Ch’ing Çini’nin Zungarya ve



Yüklə 4,65 Mb.
səhifə12/42
tarix08.01.2019
ölçüsü4,65 Mb.
#93293
1   ...   8   9   10   11   12   13   14   15   ...   42

12 Hayit (1975), s. 210-211.

13 Rusça aslı Dekretı Sovetskoi vlasti, Cilt 1’de (Moskova, 1957, s. 113-114) bulunan bu çağrının Nahaylo-Swoboda (1990, s. 32) tarafından yapılan İngilizce çevrisinden Türkçeleştirildi.

14 Kırımal (1952), Ülküsal (19880).

15 Bu konuda en ayrıntılı çalışma şu eserdir: Devlet (1998).

16 Baymirza Hayit, “Türkistan Çârizm’den Bolşevizm’e Geçiş Devrinde” Kocaoğlu (2001), s. 184-185; Hayit (1971), s. 245-252.

17 Çarlık döneminden beri Kazaklar için “Kırgız” terimi kullanılıyor ve Kırgızlar ise, Kara-Kırgız diye adlandırılıyordu.

18 Bolşevik ordularının Tiflis’i işgal etmeleri üzerine 25 Şubat 1921’de vapurla İstanbul’a geçen Mustafa Çokayoğlu, daha sonra vatanı için mücadelesini Paris’te devam etti. Darhan Hıdıraliyev, “Muhtariyet’ten Muhacerete Türkistan Davası: Mustafa Çokay”, Kocaoğlu (2001), s. 191-225.

19 Togan (1999), s. 320-321.

20 Stalin’in Seçilmiş Eserler’inden naklen Hayit (1975), s. 277.

21 Hayit (1975), s. 277.

22 Hayit (1975), s. 281.

23 Hayit (1975), s. 283.

24 Kocaoğlu (2001), s. 26-27.

25 Basmacılık hareketi hakkında en geniş araştırma şu eserdir: Hayit (1997).

26 Leeuw (2000), s. 113-115; Gömeç (1996), s. 34-36; Azerbaycan konusunda ayrıca Altstadt (1992).

27 Kocaoğlu (2000a).

28 Osman Hoca hakkında en ayrıntılı bilgi ve çalışmalar onun anısına çıkarılan şu anma kitabında yer alıyor: Kocaoğlu (2001).

29 Hayit (1975), s. 267-274.

30 Nahaylo-Swoboda (1990), s. 33.

31 Stalin’in kanlı terörü hakkında dünyadaki en popüler çalışma Conquest’in (1968-1990) eseridir.

32 McCauley (1993), s. 200.

33 Bunlar eski Sovyet anlayışına göre şöyle bir sıra izliyordu: Rusya SFSC, Ukrayna SSC, Belorusya SSC, Özbekistan SSC, Kazakistan SSC, Gürcüstan SSC, Azerbaycan SSC, Litvanya SSC, Moldavya SSC, Litvanya (Letonya) SSC, Kırgızistan SSC, Tacikistan SSC, Ermenistan SSC, Türkmenistan SSC, Estonya SSC.

34 Rusya SFSC içindeki 16 muhtar sovyet sosyalist cumhuriyeti: Başkort, Buryat, Çeçen-İnguş, Çuvaş, Dağıstan, Kabarda-Balkar, Kalmuk, Karel, Komi, Mari, Mordova, Severo-Osetin, Tatar, Tuva, Udmurt, Yakut.

35 Çeşitli Türk boylarının alfabe cetvelleri konusunda Ercilasun (1989) ve Alfabe degişikliklerinin tarihçesi hakkındaki detaylı bilgi için Baldauf’a (1993) başvurulmalı.

36 Bu olumsuz durum Kazakistan’ın bağımsızlığa kavuşmasından bugüne kadar geçen 11 yıl zarfında Kazakça lehine düzelmeye başlamıştır.

37 Bu derginin Özbekçe nüshası ise, Kiril alfabesiyle değil, Arap alfabesiyle yayınlandı.

38 Sovyetler Birliği’nde İslam’ın durumu hakkında şu kaynaklarda ayrıntılı bilgi veriliyor: Bennigsen-Quelquejay (1967); Kocaoglu (1984).

39 Bu sayının 6,5 milyonunu göçerler ile “kulak”ların ölümü teşkil eder. Raşid (1996), s. 69; Conquest (1986-1988); Komünizmin Kara Kitabı (2000).

40 Özellikle Azerbaycan’ın Dilcan, Gökçe Gölü Havzası, Zengezur gibi 10 bin km2’lik bölgesi Ermenistan’a verildi. Gömeç (1996), s. 38.

41 Yalnız Kırım edebiyatının ünlü şairi değil, aynı zamanda önemli bir Türkolog olan Bekir Sıtkı Çobanzade (1893-1939?) hakkında en geniş bilgi şu eserde var: Otar (1999).

42 Rashid (1996), s. 72.

43 En yüksek nüfus artışı 1959 ile 1970 arasında yılda ortalama %3.4 olarak görülür. Bu dönemde Özbekler %107’lik artışla 6 milyondan 12,4 milyona, Kazaklar %81’lik artışla 3,6 milyondan 6,5 milyona, Tacikler %107’lik artışla 1,3 milyondan 2,9 milyona, Kırgızlar

%96’lık artışla 970 binden 1,3 milyona çıkmış ve son yirmi yıl içinde ise Orta Asya’daki Türk ve Tacik nüfuzu toplam olarak ikiye katlanmıştır. Rashid (1996), s. 72-73.

44 Almatı şehrine getirilen ek 70 bin kişilik askerî güçle göstericilerle arasındaki çatışmalarda 50’ye yakın Kazak öldü. Bu konuda ayrıntılı bilgi şu kaynaklarda var: Oraltay (1988); Devlet (1989), s. 155-160; Gömeç (1996), s. 85-87.

45 Bu iç denizin genişliği 80 kilometre, derinliğiyse 123 metre azaldı. Bu konuda en ayrıntılı bilgi şu eserde bulunuyor: Feshbach-Friendly (1992), s. 73-88.

46 Hayit (1978), s. 47-51.

47 Mühlen (1971).

48 Kocaoğlu (2000b).

Amalrik (1981): Andrei Amalrik, Will the Soviet Union Survive until 1984? London: Harper Colophon Books, 1981.

Allworth (1971): Edward Allworth, Soviet Nationality Problems. New York: Columbia University Press, 1971.

Allworth (1973): Edward Allworth, The Nationality Question in Soviet Central Asia. New York: Praeger, 1973.

Allworth (1990): Edward Allworth, The Modern Uzbeks From Fourteenth Century to the Present: A Cultural History. Stanford: Hoover Institution Press, 1990.

Allworth (1997): Edward Allworth, Central Asia: 130 years of Russian Dominance, A Historical Overview. Durham: Duke University Press, 1997 (Aynı yazarın, Central Asia: A century of Russian Rule. New York: Columbia University Press, 1967, ve daha sonraki, Central Asia: 120 Years of Russian Rule, Durham: Duke University Press 1989, adlı baskılarının biraz genişletilmiş yenisidir).

Altstadt (1992): Audrey L. Altstadt, The Azerbaijan Turks. Stanford: Hoover Institution Press, 1992.

Andersen (1997): John Andersen, The International Politics of Central Asia. Manchester: Manchester University Press, 1997.

Baldauf (1993): Ingeborg Baldauf, Schriftreform und Schriftwechsel bei den muslimischen Russland-und Sowjettürken (1850-1937). Ein Symptom ideengeschichtlicher und kulturpolitischer Entwicklungen. Budapest: Akadémiai Kiado, 1993.

Becker (1968): Seymour Becker, Russian Protectorates in Central Asia. Bukhara and Khiva 1865-1924. Cambridge, Mass.: Harvard University Press, 1968.

Bennigsen-Quelquejay (1964): Alexandre Bennigsen et Chantal Lemercier Quelquejay, La Presse et le Mouvement Nationale chez les Musulmans de Russie Avant 1920. Paris: Mouton & Co, 1964, s. 104-132.

Bennigsen-Quelquejay (1967): Alexandre Bennigsen and Chantal Lemercier Quelquejay, Islam in the Soviet Union. New York: Praeger, 1967.

Bennigsen-Wimbush (1979): Alexandre Bennigsen and Enders S. Wimbush, Muslim National Communism in the Soviet Union. A Revolution Strategy for the Colonial World. Chicago: University of Chicago Press, 1979.

Bennigsen-Broxup (1985): Alexandre Bennigsen and Marie Broxup, The Islamic Threat to the Soviet State. London: Croom Helm, 1983.

Bennigsen-Wimbush (1985): Alexandre Bennigsen and Enders S. Wimbush, Muslims of the Soviet Empire: A Guide. London: Hurst, 1985.

Beyoğlu (2000): Ağacan Beyoğlu, Türkmen Boylarının Tarih ve Etnografyası. İstanbul: İstek, 2000.

Conquest (1968-1990): Robert Conquest, The Great Terror: A Reaaement. London: Plimlico Press, 1990 [Aynı yazarın, The Great Terror: Stalin’s Purge of the Thirties. London: 1968, adlı çalışmasının genişletilmiş yeni yayınıdır].

Conquest (1986-1988): Robert Conquest, Harvest of Sarrow: Soviet Collectivisation and the Terror-Famine. London: Arrow Books, 1986 [yeni baskı 1988].

d’Encausse (1981): Hélène Carrère d’Encausse, Decline of an Empire: The Soviet Socialist Republics in Revolt. New York: Harper Colophon Books, 1981 [Önceki baskı: Newsweek Books, 1979; Fransızca aslı: L’Empire éclaté. Paris: Flammarion, 1978].

Devlet (1985): Nadir Devlet, Rusya Türklerinin Millî Mücâdele Tarihi (1905-1917). Ankara: Türk Kültürünü Araştırma Enstitüsü, 1985.

Devlet (1989): Nadir Devlet, Çağdaş Türk Dünyası. İstanbul: Marmara Üniversitesi Yayınları, 1989 [Genişletilmiş yeni yayını: Çağdaş Türkîler. (Doğuştan Günümüze Büyük İslâm Tarihi, Ek Cilt). İstanbul: Çağ yayınları, 1993].

Devlet (1998): Nadir Devlet, 1917 Ekim İhtilâli ve Türk-Tatar Millet Meclisi. İstanbul, Ötüken, 1998.

Engin-Agi-Devlet-Akış (1976): Muhabay Engin, Ferit Agi, Nadir Devlet, Ali Akış, Kazak ve Tatar Türkleri. İstanbul: Boğaziçi Yayınları, 1978.

Ercilasun (1989): Ahmet Bican Ercilasun, Örneklerle Bugünkü Türk Alfabeleri. Ankara: Kültür Bakanlığı Yayınları, 1989.

Feshbach-Friendly (1992): Murray Feshbach and Alfred Friendly, Jr. Ecocide in the USSR: Health and Human Under Siege. New York: Basic Books, 1992.

Fisher (1978): Alan W. Fisher, The Crimean Tatars. Stanford: Hoover Institution Press, 1978.

Gömeç (1996): Saadettin Gömeç, Türk Cumhuriyetleri Tarihi. Konya: Kömen Yayınları, 1996.

Hablemitoğlu (1997): Necip Hablemitoğlu, Çarlık Rusyası’nda Türk Kongreleri (1905-1917). Ankara: Kırım Dergisi Yayınları, 1997.

Hablemitoğlu (1998): Şengül Hablemitoğlu ve Necip Hablemitoğlu, Şefika Gaspıralı ve Rusya’da Türk Kadın Hareketi (1893-1920). Ankara: Kişisel yayın, 1998.

Hayit (1975): Baymirza Hayit, Türkistan: Rusya ile Çin Arasında. İstanbul: Otağ Yayınları, 1975 [Genişletilmiş yeni yayını: Türkistan Devletlerinin Millî Mücadeleleri Tarihi. Ankara: Türk Tarih Kurumu, 1995].

Hayit (1978): Baymirza Hayit, Türk Dünyasında Rus Emperyalizminin İzleri. İstanbul: Sabah, 1978.

Henze (1988): Paul B. Henze, “Ulusul İç Muhalefetin Görünümü ve Yarattığı Sorunlar: Tarihsel ve İşlevsel Karşılaştırmalar” Stratejik Açıdan Sovyet Müslümanları ve Diğer Azınlıklar (editör: S. Enders Wimbush; çeviren: Yuluğ Tekin Kurat). Ankara: Yeni Forum Yayınları, 1988.

Katz (1975): Zev Katz (editor), Handbook of Major Soviet Nationalities. New York: The Free Press, 1975.

Kırımal (1952): Edige Kırımal, Der Nationale Kampf der Krımtürken mit besonderer Berücksichtigung der Jahre 1917-1918. Emsdetten: Verlag Lechte, 1952.

Kırımlı (1996): Hakan Kırımlı, Kırım Tatarlarında Millî Kimlik ve Millî Hareketler (1905-1916). Ankara: Türk Tarih Kurumu, 1996.

Kocaoğlu (1984): “Islam in the Soviet Union: Atheistic Propaganda and Unofficial Religious Activities” Journal Institute of Muslim Minority Affairs, Vol. 5, No. 1 (London, 1984), s. 145-152.

Kocaoğlu (2000a): Timur Kocaoğlu, “Türkistan’da Osmanlı Türk Subaylarının Faaliyetleri (1914-1923)” Türk Dünyası İncelemeleri Dergisi (Osmanlı Devleti’nin Kuruluşunun 700. Yıldönümüne Armağan), Cilt IV (İzmir: Ege Üniversitesi Türk Dünyası Araştırmaları Enstitüsü, 2000), s. 21-35.

Kocaoğlu (2000b): Timur Kocaoğlu, “Turkistan Abroad: The Political Migration From the Soviet & Chinese Central Asia (1918-1997)”, Migration in Central Asia: Its History and Current Problems (Haz. Hisao Komatsu, Obiya Chika, John S. Schoeberlein). Osaka: The Japan Center for Area Studies, 2000; s. 113-126.

Kocaoğlu (2001): Timur Kocaoğlu, Türkistan’da Yenilik Hareketleri ve İhtilaller: 1900-1924/Reform Movements and Revolutions in Turkistan: 1900-1924. Haarlem: SOTA, 2001.

Komünizmin Kara Kitabı (2000): Stéphane Courtois, Nicolas Werth, Jean-Louis Panné, Andrzej Paczkowski, Karel Bartosek, Jean-Lois Margolin. İstanbul: Doğan Kitap, 2000 [Kitabın Fransızca aslı: Le livre noir du communisme. Paris: Editions Robert Laffont, 1997.

Leeuw (2000): Charles van der Leeuw, Azerbayjan A Quest for Identity: A Short History. Richmond, England: Curzon Press, 2000.

Malia (1996): Martin Malia, The Soviet Tragedy: A History of Socialism in Russia, 1917-1991. New York: The Free Press, 1996.

McCauley (1993): Martin McCauley, The Soviet Union: 1917-1991. London & New York: Longman, 1993.

Mühlen (1971): Patrik von zur Mühlen, Zwischen Hakenkreuz und Sowjetstern. Der Nationalismus der sojetischen Orienvölker im Zweiten Weltkrieg. Düsseldorf: Droste Verlag, 1971.

Nahaylo-Swohboda (1990): Bohdan Nahaylo and V. Swohboda, Soviet Disunion: A History of the Nationalities Problem in the USSR. London: Hamish Hamilton, 1990).

Oğuz (1996): Esedullah Oğuz, Türkmenistan: Stalin’den Niyazov’a. İstanbul: Cep Kitapları, 1996.

Oraltay (1988): Hasan Oraltay, 17-18 Aralık 1986 Kazakistan Olayları. İstanbul: Büyük Türkeli Yayınları, 1988.

Otar (1999): İsmail Otar, Kırımlı Türk Şairi ve Bilgini Bekir Sıtkı Çobanzade. İstanbul: Kişisel yayın, 1999.

Pipes (1968): Richard Pipes, The Formation of the Soviet Union. Communism and Nationalism: 1917-1923. Cambridge: Harvard University Press, 1954 [sonra 1964]; New York: Atheneum, 1968 [Yeniden gözden geçirilmiş baskı]; Cambridge: Harvard University Press, 1997 [yeni baskı].

Raşid (1996): Ahmed Raşid, Orta Asya’nın Dirilişi: İslâm mı, Milliyetçilik mi? İstanbul: Cep, 1996 [İngilizce aslı: Ahmed Rashid, The Resurgence of Central Asia: Islam or Nationalism? London: Zed Books, 19?? ].

Rorlich (1986): Ayshe Azade Rorlich, The Volga Tatars: A Profile in National Resilience. Stanford: Hoover, Institution Press, 1986.

Roy (2000): Oliver Roy, Yeni Orta Asya ya da Ulusların İmal Edilişi. İstanbul: Metis Yayınları, 2000 [Fransızca aslı: La Nouvelle Asie centrale ou la fabrication de nations. Paris: Editions du Seuil, 1997; İngilizce çeviri: The New Central Asia. The Creation of Nations. New York: New York University Press, 2000].

Rywkin (1982): Michael Rywkin, Moscow’s Muslim Challenge: Soviet Central Asia. Armonk: Sharpe, 1982 [Aynı yazarın, Russia in Central Asia. New York: Collier-Macmillan, 1963, adlı kitabının genişletilmiş yeni yayınıdır].

Sakwa (1999): Richard Sakwa, The Rise and Fall of the Soviet Union: 1917-1991. London & New York: Routledge, 1999.

Taymas (1966): A. Battal Taymas. Kazan Türkleri. Ankara: Türk Kültürünü Araştırma Enstitüsü, 1966.

Togan (1999): Zeki Velidi Togan, Hâtıralar: Türkistan ve Diğer Müslüman Doğu Türklerinin Millî Varlık ve Kültür Mücadeleleri. Ankara: Türkiye Diyanet Vakfı, 1999 [İlk baskı, İstanbul, 1969].

Ülküsal (1980): Müstecib Ülküsal, Kırım Türk-Tatarları (Dünü, Bugünü, Yarını). İstanbul: Kişisel yayın, 1980.

Wheeler (1964): Geoffrey Wheeler, The Modern History of Soviet Central Asia. New York: Praeger, 1964.

Yalçınkaya (1997): Alaeddin Yalçınkaya, Sömürgecilik-Panislamizm Işığında Türkistan (1856’dan Günümüze). İstanbul: Timaş Yayınları, 1997.

Zenkovsky (2000): Serge A. Zenkovsky, Rusya’da Türkçülük ve İslâm. Ankara: Günce Yayınları, 2000, s. 92-93.

Bolşevik İhtilalinden Sonra Kırım
PROF. DR. Valeri VOZGRİN

Menshıkov Enstitüsü Bilimsel Araştırmalar Merkezi Müdürü / Rusya


1. Kırım’da Şubat ve Ekim

İhtilâlleri

A. Kırım’da 1917 Sonbaharı;

Müslüman İcra Komitesi

(Musıspolkom);

Tatarlar ve Bolşevikler

olşevizm, Rus etnopsikolojisini yansıtır ve tamamen Ruslara ait bir olgudur. 1917 yılında meydana gelen ihtilâller, Rusya’da halk ihtilâlleri halini almış olduğundan eski rejimi savunacak hiç kimse kalmamıştır. İç savaşın ise, özünde zafere ulaşan çoğunluğun sayıca az olan bir azınlık kesimin üzerine yöneldiği ve onu fiziksel olarak yok etmek amacıyla hareket ettiği bir şiddet dalgası olduğu söylenebilir. Söz konusu azınlık da, ayakta kalmaya çalışıyor ve oldukça iyi organize edilmiş bir savunma faaliyeti gerçekleştiriyordu.

Ancak Kırım’da durum farklıydı. Burada bir mozaiği andıran taban Bolşevizmin yaygınlaşmasına imkan verdi. Rus kökenli işçi sınıfı kendi başına küçük küçük (100-150 kişilik) ortak gruplardan oluşurdu. Nüfusun ana kitlesi köylülerden, yani isyanlara katılma eğilimi olmayan (Kırım Tatarları) veya siyasetten oldukça uzak duran (Rus, Alman, Ukraynalı, Yunan) kesimlerden oluşuyordu. En güçlü askerî grup olan ve 40 bin kişiden oluşan Karadeniz Donanması ise, sürekli olarak Eser Sosyalist Revolisyonerler (SR) ve anarşistlerin programları arasında tereddüt etmekteydi ve Kuzey’den gelen devrimci değişiklikler ortamında hangi tarafa geçmeyi tercih edecekleri belli değildi.

Birçok kişisel özgürlükler getiren Şubat İhtilâli, Kırım’da genel olarak olumlu karşılanmış ve iktidar barışçı bir şekilde yerel Geçici Hükümetin eline geçmiştir. Seçimler neticesinde şe

hir ve köylerde yerel yönetim organları olan Sovyetler oluşturulmuştur. Üstelik radikal görüşlü devrimcilere çok az güven sergilenmiştir ki, bu vilayetteki gerçek güç dengesini göstermekteydi: Ağustos döneminde SR’lerin sayısı 27.000 kişiyken, en az o kadar barışçıl davranan Menşeviklerin sayısı 7.000 kişi idi, kavgacı Bolşeviklerin sayısı ise sadece 250 kişi idi.1 Aynı yıl yaz aylarında Kırım Tatarlarının tarihinde ilk defa bazı politik gruplaşmalar meydana gelmeye başlamıştır. Onların çizgileri birbirinden farklı idi, ancak eski imparatorlukta çıkan başka birçok etnopolitik partilere özgün ayrılıkçılıktan mesafeli olmak, tümünün ortak özelliği idi. Tatarlar, Kırım’ın geleceğini demokratik Rusya ile federatif birlik içinde bulunan ve kendini yöneten bir cumhuriyet şeklinde görüyordu. Halk çoğunluğunun bu ve diğer görüşlerini kendi programında en iyi şekilde yansıtan, Temmuz 1917 döneminde kurulan Milli Fırka’dır.

Bundan bir süre önce, 1917 yılının Mart ayı sonunda Kırım’ın tüm bölgelerinden gelen iki bin kadar Tatar delegesi öğretmen S. D. Hattatov başkanlığında, özellikle din işleri yönetimini de üstlenen Müslüman İcra Komitesi’ni (Musispolkom) oluşturmuştur.

Müslüman İcra Komitesi üyeleri arasında Müftü Numan Çelebi Cihan, Cafer Seyidamet, A. S. Ayvazov, Müftü İ. Tarpi, A. Özenbaşlı, H. Çapçakçı, A. Bodaninskiy gibi ünlü liderler de bulunmuştur. Daha sonra Milli Fırka ve Müslüman İcra Komitesi birbirine yakın politikalar yürütmüştür. Kırım’ın köy ve kasabalarında yaşayan barışçıl halkın muhtemel devrimci zulmünden korunabilmesi için Müslüman İcra Komitesi Birinci Dünya Savaşı cephelerinde bulunan Tatar birliklerinin yurda geri dönmesini istemiştir. Müslüman İcra Komitesi’nin önemli ekonomik kararlarından biri, geriye kalan vakıf malvarlığının toprak sahibi olmayan Kırım Tatarlarına dağıtılması şeklindedir. İdeolojik alanda İcra Komitesi reformcu yol izlemiştir. İslam devletinin oluşturulmasını isteyen otorite ve idarî fonksiyonlara sahip dini örgüt, Ulemalar Birliği’nin varlığına son verilmiştir.

1917 yılının yaz-sonbahar döneminde Kırım’daki durum, bir dengesizliğe ve anarşiye doğru kaymaya başlamıştır. Birinci Dünya Savaşı’nın dağılmaya başlayan Batı Cephesi’nde olduğu gibi, Türk Cephesinden de terhis olmuş veya firar etmiş asker ve denizciler, Kırım Yarımadası’na akın etmeye başlamıştı. Bunlar, Kırım’a Trabzon ve diğer Anadolu limanlarında topladıkları ganimet ve kadınları getirmekte idi. Bu karışık kalabalığın yiyecek ve votka için paraya ihtiyacı vardı-getirilen ganimetler ve Türk kadınları değiş tokuş ve ticaret konusu idi. Bu tür esir pazarları Yalta ve Kefe’de kurulmuştur, burada kadınların fiyatı 200 ile 2000 ruble arasında değişmekteydi.2 Güney kıyılarındaki hastanelerden de sağlığına kavuşan binlerce askerler taburcu olmuştur. Bunlar kolayca silah temin edip Kırım’da kalmaktaydı. Çok geçmeden bu büyük kalabalığın elindeki işe yarayan satılabilecek kıymetli ganimet bitmiş ve bunların soyguncu içgüdüleri yer

li halka, ve özelikle en sakin ve barışçıl kesimi oluşturan Kırım Tatarlarına yönelmiştir.

B. “Kırım Kırımlılarındır!”

Kırım, zulmün ve savaş kurallarının geçerli olduğu bir nevi haydut batakhanesi haline gelmiştir. Geçici Hükümet, kana alışmış, sarhoş ve kendi üzerinde hiçbir otoriteyi, hiçbir moral veya dini normları tanımayan dünkü cepheciler kalabalığı ile başa çıkma gücüne sahip değildi. Akhisar’da (Sevastopol) donanma subaylarına karşı mahkemesiz ve yargısız yapılan toplu infazlar meydana geldi. Sadece Müslüman İcra Komitesi’nin birliklerinin kaldığı birkaç şehirde ve özellikle Akmescit’te (Simferopol) düzen korunmuştur. Bu yerler, sonsuz zülüm olayları ve sarhoş eğlencelerinden oluşan bulanık denizin içinde barış adaları gibi idi, o günkü görgü tanıklarının yazdığı gibi yarımada, “elinde hâlâ Georgievsk haçları ve silahlarıyla parlayan Kırım Süvari Birliği’nin var olduğu başka bir krallık” idi sanki.3 Kırım’ın savaş ve devrim rüzgarlarının taşıdığı kirli insan köpüğünden arınmaya ihtiyacı vardı-ancak iktidarda tek olmak isteyen ve üyelerinin çoğunluğu Kırım’a tesadüfî bir şekilde gelmiş olan Geçici Hükümet bu konuyu düşünmüyordu. Kendi topraklarına ilgi gösteren Müslüman İcra Komitesi ve Milli Fırka üyeleri yalnız yerli Kırımlılardan idi. Bu husus Eylül 1917 tarihlerinde Kiev’de toplanan Halklar Kongresi sırasında belli oldu (bu organizasyon, gönüllü üyelik temelinde Demokratik Federal Rusya yapısının oluşturulması amacıyla gerçekleştirilmiştir). İşte bu forumda, başında A. Özenbaşlı’nın da bulunduğu Kırım Tatarlarının Heyeti “Kırım Kırımlılarındır!” şeklindeki sloganı ortaya atmıştır.

Bu sloganı doğru bir şekilde değerlendirebilmek için, kurtuluşu takip eden ilk aylarda oluşan ortamın iyi algılanması gerekmektedir. O tarihlerde imparatorluğun tüm etnik bölgeleri, bunların arasında Baltık, Kafkasya, Ukrayna, Beyaz Rusya ve hatta Don ve Kuban, kendi kendini yönetme ve kültürel otonomi programları geliştirmekteydi. Bundan dolayı Kırımlıların bu sloganı delegeler tarafından tamamen doğal, haklı ve uygun karşılanmıştır. Hatta kongrenin Ukraynalı ev sahipleri, gelecekteki Kırım otonomisini kendi cumhuriyetinin tüm imkanlarıyla desteklemeye hazır olduklarını ifade etmiştir.

Kırım’daki Rus çoğunluğunun tepkisi ise çok farklı idi. Ruslar, Müslüman İcra Komitesi’ni ve tüm Tatarları ayrımcılık ve Türkiye ile birleşme hayalleri ile suçlamıştır.Meydana gelen kanlı çatışmalarda çok büyük insanî kayıplara neden olan Rus diasporasının bu ısrarcı tutumunu anlayabilmek için o günkü ortamın doğru algılanması gerekmektedir. İlk önce demografik açıdan bir değerlendirme yapalım: devrime kadar olan yarım yüzyıllık süre içerisinde yarımadaya yoğun bir şekilde gelen Rusça konuşan kesimler yüzünden Tatarların, toplam nüfus içindeki oranı hızla azalmıştır. Gelenler, sadece asker ve denizci değildi; Rusya’nın orta bölgelerinden de mülteci akını hızlanmıştı.

Genel olarak bu mülteciler sosyal açıdan müreffeh ve varlıklı hayat sürmüş kişilerdi. Bu Monarşistler, Kadetler, Oktyabristler vb. siyasî açıdan bir konuda birleşiyordu-eski hayata, imparatorluk Rusyası’na olan nostaljileri. Yani onlar, “başka soydan gelen” insanların yaşadığı bölgelerinin özgürlüğe kavuşturulması, kendi kendilerini yönetmesi ya da ayrımcılık gibi şeylerden bahsedilmesini bile istemiyordu. Bundan dolayı bu ortamda, Kırım Tatar liderlerinin aktif ve samimî bir şekilde gelecekteki Federatif Rusya için çalışmaları bir nevi sağırlara konuşmak gibi bir şeydi.

Buna rağmen, C. Seydamet basın önünde şu şekilde konuşmaktaydı: “Biz, Kırım Tatarları, federasyonu destekliyoruz, ve bizim en büyük hayalimiz Rus Federal Cumhuriyeti’ni, kurmaktır.” Bu düşünce daha da ayrıntılı bir şekilde Müslüman İcra Komitesi’nin bildirisinde görülmektedir: “Herkes bilsin ki, Kırım Tatarları hiç kimsenin Kırım Yarımadası üzerinde hakimiyet kurmasına izin vermeyecektir. Bu defa da Kırım Tatarları, elde edilen hak ve özgürlüklerini sonuna kadar savunmadan artık kendi bölgelerini terk etmeyecektir. Ezelden beri hür Tatar halkının özgür oğulları olan biz, gelecekte yan yana mutlu yaşam için demokratik federatif cumhuriyet sloganıyla size ellerimizi uzatıyoruz.”4 Bu amaç, Kırım’ı fiilen Rusya’dan ayıran “Merkez Konseyin” bağımsız Ukrayna Cumhuriyeti’nin kurulduğunu ilan etmesinden sonra bir kez daha vurgulanmıştır ki, Müslüman İcra Komitesi “Tatarların sesi olarak, Kırım’da herhangi bir etnik topluluğunun bir başkası üzerinde hakimiyet kurmasına izin vermeyi düşünmüyor ve Kırım’ın Kırımlılara ait olduğunu ilân ederek, gelişen olağanüstü durumların Kırım halkına, tüm halkların yararına olan ortak çalışmalar için birleşmeleri gerektiğini işaret etmektedir. Şu anda Kırım gündeminde olan bu konunun ne şekilde çözülebileceğine sadece ortak (kolektif) görüşler ve Kırım’da yaşayan tüm etnik grupların iradesi karar verecektir”.5

Yukarıda bahsedilen ve yapılan diğer beyanat ve açıklamalara göre söz konusu aylardaki ortak Tatar tavrının ana çizgileri hakkında aşağıdaki görüşleri belirtebiliriz:

a) İlk önce Tatarlar, imparatorluk veya onların yerini alan Kırım kökenli olmayan diğer gruplar ve topluluklar tarafından yapılan zulümlere karşı geçmişteki pasif protestodan sonra (göç etmek) farklı protesto şekillerini uygulamaya hazır olduklarını ifade etmiştir;

b) Tatarlar, yerli halka karşı gösterilen ırkçılığın devamını sağlayan başka bir milletin egemenliği ihtimalini tarih boyunca kendilerine ait anavatanlarında kabul etmeyeceklerini ileri sürüyordu;

c) Müslüman İcra Komitesi kendi açısından mutlak bir hakimiyeti de hedeflememekteydi, aksine aralarında yerli halkın içinde olan Ruslar dahil olmak üzere Kırım’ın diğer etnik gruplarının temsilcilerine ortak yönetimin oluşturulmasını teklif etmekten çekinmiyordu;


Yüklə 4,65 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   8   9   10   11   12   13   14   15   ...   42




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©muhaz.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin