5226 SAYILI KÜLTÜR VE TABİAT VARLIKLARINI KORUMA KANUNU İLE ÇEŞİTLİ KANUNLARDA DEĞİŞİKLİK YAPILMASI HAKKINDA KANUNUN GETİRDİĞİ DEĞİŞİKLİKLER
Av. Derviş Parlak
TKB Danışma Kurulu Üyesi
27 Temmuz 2004 tarihli Resmi Gazete’de yayınlanarak yürürlüğe giren 5226 sayılı Kanun, 2863 sayılı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanunu ve korumayla ilgili diğer bazı yasalarda çok önemli değişiklikler getirmiştir. Bunlar, salt bilgilendirme amacıyla aşağıdaki başlıklar altında verilmektedir.
1. Koruma Amaçlı İmar Planı Tanımı ve Yapım Sürecine İlişkin Değişiklikler.
1.1. Tanım:
Daha önce yasada tanımlanmayan “koruma amaçlı imar planı”; Kanun uyarınca belirlenen sit alanlarında, alanın etkileşim-geçiş sahasını da göz önünde bulundurarak, kültür ve tabiat varlıklarının sürdürülebilirlik ilkesi doğrultusunda korunması amacıyla arkeolojik, tarihi, doğal, mimari, demografik, kültürel, sosyo-ekonomik, mülkiyet ve yapılaşma verilerini içeren alan araştırmasına dayalı olarak; hali hazır haritalar üzerine, koruma alanı içinde yaşayan hane halkları ve faaliyet gösteren iş yerlerinin sosyal ve ekonomik yapılarını iyileştiren, istihdam ve katma değer yaratan stratejileri, koruma esasları ve kullanma şartları ile yapılaşma sınırlamalarını, sağlıklaştırma, yenileme alan ve projelerini, uygulama etap ve programlarını, açık alan sistemini, yaya dolaşımı ve taşıt ulaşımını, alt yapı tesislerinin tasarım esasları, yoğunluklar ve parsel tasarımlarını, yerel sahiplik, uygulamanın finansmanı ilkeleri uyarınca katılımcı alan yönetimi modellerini de içerecek şekilde hazırlanan, hedefler, araçlar, stratejiler ile planlama kararları, tutumları, plan notları ve açıklama raporu ile bir bütün olan nazım ve uygulama imar planlarının gerektirdiği ölçekteki planlar olarak tanımlanmıştır.
1.2./ Yapım:
Sit alanları için öngörülen koruma amaçlı imar planlarını, müellifi şehir plancısı olmak üzere, alanın konumu, sit statüsü ve özellikleri göz önünde bulundurularak mimar, restoratör mimar, sanat tarihçisi, arkeolog, sosyolog, mühendis, peyzaj mimarı gibi meslek gruplarından Kültür ve Turizm Bakanlığınca belirlenecek uzmanlar hazırlayacak.
Koruma amaçlı imar planlarının hazırlanması sürecinde belediyeler, valilikler ve ilgili kurumların, söz konusu alanda ilgili meslek odaları, sivil toplum kuruluşları ve plandan etkilenen hemşerilerin katılımı ile toplantılar düzenlemesi öngörülüyor.
Önceki düzenlemede koruma amaçlı imar planlarının hazırlanması için öngörülen bir yıllık düzenleyici süre kaldırılarak iki yıllık kesin süre getirilmiş, bu süre içinde planın yapılmaması halinde geçiş dönemi koruma esasları ve kullanma şartlarının uygulanmasının durdurulması, adeta bir yaptırım olarak düzenlenmiştir. Bu iki yıllık sürenin, zorunlu nedenlerin varlığı durumunda kurul kararı ile 1 yıl daha uzatılabileceği öngörülmüştür. Sonuç olarak koruma imar planlarının en fazla üç yıl içinde hazırlanması, aksi halde bu süre sonunda uygulamaların durdurulması gerekmektedir.
Öte yandan koruma amaçlı imar planlarının yapımı için belediyelere aktarılmak üzere İller Bankası bütçesine yeteri kadar ödenek konması ve il özel idarelerinin de bu konuda bütçelerinde ödenek ayırmaları kurala bağlanmıştır.
2. Yerel Yönetimlere Verilen Yetki ve Görevler ile Örgütlenmeyle İlgili Değişiklikler.
2.1. Koruma, uygulama ve denetim bürolarının kurulması:
Önceki düzenlemede yalnızca Bakanlığın üzerinde bulunan kültür ve tabiat varlıklarına ilişkin uygulamaların denetlenmesi görevi, ilgili kamu kurum ve kuruluşları ile belediyeler ve valilikleri kapsamak üzere genişletiliyor; bu amaçla büyükşehir belediyeleri, valilikler ve Bakanlıkça izin verilen belediyeler bünyesinde kültür varlıkları ile ilgili işlemleri ve uygulamaları yürütmek üzere sanat tarihi, mimarlık, şehir planlama, mühendislik, arkeoloji gibi meslek alanlarından uzmanların görev alacağı koruma, uygulama ve denetim büroları kurulması öngörülüyor. Bu bürolar, koruma bölge kurulları tarafından uygun görülen koruma amaçlı imar planı, proje ve malzeme değişiklikleri ile inşaat denetimi de dahil olmak üzere uygulamayı denetlemekle yükümlendiriliyor.
2.2. Basit onarım izni:
Taşınmaz kültür ve tabiat varlıkları, bunların korunma alanları ve sit alanlarında, İmar Kanununun 21’inci maddesi kapsamına giren derz, iç ve dış sıva, boya, badana, oluk, dere, doğrama, döşeme ve tavan kaplamaları, elektrik ve sıhhi tesisat tamirleri ile çatı onarımı ve kiremit aktarılması ve imar yönetmeliklerinde belirtilmiş taşıyıcı unsuru etkilemeyen diğer tadilat ve tamiratlar için gerekli izinler, bünyesinde koruma, uygulama ve denetim bürosu kurulmuş idarelerden alınacak ve uygulama da bu bürolar tarafından denetlenecek.
2.3. Koruma amaçlı imar planı onaylanmış sit alanlarında yapı izni :
Koruma amaçlı imar planları onaylanmış olan sit alanlarında, taşınmaz kültür varlığının bulunduğu parseller hariç olmak üzere diğer alanlardaki tüm yapı izinleri, bünyesinde koruma, uygulama ve denetim büroları kurulmuş idareler tarafından verilecek ve denetlenecek. Bu tür alanlarda proje onayı için artık kurullara başvurulmayacak.
2.4. Kamulaştırma :
Kamu kurum ve kuruluşları, belediyeler, il özel idareleri ve yerel yönetim birliklerine, tescilli taşınmaz kültür varlıklarını kurulların belirlediği işlevlerde kullanmak koşuluyla kamulaştırma yetkisi veriliyor. Artık kamulaştırma için önceki düzenlemede öngörülen kurul kararı ve Bakanlık onayı gibi işlemlere gerek kalmadan, doğrudan kamulaştırma işlemlerine başlanabilecek.
2.5. Koruma amaçlı imar planlarının hazırlanması ve onaylanması :
Koruma amaçlı imar planlarının hazırlanması önceki düzenlemedeki gibi yine belediye ve valiliklere bırakılıyor. Ancak yukarıda değinildiği gibi bu planların en geç iki yıl içinde hazırlanıp kurula verilmesi, kuruldan gelen planların da belediye ve valiliklerde en geç iki ay içinde görüşülmesi ve varsa değişmesi istenen hususların kurula bildirilmesi gerekiyor. Bu süreçten sonra kurul tarafından uygun görülen planların en geç altmış gün içinde belediye ve valiliklerce onaylanmasa bile bu süre sonunda kesinleşerek yürürlüğe girmesi öngörülüyor.
2.6. Takas ve yapılanma aktarımı :
Kesin yapılanma yasağı getirilen sit alanlarındaki özel mülkiyet konusu taşınmazların Hazine arazileriyle takası yerine, belediye ve il özel idarelerine ait taşınmazlarla takas edilebilmesi olanağı getirilmiştir.
Ayrıca tamamen yeni bir düzenleme olarak; yapılanma hakları kısıtlanmış tescilli taşınmaz kültür varlıklarına veya bunların koruma alanlarında bulunan ya da koruma amaçlı imar planlarıyla yapılanma hakları kısıtlanan taşınmazlara ait mülkiyet veya yapılanma haklarının kısıtlanmış bölümünü, imar planlarıyla yapılanmaya açık aktarım alanı olarak ayrılmış alanlara, aktarımdan yararlanacak öncelikli hakları belirleyerek bir program dahilinde aktarmaya veya böyle bir alanın ayrılmasının mümkün olamaması durumunda ortak program yürütmeye belediye ve valilikler yetkili kılınmıştır. Aktarım işlemlerinde, SPK tarafından onaylı gayrimenkul değerleme şirketlerince yapılacak rayiç değer denkleştirmesinin esas alınması, ancak aktarıma konu hak tescilli taşınmaz kültür varlığına ilişkin ise yapı değerinin dikkate alınmaması gerekmektedir. Yapılanma hakkının tamamen aktarılması halinde yapılanma hakkı kısıtlanan taşınmaz, mütemmimi ile birlikte ilgili idare adına tescil edilir ve artık satışa konu edilemez. Aktarıma konu parselde malikin korunabilir yapılanma hakkı kalması halinde yapılanma hakkı kısmen aktarılacak ve bu durumda malikin kısıtlı alandaki mülkiyet hakkı devam edecektir.
2.7. Yapılanma haklarına ilişkin menkul kıymetlerin düzenlenmesi :
Kısıtlanmış yapılanma haklarının aktarım alanlarında kullanılmasını sağlayacak ve bu hakkı hamiline yazılı menkul kıymete dönüştürecek belgeler düzenlemeye, bu belgeleri hak sahiplerine vermeye ve aktarım alanlarında ruhsat vermek için bu belgeleri toplamaya belediye ve valilikler yetkili kılınmıştır. Menkul kıymet belgelerinin basılması, saklanması, el değiştirme işlemlerinin onaylanması ve veri tabanının oluşturulması ve denetlenmesi ise İller Bankasınca yapılacaktır.
Tescilli taşınmaz kültür varlığı maliklerine bu tür menkul kıymet belgelerinin verilmesi, o kültür varlığının gerekli bakım, onarım ve restorasyon çalışmasının başlatılıp tamamlanması şartını içeren ve tapuya şerhi gereken sözleşmelerle birlikte mümkün olacaktır. Gerekli bakım, onarım veya restorasyonun yapılmaması halinde, malike teslim edilen menkul kıymet bedeli, faiziyle birlikte o malikten geri alınarak tahsil edilecektir.
2.8. Yönetim alanlarıyla ilgili görev ve yetkiler:
Belediye alanlarındaki kentsel sitler için Bakanlıkça belirlenen yönetim alanlarının ve bağlantı noktalarının korunması, değerlendirilmesi ve geliştirilmesi amacıyla uygulamaya girecek yönetim planlarının taslak olarak hazırlanması veya hazırlattırılması görevi belediyelere verilmiştir. Büyükşehirlerdeki kentsel sit alanlarının birden fazla belediyenin sınırları içinde kalması halinde bu görev, büyükşehir belediyesinin eşgüdümünde ilgili belediyelerce birlikte yapılacaktır. Ayrıca yönetim planını onaylayacak olan eşgüdüm ve denetleme kurullarının başkanlığını da yürütecek olan yönetim alanı başkanları, ilgili belediye tarafından belirlenecektir.
3. Kurul Üyelikleri, Kurul Toplantıları ve Kararlarına İlişkin Değişiklikler.
3.1. Üyelerin sayıları, nitelikleri ve görevden alınmaları:
Adları Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu olarak değiştirilen koruma kurullarında önceki düzenleme ile Y.Ö.K. tarafından seçilen iki üye ve Bakanlıkça seçilen üç üye olmak üzere beş sürekli üye bulunuyordu. Yeni düzenleme ile Bakanlıkça seçilecek üyelerin sayısı üçten beşe çıkarılarak kurulda sürekli olarak görev yapacak üyelerin sayısı Y.Ö.K.’den gönderilen üyelerle birlikte yediye yükseltiliyor. Kurullarda başkanla birlikte yine üyeler tarafından seçilecek bir başkan yardımcılığı ihdas ediliyor.
Yeni düzenlemeye göre müzecilik uzmanları artık kurullarda sürekli üye olarak yer almayacak. Kurul üyeliği için aranan mimarlık, şehir plancılığı, sanat tarihi ve arkeoloji uzmanlıklarına, hukuk dalı da eklenmiş durumda. Bu değişiklikle hukukçular, kurullara sürekli üye olarak seçilebilecekler.
Öte yandan kurul üyelerinin Bakanın lüzum görmesi üzerine görevden alınabilmesini öngören kural kaldırılmış, kurul üyelerinin görev ve yetki alanlarına giren konularda doğrudan veya dolaylı olarak taraf olmaları ve herhangi bir menfaat sağlamaları halinde görevlerinin sona erdirileceği kuralı getirilmiştir. Ayrıca bir yıl içinde hastalık, yıllık izin ve mazeret izinleri hariç dört veya üst üste iki toplantıya katılmayan üyelerin görevlerine son verilmesi kuralı korunmuştur.
3.2. Toplantı ve kararlar:
Koruma bölge kurullarının toplantılarına, ilgili meslek odalarının gözlemci sıfatıyla katılabilmeleri olanağı getirilmiştir.
Kurulların alacakları kararlar için karar yeter sayısının, sürekli üye sayısının salt çoğunluğundan az olamayacağı öngörülmüştür. Bu durumda karar alabilmek için, en az dört kurul üyesinin karara katılması gerekmektedir.
Ayrıca önemli bir değişiklik de, kurulların alacakları kararların Kanun ve ilke kararlarındaki dayanakları ile bilimsel gerekçeleri belirtilerek yazılmasına ilişkin yeni düzenleme olmuştur. Bu düzenleme ile dayanaksız ve gerekçesiz karar yazımının önlenmesi amaçlanmaktadır.
Planlama yetkisi bulunan kamu kurum ve kuruluşları ile valilik ve belediyelere, kurullarca alınmış ve alınacak sit alanı, derecelendirilmesi, sit geçiş dönemi koruma esasları ve kullanma şartları, koruma amaçlı imar planları ve revizyonlarına ilişkin kararlara karşı altmış gün içinde Koruma Yüksek Kuruluna itiraz edebilme olanağı tanınmıştır. Bu itirazların Koruma Yüksek Kurulunca en geç altı ay içinde karara bağlanması öngörülmüştür.
3.3. Karar alma süreleri:
Bir alanın sit olarak ilanı üzerine en fazla üç yıl süreyle uygulanması gereken geçiş dönemi koruma esasları ve kullanma şartları üç ay içinde (daha önce bir aydı) kurul tarafından belirlenecek.
Koruma amaçlı imar planları, belgeleri tam olarak kurula ibraz edildiği tarihten itibaren en geç altı ay içinde karara bağlanacak.
Uygulamaya yönelik projeler ise, yine belgeleri tam olarak kurula ibraz edildiği tarihten itibaren en geç üç ay içinde karara bağlanacak.
4. Mali Kaynaklar ve İstisnalara İlişkin Yenilikler.
4.1. Taşınmaz Kültür Varlıklarının Onarımına Yardım Sağlanması ve Katkı Payı:
4629 sayılı Kanun ile 1.1.2002 tarihinden itibaren kaldırılan Korunması Gerekli Taşınmaz Kültür Varlıklarının Onarımına Katkı Fonu’na ilişkin 12’nci madde, “Taşınmaz Kültür Varlıklarının Onarımına Yardım Sağlanması ve Katkı Payı” başlığı altında yeniden düzenlenmiş; emlak vergisi mükelleflerinden emlak vergisi ile beraber bu verginin % 10’u oranında tahakkuk ettirilecek “Taşınmaz Kültür Varlıklarının Korunmasına Katkı Payı”nın belediyelerce tahsil edilerek, tahsil edilen bu payların il özel idaresi tarafından açılacak bir hesapta toplanması öngörülmüştür. Toplanan bu kaynak, belediyelerce kültür varlıklarının korunması ve değerlendirilmesi amacıyla hazırlanan projeler kapsamında kamulaştırma, projelendirme, planlama ve uygulama konularında kullanılmak üzere il sınırları içindeki belediyelere vali tarafından aktarılacak ve valinin denetiminde belediyelerce kullanılacaktır. Öte yandan özel hukuka tabi gerçek ve tüzel kişilerin mülkiyetinde bulunan kültür varlıklarının korunması, bakımı ve onarımı için Bakanlığın kredi verme uygulamasına son verilmiş, kredi yerine bu tür varlıklara Bakanlığın ayni, nakdi ve teknik yardım yapması hedeflenmiş ve bu amaçla Bakanlık bütçesine yeteri kadar ödenek konması kurala bağlanmıştır.
4.2. Toplu Konut İdaresince kullandırılacak krediler :
2985 sayılı Toplu Konut Kanunu uyarınca verilecek kredilerin en az % 10’u, tescilli taşınmaz kültür varlıklarının bakımı, onarımı ve restorasyonu işlemlerine ilişkin başvurularda kullandırılacak ve bu kapsamdaki öncelikli projeler Bakanlık ile Toplu Konut İdaresi Başkanlığınca birlikte belirlenecektir.
4.3. İstisnalar :
Tescilli taşınmaz kültür varlıklarının veraset ve intikal yoluyla devir ve iktisabına ilişkin işlemler veraset ve intikal vergisinden; tapu sicilinde yapılacak devir ve iktisaplar tapu harcından; tescilli taşınmaz kültür varlıklarının rölöve, restorasyon ve restitüsyon projelerine ilişkin mimarlık hizmetleri ile projelerin uygulanması kapsamında yapılacak teslimler katma değer vergisinden istisna edilmiştir.
Ayrıca: Kültür varlıklarının rölöve, restorasyon, restitüsyon projeleri, sokak sağlıklaştırma, çevre düzenleme projeleri ve bunların uygulamaları ile değerlendirme, muhafaza, nakil işleri ve kazı çalışmalarına ilişkin mal ve hizmet alımlarında 4734 sayılı Kamu İhale Kanununun uygulanmaması ve yine taşınmaz kültür varlıklarının onarım veya restitüsyonu için 4708 sayılı Yapı Denetimi Hakkında Kanun hükümlerinin uygulanmaması öngörülmüştür.
5. Yapı Esaslarıyla İlgili Değişiklikler.
5.1. Proje yapımı, uygulama sorumluluğu ve meslek adamlarına verilecek ceza:
Tescilli taşınmaz kültür varlıklarının rölöve, restorasyon ve restitüsyon projeleri ve bunların uygulanmasında restoratör mimar veya mimar bulundurulması zorunlu hale getirilmiş; sit alanları, korunması gerekli kültür varlıkları ve bunların koruma alanlarında onaylı plan ve proje dışı uygulama yapan veya yapılmasına yol açan sorumluların, koruma bölge kurulları ile ilgili konularda plan ve proje düzenlemesi ve uygulama sorumluluğu yapmasının beş yıl süre ile yasaklanması öngörülmüştür. Uygulama sorumlularının denetimi ilgili belediye veya valilikçe yapılacak, aykırı hareket edenler Bakanlığa ve ilgili meslek odasına bildirilecektir. Uygulama sırasında uygulama sorumlusunun herhangi bir nedenle ayrılmasının Bakanlığa bildirilmesi ve yenisi tayin edilinceye kadar uygulamanın durdurulması gerekmektedir.
5.2. I. Grup varlıklardaki işçilikler :
I. grup taşınmaz kültür varlıklarında rölöve, restorasyon ve restitüsyon projelerinin uygulama çalışmaları, yapının özelliğine göre kalem işleri, ahşap, demir, taş işleri ve restorasyon konularında uzmanlaşmış kişilerce yapılacaktır.
6. Cezalara İlişkin Değişiklikler.
6.1. Sit ve koruma alanlarına izinsiz müdahale :
Önceki düzenlemede sit alanlarına izinsiz olarak inşai ve fiziki müdahalede bulunanlara öngörülen 1 yıldan üç yıla kadar ağır hapis cezası, yeni düzenlemede “Sit alanlarında geçiş dönemi koruma esasları ve kullanma şartlarına, koruma amaçlı imar planlarına ve koruma bölge kurullarınca belirlenen koruma alanlarında öngörülen şartlara aykırı izinsiz inşai ve fiziki müdahale yapan ve yaptıranlara verilecek iki yıldan beş yıla kadar ağır hapis ve beş milyar liradan on milyar liraya kadar ağır para cezası” olarak değiştirilmiştir.
6.2. İzinsiz inşaat veya izinsiz tamirat ve tadilat yapanlara verilecek ceza:
Bünyesinde koruma, uygulama ve denetim büroları kurulmuş belediye veya valiliklerden izin almaksızın veya izne aykırı olarak tamirat ve tadilat yapanlar ile geçiş dönemi şartları veya koruma amaçlı imar planları yahut koruma alanlarında öngörülen şartlara uygun olsa bile bu idarelerden izin almaksızın inşai ve fiziki müdahale yapanlar ve yaptıranlara bir yıldan üç yıla kadar ağır hapis ve üç milyar liradan altı milyar liraya kadar ağır para cezası verilmesi öngörülüyor.
6.3. Arttırılan para cezaları:
Tescilli taşınmaz kültür varlıklarının yıkılmasına, bozulmasına, tahribine, yok olmasına veya zarara uğramasına kasten sebebiyet verenler ile usulsüz yıkma veya imar izni verenler için öngörülen 2 ila 5 yıllık ağır hapis cezasıyla birlikte verilecek ağır para cezaları da, elli bin ve ikiyüz bin lira aralığından beş milyar ve on milyar lira aralığına yükseltiliyor.
7. Yasalaştırılan Diğer Kavramlar, Tanımlar ve Organizasyonlar.
7.1. Ören yeri ve çevre düzenleme projesi:
Önceki yasalarda yer almayan “ören yeri” kavramı; tarih öncesinden günümüze kadar gelen çeşitli uygarlıkların ürünü olup, topoğrafik olarak tanımlanabilecek derecede yeterince belirgin ve mütecanis özelliklere sahip, aynı zamanda tarihsel, arkeolojik, sanatsal, bilimsel, sosyal veya teknik bakımlardan dikkate değer, kısmen inşa edilmiş, insan emeği kültür varlıkları ile tabiat varlıklarının birleştiği alanlar olarak tanımlanmış ve bu alanlar için öngörülen “çevre düzenleme projesi” ise; ören yerlerinin arkeolojik potansiyelini koruyacak şekilde, denetimli olarak ziyarete açmak, tanıtımını sağlamak, mevcut kullanım ve dolaşımdan kaynaklanan sorunlarını çözmek, alanın ihtiyaçlarını çağdaş, teknolojik gelişmelerin gerektirdiği donatılarla gidermek amacıyla her ören yerinin kendi özellikleri göz önüne alınarak hazırlanacak 1/500, 1/200 ve 1/100 ölçekli düzenleme projeleri biçiminde tanımlanmıştır.
7.2. Yönetim alanı, yönetim planı ve bağlantı noktası:
Düzenleme ve uygulamalarda yer almadığı için gerek ulusal gerekse uluslar arası platformlarda eleştirilere konu olan yönetim alanı ve yönetim planı kavramları yasaya eklenmiştir. Yönetim alanı; sit alanları, ören yerleri ve etkileşim sahalarının doğal bütünlüğü içerisinde etkin bir şekilde korunması, yaşatılması, değerlendirilmesi, belli bir vizyon ve tema etrafında geliştirilmesi, toplumun kültürel ve eğitsel ihtiyaçlarıyla buluşturulması amacıyla, planlama ve koruma konusunda yetkili merkezi ve yerel idareler ile sivil toplum kuruluşları arasında eşgüdümü sağlamak için oluşturulan ve sınırları ilgili idarelerin görüşleri alınarak Bakanlıkça belirlenen yerler olarak tanımlanmıştır. Yönetim planı ise; yönetim alanının korunmasını, yaşatılmasını, değerlendirilmesini sağlamak amacıyla, işletme projesini, kazı planı ve çevre düzenleme projesi veya koruma amaçlı imar planını dikkate alarak oluşturulan koruma ve gelişim projesinin, yıllık ve beş yıllık uygulama etaplarını ve bütçesini de gösteren, her beş yılda bir gözden geçirilen planlar biçiminde tanımlanmıştır. Yönetim alanı sınırlarında yer almamakla birlikte, arkeolojik, coğrafi, kültürel ve tarihi nedenlerle veya aynı vizyon ve tema etrafında yönetim ve gelişiminin sağlanması bakımından bu yer ile irtibatlandırılan kültürel varlıklar da “bağlantı noktası” olarak nitelendirilmiştir.
Yönetim alanları ve bağlantı noktalarının korunması ve değerlendirilmesi için ilgili belediyeler veya Bakanlıkça hazırlanacak yönetim planı taslaklarının karara bağlanması ve uygulanması konusunda önerilerde bulunmak amacıyla öncelikle danışma kurulları oluşturulacaktır. Danışma kurulları, söz konusu alanda mülkiyet hakkı bulunanlar, meslek odaları, sivil toplum örgütleri ve üniversitelerin ilgili bölüm temsilcilerinden oluşacaktır. Daha sonra bu danışma kurullarının seçeceği iki üye ile plan taslağı kapsamında hizmetine ihtiyaç duyulan idarelerin birer temsilcisinin katılımıyla, yönetim alanı başkanının başkanlığında kurulacak eşgüdüm ve denetleme kurulları, altı ay içinde yönetim planını onaylamaya ve uygulanmasını denetlemeye yetkili kılınmıştır.
7.3. Müze kurulları ve anıt eser kurulları :
Her ulusal müze ve anıt eser için, tasarruf yetkisine sahip idare, üniversitelerin ilgili bölümlerinden öğretim üyeleri, meslek odaları, sivil toplum örgütü ve yerel yö
Dostları ilə paylaş: |