Gözlerim Gözlerinde



Yüklə 392,25 Kb.
səhifə2/8
tarix31.10.2017
ölçüsü392,25 Kb.
#23444
1   2   3   4   5   6   7   8


Ümit Yaşar Oğuzcan


Sensiz

Sensiz de denizi seyredebiliyorum.


Hem dalgaların dili seninkinden açık.
Ne kadar hatırlatsan kendini boş.
Sensiz de seni sevebiliyorum.
Hep boş konuşurduk hatırlar mısın, bula bula,
Karşılaştığımız zamanlarda.
Sen, sevgiden şımaran çocuk,
Ben şaşıran budala.




Without You

I can watch the sea without you.


The language of the waves is more clear than yours.
No use, however hard you remind me of yourself.
I can love you even without you.
Do you remember, we always used to talk about useless things, blah blah,
When we first met.
You, the baby spoilt with love,
I, the fool surprised by love.





Özdemir Asaf


Anı...

Ne varsa en güzel üç gün üç gece


Bir kıyı şehrinde seninle yaşadık
Tutuştum,elim ellerine değince
Öylesi sıcaktın,öylesi aydınlık

Güzellikten,mutluluktan,sevgiden


Kumların üstünde bir evren yarattık
O dakikalar yaşandı mı sahiden
Bir düş müydü yoksa gerçekten var mıydık

Nasıl geçip gidiverdi o zamanlar


O bir daha zor yaşanılır çılgınlık
O alev alev yaktığımız ormanlar

Ey şimdi o kıyı şehrinde kalanlar


Duyun,anlayın,haykırın çığlık çığlık
Böyle bir anı bir daha yaşanmaz artık.




Memory...

We lived with you the sweetest of memories


In a cosatal town, for three days and three nights
I caught fire when my hands touched yours
You were so warm, so bright

We created our own universe on the sands


With beauty, happiness and love
Were those minutes really lived
Did we really exist, or was it all a dream

Even those times passed


That craziness, hard to live again
Those forests that we burned with our warmth

You, the ones who now live in that coastal town


Hear this, understand this, and shout this out loud
Such a memory can't be lived again.





Ümit Yaşar Oğuzcan


Aşk

Sen kocaman çöllerde bir kalabalık gibisin


Kocaman denizlerde ender bir balık gibisin
Bir ısıtır, bir üşütür, bir ağlatır bir güldürür
Sen hem bir hastalık hem de sağlık gibisin




Love

You are like a crowd in huge deserts


You are like a rare fish in the endless seas
Sometimes hot, sometimes cold, sometimes sad, sometimes joyful
You are like good health and sickness at the same time





Özdemir Asaf


Eğer

O kadar da önemli değildir bırakıp gitmeler,


arkalarında doldurulması
mümkün olmayan boşluklar bırakılmasaydı eğer.

Dayanılması o kadar da zor değildir, büyük ayrılıklar bile,


en güzel yerde başlatılsaydı eğer.

Utanılacak bir şey değildir ağlamak,


yürekten süzülüp geliyorsa gözyaşı eğer.

Yüz kızartıcı bir suç değildir hırsızlık,


çalınan birinin kalbiyse eğer.

Korkulacak bir yanı yoktur aşkların,


insan bütün derilerden soyunabilseydi eğer.

O kadar da yürek burkmazdı alışılmış bir ses,


hiçbir zaman duyulmasaydı eğer.

Daha çabuk unuturdu belki su sızdırmayan sarılmalar,


kara sevdayla sarıp sarmalanmasalardı eğer.

Belirsizliğe yelken açardı iri ela gözler zamanla,


öylesine delice bakmasalardı eğer.

Çabuk unutulurdu ıslak bir öpücüğün yakıcı tadı belki de


kalp, göğüs kafesine o kadar yüklenmeseydi eğer.

Yerini başka şeyler alabilirdi uzun gece sohbetlerinin,


son sigara yudum yudum paylaşılmasaydı eğer.

Düşlere bile kar yağmazdı hiçbir zaman,


meydan savaşlarında korkular, aşkı ağır yaralamasaydı eğer.

Su gibi akıp geçerdi hiç geçmeyecekmiş gibi duran zaman,


beklemeye değecek olan gelecekse sonunda eğer.

Rengi bile solardı düşlerdeki saçların zamanla,


tanımsız kokuları yastıklara yapışıp kalmasaydı eğer.

O büyük, o görkemli son, ölüm bile anlamını yitirirdi,


yaşanılası her şey yasanmış olsaydı eğer.

O kadar da çekilmez olmazdı yalnızlıklar,


son umut ışığı da sönmemiş olsaydı eğer.

Bu kadar da ısıtmazdı belki de bahar güneşleri,


her kaybedişin ardından hayat yeniden başlamasaydı eğer.

Kahvaltıdan da önce sigaraya sarılmak şart olmazdı belki de,


dev bir özlem dalgası meydan okumasaydı eğer.

Anılarda kalırdı belki de zamanla ince bel,


namussuz çay bile ince belli bardaktan verilmeseydi eğer.

Uykusuzluklar yıkıp geçmezdi, kısacık kestirmelerin ardından,


dokunulası ipek ten bir o kadar uzakta olmasaydı eğer.

İssiz bir yuva bile cennete dönüşebilirdi belki de,


sıcak bir gülüşle ısıtılsaydı eğer.

Yoksul düşmezdi yıllanmış şarap tadındaki şiirler böylesine,


kulağına okunacak biri olsaydı eğer.

İnanmak mümkün olmazdı her aşkın bağrında bir ayrılık gizlendiğine belki de,


kartvizitinde 'onca ayrılığın birinci dereceden failidir' denmeseydi eğer.

Gerçekten boynunu bükmezdi papatyalar,


ihanetinden onlar da payını almasaydı eğer.

Issızlığa teslim olmazdı sahiller,


Kendi belirsiz sahillerinde amaçsız gezintilerle avunmaya kalkmamış olsaydın eğer.

Sen gittikten sonra yalnız kalacağım.


yalnız kalmaktan korkmuyorum da,
ya canım ellerini tutmak isterse...

Evet Sevgili,


Kim özlerdi avuç içlerinin ter kokusunu,
kim uzanmak isterdi ince parmaklarına,
mazilerinde görkemli bir yaşanmışlığa tanıklık etmiş olmasalardı eğer!!




If

It is not that important to leave and go


if it didn't leave gaps behind
that are impossible to fill.

Even the big separations are not that hard to endure,


if they were started at the best moment.

Crying is not something to be ashamed of,


if the tears are coming from the heart.

Stealing is not disgraceful,


if it is the heart of somebody that is stolen.

Love has nothing to be afraid of,


if one could get rid of all skins.

A known voice would not make one so upset,


if it was never heard.

The leakproof embraces would perhaps be forgotten more easily,


if they were not wrapped with passionate love.

The big hazel eyes would head to uncertainty as time passes,


if they didn't look so crazy.

It would perhaps be easy to forget the burning taste of a wet kiss,


if the heart did not press on the rib cage that hard.

The long night conversations could be replaced by something else,


if the last cigarette was not shared breath by breath.

It wouldn't snow even on the dreams,


if the fears had not wounded love in the battles.

Time, still as if it will never pass, would fly like an arrow,


if the one that's worth waiting for would come at the end.

Even the color of the hair in the dreams would fade away with time,


if their inexpressible smell had not stuck on the pillows.

Even that huge, that splendid end, death, would lose its meaning,


If everything worth living was already lived.

Loneliness would not be that unbearable,


If the final glimmer of hope had not faded away.

The spring sun perhaps would not heat this much,


if life did not start again after every loss.

It would perhaps not be necessary to smoke before breakfast,


if a giant wave of longing did not challenge.

Maybe the thin waist would remain in memories,


if even the shameless tea was not given in a thin-waisted glass.

Sleeplessness would not ruin that badly right after short naps,


if the silk skin to touch was not that far away.

Even a jobless home could turn to paradise maybe,


if it was heated by a warm smile.

Poems with the taste of aged wine would not feel as poor,


if there was someone to whisper them to.

It would perhaps not be possible to believe that every love hides a separation deep inside,


if it did not have on its calling card the label 'first degree perpetrator of so many separations'.

Daisies would not really look down,


if they did not have their shares from your betrayal.

Coasts would not surrender to solitude,


if you did not try to console yourself with aimless strolls on your own faint coasts.

I will be alone after you go.


and I am not afraid of being alone,
but what if I want to hold your hands...

Yes sweetheart,


Who would miss the smell of the sweat inside your palms,
who would want to lie along your thin fingers,
if these eyes had not witnessed a splendid period in their past!!





Can Yücel


Gizli Sevda

Hani bir sevgilin vardı


Yedi-sekiz sene önce
Dün yolda rasladım
Sevindi beni görünce

Sokakta ayaküstü


Konuştuk ordan-burdan
Evlenmiş, çocukları olmuş
Bir kız, bir oğlan

Seni sordu


Hiç değişmedi dedim.
Bildiğin gibi
Anlıyordu

Mesutmuş, kocasını seviyormuş.


Kendilerininmiş evleri..
Bir suçlu gibi ezik
Sana selam söyledi.




Secret Love

You loved a girl, remember?


Seven-eight years ago.
I ran into her yesterday
She was happy to see me.

We stood by the street,


And had a small conversation.
She is married, she has children
One daughter, one son.

She asked about you


I said you didn't change a bit.
As you remember.
She understood.

She is happy, she loves her husband.


They live in their own house.
Embarrassed, as if she was feeling guilty
She sent you her greetings.





Behçet Necatigil


Diyebilseydim

Anladım diyemem ki! Suçluyum


Belki ben anlatamadım sana kendimi
Tutuştum, yandım da yokluğunda her gece
Yine gözyaşlarımla söndürdüm kalbimi
Her gün her dakika seni özlerdim
Bitmezdi kederim senin yanında bile
Susardım, gözlerime baktığın zaman
Mermer bir heykelin çaresizliğiyle
Oysa neler düşünürdüm sen yokken
Sana kavuşunca neler söylemek isterdim
Dakikalar bir ışık hızıyla geçerdi
Ayrılık başlayınca ben biterdim
En kötüsü beni koyup gitmendi
O öyle bir yalnızlıktı anlatılmaz
Hep yarım kalmış heyecanlar hazlar içinde
Biterdi bir kış, geçerdi bir yaz
Ve nice yıllar kovalardı birbirini
Gözlerimde gitgide büyürdü mesafeler
Bütün teselliler uzaklarda kalırdı
Bütün çiçekleriyle solardı bahçeler
Ne olurdu saadetlerin en büyüğü
İşte ellerimde al, diyebilseydim
Anlardın, ve hiç gitmezdin, değil mi
Bir gün duyduğum gibi kal diyebilseydim.




If Only I Could Say

I can't say I understood you! I am guilty


Perhaps I couldn't express my feelings
I was in fires every night, at your absence
I used my tears to stop the fires in my heart
I used to miss you every day, every minute
My longing never ended even when I was with you
It made me quiet, when you looked into my eyes
As helpless as a marble statue
You didn't know what I used to think when you weren't with me
And what I wanted to say when we came together
Time flied like an arrow
And it was the end for me when you left me
The worst was being left alone
I can't tell that loneliness
Winters ended, summers passed
In half-lived emotions and joys
And years passed one after another
Distances grew inside me
Nothing was enough to console me
All flowers died in the gardens.
If only I could say
I have the greatest of happinesses, take it
You would understand, wouldn't you
If I could say DON'T GO, just as I felt it.





Ümit Yaşar Oğuzcan


Saçları

Bilmiyorum ne vardı saclarında


Rüzgar mı delice eserdi
Gözlerim mi öyle görürdü yoksa
Saclarının her hali hoşuma giderdi




Her Hair

I don't know what was it with her hair


Was it the wind blowing so crazy
Or was it the way I was looking
I liked every way of her hair





Özdemir Asaf


Seni Yaşamak

Seni her özlediğimde sevgilim,


Gökyüzüne bakıyorum;
Göğün mavisinde gözlerini görüyorum çünkü.
Seni her özlediğimde bir tanem,
Denizlere bakıyorum.
Ufuğa bakınca mucizeni görüyorum çünkü.
Seni her özlediğimde bir tanem,
Kuşlara bakıyorum.
O kanatlardaki özgürlüğünü görüyorum çünkü.
Ve aşkım, seni her özlediğimde,
Adında isyan ediyorum.
Seni özlemek istemiyorum ben,
Ben seni yaşamak istiyorum,
Seni her özlediğimde sana bakmak istiyorum
Ve seni sende görmek sadece...




Living You

Every time I miss you darling,


I look at the sky;
Because I see your eyes in the blue skies.
Every time I miss you sweetheart,
I look at the sea.
Because I see your miracle at the horizon.
Every time I miss you sweetheart,
I look at the birds.
Because I see your freedom in those wings.
And my love, every time I miss you,
I rebel at your name.
I don't want to miss you,
I want to live you,
Every time I miss you, I want to look at you
And to see you only in you...





Behçet Necatigil


Unutulmayanlar

(...)


Sen benim gökyüzümdün, denizim, toprağımdın,
Şimdi bir hatıra olamazsın belirsiz, uzak
Biliyorsun bazı şeyler vardır elimizde olmayan
İşte öyle imkansız birşey seni unutmak.

Zannetme ki herşey bitti sevdiğim;


Birgün yeşerecek şu sararmış yapraklar.
Ve bundan sonra kim severse dünyada;
Seni ve beni hatırlayacaklar




The Unforgettables

(...)


You were my sky, my sea, my earth,
You can't now turn into a faded memory, dim and distant.
You know, there are some things we can't control
Forgetting you is something like that.

Don't think that everything is over, my love;


These yellow leaves will become green one day.
And whoever loves in this world from now on;
Will remember you and me.





Ümit Yaşar Oğuzcan


Akıl Gözü

seni bulmakdan önce aramak isterim


seni sevmekten önce anlamak isterim
seni bir yaşam boyu bitirmek değil de,
sana hep hep yeniden başlamak isterim




Eye of the Mind

I want to search before I find you


I want to understand before I love you
I don't want to consume you for a lifetime, but
I want to start you over and over all the time





Özdemir Asaf


Giderken

Bilerek mi yanına


almadın giderken
başının yastıkta
bıraktığı
çukuru

Güveniyordum


oysa ben sevgimize
vapur iskelesi
ya da tren istasyonundaki
saatin doğruluğu kadar

Beni senin gibi


bir de annem terketmişti
ki göbeğimde durur
onun yokluğundan
bana kalan
çukur




When You Left

When you left


did you not take with you intentionally
the hole
that your head left
in the pillow

Whereas I used to trust


our love
as much as the accuracy of
the clock
in the ferry quay or train station

Only mom left me


like you did
I still have on my belly
the hole
left to me
from her absence





Sunay Akın


Anlatamıyorum

Ağlasam sesimi duyar mısınız,


Mısralarımda;
Dokunabilir misiniz,
Gözyaşlarıma, ellerinizle?
Bilmezdim şarkıların bu kadar güzel,
Kelimelerinse kifayetsiz olduğunu
Bu derde düşmeden önce.
Bir yer var, biliyorum;
Her şeyi söylemek mümkün;
Epeyce yaklaşmışım, duyuyorum;
Anlatamıyorum.




I Can't Tell

If I cry, can you hear my voice,


In my lines;
Can you touch,
My tears, with your hands?
I didn't know that songs were this beautiful,
Whereas words were this insufficient
Before I had this trouble.
There is a place, I know;
It is possible to say everything;
I am pretty close, I can feel;
I can't tell.




Yüklə 392,25 Kb.

Dostları ilə paylaş:
1   2   3   4   5   6   7   8




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©muhaz.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin