ÇÖZÜm arama konferanslari-2


MAHMUT KÜÇÜK (Bayındırlık ve İskân Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı) –



Yüklə 238,86 Kb.
səhifə2/15
tarix05.01.2022
ölçüsü238,86 Kb.
#69757
1   2   3   4   5   6   7   8   9   ...   15
MAHMUT KÜÇÜK (Bayındırlık ve İskân Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı) – Sayın Başkan, sayın davetliler, basınımızın değerli mensupları; önce hepinize hoşgeldiniz diyorum.

Yeryüzünün en aktif deprem kuşaklarından birinin içerisinde bulunan ülkemizde uzun yıllardır yürürlükte olan İmar ve Afet Mevzuatındaki çeşitli hükümlere rağmen, uygulamada etkili bir yapı denetimi sağlanmadığı hepimizce malumdur. Ülkemizde son 20 yıl içerisinde meydana gelen her depremden sonra, bu durum olumsuz sonuçları açıkta görmüş olmasına rağmen, maalesef bugüne kadar yeterli denetim konusunda olumlu bir gelişme sağlamamıştır. Aksine, hızlı nüfus artışı ve göçler, denetimsiz şehirleşme ve sanayileşme, yoğun ve kaçak yapılaşma ve sık sık başvurulan imar afları, ülkemizdeki deprem ve diğer afet risklerini her geçen gün daha da artırmıştır.

17 Ağustos ve 12 Kasım 1999 tarihlerinde yaşanan Marmara Depremiyle, 3 Şubat 2002 tarihinde yaşanan Afyon-Sultandağı Depremi sonrasında meydana gelen can ve mal kayıpları, denetimsiz yerleşme ve yapılaşmaların yol açabileceği zararları bütün açıklığıyla ve ağır bir faturayla yeniden göz önüne sermiştir.

Deprem sonrası yapılan gözlemlerde meydana gelen hasar ve göçmelerin büyük çoğunluğunun depreme uygun olmayan mimari ve taşıyıcı sistemden, gerekli zemin araştırması yapılmamasından, standardına uygun malzeme kullanılmaması ve imalat yapılmamasından, eksik ve yanlış donatı detayından, en önemlisi yapım sırasında yeterli denetim sağlanamamasından kaynaklandığı anlaşılmıştır.

Yapım işlerinde rol alan yapı müteahhidinin, teknik uygulama sorumlusunun (fenni sorumlu), yapı projelerini ve uygulamalarını denetlemekle görevli belediyeler ve valiliklerin yapım ve özellikle de denetim konusunda gerekli önem ve hassasiyeti göstermedikleri, bu deprem felaketi sonucu bir kez daha ortaya çıkmıştır. Bu nedenle de, ülkemizde yapı denetim sistemi ve yapım aşamasında görev alan müteahhit, proje müellifi, fenni mesul ve denetim elemanlarının yapmakla görevli yerel yönetimlerin sorumluluklarını yeniden düzenlemek ve kâğıt üzerinde denetlenmiş gibi görülen, ancak yeterli düzeyde, hatta hemen hemen hiç denetlenmeyen yapıların sorumlularına verilecek cezaları ve bu kişilerin üçüncü şahıslara verdikleri zararları tanzim edebilecek yeni bir yasal düzenlemeye ihtiyaç ortaya çıkmıştır.

Can ve mal kaybını en aza indirmek, güvenilir yapı yapılmasını sağlamak amacıyla, başta İmar Kanunu ve ilgili yönetmeliklerin gözden geçirilerek yeni bir yapı kontrol sisteminin kurulması ve afetlere karşı dayanıklılığı artıracak önlemlerin alınması kaçınılmaz olmuştur. Bu nedenle, bilindiği üzere, olası afetlerde can ve mal güvenliğini sağlamak, kaynak israfıyla plansız, kalitesiz ve kontrolsüz yapılaşmayı önlemek, çağdaş norm ve standartta yapı üretimi sağlamak, denetimsizlik ve ihmal nedeniyle zarara uğrayan üçüncü şahısların haklarını korumak, yapı üretiminde kusur, ihmal ve yetersizliği görülen yapı sorumlularını belirlemek amacıyla 27 pilot ilde uygulanmak üzere, 595 sayılı Yapı Denetimim Hakkında Kanun Hükmünde Kararname 10.4.2000 tarihinde Resmî Gazetede yayımlanarak 10 Temmuz 2000 tarihinde yürürlüğe girmiştir.

Söz konusu KHK’nin Anayasa Mahkemesince iptal edilmesi üzerine, yayımı tarihinden 30 gün sonra yürürlüğe girmek üzere, KHK’nin ana ilkeleri değişmeksizin, 13.7.2001 tarihinde Yapı Denetimi Hakkında Kanun yayımlanmıştır. Bu kanunun hazırlanmasında, anılan KHK’nin uygulanması sırasında ortaya çıkan sorunlar ve Anayasa Mahkemesinin iptal gerekçeleri de dikkate alınmıştır.

Bugün denetim denildiğinde, beraberinde malzeme hizmetlerinin karakterini belirtir özelliklerinin tamamlanmış olması, kıyaslanmasında esas alınacak değerlerin gösterildiği kanun, yönetmelik, standart ve şartnamelerin mevcut olması, standart ve malzeme hizmetlerinin özellikleri, her özellikle birlikte o özelliğin alacağı değerlerin de belirtilmesi, hukukî ve teknik altyapının geliştirilmesi önem arz etmektedir. Bu kapsamda, eski uygulamalar ve gerekse yeni dönemde yeni yapılanmalar çerçevesinde konut inşaatı ülkemizde birinci derecede önceliği olmazsa olmaz şartı, sağlıklı ve güvenli yapılaşmadır.

Yapı Denetimi Kanununa ilave olarak, 3194 sayılı İmar Kanununun yürürlüğe girdiği 1985 yılından itibaren, uluslararası ve ulusal düzeyde meydana gelen gelişmeler ışığında, uygulama alanında tespit edilen eksiklikleri gidermek, merkezi ve yerel yönetimler arasında işbirliğini sağlamak, etkin bir denetim mekanizması oluşturmak, afete duyarlı planlama, yapılaşma ve kullanmaya ilişkin esaslar geliştirmek, sağlıklı ve yaşanabilir çevreler oluşturmak, kalitesini artırmak ve kentleşmeyle ilgili politika, ilke ve esasları belirlemek ihtiyacı ortaya çıkmış, bu kapsamda Bakanlığımızca 3194 sayılı İmar Kanununun revizyon çalışmaları başlatılmıştır. İmar ve Şehirleşme Kanunu Taslağı hazırlanarak, ilgili kurumların görüşleri alındıktan sonra kanunlaşma süreci başlatılacaktır.

Hepinizi saygıyla selamlıyorum. (Alkışlar)

----------o---------


Yüklə 238,86 Kb.

Dostları ilə paylaş:
1   2   3   4   5   6   7   8   9   ...   15




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©muhaz.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin