en était « Médias et négationnisme ». Pour la première fois, la représentante du Collectif VAN a été invitée à s’exprimer à la tribune à propos du négationnisme du génocide arménien dans les médias et sur internet. Comme à l’accoutumée, le Collectif VAN a tenu un stand d’information pour accueillir le public.

Le Collectif VAN a poursuivi en 2013 sa participation aux actions de ses partenaires, en particulier celles du Collectif Urgence Darfour, de l’EGAM (Roma Pride), de la Licra et d’Ibuka France. Par ailleurs, le Collectif VAN est régulièrement sollicité par les militants des droits de l’homme turcs et kurdes face à la répression d’Ankara et alerte les pouvoirs publics sur leur situation.

Depuis 2004, le Pôle Média du Collectif VAN diffuse gratuitement 5 jours par semaine par mail et depuis 2006 sur le site www.collectifvan.org (très bien référencé sur Google Actualités) une revue de presse [Veille-Média] nationale et internationale, avec des articles et de nombreuses traductions sur les génocides, leur négation et les spoliations.

Dans le cadre de ce Pôle Média, le Collectif VAN signale certains faits négationnistes en les listant dans un «Observatoire du négationnisme» en ligne sur son site et utilisé par diverses instances arméniennes pour sensibiliser les médias, les institutions et les cercles politiques.

Pour animer son site internet, le Collectif VAN a choisi de fournir un travail rémunéré à de jeunes webmasters francophones d’Arménie, basées à Erevan.

Les dons que reçoit le Collectif VAN contribuent ainsi à offrir un emploi stable à de jeunes Arméniennes formées aux thématiques qui nous concernent.

Tout ceci ne pourrait exister sans l’aide de nos membres, de nos généreux sympathisants et de la subvention annuelle de la Ville d’Issy-les-Moulineaux.

Merci pour votre soutien à une association indépendante de tout parti politique.

En remerciant celles et ceux qui ont déjà devancé cet appel.

Collectif VAN [Vigilance Arménienne contre le Négationnisme]
BP 20083 - 92133 Issy-les-Moulineaux - France
Boîte vocale : +33 (0)1 77 62 70 77

Email: contact@collectifvan.org


http://www.collectifvan.org

Dons à envoyer par chèque bancaire à l'ordre de : Collectif VAN

A adresser à : Collectif VAN - BP 20083 - 92133 Issy-les-Moulineaux - France

Par virement bancaire :
IBAN : FR76 30003 03983 00037272255 38
Identifiant international de la banque (BIC) : SOGEFRPP

tyle='font-size:12.0pt;font-family:"Verdana","sans-serif"'>Par virement bancaire :


IBAN : FR76 30003 03983 00037272255 38
Identifiant international de la banque (BIC) : SOGEFRPP

http://www.collectifvan.org/article.php?r=5&id=76760

Agenda - Il y a 20 ans, le génocide des Tutsi au Rwanda

Agenda - Hommage officiel pour les 70 ans du Groupe Manouchian - www.collectifvan.org - Le Collectif VAN vous présente le programme prévisionnel des cérémonies des 20èmes commémorations en France du génocide des Tutsi au Rwanda en 1994 sous le thème "Se souvenir pour se reconstruire".

Ibuka France



Programme prévisionnel des cérémonies des 20èmes commémorations

Écrit par ibuka-france


Mardi, 07 Janvier 2014 19:28

Ce programme des cérémonies des 20èmes commémorations en France du génocide des Tutsi au Rwanda en 1994 sous le thème "Se souvenir pour se reconstruire", est indicatif; il sera mis à jour avec les données de nos partenaires dont nous ne disposons pas à ce jour ; cet agenda se présente comme suit:



Janvier 2014

A Paris

le 23 janvier : Semaine de la mémoire avec Appui Rwanda/Mairie d'Ivry/Ibuka France
le 24 janvier : Colloque avec Sciences Po : Vérité et justice
le 26 janvier: Colloque sur le négationnisme co-organisé avec l’ ESG

Février 2014

A Paris :

le 13 février : avec le Mémorial de la Shoah, projection du film « Bruxelles-Kigali », suivie d’un débat

A Lyon : Dates ( à confirmer) :

Conférence : La géopolitique du génocide à l’Ecole Normale Supérieur


Film : Le jour où Dieu est parti en voyage, Comoedia

Mars 2014

A Lyon

Exposition-photos avec le photographe Pierre-Yves Ginet sur les veuves et orphelins du génocide des Tutsi
Conférence à l’Institut des Droits de l’homme (ILDH)-Université Catholique de Lyon (date sera fixée le 17 janvier)
? Représentation photographique du génocide au Centre d’Histoire de la Résistance et de la Déportation de Lyon (à confirmer)

le 23 mars

Pose d’une plaque en hommage à JF Xavier Verchave



Avril 2014

A Paris : le 7 avril :

de 11 à 15h :

inauguration d’un monument en hommage aux victimes du génocide des Tutsi au Père Lachaise à Paris


Evénement ouvert au grand public

A partir de 20h00 : une veillée commémorative

- A partir du 10 avril à septembre: avec le Mémorial de la Shoah : une exposition reconstituant l’ambiance commémorative au Rwanda (armes, papiers d’identité, vêtements de victimes)

A Bordeaux (Bègles) : le 7 avril

premier recueillement à l'espace où se trouve "l' Homme debout", oeuvre de Bruce Clarke inauguré le 30/11/ 2013



A Lyon :

le 7avril : Cérémonie commémorative


le 10 avril 2014 : projection-débat d’ « un cri d’un silence inouï » au « Musée de la Résistance et de la Déportation de l’Isère et en présence d’Anné Lainé.
le 12 avril : projection-débat de « Kigali-Des images contre un massacre» à l’Auditorium de la Bibliothèque Part Dieu et en partenariat avec Esprit Critique.
le 19 avril : Veillée commémorative

A Paris à Ivry : le 11 avril

Commémoration avec Appui Rwanda /Mairie d’Ivry /Ibuka France



A Nantes - Association Sibiruseke

le 16 avril : journée de commémoration, hommage et marche à la mémoire victimes, projection du film : les Dames de la colline de Chloé Biabaud


le 19 avril :
conférence: entre mémoire et oubli, le génocide des tutsi du Rwanda, 20 ans après.
Témoignages de jeunes rescapés de: qu’en est-il de leur vie aujourd’hui ?

A Strasbourg: Association Amariza d’Alsace, le 27 avril

Une messe


Montage des photos des victimes
Témoignage suivi d’un film

Mai 2014

A Chalette

3 mai: projection d’un film suivie par un débat («Shootings dogs » ou « Tuez- les tous »)
- 10 mai: inauguration du monument en la mémoire des victimes du génocide suivie d’une projection et d’un débat (« Shootings dogs » ou « Tuez- les tous »)

A Paris

du 15 Mai au 2 Juin: cycle des films documentaires et fiction sur le génocide des Tutsi


Quelques exemples : « Some times in April » ; « Tuez-les tous » ; « Shooting Dogs »; « Kigali, images contre un massacre », ……..
- 25 mai : Colloque international sur le thème « 1994 : Le génocide des Tutsi au Rwanda. Les grands témoins «
- 1er juin : Colloque international sur le thème « 1994 : Le génocide des Tutsi au Rwanda. La parole des survivants »

A Lyon : Film & Colloque

le 17 mai: Colloque sur le «Partage des mémoires » en partenariat avec le Centre National de la mémoire Arménienne (Décines) et les association du Collectif Renaissance.


? Film : Mon voisin, mon tueur, d’Anne AGHION, Cinéma Opéra (à confirmer)
? Film: Shooting dogs de Michael Caton-Jones, Cinéma Le Comoedia (à confirmer)

Yüklə 350,35 Kb.

Dostları ilə paylaş:
1   2   3   4   5




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©muhaz.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin