Anadolu Türk Beylikleri Sanatı



Yüklə 8,23 Mb.
səhifə31/179
tarix17.01.2019
ölçüsü8,23 Mb.
#100097
1   ...   27   28   29   30   31   32   33   34   ...   179

Nahcivan Buzhanesi’yle benzer bir şema gösteren Ordubad Buzhanesi iki bölümlüdür. 18. yüzyıla tarihlenen yapının batısındaki giriş mekânı niteliğindeki bölümün, malzeme farkı, düz tavanla örtülü olması ve buzhanelerin genellikle tek mekânlı yapılar olması nedeniyle sonradan ilave edildiği düşünülmektedir. Dikdörtgen planlı ve merdivenle inilen buzhane, örtü seviyesinde üç takviye kemeriyle dört bölüme ayrılmış ve kubbemsi tonozlarla örtülmüştür (Çiz.11).

Örnekler değerlendirildiğinde buzhanelerin kısmen toprağa gömülü, dikdörtgen planlı ve tonoz örtülü yapılar olduğu anlaşılmaktadır. Yapıların içine merdivenle inilmesi ve tonozlarının kemerlerle desteklenmesi ortak özellikleridir.

1.7. Hamamlar

Nahcivan’da ortak plan özellikleri gösteren ve 19. yüzyıla tarihlenen iki hamam tespit edilmiştir. Örneklerden Nahcivan Hamamı’nın soyunmalık kısmı daire, ılıklığı ise sekizgen planlıdır. Sıcaklık mekanı, kuzey-güney yönünde dikdörtgen planlı, ortası dört sütunlu ve kubbeli, tek eyvanlı ve iki halvetten oluşan bir şema yansıtır. Ordubad Hamamı ise, sekizgen planlı soyunmalık, sekizgen planlı ılıklık ile dört sütunlu, ortası kubbeli, doğu-batı doğrultusunda dikdörtgen planlı sıcaklıktan oluşmaktadır.

Her iki yapının soyunmalık kısımları farklı olmakla birlikte, ılıklık ve sıcaklık mekanları benzer şekilde düzenlenmiştir. Nahcivan’da 19. yüzyıl konut mimarisinde, girişlerin arkasında yer alan sekizgen planlı geçiş mekânları yaygın bir uygulama olarak dikkat çekmektedir. Bu nedenle bir geçiş mekanı olan ılıklık planlarının konut mimarisinden etkilenmiş olabileceğini düşünmek gerekir.36 Nahcivan’daki hamamlarda, sıcaklık bölümünün düzenlenmesinde de ortak özellikler tespit edilmektedir. Ortası dört sütunlu ve kubbeli, enine dikdörtgen planlı sıcaklık düzenlemeleri Azerbaycan’da 19. yüzyılda inşa edilen hamam örnekleri içerisinde yaygındır.

II. Malzeme ve Teknik

1. Yapı Malzemesi ve

Teknikleri

Nahcivan’da 12-19. yüzyıllar arasında inşa edilen yapılarda inşa malzemesi olarak yaygınlık sırasına göre tuğla, taş, kerpiç ve ahşap kullanıldığı görülmektedir.

1.1. Tuğla

Nahcivan mimarisinde en fazla tercih edilen malzeme türüdür. İncelenen bütün örneklerde, yerleri farklı olmakla birlikte tuğla kullanıldığı tespit edilmektedir Bütün örneklerde dolgu duvar-düz istif tekniği uygulanmıştır. Malzeme ölçüleri iki örnek dışında homojen bir dağılım gösterir. 13. yüzyılın başlarına tarihlenen Karabağlar Zaviyesi minarelerinde 14x14x5 cm.

ile tuğla boyutunun küçüldüğü, 1715 tarihli Ordubad Medresesi’nde ve 19. yüzyılda inşa edilen Tekşeyi Mescidi’nde ise, 22x22x4-5 cm. ölçülerle tuğla boyutunun büyüdüğü görülür. Bu ölçüler dışında, genellikle 18-20 cm. arasında değişen uzunlukta, 4-5 cm arasında değişen kalınlıkta tuğla kullanılmıştır. Bu homojen dağılımı bölgenin geleneksel özelliklerine bağlamak gerekir. Genellikle 1-2 cm. civarında tespit edilen derz kalınlıklarında da aynı homojenlik izlenmektedir.

1.2. Taş


Tuğladan sonra en fazla kullanılan yapı malzemesi taştır. Taş malzemenin türbelerde kaidelerde, diğer yapı türlerinde ise temel ve platform duvarları ile az sayıda yapıda beden duvarının inşasında kullanılmıştır. Bütün örnekler dolgu duvar tekniğindedir. Taş ölçüleri ve derz kalınlığı açısından bir homojenlik yoktur. Çevrede bulunabilen çeşitli boyutlardaki taşların kullanıldığı tespit edilmektedir.

Türbe kaideleri daha özenle ele alınmış ve kesme taş kullanılmıştır. Hanega I ve II Numaralı Zaviye’lerin mescitleri ve Nehrem Türbesi’nin beden duvarları moloz taş örneklerdir. Bu yapılar içinden, Hanega I Numaralı Zaviye Mescidi dıştan taş ve içten tuğla kullanılan tek örnektir. Örtü, destek ve kemerlerde taş kullanımı tespit edilememiştir. Taş kullanılan yapıların 16 ve 17. yüzyılda ve Hanega’da yoğunlaştığı görülmektedir.

Bölgede bütünüyle kesme taştan inşa edilen tek yapı olan Gülistan Türbesi, işçiliği açısından diğer yapılardan ayrılmaktadır. Bu yapıyı, Kafkasya veya Anadolu’nun kesme taş mimarisinin etkisi altında yapılan ünik bir örnek olarak değerlendirmek ve diğerlerinden ayırmak gerekir.

1.3. Kerpiç

18-19. yüzyılda inşa edilen mescitlerde kerpiç kullanıldığı tespit edilmektedir. Kerpiç kullanılan yapılarda, portal ve pencere gibi açıklıklar ile giriş veya giriş cepheleri tuğla örgülerle kaplanmıştır. Kerpiç kullanılan örneklerin ahşap sütunlu ve tavanlı olmaları ortak özellikleridir.

1.4. Ahşap

Nahcivan mimarisinde az sayıda örnekte, destek ve örtüde ahşap kullanıldığı görülmektedir. Ahşabın örtüde kullanıldığı ilk örnek, 14. yüzyıl sonlarına tarihlenen Ordubad Cuma Mescidi’nin ilk kısmıdır. Mescidin destek sistemi kârgir olmasına rağmen, sahınlar kirişleri üstten kaplı ahşap tavandır. Ahşap malzeme kullanılan diğer örnekler 18-19. yüzyılda inşa edilen Ambras, Tekşeyi ve Dilber mescitleridir. Bu yapıların orijinal tavanları günümüze gelemediği için bir değerlendirme yapılamamaktadır. Kısmen orijinal olduğunu düşündüğümüz Ambras Mescidi son cemaat yeri tavanı, kirişlemesi üstten kaplama tekniğindedir.

2. Süsleme Malzemesi ve Teknikleri

Nahcivan mimarisinde süslemede tuğla, sırlı tuğla, çini, taş, alçı ve ahşap kullanıldığı tespit edilmektedir.

2.1. Tuğla

Nahcivan mimarisinde tuğla süsleme önemli bir yere sahiptir ve her dönemde uygulanmıştır. Tuğla süslemelerde tuğla örgü, tuğla kaplama ve tuğla mozaik tekniği ile karşılaşılmaktadır.

2.2. Sırlı Tuğla

Nahcivan’da sırlı tuğla süsleme ile, 12-14. yüzyıllar arasında karşılaşılmaktadır. Sırlı birimlerin kitabelerde veya tuğla süslemelerin derz aralarında kullanıldığı görülmektedir. Mümine Hatun Türbesi’nin külahının sırlı tuğlalarla kaplanmasını ise ünik bir örnek olarak belirtmek gerekir.

3.3. Çini

Nahcivan mimarisinde çini süslemeyle, İlhanlı dönemine ait Karabağlar Zaviyesi portali ve türbesi ile, 18. yüzyıla ait Ordubad Medresesi’nde karşılaşılmaktadır. İlhanlı örneklerinde, ince şeritler içindeki bitkisel ve geometrik süslemelerle, kitabelerde kullanılan çiniler mozaik tekniğindedir. Renkler beyaz, açık mavi ve firuzedir. 18. yüzyılda ise, sıraltı tekniğinde üretilen levhaların duvar yüzeyine kaplandığı görülmektedir.

2.4. Alçı

Nahcivan’da 1186 tarihli Mümine Hatun Türbesi’nin kubbe eteğinde ve

14. yüzyıla tarihlenen Hanega Türbesi’nin güney cephesindeki nişlerde alçı süslemelerle karşılaşılmaktadır. Bütün örneklerde baskı tekniği uygulanmıştır. Mümine Hatun Türbesi’ndeki alçıların boyalı olduğu, Hanega Türbesi’nde ise motiflere delikler açıldığı görülmektedir. Alçı süslemenin yaygın olmadığı belirtilebilir.

2.5. Taş

Nahcivan’da taşın süslemenin kullanıldığı en önemli örnek Gülistan Kümbeti’dir. Kümbette bütün cephelerde süsleme yer almaktadır.

2.6. Ahşap

Tek örnek olan Tekşeyi Mescidi sütun başlıklarında, geometrik örgü ve mukarnasları oluşturan birimler çakma tekniği ile birleştirilmiştir.

3. Süsleme

3.1. Süslemenin Yapı Yüzeyine Dağılımı

Nahcivan’daki mimari örnekler, süslemenin yapı yüzeyine dağılımı açısından incelendiğinde, biri 12. yüzyıldan 14. yüzyılın ilk yarısına kadar süren, diğeri ise 14. yüzyılın ikinci yarısında başlayan ve 19. yüzyıla kadar devam eden iki farklı süsleme anlayışı olduğu ortaya çıkmaktadır.

12.-14. yüzyılın ilk yarısı arasındaki dönemde inşa edilen örneklerde süsleme daha önemli bir yere sahiptir. Özellikle türbeler, dış cepheleri boş yer bırakılmayacak şekilde bezenmiştir. Bu yapılar içerisinde Mümine Hatun Türbesi’nin önemini ayrıca belirtmek gerekir. Tuğla kaplama, tuğla örgü, tuğla mozaik ve baskı tekniğinde yapılan alçı süslemeleriyle altmışı aşkın kompozisyonun yer aldığı bu yapıyı “süsleme sözlüğü” olarak tanımlamak yanlış olmayacaktır.

14. yüzyılın ikinci yarısından itibaren yapı yüzeyinin bütünüyle bezendiği süsleme anlayışının değiştiği, süslemenin portal, niş, lento, geçiş elemanı ve örtü gibi belirli mimari öğelerde toplanmaya başlayarak azaldığı izlenmektedir.

3.2. Süsleme Türleri

Nahcivan mimarisi süsleme türleri açısından değerlendirildiğinde, geometrik, bitkisel, yazılı, karışık, kullanım eşyaları ve mimari unsurlarla oluşan bir süsleme repertuarının kullanıldığı saptanmaktadır. Bu grupların içinde en yaygın olanı geometrik süslemedir. Diğer süslemeler kullanım yoğunluğuna göre yazılı ve bitkisel, mimari unsurlar, kullanım eşyaları ve karışık süsleme olarak sınıflanabilir.

1. Geometrik Süsleme

Geometrik süslemeler, uygulama yöntemleri ve kompozisyonların yapısı dikkate alındığında, tuğla örgüler, basit geometrik düzenlemeler, geometrik geçmeler ve geometrik örgüler olarak sınıflamaktadır.

Tuğla örgülerle yapılan süslemelerde, kırık çizgiler, baklavalar, gamalı haç gibi motiflerin yanı sıra kûfî yazı düzenlemeleriyle de karşılaşılmaktadır.

Geometrik kompozisyonların ikinci grubunu oluşturan basit geometrik düzenlemeler, 12-14. yüzyıllar arasında, ince şeritler içinde veya sütunce, kemer, mukarnas yüzeyi gibi eğimli yüzeylerin bezenmesinde kullanılmıştır. Bu uygulamanın 13. ve 14. yüzyıl örnekleri sırlıdır. Sırlı örneklerin daha küçük boyutlu oldukları görülür. Bu düzenlemelerin, baklava, damla, uzun kenarı ekseni üçgen şeklinde dışa çıkıntılı dikdörtgen, altıgen gibi tek birimlerle yapılan örneklerinin yanında, birden fazla birimin bir arada kullanıldığı türleriyle de karşılaşılmaktadır.

Nahcivan’daki geometrik süslemenin en önemli grubunu oluşturan, ince şeritlerle biçimlendirilen geometrik düzenlemelerin, tek şeritle yapılan basit düzenlemeler, geometrik geçmeler ve geometrik örgüler olarak üç farklı uygulaması görülmektedir. Tuğla örgülerden sonra en yaygın süslemeyi şeritlerle yapılan geometrik süslemeler oluşturmaktadır. Şeritlerle yapılan süslemeler yaygın olarak 12. yüzyılda görülür. Bu dönemde inşa edilen bütün yapılarda karşılaşılan bu süslemeleri, dönemin genel özelliği olarak belirtmek mümkündür.

Şeritle yapılan düzenlemelerin tek şeritle yapılan türünün tek bir örneği vardır. Geçmelerin ise, iki, üç veya daha fazla şeritle yapılan düzenlemeleri olduğu gibi, ikili geçmelerin birbirine ilmeklenen örneklerine de rastlanmaktadır. Geçmelerin, geometrik örgülere yaklaşan bir diğer türünde ise

çokgenler veya çokgen kesitleri ile şeritlerin birlikte kullanıldığı görülür.

Geometrik örgüler ise kapalı, açık ve her iki sistemin birlikte kullanıldığı örgüler olarak üç grup oluşturmaktadır. Geometrik örgülerin yapısını tespit etmek için yaptığımız çözümlemeler, bu örgülerin ortak bazı temel geometri kurallarına bağlı olarak üretildiklerini doğrulamıştır. Bu çözümlemelere göre örgüler:

1. Süslenecek yüzeyin boyutuna göre planlanmaktadır.

2. Tek örnek olmakla birlikte bazı geometrik örgülerin tasarımında tuğla kalınlıklarının da hesaplandığı anlaşılmaktadır.

3. Kaplamada kullanılacak birimlerin boyutlarını, geometrik örgünün başlangıcındaki dairenin çapı belirlemektedir.

2. Bitkisel Süsleme

Nahcivan’da bitkisel süslemeler, geometrik kompozisyonlardan sonra en yaygın süsleme türüdür. Bitkisel süslemede, palmet, rumî, hatayi ve çeşitli çiçek motiflerinden oluşan bir repertuar ve bunların oluşturduğu bitkisel örgüler yer almaktadır. Palmet ve rumî motifleri 12. yüzyıldan 19. yüzyıla kadar örneklerine rastlanan en yaygın motiflerdir. Genellikle dolgu motifi veya bitkisel örgüler içinde kullanılmışlardır. 14. yüzyılın sonlarından başlayarak çok yaygın olmasa da hatayi ve çiçek motifleriyle karşılaşılır. 18 ve 19. yüzyıl örneklerinde çiçeklerin dal ve yapraklarla birlikte kullanıldığı görülmektedir.

3. Yazılı Süsleme

Bitkisel süslemelerle aynı yoğunlukta izlenen yazılı süslemeler de, Nahcivan’da önemli bir bezeme unsurudur. Yazılı süslemelerin kûfi, sülüs ve talik yazıdan oluşan örnekleriyle karşılaşılmaktadır. Kûfi yazı kullanılan bütün örnekler 12.-14. yüzyıllar arasındadır.

Kûfi yazının, köşeli, düğümlü, örgülü ve çiçekli kûfi olarak isimlendirilen örneklerinden köşeli küfî yazı, diğerlerine göre daha yaygındır. 13 ile 18. yüzyıl arasında karşılaşılan sülüs yazılardan 13. yüzyıla ait çiçekli sülüs yazılar istiflidir. 18. yüzyıldan sonra Nahcivan’da talik yazı kullanılmıştır ve başlıca tipi oluşturur.

4. Kullanım Eşyaları

Nahcivan’da kullanım eşyalarıyla yapılan süslemelere kandil ve şamdan motifleri, mimari unsurlarla yapılan süslemeye ise mukarnas bezeme örnek verilebilir. Tek örnekte görülen karışık süslemede, bitkisel örgü içinde hayvan başları ve el motifleri yer almaktadır.

4. Sonuç


Kısaca belirtmek gerekirse, merkezi öneme sahip olduğu 12. yüzyıldan 14. yüzyılın sonuna kadarki dönem içerisinde, Güney Azerbaycan ve Anadolu arasındaki sanatsal etkileşimde bir köprü görevi gören Nahcivan, bu tarihten sonra önemini giderek kaybetmiş ve bir taşra kentine dönüşmüştür. 14. yüzyıldan sonra daha çok Timurlu ve Safevi etkileri taşıyan eserler görülmektedir. 12-14. yüzyıllar arasındaki sanatsal etkileşimdeki rolü nedeniyle Nahcivan, Türk sanatı içerisinde önemli bir yere sahiptir.
1 Nahcivan adı muhtelif devir ve kaynaklarda “Naksuana”, “Nahç”, “Naşeva”, “Naşevi”, “Nahcivan”, “Naçevan”, “Nakşi-cihan” veya “Nakşicihan” olarak kaydedilmiştir. “Dünyanın güzelliği” manasına da gelen Nahcivan sözünün anlamı hakkında çeşitli görüşler vardır. Şehrin adını “Nuh Tufanı” ile açıklayarak “İlk dayanak” manasına geldiğini ileri sürenler olduğu gibi, Sasani hükümdarı Behram’ın lakabı olan “Nehçir” sözünden türediği yolunda görüşler de mevcuttur. Bkz. Rauf Memmedov, Nahcivan Şehrinin Tarihi Oçerki, Baki 1977, s. 26-28; Ağamusa Ahundov, “Nahcivan Sözünün Menşei”, Nahcivan Tarihinin Sahifeleri, Baki 1996, s. 46-50.

2 Nahcivan Özerk Cumhuriyeti, bugünkü idari yapısına göre Nahcivan, Ordubad, İliç, Babek, Culfa ve Şahbuz olmak üzere altı rayona ayrılmıştır. Rayonlara bağlı kentlerin sayısı farklıdır. Cumhuriyetin başkenti Nahcivan’dır.

3 Faruk Sümer, “Azerbaycan’ın Türkleşmesi Tarihine Umumi Bir Bakış”, Belleten, 83 (1957), s. 429-447; Zeki Velidi Togan, “Azerbaycan”, İslam Ansiklopedisi, 2 (1993), s. 91-118.

4 Nahcivan tarihi için bkz. Rauf Memedov, a.g.e.; Ziya Musa Buniyatov, Azerbaycan Atabekleri Devleti, Baki 1985, Erdoğan Merçil, Müslüman Türk Devletleri Tarihi, Ankara 1991; Fahrettin Kırzıoğlu, Osmanlılar’ın Kafkas Ellerini Fethi (1451-1590), Ankara 1993; F. Aliyev-M. Aliyev, Nahcivan Hanlığı, Baki 1996.

5 Bu çalışma kapsamında yapı tipleri mescitler, zaviyeler, türbeler, medreseler, han be bedestenler, buzhaneler ve hamamlar olarak sınırlanmış, bölgedeki çok sayıda kale, köprü ve konut mimarisi bu çalışmaya dahil edilmemiştir.

6 L. Golombek-D. Wilber, The Timurid Architecture of Iran and Turan I-II, Princeton, 1978, s. 45; Oleg Grabar, İslam Sanatının Oluşumu, (Çev. N. Yavuz), İstanbul 1988: 86-87.

7 Jane Dieulafoy, La Perse, la Chaldee et la Susiane, Paris 1887, s. 28; Eduard Jacobsthal, Mittelalterliche Basksteinbauten zu Nachtschewan im Araxesthale, Berlin 1899, s. 5, Lev. 1.

8 Mustafa Cezar, Anadolu Öncesi Türklerde Şehir ve Mimarlık, İstanbul 1977, s. 237, çiz. 206.

9 Bkz. Yüksel Sayan, Türkmenistan’daki Mimari Eserler, Ankara 1999, s. 118-122.

10 Bkz. Ara Altun, Anadolu’da Artuklu Devri Türk Mimarisi’nin Gelişmesi, İstanbul 1978.


11 Bu bölümün girişi üzerindeki 1825 tarihli bir kitabe bulunmaktadır. Ancak kitabenin yapıya ait olduğunu kanıtlayacak bir bilgi edinilememiştir. Kitabenin yerleştiriliş biçimi elden geçtiğini göstermektedir.

12 Ş. S. Fetullayev, Gradostroitelistvo i Arhitektura Azerbaidhana XIX-Naçala XX Beka, Leningrad 1986, s. 240-241, 320.

13 Eduard Jacobsthal, a.g.e., s. 13, res. 3.

14 Anadolu’daki çifte minareli yapılar için bkz. Orhan Cezmi Tuncer, Anadolu Selçuklu Mimarisi ve Moğollar, Ankara 1986.

15 Anadolu’daki bu tür örgüler için bkz. Ömür Bakırer, Selçuklu Öncesi ve Selçuklu Dönemi Anadolu Mimarisinde Tuğla Kullanımı I-II, Ankara 1981.

16 Turgay Yazar, “Harabe Gilan Türbeleri (I ve II Numaralı Türbe) ”, Prof. Dr. Zafer Bayburtluoğlu Armağanı Sanat Yazıları, (Ed. M. Denktaş-Y. Özbek), Kayseri 2001, s. 597-607.

17 Hakkı Önkal, Anadolu Selçuklu Türbeleri, Ankara 1996, s. 190.

18 Gulam Ali Hatem, “İran’da Büyük Selçuklu Türbeleri”, Ankara Üniversitesi, İlahiyat Fakültesi, Yayımlanmamış Doktora Tezi, Ankara 1974, s. 113-127.

19 Doğu Anadolu’da yoğunlaşan bu tür örneklerin Moğol istilası sonrası ortaya çıktıkları görülmektedir. Örnekler için bkz. O. Cezmi Tuncer, Anadolu Kümbetleri-3-Beylikler ve Osmanlı Dönemi, Ankara 1992, s. 278-280; Hüseyin Rahmi Ünal; “Az Tanınan ve Bilinmeyen Doğu Anadolu Kümbetleri Hakkında Notlar”, Vakıflar Dergisi, 11 (1977), s. 121-163.

20 G. A. Pugaçenkova-L. I. Rampel, İstoriya İskusstvo Uzbekistana, Moskova 1965, res. 94-95.

21 Mustafa Cezar, a.g.e., s. 189, res. 144.

22 Bkz. A.e., s. 328.

23 Rey Burc-u Tuğrul (1139), Veramin Alaaddin (1276), Demavend İmamzade Abdullah (1300) ve Bistam Türbesi (1313) üçgen dilimli türbe örnekleridir.

24 Bkz. O. Cezmi Tuncer, Anadolu Kümbetleri-1-Selçuklu Dönemi, Ankara 1986, s. 50.

25 Bkz. Mustafa Cezar, a.g.e., s. 345.

26 Bkz. O. Cezmi Tuncer, a.g.e., not 23, s. 118; Önkal, a.g.e., s. 437-443.

27 Yivli minareler için bkz. Selçuk Mülayim, “Yivli Minare Geleneği”, Antalya 2. Selçuklu Eserleri Semineri, 26-27 Aralık 1987, Antalya 1988, s. 11-25.

28 Gulam Ali Hatem, a.g.t., 44-59.

29 A. V. Salamzade-K. M. Memed-zade, Azerbaycan Mi’marlığının Nahcivan Mektebi Abideleri, Baki 1985, s. 161-163; Cafer Giyasi, Nizami Devri Mi’marlığ Abideleri, Baki 1992, s. 99.

30 Yapı için bkz. Rahmi Hüseyin Ünal, “Monuments Salguqides de Kemah”, Anatolie Orientale, 6 (1968), s. 150-178; O. Cezmi Tuncer, a.g.e., not 23, s. 107-111.

31 Daha geniş bilgi için bkz. O. Cezmi Tuncer, a.g.e., 240-245.

32 Zeki Sönmez, Başlangıcından 16. Yüzyıla Kadar Anadolu Türk-İslam Mimarisinde Sanatçılar, Ankara 1989, s. 162, 214; Zafer Bayburtluoğlu, Anadolu’da Selçuklu Dönemi Yapı Sanatçıları, Erzurum 1993, s. 120, 268.

33 A. V. Salamzade-K. M. Memed-zade, a.g.e., s. 200.

34 A.e., s. 225, plan 160.

35 A.e., s. 225-230.

36 Konut planları için bkz. A. V. Salamzade, Acemi Ebu Bekr Oğlu ve Nahcivan Mimarlığ Abideleri, Baki 1976, s. 63-64, 66.


AHUNDOV, Ağamusa, “Nahcivan Sözünün Menşei”, Nahcivan Tarihinin Sahifeleri, Baki 1996, s. 46-50.

ALASKERZADE, A., “Yusuf bin Kuseyr ve Mümine Hatun Türbelerinin Kitabeleri”, A. Bakihanov Adına Tarih Enstitüsünün Eserleri, I (1947) s. 76-91.

ALİYEV, F-M. ALİYEV, Nahcivan Hanlığı, Baki 1996.

ALTUN, Ara, Anadolu’da Artuklu Devri Türk Mimarisi’nin Gelişmesi, İstanbul 1978.

ASLANAPA, Oktay, Kırım ve Kuzey Azerbaycan’daki Türk Eserleri, İstanbul 1979.

—-Türk Cumhuriyetleri Mimarlık Abideleri, Ankara 1996.

ASLANOV, G-B. İBRAGİMOV ve S. KASKAJ, “Das mittelalterliche Haraba-Gilan (Azerbajdzen) ”, Archäologische Mitteilungen aus Iran und Turan, Berlin 1997, s. 401-425.

AZİMBEKOV, İsa, “Musulmanskie Nadpisi Tiflisa, Erivani i Hah. SSR”, Azerbaycan Asari-Atika İhbarı-İz “”vestiya Azkomstarisa, 4/2 (1929), s. 295-311.

BAKIRER, Ömür, Selçuklu Öncesi ve Selçuklu Dönemi Anadolu Mimarisinde Tuğla Kullanımı I-II, Ankara 1981.

BAYBURTLUOĞLU, Zafer, Anadolu’da Selçuklu Dönemi Yapı Sanatçıları, Erzurum 1990.

BRETANISKY, L. S., Zodçestvo Azerbaidhana XII-XV vv., Moskova 1966.

BUNİYATOV, Ziya Musa, Azerbaycan Atabekleri Devleti, Baki 1985.

BUNİYATOV, Z. ve H. MEMMEDOV, Nahcivan Sancağının Mufassal Defteri, 9 Muharrem 1140 (27 Avgust 1727), Baki 1996.

CEZAR, Mustafa, Anadolu Öncesi Türklerde Şehir ve Mimarlık, İstanbul 1977.

DIEULAFOY, Jane, La Perse, la Chaldee et la Susiane, Paris 1887.

FATULLAEV, Ş. S, Gradostroitelistvo i Arhitektura Azerbaidhana XIX-Naçala XX Beka, Leningrad 1986.

GIYASİ, Cafer, “Harabe Gilan Serdabesi”, Gobustan, 3 (1981), s. 40-43.

—-“Haraba-Gilanın Bazı Hatıra Abideleri”, İlim ve Hayat, 2 (1981) s. 37-38.

—-Nizami Devri Mi’marlık Abideleri, Baki 1991.

GOLOMBEK, L. ve D. WILBER, The Timurid Architecture of Iran and Turan I-II, Princeton 1988.

GRABAR, Oleg, İslam Sanatının Oluşumu, (Çev. N. YAVUZ), İstanbul 1988.

HATEM, Gulam Ali, “İran’da Büyük Selçuklu Türbeleri”, Yayımlanmamış Doktora Tezi, Ankara Üniversitesi, İlahiyat Fakültesi, Ankara 1974.

JACOBSTHAL, Eduard, Mittelalterliche Backsteinbauten zu Nachtschewan im Araxesthale, Berlin 1899.

KARAMAĞARALI, Haluk, Anadolu’da Moğol İstilası Sonra Yapılan Dini Mimarlık Eserlerinin Plan ve Form Özellikleri”, Basılmamış Doçentlik Tezi, Ankara Üniversitesi, İlahiyat Fakültesi, Ankara 1976.

KERİMZADE, S, “Karabağlar Türbesi’nin Kitabeleri Hakkında Ba’zı Mülahazalar”, Azerbaycan İlimler Akademisi Haberleri, Tarih, Felsefe, Hukuk Serisi, 2 (1969), s. 75-77.

—-“Nahcivan Mi’marlığ Abidelerinin Kitabeleri”, İlim ve Hayat, 7 (1980), s. 37-39.

de KHANİKOFF, M. N., “Les Inscriptions Musulmanes du Caucase”, Journal Asiatique, 8 (1982), s. 57-155.

KIRZIOĞLU, Fahrettin, Osmanlılar’ın Kafkas Ellerini Fethi (1451-1590), Ankara 1993.

MEMEDZADE, K. M., Azerbaycan’da İnşaat Senedi, Baki 1978.

MEMEDZADE, K. -H. GULİYEV-B. İBRAHİMOV ve B. KERİMOV, “Haraba-Gilanın Ba’zı Hatıra Abideleri”, İlim ve Hayat, 2 (1981), s. 37-38.

—-“Der Kentindeki Mimarlık Kompleksi”, Gobustan, 3 (1981), s. 44-46.

MEMEDZADE, K ve V. KERİMOV, “K Voprosu Konservpuy İ Restavraşi Mavzolayi İ Vahi V Sele Der Ordubadskogo Rayona Nahcivanskoy ASSR”, Azerbaycan CCR Elimler Akademiyasının Haberleri, Edebiyat Dil ve İncesenet Seriyası, 2 (1982), s. 96-105.

MEMMEDOV, Rauf, Nahcivan Şehrinin Tarihi Oçerki, Baki 1977.

MERÇİL, Erdoğan, Müslüman Türk Devletleri Tarihi, Ankara 1991.

de MONTPEREUX, Dubois, Voyage Autour du Caucase, Paris 1840.

MORIER, J., A Second Journey Through Persia, London 1818.

MÜLAYİM, Selçuk, “Yivli Minare Geleneği”, Antalya 2. Selçuklu Eserleri Semineri, 26-27 Aralık 1987, Antalya 1988, s. 11-25.


NE’METOVA, M. S., Azerbaycan’ın Epigrafik Abideleri, Baki 1963.

OUSLEY, A. William, Travels in Various Countries of the East, More Particularly Persia, London 1823.

PUGAÇENKOVA, G. A ve L. I. RAMPEL, İstoria İskusstvo Uzbikustana, Moskova 1965.

SAFAROV, F. Y., “Qarabağlar Me’marlıg Kompleksinin Kitäbäları”, Anayurtan Atayurda Türk Dünyası, 3 (1993), s. 61-63.

SALAMZADE, A. V., Arhitektura Azerbaydjana XVI-XIX, Baki 1964.

—-Ajemi Hakhichevani, Baki 1976.

—-Acemi Ebu Bekr Oğlu ve Nahcivan Mimarlığ Abideleri, Baki 1976.

SALAMZADE, A. V. ve K. MEMED-ZADE, Azerbaycan Mi’marlığı Abideleri I, Nahcivan MSSR Abideleri, Baki 1951.

—-Arazboyu Abideler, Pamyatniki Na Arakse, Baki 1988.

—-Azerbaycan Mimarlığı’nın Nahcivan Mektebi Abideleri, Baki 1985.

SARRE, Friederich, Denkmäler Persischer Baukunst, I-II, Berlin 1910.

SAYAN, Yüksel, Türkmenistan’daki Mimari Eserler, Ankara 1999.

SISOEV, V. M, “Nahcivani Na Arakse i Drevnosti Nah. SSR”, Azerbaycan Asari-Atika İhbarı-İzvestiya Azkomstarisa, 4/2 (1929), s. 87-121.

—-“Nahiçevanskiy Yezd”, Azerbaycan Asari-Atika İhbarı-İzvestiya Azkomstarisa, 4/2 (1929), s. 123-215.

SÖNMEZ, Zeki, Başlangıcından 16. Yüzyıla Kadar Anadolu Türk-İslam Mimarisinde Sanatçılar, Ankara 1989.

SÜMER, Faruk, “Azerbaycan’ın Türkleşmesi Tarihine Umumi Bir Bakış”, Belleten, 83 (1957), s. 429-447.

TOGAN, Zeki Velidi, “Azerbaycan”, İslam Ansiklopedisi, 2 (1993), s. 91-118.

TUNCER, Orhan Cezmi, Anadolu Kümbetleri-1-Selçuklu Dönemi, Ankara 1986.

—-Anadolu Kümbetleri-3-Beylikler ve Osmanlı Dönemi, Ankara 1992.

USEYNOV, M. -L. BRETANİSKY ve A. SALAMZADE, İstoria Arhitekturu Azerbaidhana, Moskova 1963.

ÜNAL, Rahmi Hüseyin, “Monuments Salguqides de Kemah”, Anatolie Orientale, 6 (1968), s. 150-178.

WILBER, Donald, The Architecture of Islamic Iran, The İl Khãnid Period, New York 1968.

YAZAR, Turgay, “Two Tombs from Nakhichevan and the Arhitect Acemi bin Ebubekr”, Art Turc/Turkish Art, Genève 1996, s. 767-774.

—-“Nahcivan Mimarisi”, Yayınlanmamış Doktora Tezi, Hacettepe Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü, Ankara 1999.


Yüklə 8,23 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   27   28   29   30   31   32   33   34   ...   179




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©muhaz.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin