Türkiye’de örgütlü iş camiası - özellikle iklim bağımlı sektörler nezdinde - iklim değişikliği ile mücadelede özellikle azaltım politikalarının oluşturulmasında önemli bir aktör konumuna gelmiş ve karar vericilerle aralarında mevzuata ve kurumsal yeni yapılaşmaların kolaylaştırdığı yapısal diyaloglar oluşturulmaya başlanmıştır. İş camiasında, iklim değişikliğinin etkilerine uyum sağlamak amaçlı faaliyetler ise yeni yeni geliştirilmektedir.
İş Dünyasının Sivil Oluşumları: Türkiye’de iş dünyasında iklim değişikliği ile ilgili olarak; İZOCAM, Arçelik, Zorlu Enerji, Demirer Holding gibi çeşitli yatırımcı şirketlerin yanı sıra özel sektörün sivil oluşumları olarak tanımlanan İş Dünyası ve Sürdürülebilir Kalkınma Derneği, İZODER (Isı, Su, Ses ve Yangın Yatırımcıları Derneği), Enerji Ekonomisi Derneği97, Elektrik Üreticileri Derneği, Sürdürülebilirlik Akademisi, Sürdürülebilir Kalkınma Derneği, İklim Platformu gibi kar amacı gütmeyen kuruluşlar daha çok Kyoto Protokolü’nün ekonomik maliyetleri konusunda faaliyet içindedir.
Türkiye’de iş camiasının iklim değişikliği ile mücadele çalışmalarına aşağıda örnekler verilmektedir:
Sürdürülebilirlik Akademisi ve Yeşil İş Konferansları
Sürdürülebilirlik Akademisi,98 sürdürülebilir gelecek ve kalkınma için Türk iş dünyasında sürdürülebilirlik dönüşümünü hızlandırmada öncü olmak misyonu ile global bir yaklaşımla ekonomik, toplumsal ve çevresel sürdürülebilirlik ile ilgili bilgilendirme ve bilinçlendirme çalışmaları yapmak amacı ile 2011 yılında kurulmuş kar amacı gütmeyen bir sosyal girişimdir. Akademi bu çerçevede; sürdürülebilir gelecek için çalışan ve iş süreçlerine sürdürülebilirliği yerleştirmeyi hedefleyen ulusal ve uluslararası kurumlar, sivil toplum kuruluşları ve kamu kuruluşlarının işbirliği ile; araştırmalar, konferanslar, seminerler, çalıştaylar, kurumsal eğitim çalışmaları, sosyal sorumluluk projeleri ile danışmanlık ve üniversite gençliğine yönelik bilgilendirme çalışmalarını yürütmektedir. Sürdürülebilirlik Akademisi, sürdürülebilir kalkınma ve gelecek için çalışan, İş süreçlerine sürdürülebilirliği yerleştirmiş olan kurumlar tarafından desteklenmektedir. Sürdürülebilirlik Akademisi, gerçekleştirdiği tüm çalışmalarının karbon ayak izlerini silmektedir.
Yeşil İş Konferansları: Yeşil İş Konferansları; Sürdürülebilirlik Akademisinin kolaylaştırıcılığında, özel sektör, kamu ve sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri ile akademisyenleri bir araya getirerek, ‘Yeşil İş Dünyası’ deneyimlerinin paylaşıldığı ve ‘Yeşil İş Modellerinin’ oluşturulmasına ve yaygınlaştırılmasına katkı sağlayan bir platformdur. Yeşil İş Konferansları uluslararası nitelikte 2010 yılından beri her yıl düzenlenmektedir.
İklim Platformu
İklim Değişikliği Liderler Grubu REC Türkiye ve TÜSİAD iş birliği ile 2008 yılında kurulan İklim Platformu,99 iklim değişikliği ile mücadele ve düşük karbon ekonomisine geçiş yolunda yürütülen çalışmaları Türk iş dünyasına aktarmayı, bu yolla özel sektörün iklim değişikliği konusunda güçlü bir bilgi altyapısı tesis etmesini amaçlamıştır. İklim Platformu'na üye olan 19 şirketin üst düzey yöneticileri, oluşturulan Türkiye İklim Değişikliği Liderler Grubu aracılığıyla Türkiye’nin iklim değişikliği politikalarına katkı sağlanmaktadır. İklim Platformu, Galler Prensi İklim Değişikliği Kurumsal Liderler Grubu (UK CLG) tarafından kurulan Uluslararası Liderler Grubu’nun üyeleri arasında da yer alarak uluslararası müzakerelerin şekillenmesine de katkı sağlamaktadır.
İklim Platformu ayrıca ilgilendirme amaçlı yayınlar basmaktadır. Örnek olarak: İklim Platformunun REC Türkiye ve TÜSİAD’ın desteğiyle hazırlanan “21. Yüzyıl Uygarlığını Yakalamak; Düşük Karbon Ekonomisine Geçişte Teknoloji, Finans ve Tedarik Zinciri” başlıklı yayını Eylül 2010’da basılarak hedef kitlesine ulaştırılmıştır.
Karbon Saydamlık Projesi Türkiye Çalışmaları ve Karbon Saydamlık Liderleri Ödülleri Düşük karbon ekonomisine geçişi küresel boyutta teşvik eden ve dünyada yaygın bir çevre girişimi olan Karbon Saydamlık Projesi’nin (CDP)100 Türkiye’deki çalışmaları, Akbank'ın sponsorluğunda, Sabancı Üniversitesi Kurumsal Yönetim Forumu tarafından 2010 yılından itibaren sürmektedir. Karbon Saydamlık Projesi kapsamında, Türkiye’de ilk adım olarak, İMKB-100 Endeksine dahil şirketler, sera gazı salımlarını ve iklim değişikliği risklerini yönetmeye yönelik stratejilerini yatırımcılarla paylaşmışlardır. 2010 senesinde İMKB-50 endeksine dahil olan 50 şirket, CDP Türkiye tarafından davet almıştır. Bu şirketler arasından 10 tanesi ve 1 de gönüllü şirket olmak üzere, toplam 11 şirket sera gazı emisyon miktarları ve iklim değişikliği ile ilgili risk yönetim politikalarını açıklayarak uluslararası kurumsal yatırımcıların bilgisine sunmuştur.101 Proje kapsamında yıllık değerlendirme raporları hazırlanmaktadır. Sabancı Üniversitesi 2010 yılında Karbon Saydamlık Projesi’nin yerel ortağı olmuştur. Sabancı Üniversitesi'nin, Ernst & Young Türkiye Ofisi'nin katkılarıyla hazırladığı raporlar, Türkiye'de iklim değişikliği ile ilgili ana eğilimleri ve şirket raporlarının analizini içermektedir. 2011 yılında ilk uygulama olarak duyarlı kesimlere karon saydamlık ödülleri verilmiştir. Bu çerçevede, CDP verilerini ve metodolojisini kullanarak Ernst & Young Türkiye tarafından yapılan derecelendirmede sera gazı salımı ve iklim değişikliği riskleri yönetim stratejilerini kamuyla en şeffaf şekilde paylaşma kriterinde, en yüksek puanları alan Türk Telekom ve Zorlu Enerji, 2011 Karbon Saydamlık Lideri ödülünü paylaşmışlardır. Projede 2011 yılında 71 trilyon ABD Doları değerindeki varlığı yöneten 551 kurumsal yatırımcı yer almaktadır.102
Vizyon 2050 Türkiye Raporu Sürdürülebilir bir geleceğin bugünle bağlantısını kurmak amacıyla TÜSİAD tarafından 2011 yılında hazırlanan Rapor’da, insani kalkınma, enerji, şehirleşme, kentsel ulaştırma, üretim ve tüketim eğilimleri çerçevesinde, 2050 yılında sürdürülebilir bir Türkiye’ye ulaşmaya yönelik öneriler geliştirilmiş, ülkenin önündeki fırsatlar değerlendirilerek, bu yolda çıkabilecek risklere dikkat çekilmiştir. Vizyon 2050 Türkiye Raporu, Dünya Sürdürülebilir Kalkınma İş Konseyi tarafından 2010 yılında Dünya CEO Forumu’nda tanıtılan Vizyon 2050 raporundan hareketle hazırlanmıştır.103 Söz konusu belge özel sektörün çeşitli uygulamalarının yanı sıra, iş dünyasının sürdürülebilirlik konusundaki hassasiyetine ve bilincine işaret etmektedir.
“81 İlde 81 Orman” İş Bankası - TEMA Projesi
Türkiye İş Bankası’nın sosyal sorumluluk çalışmaları kapsamında 2008 yılında104 başlattığı, Orman ve Su İşleri105 ile TEMA’nın işbirliğinde yürüttüğü bir proje, küresel iklim değişikliğine karşı en etkili önlemlerden biri olan orman alanlarını genişletme çalışmaları ile ilgilidir. Türkiye’de en büyük kurumsal ağaçlandırma projelerinden biri olan “81 İlde 81 Orman” Projesi ile ilk aşamada; İş Bankası’nın 2009 yılı sonunda ağaçlandırdığı il sayısının 32’ye, ağaçlandırılan alanın ülke genelinde yaklaşık 600 hektara, dikilen fidan sayısının ise 1 milyona ulaşması planlanmıştır. Projede, İş Bankası’nın katkılarıyla beş yıl içinde 81 ilde üç bin futbol sahası büyüklüğünde (yaklaşık 1.500 hektarlık) alana iki milyonu aşkın fidan dikileceği planlanmıştır. Ayrıca, İş Bankası, dikilen fidanların, dikim tarihinden itibaren beş yıl boyunca bakımını da üstlenmektedir. İş Bankası bu projeye 11 milyon TL'nin üzerinde bir kaynak tahsis etmiştir. “81 İlde 81 Orman” Projesi ayrıca, banka mudilerinin hesap özetlerini e-posta yoluyla almalarını teşvik etmekte, böylece 5 TL İş Bankası MaxiPuan kazanmalarını ya da bir fidan sahibi olmalarını sağlamakta, dolayısıyla proje aynı zamanda toplumsal çevre bilincinin artmasına katkıda bulunmaktadır.
Yeşil Ekonomi Zirvesi ve Fuarı Eylül 2012’de İstanbul’da yapılan uluslararası bu etkinlikte iklim değişikliğinin emisyon azaltım faaliyetlerine dönük bir çok sektör yer almıştır. Bunlar; yenilenebilir enerji, otomotiv (çevreci motora sahip, düşük emisyonlu taşıtlar), aydınlama (enerji verimliliği) sektörleridir. Fuar, Enerji Verimliliği Derneği (ENVERDER) ve Türkiye Enerji Verimliliği Meclisi (TEVEM) öncülüğünde, Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) ve UNIDO'nun da katkılarıyla gerçekleşmiştir.
Daha Az Karbon ve Az Su Yatırımları Yatırımlarında maksimum enerji verimliliğini sağlayarak ekosistemin korunmasına destek olan üretim teknolojilerini uygulayan Zorlu Enerji, 2012’de tüm ünitelerini devreye aldığı Lüleburgaz Doğal Gaz Santrali Geliştirme Projesi ile santralda kullanılan doğal gazda yılda 61,3 sm3/yıl tasarruf sağlamaktadır. Projede, santralin konfigürasyon portföyüne kombine çevrim teknolojisini ekleyerek, büyük ölçüde buhar ve elektrik enerjisi üretim esnekliği sağlanmıştır. Böylece, santral, enerji piyasalarındaki arz talep dengesine daha yüksek oranda uyum sağlayarak müşterilerinin buhar ve elektrik taleplerine eksiksiz yanıt verebilecek kapasiteye ulaşmıştır. Santralde yılda 100 bin ton/yıl karbon emisyonu azaltımı gerçekleşmektedir. Santral bu teknoloji sayesinde ayrıca talebin düştüğü dönemlerde oluşan artık buharı da elektrik üretiminde değerlendirebilecek yapıya kavuşmuştur. Ayrıca santralde kullanılan inverter sistemi sayesinde de kullanılan enerjide % 30 düşüş elde edilmektedir. Lüleburgaz Doğal Gaz Santrali’nin enerji üretiminde soğutma amaçlı kullanılan su, devreye alınan geri dönüşüm tesisi sayesinde civar tesislerin atık sularından sağlanmaktadır. Bu geri dönüşüm tesisi, Zorlu Enerji ile Türkiye’deki enerji santrallerinde ilk kez kullanılmıştır. Prosesin su ihtiyacı yer altı suyu kaynaklarından kullanılmayarak, geri dönüşüm tesisi ile atık suları değerlendirilmekte ve böylece yer altı su rezervi kullanımında yılda 950.400 ton tasarruf edilmektedir. Zoru Enerji Grubu, iklim değişikliği ile mücadelede tüm dünyada önemli bir kurumsal sorumluluk aracı olarak kabul edilen Karbon Saydamlık Projesi’ne106 (CDP) Türkiye’den katılan ilk enerji şirketidir. Zorlu Enerji Grubu, 2011 yılında Karbon Saydamlık Liderliği Ödülü’nü kazanmıştır.107 Zorlu Grubu aynı zamanda Birleşmiş Milletler Küresel İlkeler Sözleşmesi'nin imzacılarındandır.
Türk Telekom İklim Değişikliği Farkındalık Faaliyetleri Türk Telekom tarafından; çalışanlarının, bayilerinin ve iş ortaklarının eğitim ve gelişimini sağlamak amacıyla 2008 yılında kurulan Türk Telekom Akademisi, ülke genelindeki yaklaşık 24.000 çalışanını iklim değişikliği konusunda 2012 yılında bilgilendirme eğitimi vermiştir. İklim değişikliğinin nedenleri, sonuçları ve yapılabilecekler hakkında bir farkındalık eğitimi olan bu faaliyetle sürdürülebilirlik süreçlerinin daha bilinçli ve çevre dostu olması amaçlanmıştır. Türk Telekom tarafından 2011’de İstanbul’da “İklim Değişikliği Sergisi” açılmıştır. Özellikle küçük yaştaki öğrencilerin farkındalığının artması ve bilinçlendirilmesi konusunda önemli olan Sergiyi 10 bine yakın ilköğretim, lise ve üniversite öğrencisi ziyaret etmiştir.