daha düzgün ve dikkatli yazılmış olduğunu görüyoruz 201). Doğu Türkistanda «Küça medeniyeti»ne mensup eserlerin -y-) gösterdiği gibi, Türkistanın şimal mıntakaİaımda v.e Khorezmde İrandan ziyade, bildiğimiz Avrupa tarzına yakın bir medeniyet yaşamış gibi görünmektedir. Zamanımızda hakikî uruğîu göçebe Tiirklerden tahsilde bulunanlar, Avrupa İlmî metod ve zihniyetini şehirli Türklere nisbeten daha çabuk benimsiyorlar. Zamanımızda Türkistanda uruğlu Türk unsurunun ahlâkının, umumî millî ahlâk telâkki edileceği muhakkaktır. Taciklerdeki «medenîlik» («ku!turtrager»!ik) kalmamıştır. Münevver Tacik bile kendisini «Özbek» göstermeğe çalışıyor. Kent Türklerinin umumî millî isim olarak «Özbek» ismini almalarının bir sebebi de budur.
Kent Türk gençliğinin göçebe Türklerce «Şart ahlâkı» telâkki o- lun.an taassuptan, tabasbus, korkaklık ve hilekârlıktan nefret ettikleri açıkça görülmektedir; bunu bilhassa Seyyid Nasır Mircelil ve Mirşerer oğlu alenen ileri sürerlerdi. Bu temayül böyle inkişaf ederse, Cenubî Türkistanda da ahlâk, Iran kültürü tesirlerinden sıyrılarak Kazaklar ve Koy özbeklerininkine yaklaşacaktır. Bolşeviklerin ahlâkı da Türkistanlılara bilhassa mektep ve fırka yoluyla tesir ediyor. Sovyetler yaşarsa her halde Türkistanda ahlâkın, halkın bazı fena itiyatları ıus ahlâkiyle birleşerek ters bir istikamet alacağını'söyliyebiliriz. Mâverâünnehir ahalisi, Ibn-i Babeh’.e göre, Isiâmiyetin ilk asırlarında da söz arasında ata ve anaya küfür . ederlerdi -1'). Şehirli ve göçebe Türklerin hepsinde bu. âdet, eskiden olduğu gibi, yaşıyordu. Yalnız münevverler bundan çekiniyorlardı. Şimdi boîşevik devrinde ise bu küfür sözleri, ekseriya rusça olarak, münevverlerin lisanında bazan avamdan daha fazla kullanılmağa başlamıştır.
3
Orta Türklerde Fikir Cereyanları.
Yukarıda bahsettiğimiz kültür hayatı Rus idaresi şartlan çerçevesinde inkişaf etmekte olan likir cereyanlarını arzeder. Bununla muvazi