Tevilin Sözlük Anlamı
Tevil, rücû/dönüş manasına gelen “evl” kökünden türetilmiştir.81 Kökeni dikkate alınınca irca/döndürmek82 manasına gelmektedir. Lügat kitaplarında “tevil” kelimesi için birçok anlam zikredilmiş olup, bunları üç grupta ele alabiliriz:
a) Bir şeyi kastedilen hedefe doğru çevirmek;83 sözü döndürmek ve onu zahiri manadan daha gizli, batıni bir manaya çekmek;84 lafzın zahirini asıl yapısından delile ihtiyacı olan bir anlama nakletmek;85 ayetin manasını zahiri anlamından kitap ve sünnete uygun olası bir manaya çekmek.86
Tevilin geçmiş zaman kipindeki “evvele” kelimesi karşılığında zikredilmiş olan “race’e/ döndü”, “ercae/döndürdü” ve “radde/çevirdi” fiilleri bu manaya uygundur.87
Eğer zikredilen manaların tümünü içerecek kapsayıcı bir mana düşünüyorsak da şunu söyleyebiliriz: “Bir şeyi veya sözü kendisinden kast ve irade edilene döndürmek.” Bu mana, kelimenin kökenine ve Tabersi’nin Mecme’ul-Beyan’da zikrettiğine (“iki ihtimalden birini zahir ile mutabık olan manaya döndürmek”88 manasına) uygundur.
b) Bir şeyin döndüğü konuyu aşikâr etmektir.89 Manaları çeşitli olan ve lafızların ötesinde bir beyan olmaksızın açıklanması mümkün olmayan bir sözü aşikâr etmektir.90 Sözün anlamından haber vermektir.91 Müteşabih/benzeşen bir manayı beyan etmektir.92 Bâtıni tefsir ve gerçek muradı bildirmektir.93 Rüyayı tabir etmektir.94 Sözün dönüp vardığı şeydir.95 “Debberehu, kadderehu ve fesserehu” fiilleri, onun geçmiş zaman kipinin bu bölümdeki anlamına uygun manaları taşımaktadır.96 “Bir şey ve sözdeki gizli maksat ve muradı tefsir ve beyan etmek” bu gruptaki manaların tümünü kapsayacak bir tanımdır. Bu manalardan bazılarında bulunan özellikler göz önüne alındığında şunu söylemek mümkündür: Tevil, bir tür tefsirdir ve bu mana, tefsiri tevilden daha genel olarak tanımlayan kimsenin97 görüşüne de uygundur.
c) Bir şeyin sonu, dönüş yeri, akıbeti ve ahiridir.98 Sözün akıbeti ve sözün döndüğü şeydir.99 Kurân’ın zahir olmayan gizli manasıdır.100 “Şey veya sözün dönüp vardığı husus” bu bölümdeki manaların tümünü kapsamına alacak bir ifadedir. Öte yandan bu grubun önceki iki gruptan temel farkı da şudur: Önceki iki grupta bulunan manalar mastar anlamında, bu gruptaki manalar ise sıfat anlamında gelmiştir.
Bahsedilen konulardan açık bir şekilde anlaşılmaktadır ki, lügat âlimleri açısından tevil hem mastar hem de sıfat manasında kullanılmakta ve ayrıca her iki anlamda da yalnızca Kurân’a özgü olmamakla birlikte sözün dışında da kullanılmaktadır. Yine açıkça görülüyor ki tevilin anlamları lügatçiler tarafından üç grupta ele alınmakta, ilk ve üçüncü grupta tefsirden tamamen farklı manalarda kullanılmaktadır. İkinci grupta ise tefsirden daha detaylı ve özel bir mana içermektedir.
Birinci grupta zikredilen anlamların tevilin “rücû/dönüş” anlamına gelen “evl” kökünden türetildiği dikkat-i nazara alındığında ve mastarın sıfat anlamında kullanılmasının kök ve asla aykırı olduğu görülmektedir. Öte yandan karineye de ihtiyacı olduğu göz önünde bulundurulduğunda şunu söylemek mümkün olur; Birinci grupta bahsedilen manalar asıldır, diğer iki grupta bulunan manalar ise fer’idir. Dolayısıyla karine bulunmadığında tevil kelimesinden maksat birinci gruptaki manalar olur.
Dostları ilə paylaş: |