Doğrularin öYKÜSÜ Şehit Murtaza Mutahhari


-İBNİ SİNA VE İBNİ MESKEVİYYE



Yüklə 0,68 Mb.
səhifə6/37
tarix08.01.2019
ölçüsü0,68 Mb.
#92994
1   2   3   4   5   6   7   8   9   ...   37

20-İBNİ SİNA VE İBNİ MESKEVİYYE

Ebu Ali İbni Sina, henüz yirmi yaşına gelmeden, zamanının bütün ilimlerini öğrenmişti. İlahiyatla alakalı ilimlerden doğa bilimlerine, matematikten dini ilimlere , zamanın en iyisiydi. Bir gün, meşhur alim Ebu Ali İbni Meskeviyye’nin dersine katıldı. Büyük bir ukalalıkla, bir cevizi İbni Meskeviyye’nin önüne attı ve :

-Şu cevizin çapını hesapla, dedi.

İbni Meskeviyye, ahlak ilmi konusunda yazmış olduğu “Teharetul Arak “ kitabını, İbni Sina’nın önüne koydu ve :

-Sen önce ahlakını düzelt, sonra ben cevizin çapını sana söylerim. Benim , cevizin çapını hesaplamaktan daha çok senin ahlakını düzeltmeğe ihtiyacım var, dedi.

İbni Sina bu söz üzerine çok utandı ve bu cümle , ömrünün her anında onun ahlak rehberi oldu.29


21-ZAHİTİN NASİHATİ

Yazın sıcak havası iyice şiddetlenmişti. Güneş Medine’ye, dağlara ve Medine etrafında bulunan tarlalara şiddetle vuruyordu. Bu havada, Muhammed İbni Münkedir(Kendini zahit, abid ve dünyaya yüz çevirmiş biri olarak görüyordu.) adında biri, tesadüfen Medine’nin dışındaki tarlalara doğru gelmişti. Bir an gözleri, tarlasına göz atmak üzere dışarı çıkan ve yorgunluktan işçilerin yardımıyla yürümeğe çalışan, iri bir adama takıldı. Kendi kendine:“Böylesine sıcak bir günde dünya işleri için dışarıya çıkan bu adam kim?” Diye düşündü. Biraz yaklaştı ve şaşkın şaşkın:”Allah Allah! Dedi. Bu adam Muhammed Bakır mı? Bu değerli insan niye dünya peşinde koşuyor? Ona nasihat edip, böyle yapmasına engel olmalıyım.

Sonra biraz daha yaklaşarak selam verdi. İmam Bakır(as), kan ter içinde ve nefes nefese adamın selamını aldı. Adam imama sormaya başladı:

-Sizin gibi değerli bir insanın, özellikle böyle sıcak bir havada, dünya malı için dışarı çıkması ve kendisini bu kadar yorması doğru mudur? Kimin ölümden haberi var, kim ne zaman öleceğini biliyor ki? Belki de ecel hemen şimdi sizi bulabilir. Allah korusun! Eğer böyle bir durumda ölüm sizi bulursa ne yaparsınız? Dünya peşinde koşmak size yakışmaz. Hele bu sıcak havalarda bu kadar zahmet çekmeniz… Hayır, Hayır! Asla size yakışmıyor.

İmam Bakır(as), ellerini yanındakilerin omzundan çekerek duvara yaslandı ve şöyle buyurdu:

-Eğer ölüm beni bu halde bulursa, o zaman ben ibadet halinde ölmüş olurum. Çünkü çalışmak, Allah’a kulluk etmenin ta kendisidir. Sen, ibadetin sadece zikir, namaz ve dua olduğunu mu zannediyorsun? Benim yaşamımı sürdürebilmem için çeşitli masraflarım var. Eğer çalışmaz ve zahmet çekmezsem, o zaman sen ve senin gibi insanlara el açmak durumunda kalırım. Ben, rızk peşinde koşmakla merde, namerde muhtaç olmadan ihtiyacımı gidermiş oluyorum. Ancak günahkar, isyankar ve Allah’ın emirlerine muhalif olursam ölümün gelmesinden korkmam gerekir. Başkalarına yük olmamak için , rızkımı aramakla görevlendirilişim konusunda Allah’a itaat ederken ölümün gelmesinden korkmama gerek yok.

Zahit :

-Ne kadar büyük bir hata yapmışım meğer, dedi. Başkalarına nasihat etmek isterken, asıl yanlışlar içerisinde olanın ve nasihate ihtiyacı bulunanın kendim olduğumu anladım.30



22-HALİFENİN EĞLENCE MECLİSİNDE

Zalim ve kan döken Abbasi halifesi Mütevekkil, halkın İmam Hadi’ye(as) manevi bağlılıklarından korkuyordu. Emirlerine gönül rızasıyla itaat etmeğe hazır olmalarından üzüntü duyuyordu. Bu durumdan faydalanmak isteyen fitneciler de ona :

- İmam Hadi, sana karşı kıyam hazırlığında olabilir. Evinde silah veya bu konuyla ilgili mektuplar saklıyor olabilir, diyorlardı.

Bundan dolayı Mütevekkil, bir gece her kes uyuduktan sonra imamın evine teftiş için adam gönderdi ve imamın da getirilmesi emrini verdi. Mütevekkil, bu kararını eğlence meclisinde içki içerken almıştı. Memurlar imamın evine girdiklerinde , önce imamı aramaya başladılar. İmamı bir odada halıyı kaldırmış, kumların ve taşların üzerinde oturarak Allah’ı zikretmekle meşgulken buldular.diğer odalara girdiler ama aradıkları şeyleri bulamadılar. Çaresiz sadece imamı Mütevekkil’in huzuruna getirdiler.

İmam içeri girdiğinde Mütevekkil, eğlence meclisinin baş köşesine oturmuş, şarap içiyordu. İmamdan yanında oturmasını isteyince imam, gösterilen yere oturdu.

Mütevekkil, elindeki şarabı imama uzattı. İmam teklifi geri çevirerek şöyle buyurdu:

-Ant olsun Allah’a, benim etime ve kanıma asla şarap karışmadı. Beni muaf görün.

Mütevekkil, bunu kabul ederek şöyle dedi:

-O zaman şiir oku ve güzel sözlerinle meclisimize eğlence kat.

İmam:


-Ben şair değilim, diye buyurdu. Geçmiştekilerin şiirlerinden pek azını biliyorum.

-Çaresi yok mutlaka bir şiir okuyacaksın.

Mütevekkil’in ısrarları sonucu imam , şu manalara gelen bir şiir okudu:

Yüksek tepeleri kendilerine ev yaptılar. Her zaman etraflarında korumaları vardı. Ama o korumaların hiç biri ölmelerine engel olamadı. Başlarına gelecekleri önleyemediler. Sonunda , o korunan tepelerin eteğinden ve o sapasağlam kalelerden, kabir çukuruna düştüler. Nasıl bir bedbahlıkla o çukurlara indiler! Onların bu durumunda nida eden seslendi:” Nereye gitti o ziynetler, taçlar, celal ve azametler? O her zaman nazlı ve insanların bakışlarından uzak, rengarenk perdelerin arkasından bakan, bol nimetlere alışmış ve darlık yüzü görmeyen o çehreler nerede? Kabir, sonunda onarlı rezil etti. O nimetlendirilmiş yüzler, sonunda kurtçukların yemi oldu ve o kurtçuklar o yüzlerin üzerinde hareket ediyor. Uzun zaman dünyada yiyip içtiler ve her şeyi yuttular. Ama bu gün onlar, her şeyin yiyeceği oldular. Toprağın ve topraktaki haşerelerin, yiyeceği oldular.

İmam, etkileyici ve güzel hitabesiyle oradakilerin, özellikle Mütevekkil’in ruhunun derinliklerine işleyerek şiirini bitirdi. Şarap neşesi, şarap içenlerin başından uçup gitmişti.Oradakiler içtikleri şaraptan değil de İmamın okuduğu şiirin etkisiyle sarhoş olmuşlardı adeta. Mütevekkil, şarap kadehini hızla yere çaldı ve gözlerinden yağmur gibi yaşlar akmaya başladı. Böylece o şarap meclisi alt üst oldu. Hakikat nuru, gurur ve gaflet tozlarını kısa bir süreliğine de olsa, taş kalpli bir insandan arındırmıştı. 31


Yüklə 0,68 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   2   3   4   5   6   7   8   9   ...   37




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©muhaz.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin