Bakirköy ruh ve siNİr hastaliklari hastanesi



Yüklə 7,73 Mb.
səhifə442/899
tarix09.01.2022
ölçüsü7,73 Mb.
#96304
1   ...   438   439   440   441   442   443   444   445   ...   899
BOSTANCI OCAĞI

306

307 BOSTANCffiAŞI ALİ AĞA CAMÜ

niş(-0 mahalli olan Göksu, Çubuklu, Bü-yükdere, Baltalimam, Bebek gibi geniş ağaçlık ve çayırlıkların bakım altında tutulmasını da buralarda görevli bostancı cemaatleri aracılığıyla sağlamaktaydı. Ayrıca yangınlarda bostancıların saka bölüğünü yangın yerine sevk ederdi.

Rumeli yakasında Çekmece köprülerinden, Anadolu yakasında da Bostancı Köprüsü'nden İstanbul'a girişleri bostan-cıbaşı denetimde tutardı. Yeni gelenlerin bir hafta içinde mürur tezkirelerini bostancıbaşıya göstermesi zorunluydu, istanbul'a kaçak girenlerin toplatılıp kent dışına çıkartılmaları da bostancıbaşımn göreviydi. Kadınların süslü püslü giysilerle mesire yerlerinde gezmelerini, salıncak ve beşik kurup sallanmalarını, uygunsuz kimselerle kayıklara binmelerini de bostancıbaşı önlemeye çalışırdı.

Bostancıbaşımn İstanbul'daki korkutucu imajı onun, kimi zaman sadrazam, vezir, darüssaade ağası gibi en yüksek mevkilerdekilerin idamlarını infaz görevinden kaynaklanıyordu. İdama veya sürgün cezasına çarptırılanı, bostancıbaşı ilkin fırın mahbesine alır, sürgün edilecekleri Balıkhane Kapısı'ndan çıkartıp gemiye teslim ederdi.

Bostancıbaşı hiçbir zaman halk arasında, alay ve törenlerde görünmezdi. Hattâ her yıl Paşa Kapısı'nda düzenlenen ibka (görevde kalma) törenlerine bile katılmaz; kendisine giydirilecek kürk, kapı çuhadarı ile gönderilirdi. Bayramlarda, sadrazamın ziyaretine gece giderdi.

Bostancıbaşımn yönetimindeki bostancılar, hizmet alanlarına göre üç gruptu: Bostancı hasekileri, saray bahçelerinde çalışan gılmânan-ı bağçe-i hassa ve sarayların dışındaki hassa bahçelerine bakan gılmânan-ı bostaniyân. Kaynaklar, 16. yy'dan başlayarak muhtelif dönemlerdeki Bostancı Ocağı mevcudunu ve bu sınıflardaki bostancı sayılarını farklı verir. 16. yy'da 1.616 olan genel mevcut, 18. yy'da 6.000 dolayında gösterilmiştir. Fakat daha sağlıklı rakamlara göre bostana mevcudu 2.000-3.000 arasında değişmiş gözükmektedir. Rycaut'nun 17. yy'da 10.000 bostancıdan söz etmesi ise gerçeklerle bağdaşmaz. Bostancı Ocağı bölük ve cemaatleri, kapıkulu ocaklarındaki gibi askeri iç düzenlere ve disipline bağlıydı. Her bölük ya da cemaatin mevcudu, hizmetin özelliğine göre 14'ten 100'e kadar olabilmekteydi. Saray dışındaki bölük ve cemaatler, usta denen birer uzman subayın yönetimi ve disiplini altındaydılar.

Bostancı hasekileri 300 kişiydi. Görevleri Topkapı Sarayı'nı geceli gündüzlü beklemekti. Ayrıca bunlardan 60'ı, alaylarda muhafızlık görevi yaparlardı. "Hassa bostanî hasekileri" ya da "karakuşak-lı" denen 80 kişi, sarayı kuşatan surların bekçisi olarak doğrudan bostancıbaşı tarafından seçilmekteydiler. Hasekiler, iki karış boyunda sivri külah, kırmızı çuhadan dolama ile törenlere katılırlar, diğer zamanlarda barata, biniş giyip şal kuşak bağlarlar ve gümüş hançer taşırlardı. 12

iki ayrı resimde bostancıbaşı tiplemesi. Erkin Emiroğlu fotoğraf arşivi (sol), Galeri Alfa (sağ)

tebdil hasekisi ise padişahın her tebdil çıkışında ona değişik kıyafetlerle eşlik eder, bazen de verilen gizli emirlerin gereğini yine kıyafet değiştirerek yerine getirirlerdi.

Gılmânan-ı bağçe-i hassa denen ikinci grup bostancılar, saray bahçelerinde ve sarayla ilgili hizmetlerde istihdam e-dilmekteydiler. 16. yy'daki mevcutları 641 olan ve 19-49 kişilik bölükler oluşturan hasbahçe bostancıları, Topkapı Sara-yı'nın dış köşklerine bağlı ayrı hizmet birimleriydi. Bu birimler şunlardı: Hasbahçe Ocağı, Şevkiye Ocağı, Gülhane Ocağı, İshakiye Ocağı, Sepetçiler Ocağı, Yalı Köşkü Ocağı, Soğukçeşme (Alay Köşkü) Ocağı, Bamyacılar Ocağı, Otluk Kapısı Ocağı, Balıkhane Kapısı Ocağı, Çizme Kapısı Ocağı, Fil Kapısı Ocağı, Heybeci Ocağı, Hamlacı ve Kayıkhane Ocağı, Mezbelekeşan Ocağı, Cellat Ocağı, Kuşhane Ocağı, Kurban Ocağı, Bağcılar ve Aşlamacılar Ocağı, Dolap Ocağı, Hatap Ambarı Ocağı, Top Kapısı Ocağı. Bunlardan, Hasbahçe, Şevkiye, Gülhane, İshakiye, Sepetçiler, Yalı Köşkü, Alay Köşkü ocaklarında görevli bostancılar, sayılan yerlerdeki köşklerin bakımım, bekçiliğini, bahçelerinin ekim dikim işlerini yaparlar, İstanbul'un en nadide çiçeklerini, süs bitkilerini yetiştirirler, ağaçlara türlü biçimler verirlerdi. Bamyacılar Ocağı sebze yetiştirir, Otluk Kapısı Ocağı'nda-kiler hasahıra ot, yem, saman taşırlar, Balıkhane Kapısı bostancıları, sarayda cezaya çarptırılanları tutuklayıp bostancıbaşımn emirleri doğrultusunda gereğini yaparlar, Çizme Kapısı'ndakiler, saray hastanesine bakarlar, Fil Kapısı bostancıları, bu addaki bahçeyi ekip biçerler ve kapıyı beklerler, heybeciler, saray memurlarına kuryelik ve hamallık yaparlar, hamlacılar ve kayıkhane bostancıları, saray

kayıklarının bakımını, binişlerde de kürekçilik görevini yerine getirirlerdi. Mezbelekeşan sınıfı, sarayın ve bahçelerin süprüntülerini kayıklarla denize atmakla görevliydiler. Sayıları az olan cellatlar, bostancıbaşımn buyruğunda idam infazlarını gerçekleştirirlerdi. Kuşhane Oca-ğı'nda, tüylerinden ok yapımında yararlanılan kuğular ve bazı süs kuşları, Kurban Ocağı'nda sarayda kurban edilecek hayvanlar besleniyordu. Bağcılar ve aşla-macılar saray bahçelerinde aşı ve bağ budama işi yapmaktaydılar. Dolap Ocağı'nda, saraya gelen suyun dolap denen ana depodan dağıtımına bakmaktaydılar. Hatap Ambarı Ocağı, sarayın yakacak odun gereksinimini karşılıyordu. Top Kapısı Ocağı mensupları Sarayburnu kıyılarında bekçilik ederlerdi. Tüm bu ocakların koğuşları, fırınları, hamamları Sur-ı Sultani içinde değişik yerlerdeydi. Tarih-i Atada, yeşillikçiler denen ve içlerinde avadan bostancılarının da yer aldığı bir ocaktan daha söz edilmektedir. Bu kaynakta, avadan bostancılarının 12 kişi oldukları, 6'şar kişilik nöbet gruplarıyla padişah bir yere giderken at ve tüfek takımlarını taşıdıkları belirtilmiştir.

Saraya hizmetle yükümlü dış ocaklar (bölükler) ise Atmeydanı yakınındaki Ta-vukhane Ocağı, Ayasofya Camii'nin Şekerciler Kapısı yanında koğuşları bulunan Sakalar Ocağı, kışlaları ve çalışma alanları Eyüp sırtlarında Rami'de olan Saya Ocağı ile Gümüşsüyü Ocağı, Otluk Kapısı dışındaki Yedekçi Ocağı ve Saraçhane Ocağı, ayrıca 1724'te oluşturulan Bostancı Tulumbacıları Ocağı'daydı. Tavukhane Ocağı'nda saray mutfağı için kümes hayvanları, Saya Ocağı'nda kesimlik küçükbaş hayvanlar yetiştirilirdi. Saya Ocağı'nda pişirilen püryân, çevirme, kuyu ve kırma kebapları meşhur-

du. Sakalar Ocağı, yangın yerlerine beygirle su taşımakla yükümlüydü. Gümüşsüyü Ocağı bostancıları, Eyüp'ün üst tarafındaki Karyağdı Bayırı'ndaki Gümüşsüyü kaynağından saraya içme suyu getirirlerdi.

Üçüncü grubu, "gılmânan-ı hadaik-i hassa" da denen ve İstanbul'un çevresindeki bahçelerde, bostanlarda, çayır ve korularda görevli bostancılar oluşturmaktaydı. 16. yy'daki genel mevcutları 971 olarak saptanan bu sınıfın cemaat mevcutları, hizmet gereksinimlerine göre değişirdi. Cemaat denen her bir bölük, usta denen bir uzman subayın yönetimindeydi. Ustalar, bulundukları bölgenin karakol komutanı durumundaydılar. Üsküdar, Eyüp, Kâğıthane, Rumeli ve Anadolu Boğaz sahilleri, Kadıköy, Adalar, Bakırköy tarafları, birer ustanın gözetim ve denetimi altındaydı. İskeleleri denetlerler, bostancıları kolluk nöbetine koyarlardı. Bunlar, görevli oldukları yere göre Bebek ustası, Üsküdar ustası, Beşiktaş ustası, Kavak ustası vb adlarla anılmaktaydılar. Fakat asıl görevleri bahçe ustalığı idi. Hassa bostancıları ve ustaları görevlerini ömür boyu sürdürürler, çalışamaz durumda yaşayanlar veya hastalananlar emekliye ayrılırlardı.

Hasbahçe bölüklerinin birer bölükba-şısı ve çavuşu, cemaatin mevcuduna göre imamı, cerrahı (sağlık görevlisi), saraydan ve kâtibi ile ekim dikim uzmanı bir "ser-bostanî"si ve hesap, alım satım işlerine bakan "kethüda-i bağçe"si vardı. Bunlardan sonra "dolabî" denen sulayıcı-lar, "üstâd-ı bağçe" denen bahçıvanlar gelmekteydi. Ustalar bahçe, bostan, koru, çayır veya avlağın en iyi şekilde ekilip biçilmesini, bakımlı tutulmasını, buralardaki biniş ve av köşklerinin bakım ve donammıyla her an hizmete hazır olmasını sağlarlardı. Bostancıbaşı buraları denetlediği gibi padişahlar hadaik-i hassa denen dış bahçelere sık sık binişler düzenlerlerdi.

İstanbul'u çevresinden ve kıyılarından kuşatan ve her biri yüzlerce dönümlük araziyi kapsayan hassa bağ ve bahçeleri şunlardı: Dolmabahçe, Karabâli, Kılıçali, Beşiktaş, İskenderçelebi, Ortaköy, Kuruçeşme, Arnavutköyü, Bebek, Baltalimam, Mirgûn (Emirgân), Yeniköy, Tarabya, Kalender, Kireçburnu, Büyükdere, Sarı-yar, Kavak bahçeleri, Beykoz, Tokat, Sultaniye, Paşabahçesi, încirköyü, Çıbıklı (Çubuklu), Kandilli, Göksu, Kulebahçesi, Çengelköyü, Kuzguncuk, İstavroz, Üsküdar, Ayazma, Salacak, Haydarpaşa, Zağarcılar (Tazıcılar), Kadıköyü Bağı, Fe-nerbahçesi, Merdivenli, Erenköyü, Bostancıbaşı Köprüsü, Bulgurlu, Çamlıca, Fi-lurya (Florya), Halkalı, Davutpaşa, Topçular, Vidos, Alibeyköyü, Kâğıthane, Bahariye, Karaağaç, Hasköyü. Bunlardan ayrıca Alemdağı korusunda, Adalar'da, Çırpıcı Çayırı'nda, Belgradcık Köyü'nde ve Küçükçekmece Köprüsü'nde de birer hassa bostancı ocağı vardı.

Hasbahçeler ve hassa bağ ve bahçeleri bir tür döner sermaye işletmesi ve

üretim çiftlikleri gibi çalışırdı. Buralarda üretilen çiçek, meyve ve sebzelerin her türlüsünden öncelikle sarayın gereksinimi karşılanıyordu. Artanı, kent halkına satılmaktaydı.

Hassa bahçelerinde ve hasbahçelerde meyve ve sebzeden başka çeşitli çiçek de yetiştiriliyordu. İstanbul' da gedik nizamına bağlı 200 sebzeci, 17 çiçekçi dükkânı, hasbahçe ve hadaik-i hassa üretimi meyve ve sebze ile çiçekleri satmaktaydı. Ayrıca 30 ıspanakçı dükkânında da yine buralarda üretilen mevsim yeşillikleri satılıyordu. Bahçelerin genel gelir ve giderlerinin hesabı her yıl çıkartılır; defter gelir fazlasıyla birlikte bos-tancıbaşına teslim edilir, o da bunları padişaha sunardı. Örneğin 1814' teki bilançoya göre 1.390.990 akçe tutarında ürün pazarlanmış, bunun 220.020 akçesi ücret ve bahşişlerle sair giderlere harcanmıştı. Kalan 1.170.970 akçe ise o yılın geliri olarak II. Mahmud'a sunulmuştu. İstanbullu hayırseverlerden, bu bahçelerin imarı, genişletilmesi için vakıflar tesis edenler de vardı. Bunlardan elde edilen gelirler de yıllık bilançolarda gösteriliyordu.

1826'da Yeniçeri Ocağı'nın kapatılmasının ardından 31 Ağustos 1826'da çıkarılan bir kanunname ile Bostancı Oca-ğı'ndaki yeniçerilikle ilgili kethüdalık, bölükbaşılık vb san ve rütbeler kaldırıldı. Bu ocağa yeni bir düzen getirilmesi öngörüldü. Yeni sanlar, bekçilik, kapıcılık olarak belirlendi. Hassa bağ ve bahçelerinde görevli bostancıların güvenlikle ilgili görevlerine son verildi.

Mu'allem Bostaniyân-ı Hassa Ocağı adında, 1.527 kişilik yeni bir örgüt oluşturuldu. 22 Kasım 1927'de çıkarılan bir nizamname ile de bostancıların görevleri, çalışma yöntemleri belirlendi. Bahçe ve bostan mahsullerinin saraya verilmesi ve satılmaması öngörüldü. Asâkir-i Man-sure birlikleri oluşturulurken Bostancı Ocağı'ndan 1.500 bostancı alınıp özel bir Asâkir-i Hassa Taburu kuruldu. Bunun komutanı bostancıbaşıydı. 1829'da ise bostancıbaşı unvanı da kaldırılarak son bostancıbaşı Tatar Osman Paşa'ya mirmirânlık rütbesi ve "muhafız paşa" sanı verildi. Bu örgüt, daha sonra Hassa Ordusu, muhafız paşalık da hassa müşi-riyeti adım almıştır.

Bibi. Evliya, Seyahatname, I, 120-122; Tay-yarzade Ata, Tarih-i Ata, I, İst., ty, s. 300-315; Esad Efendi, Teşrifat-ı Kadime, İst., ty, s. 60; P. Rycaut, The present State of the Otto-man Empire, Londra, 1668, s. 41; d'Ohsson, Tableau, III, 287-288; (Ergin), Mecelle, I, 885, 916-920, 1044-1045, 1165; Uzunçargılı, Saray, 465-484; İ. H. Uzunçarşılı, "Bostancı", "Bostancıbaşı", ÎA, II, 736-739; Pakahn, Tarih Deyimleri, I, 239-240; (Altınay), Onikinci Asır-~da, 59, 86, 170, 176; Erdoğan, Bahçeler, 149-182; A. Özcan, "Bostancıbaşılarm Beledî Hizmetleri ve Bostancıbaşı Defterlerinin İstanbul'un Toponomisi Bakımından Değeri", Tarih Boyunca İstanbul Semineri, Bildiriler, İst., 1989, s. 31-35; A. Özcan, "Hassa Ordusunun Temeli Mu'allem Bostaniyân-ı Hassa Ocağı", TD, 34 (1983-1984), 347-396.

NECDET SAKAOĞLU




Yüklə 7,73 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   438   439   440   441   442   443   444   445   ...   899




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©muhaz.org 2025
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin