İnsani ve Vicdani Dış Politika: Dış Yardımlar ve Mülteciler
Adalet ve Kalkınma Partisi olarak, refah artışını sadece kendi milletimiz için değil, tüm insanlık için istiyoruz. Irk, din, dil, köken ayırt etmeksizin, yakın çevremizden başlayarak, tüm dünyada açlıkla, yoksullukla, çatışmalarla, afetlerle ve diğer küresel sorunlarla mücadeleyi destekliyoruz.
Bu anlayışla, başta en az gelişmiş ve az gelişmiş ülkelerde yaşayanlar olmak üzere küresel düzeyde refahtan pay alma çabasında olan tüm insanlara yardımcı olmayı, onlarla kalkınma tecrübemizi paylaşmayı dış politikamızın temel öncelikleri arasında görüyoruz.
a. Neler Yaptık
AK Parti olarak, güçlü ve saygın bir Türkiye hedefimizin en önemli inşa alanlarından biri olarak dış politikayı görüyoruz.
Ekonomide istikrarlı ve büyüyen bir Türkiye inşa ederken, demokratikleşme, insan hakları ve itibarlı dış politikayı tesis etme yolunda da tarihi adımlar atıyoruz. Dış politikamızın temel parçası olan küresel kalkınma ve insani diplomasi gündemine önemli katkılar verdik, vermeye de devam ediyoruz.
TİKA’nın 2002’de 12 olan Program Koordinasyon Ofisi (PKO) sayısını, 2017 yılı itibarıyla 50 ülkede, 60’a yükselttik. TİKA’nın faaliyet gösterdiği ülke sayısını da 2002 yılındaki 20 seviyesinden 2017 yılı itibarıyla 150’yi aşmıştır.
Son yıllarda Resmi Kalkınma Yardımlarımızda (RKY) önemli bir mesafe kat ettik. 2002 yılında 85 milyon Dolar olan RKY 2017 yılı sonu itibarıyla 8,142 milyar dolara çıkardık. Aynı yıl içinde RKY’nın gayrisafi milli hâsılaya oranı (RKY/GSMH) ise yüzde 0,95'e ulaşmış olup, BM’nin belirlediği yüzde 0,7’lik hedefin üstünde gerçekleşmiştir.
Ülkemiz, bugün itibariyle OECD ülkeleri arasında ABD, Almanya, İngiltere, Japonya ve Fransa'nın ardından en çok RKY sağlayan 6. ülke olmaktadır. İnsani yardımlarda 2016 sonu itibariyle 6 milyar dolara ulaştık. Bu rakamla dünyada ikinci, milli gelire oranla ise birinci sıraya yerleştik.
Son iki yılda insani yardımda ABD’nin ardından ikinci ve insani yardımların milli gelire oranı bakımından da dünyada birinci olarak insani sorumluluk dersi vermekteyiz.
Kamu sektörü tarafından yapılan yardım faaliyetlerine ilave olarak, özel sektörün dış yatırımları ile sivil toplum kuruluşlarının faaliyetleri de dâhil edildiğinde, Toplam Kalkınma Yardımlarını (TKY) 2017 yılında 9,3 milyar dolara ulaştırdık.
Dünyanın en yardıma muhtaç kategorisinde olan En Az Gelişmiş Ülkelere yönelik ülkemizin yaptığı yardımlar 2017 yılında 294,8 milyon Dolar olarak gerçekleşmiş olup yıllık 200 milyon Dolarlık taahhüdümüz yine fazlasıyla gerçekleşmiştir.
En az gelişmiş 47 ülkeye ülkemiz özel önem vermekte, kalkınma yardımlarında öncelik tanımaktadır. 2011’de İstanbul’da düzenlenen Birleşmiş Milletler En Az Gelişmiş Ülkeler (EAGÜ) 4. Konferansında 2020 yılına kadar EAGÜ’lerin kalkınmasına dönük olarak hayata geçirilecek faaliyetleri içeren “İstanbul Eylem Programı” kabul edilmiş ve ülkemiz tarafından EAGÜ’lere yönelik olarak kapsamlı bir Ekonomik ve Teknik İşbirliği Paketi açıklanmıştır.
Savaş ve baskılardan kaçarak ülkemize sığınan Suriyelilere uluslararası hukuk çerçevesinde “geçici koruma” sağlamaktayız. Nisan 2011 tarihinden itibaren Suriyeliler için “açık kapı” politikası uygulamaktayız.
Bugün ülkemizde yaklaşık 3,6 milyon Suriyeli misafiri ağırlıyoruz. 10 İlimizde 20 Geçici Barınma Merkezi Kurduk. Geçici barınma merkezlerimizde; eğitim, sağlık, güvenlik, din hizmetleri vb. konularda 7 gün 24 saat Suriyeli misafirlerimize hizmet vermekteyiz. Esasen tüm uluslararası camianın sorumluluk üstlenmesi gereken mülteciler konusunda ülkemiz, ekonomisi gelişmiş ülkelerden ve uluslararası kurumlardan beklenen desteği görememiştir.
Yardıma muhtaç insanlara yönelik asırlardır süregelen tarihi ve vicdanı sorumluluğumuzu ve insani yaklaşımımızı devam ettirerek, Suriyeli kardeşlerimizin yanında olmaya devam ediyoruz.
Ülkemize sığınan Suriyelilere uluslararası hukuka uygun olarak geçici koruma sağlıyor, eğitim, sağlık, iş piyasasına erişim dahil temel hizmetlerden yararlandırıyoruz. Uluslararası alanda Suriyeli mülteciler konusunu gündemde tutmayı sürdürüyoruz. Uluslararası toplumun da yük ve sorumluluk paylaşımı çerçevesinde üzerine düşeni yapması gerektiğini vurguluyoruz.
Ayrıca, DEAŞ’ın saldırıları sonucunda Irak’tan ülkemize sığınan 40 bini Yezidi olmak üzere, 200 bin Iraklı’ya da temel yardımlar ve sağlık hizmetleri verdik.
İzlediğimiz insani diplomasinin en güzel örneklerinden biri de Somali’dir. Sayın Cumhurbaşkanımızın Başbakanlığı dönemindeki ziyareti, Somali’nin ayağa kaldırılması için bir milat teşkil etmiş, tüm uluslararası toplumun dikkatini bölgeye çekmiştir
Göç ve uluslararası koruma alanında hukuki ve kurumsal düzenlemelerimizi tamamladık. Güvenilir bir veri sistemi oluşturduk. Göç alanında kapasite geliştirme çalışmalarımızı sürdüreceğiz.
Dünyada istikrarı tehdit eden insani krizlerin giderek arttığı ve vicdanların sustuğu bir ortamda, gelişmiş ülkeler yeterince sorumluluk almazken Türkiye; Afganistan’dan, Filistin’e, Yemen’e Irak’a, Somali’ye ve haritada yeri zor gösterilecek coğrafyalara dahi samimiyetle yardım elini uzatmaktadır.
Aktif diplomasimiz neticesinde, dünyanın göz ardı ettiği Arakanlı Müslümanlara yönelik bugün en faal ülke Türkiye olup, kamplarda yaşayan binlerce Arakanlı için yardımlarına devam etmektedir.
Eğitim, sağlık, su ve sanitasyon, anne-çocuk sağlığı, tarım, hayvancılık, mesleki eğitim, insani kriz bölgelerinde normal yaşama dönüş destekleri gibi bir çok alanda sosyal, idari, iktisadi kapasite geliştirme projeleri ile yüzbinlerce insanın hayata tutunmasını sağladık.
Afrika’ya ve Latin Amerika’ya ülkemizin açılım politikamız çerçevesinde TİKA eliyle gerçekleştirdiğimiz yüzlerce proje ile ikili ilişkilerin her alanda gelişmesine, özellikle ihracata yönelik özel sektörümüzün yeni coğrafyalara açılması ve uzun vadeli ekonomik ilişkilerin geliştirilmesine katkı sağlamaktayız.
TİKA koordinasyonunda Afrika’da gerçekleştirilen kalkınma işbirliği projelerimizle 54 ülkede Afrika’nın, sahip olduğu beşeri, doğal ve her türlü kaynağını kendi halkı için kullanabileceği altyapıların kurulması ve eşit ortaklık anlayışı ile kıtanın hak ettiği müreffeh seviyeye ulaşması için katkı sağlamaktayız.
Başta Somali, Sudan ve Pakistan olmak üzere yurtdışında hastane işletmeciliği yaparak kardeş halklara sağlık hizmeti veriyoruz.
Yabancı öğrencilere verdiğimiz bursları, “Türkiye Bursları” başlığı altında birleştirilerek daha çok sayıda ülkeden öğrencinin ülkemize gelerek lisans, yüksek lisans ve doktora seviyesinde eğitim almalarını sağladık.
Bugün 144 ülkeden 16 bin uluslararası öğrenci Türkiye Bursları ile üniversitelerimizde eğitim görmekte. Ülkemizin sahip olduğu önemli değerler arasında yer alan bu öğrenciler, eğitimlerini başarı ile tamamlayarak ülkelerine döndüklerinde Türkiye ile ülkeleri arasında köprü olacaklar.
Uluslararası öğrencilere sunulan hizmetler ile sosyal ve kültürel rehberlik programlarının kalitesinin artırılması amacıyla 40 üniversitede Türkiye Bursları ofislerinin oluşturulmasına yönelik çalışmalarımız devam ediyor. Buna ilaveten uluslararası öğrencilerin vize, ikamet ve çalışma izinlerine yönelik mevzuat iyileştirme çalışmalarını sürdürüyoruz. Ayrıca Yabancılara Türkçe öğretimindeki standartları belirlemeye yönelik belge hazırlıklarımız devam ediyor.
Geniş bir coğrafyada ülkemiz ile kader ortaklığı bulunan ve ülkemizin temsil ettiği tarihi, dini, kültürel ve siyasi değerleri paylaşan Kardeş Topluluklara yönelik çalışmalarımız devam etmektedir.
Bu kapsamda, insan kaynağının yetiştirilmesi, ülkemiz ile kardeş toplulukların ortak tarihi ve kültürel mirasını temsil eden fikri, edebi, felsefi, ilmi, kültürel birikimin korunması ve geliştirilmesi, genç kuşaklara ortak kimlik şuurunun ve kültürel değerlerin aktarılması, Türkçenin ve Türk kültürünün yaygınlaştırılması, kardeş toplulukların siyasi, içtimai ve kültürel teşkilatlanmalarının desteklenmesi, bu bölgelere ve topluluklara yönelik akademik araştırmaların desteklenmesine yönelik çalışmaktayız.
Kardeş topluluklar bağlamında halen, Osmanlı Arşivlerinde Filistin Belgeleri Projesi, Kırım Çalışmaları, Somali Diaspora Çalışmaları, Türk Konseyi Diaspora İşbirliği Programı, Suriyelilere Yönelik Türkçe Eğitimi ve Ahıska Türkleri Çalışmaları sürmektedir.
Komşu coğrafyalarımız Balkanlar’da, Orta Doğu’da, Kafkaslar ve Orta Asya’da tarihi kültürel ortak mirasımıza sahip çıkmak adına yüzlerce eseri ihya ettik ve gelecek nesillere kazandırdık.
b. Neler Yapacağız
Önümüzdeki dönemde kalkınma işbirliği politikamızı stratejik bir çerçeveye kavuşturacağız. Kalkınma işbirliğine yönelik mali, beşeri ve kurumsal kapasite ile hukuki altyapımızı güçlendirerek, bu imkânların toplumsal refahımızın yükseltilmesine yönelik kullanılmasını sağlayacağız.
Türkiye’de uluslararası işbirliğine dönük farkındalığın artırılması ve Türkiye ile paydaş ülkeler arasında kültürel işbirliğinin güçlendirilmesi yönünde çalışmaya devam edeceğiz.
Kamu kurumları, özel sektör ve STK’larda uluslararası işbirliği alanında kurumsal ve beşeri kapasitenin geliştirilmesi, ulusal ve uluslararası kamuoyunun farkındalığının artırılması ve Türkiye’nin uluslararası kalkınma işbirliği kuruluşları için bölgesel merkez haline gelmesini hedefliyoruz.
Kalkınma İşbirliği Temel Politika ve Strateji Belgesi ve Dış Yardım Kanununu hazırlayacağız.
Türkiye’nin kalkınma işbirliği kapsamlı gözden geçirme raporunu hazırlayacağız.
Kalkınma işbirliği alanında faaliyet gösteren sivil toplum kuruluşlarını akredite edecek, uluslararası merkez olabilmeleri amacıyla destekleyeceğiz.
Türkiye’nin uzmanlık birikimine sahip olduğu belirli alanlarda “Bilgi ve Tecrübe Paylaşım Programları” başlatacağız.
Eğitimde uluslararası hareketlilik ve işbirliğini desteği sağlayacağız.
Üniversitelerde uluslararası kalkınma işbirliği araştırma merkezleri ve yüksek lisans programları oluşturacağız.
Eğitim kurumlarında yabancı dil eğitiminin etkinliği konusunda bir program başlatacağız.
Üniversitelerde uluslararası öğrenci ofisleri kuracağız ve uluslararası öğrencilere yönelik mevzuat iyileştirme çalışması yapacağız.
Dünyanın en kapsamlı ve prestijli burs programlarından biri olan Türkiye Bursları ile küresel bilgi birikimine, eğitim eşitliğine, ülkelerarası iletişim ile siyasi, kültürel ve ekonomik ilişkilerin gelişmesine katkı sağlamaya devam edeceğiz.
Türkiye Bursları çerçevesindeki dinamik burs programları ile ülkemizin uluslararası öğrenci hareketliliğinden aldığı payı yükselterek nitelikli öğrenci ve araştırmacıların ülkemizi tercih etmelerini sağlayacağız.
Uluslararası öğrenciler ve yüksek nitelikli insan gücü için oluşturulan eğitim ve staj programlarının sayısı ve çeşitliliğini artırarak ülkemizin eğitim üssü haline gelmesine olanak sağlayacağız.
Uluslararası öğrencilerin sosyal ve kişisel gelişimlerine katkı sağlayacak kültürel ve sosyal programlar ile Türkiye’nin uluslararası ilişkiler vizyonuna uygun nitelikte öğrenciler yetiştirilmesine katkı sağlamaya devam edeceğiz.
İkili eğitim protokolleri ile kardeş ülkelerin yetişmiş insan gücüne ve yönetim kadrolarının donanımlı bir şekilde yetiştirilmesine katkı sağlayacak ve ülkemiz ile kardeş ülkeler arasındaki ilişkilerin güçlendirilmesine destek vereceğiz.
Ülkemizi ihtiyaç duyulan alanlarda ileriye taşıyabilecek yüksek nitelikli uluslararası öğrencilerin, belirlenecek alanlarda yürütecekleri proje ve araştırmalara, fikri/sınai hakları ilgili kurum ve kuruluşlara verilmek üzere Türkiye Bursları kapsamında proje/araştırma süresince finansman sağlayacağız.
Türkiye’nin yükseköğretimde uluslararasılaşma stratejisine katkı sağlayacak verilerin oluşturulması ve derlenmesi kapsamında ilgili kurumların katılımıyla vize, ikamet, uluslararası öğrenci çalışma izni, genel sağlık sigortası işlemlerinin otomasyonunun sağlanacağı ve uluslararası öğrencilerin ülkeye girişlerinden itibaren bütün yasal belgelerinin ve iletişim bilgilerinin kayıtlarının tutulacağı ortak bir portal ve kayıt sistemi geliştireceğiz.
Türkiye Mezunları Programı ile ülkemiz yükseköğretim ve orta öğretim kurumlarından, dil kurslarından, akademilerden burslu olarak veya kendi imkânları ile eğitimlerini alarak mezun olmuş, şu an dünyanın yaklaşık 165 ülkesinde bulunan 150 bin mezunumuza yönelik çalışmalarımızı etkin bir biçimde sürdüreceğiz.
Dünyanın farklı bölgelerinde 32’ye ulaşan Türkiye Mezunları Derneği sayısını 2023 yılında 100’e çıkaracağız.
2017 yılında gerçekleştirilen 50 mezun buluşması ile yıllar önce ülkemizden mezun olan, hâlihazırda kendi ülkelerinde bakan, milletvekili, asker, gazeteci olarak görev yapan 5 bini aşkın mezunumuzla her yıl düzenli olarak çalışmalar gerçekleştireceğiz. Bu sayede Türkiye mezunları ile Türkiye’nin irtibatının sürekliliğini sağlayacağız.
Akademik Araştırmalar ve Sivil Toplum İşbirliği Programları ile kardeş toplulukların ve ülkemizin entelektüel kadrolarının yetiştirilmesi, ortak ilmi ve kültürel birikimin zenginleştirilmesini, dünyayı Türkçe anlayan, Türkçe düşünen, Türkçe fikir üreten merkezinde ülkemizin yer aldığı küresel bir ağ oluşturulmasını hedefliyoruz.
Bu kapsamda gerçekleştirilen projeler ile sözlü ve yazılı ortak tarihi mirasın arşivlenmesi, dünyanın dört bir yanında kardeş toplulukların ürettiği düşünce zenginliğinin doğrudan Türkçe olarak ilim dünyamıza kazandırılması ve Türkçe düşünce eserlerinin başka dillere tercüme edilmesi çalışmalarını sürdüreceğiz.
Kültürel Hareketlilik ve Eğitim İşbirliği Programları ile kardeş topluluklara mensup genç kuşaklara ortak kimlik şuurunun ve kültürel değerlerin aktarılması için müfredat ve temel eserler çalışmaları ve kültürel eğitim-gezi programları düzenlenleyeceğiz.
Bu kapsamda, üniversite öğrencileri, araştırmacılar, gençlere yönelik özel programlar ile uzmanlar ile birlikte temel eğitim ve kültür eserlerinin oluşturulmasına yönelik çalışmalarımızı sürdüreceğiz.
Ahıska Türkleri, Kırım Tatarları gibi azınlık durumunda bulunan kardeş topluluklara yönelik olarak kimlik ve kültürel değerlerinin, demokratik haklarının korunması ve haklı davalarını uluslararası topluma duyurmaları için çeşitli projelerle destekler vermeye devam edeceğiz.
Önümüzdeki dönemde de kardeş topluluklarımızla yürüttüğümüz projelerimize hızla devam edeceğiz. Bu kapsamda Tunus’ta ve Cibuti’de Anne-Çocuk Sağlık Hastaneleri inşa edeceğiz. Balkanlarda tarım ve hayvancılık ve mesleki eğitim ve kapasite artırım projelerine hız vereceğiz.
Ortak mirasımıza sahip çıkma ve halklarımız arasında barış köprüleri inşa etme amacıyla Başta Filistinli kardeşlerimiz olmak üzere tüm gönül coğrafyamıza her alanda destek olmaya devam edecek, hak ettikleri yaşama kavuşmaları ve barış içinde yaşamaları adına her zaman yanlarında olacağız.
Ata yurdumuz Orta Asya’da yer alan kardeş ülkelerle ilişkililerimizi geliştirme, ülkemiz tecrübesini oralara aktarma ve ortak tarihi ve kültürel mirasımıza sahip çıkma alanlarında projelerimize devam edeceğiz.
Afrika’da eğitim, sağlık ve ulaştırma gibi alanlarda fiziki altyapılara vereceğimiz desteklerle dün olduğu bugün ve yarın da Afrika’nın gerçek potansiyelini kullanabilmesi adına projelere hızla devam edeceğiz.
Suriye, Yemen, Afganistan gibi kriz bölgelerine yönelik olarak yeniden inşa sürecinde görev alabilecek nitelikli insan kaynağının yetiştirilmesi için özel burs ve eğitim programları gerçekleştireceğiz.
Başta Kırgızistan, Nijer, Cibuti, Libya ve Gazze olmak üzere, yurtdışında yeni hastaneler açarak sağlık hizmeti vermeye devam ediyoruz ve edeceğiz.
EAGÜ’den gelen öğrenci ve akademisyenlere kalkınmada ihtiyaç duydukları öncelikli alanlarda üniversitelerimizde burslu eğitim imkânlarını artıracağız.
Kamu kurumlarının dış ilişkiler birimlerini, bütçe, insan kaynağı ve kurumsal açıdan güçlendireceğiz.
Uluslararası örgütlerdeki Türk uzman personel sayısını artıracağız.
Yurtdışı misyonlardaki ihtisas birimlerini gözden geçireceğiz ve söz konusu birimlere yapılan atamaların liyakat esasına dayalı olmasını sağlayacağız.
Türkiye’nin acil ve insani yardım kapasitesini daha da güçlendireceğiz.
Resmi kalkınma yardımlarımız gerek miktar, gerek içerik bakımından girişimci ve insani dış politikamızın önemli bir unsuru olmaya devam edecektir. Vizyonumuz, Kalkınma yardımları yoluyla uluslararası barış ve istikrara katkıda bulunmaktır.
Göç alanında insan odaklı politikamızı bugüne kadar yaptığımız şekilde sürdüreceğiz. Uluslararası yükümlülüklerimiz ve ulusal mevzuatımız çerçevesinde insan onuruna yakışan şekilde koruma sağladığımız kişilerin refahının arttırılması ve sosyal uyumunun geliştirilmesi amaçlarıyla gerekli koşulları sağlamaya devam edeceğiz.
Göç Uyum politikalarımızın güçlendirilmesine yönelik çalışmaların son aşamasına geldik. Uyum Strateji belgemiz çerçevesinde politikalarımızı hayata geçireceğiz.
Özellikle yasadışı yollardan ülkemize gelenlerin gönüllü ve güvenli şekilde ülkelerine dönmelerine yönelik çaba ve çalışmalarımıza devam edeceğiz. Gönüllü geri dönüş mekanizmalarını güçlendireceğiz.
Dostları ilə paylaş: |