H. Fırat (Not 1: Parentez içindeki rakamlar kitabın orjinal sayfa numarasıdır. Sayfa numaraları o sayfanın sonunu işaretler)



Yüklə 1,69 Mb.
səhifə76/127
tarix15.05.2018
ölçüsü1,69 Mb.
#50469
növüYazı
1   ...   72   73   74   75   76   77   78   79   ...   127

Stalin’den uyarlama terminolojiye göre, izlenen stratejik plan içinde “ana darbenin doğrultusunu gerçekleştirmek”, her biçimiyle reformizmi teşhir ve tecrit ederek işçi sınıfının bağımsızlığını sağlamak ve devrimci önderliğini güvenceye almak, böylece yığınları devrim yoluna yöneltmek demektir. Proletaryanın devrimdeki hegemonyası, dolayısıyla bir bütün olarak devrimci sürecin kaderi, bu sorunla, her biçimiyle “reformizmin yalıtılması” göreviyle sıkı sıkıya bağlıdır. Kendiliğinden anlaşılacağı gibi, bu belirleyici önemdeki ilkesel tutumu ve stratejik hedefi gözden kaçıracak her politika ve taktik, devrimden ayrılma anlamına gelecek ve pratikte reformizmin güç kazanması sonucunu yaratacaktır. Reformizmi etkisizleştirmenin, onun yığınlar üzerindeki etki ve denetimini kırmanın, teşhir ve tecrit etmenin yol ve yöntemleri duruma ve koşullara göre elbette değişebilir. Ama hedefin kendisi bütün bir devrim süreci boyunca değişmez kalır. Özetle sözkonusu olan, proletaryanın sınıf bağımsızlığı, devrimde hegemonyası ve dolayısıyla bir bütün olarak devrimin kaderi sorunudur.

Tüm bunları “Strateji belgesi”nin konuya ilişkin pasajlarının mantığı içinde söylüyoruz ve bununla, bugün duygusal bağlılık yeminlerine konu edilen Birlik Kongresi Belgeleri'nde reformizm sorununa verilen ilkesel ve stratejik önemi göstermek istiyoruz. Buradaki genel planda doğru ve devrimci tutumu alıp, SHP’nin kapısından son anda dönen pelteleşmiş liberal solla seçim blokları kurmak ve onlarla ortak platform üzerinden kitlelerin karşısına çık(256)mak isteyenlerin bugünkü perişanlığı ile karşılaştırınız. Ortada devrimci ilkesel ve stratejik tutum ve kaygıdan eser kalmadığını görürsünüz. Artık reformizmi aklayan, ona güç, meşruiyet ve itibar kazandıran bir davranış çizgisi, parlamentarizmi kitleler ve sol üzerinde tasfiyeci bir rüzgara dönüştüren bir blokta yer almaya o sınırsız heves vardır karşımızda.

Fakat kuruluş dönemi MLKP’si ile bugünkü arasında bu tür bir karşılaştırma yapmak için biraz daha bekleyelim. Zira bu konuda görmemiz gereken daha bir de 2. kongre değerlendirmeleri var. Buna geçmeden önce, bu aynı “Strateji belgesi” içinde sorunun “Kürt ulusal devrimi” açısından konuluşunu da görmek durumundayız:

Kürt ulusal devrimi açısından ana darbenin doğrultusunu, Kürt sorununu bugünkü rejim içinde reformcu yollardan çözmeye yönelik düşünce ve girişimlerin, uzlaşma eğilimlerinin bütününün ifadesi olan geniş bir kesim oluşturmaktadır. Kürt ulusal devrimci güçlerinin uzlaşmaya yönelik düşünceleri ve bu yöndeki her adımının da bu menzile gireceği açıktır. Kürt ulusal hareketi içindeki reformcu eğilime karşı mücadele, bugün devrimi ilerletmek ve boğulmasını engellemek bakımından çok önemli stratejik ve taktik bir görevdir.” (s.86)

Görünüşe göre sorun burada o kadar tam ve eksiksiz konulmuş bulunuyor ki insan ekleyecek söz bulamıyor. Peki Birlik Kongresi Belgeleri'nde Kürt hareketinde reformizm sorununu bu kadar açık ve kesin bir biçimde tanımlayanlar, geçelim Kürt reformist akımlarını, “Kürt ulusal devrimci güçlerinin uzlaşmaya yönelik düşünceleri ve bu yöndeki her adımını” bile “ana darbenin doğrultusunun ateş menzili içinde” tanımlayanlar, nasıl olup da PKK’deki köklü yön değişimine rağmen onun kuyruğunda o denli uysalca hareket etmeyi yıllarca bir çizgi haline getirebildiler? “Kürt ulusal devrimi açısından ana darbenin doğrultusunu, Kürt sorununu bugünkü rejim içinde reformcu yollardan çözmeye yönelik düşünce ve girişimler” oluşturuyorsa eğer, bu durumda hiç değilse İmralı(257)sonrasından beri “ana darbenin doğrultusunun ateş menzili içinde” bizzat PKK-HADEP çizgisinin olması gerekmez miydi?

Bu soruların yanıtları bize, küçük-burjuva opotünizminin teorisi ve pratiği, düşüncesi ve eylemi arasındaki uçurumu vermekle kalmaz, yanısıra, kuruluş dönemi MLKP’si ile bugünkü MLKP arasındaki büyük mesafeyi de gözler önüne serer. Demek ki 3. kongre bildirisinin “Birlik Devriminin çizgisine sımsıkı bağlı”lık üzerine ettiği o iri sözler duygusal boş laflardan öte bir anlam taşımamaktadır ve tümüyle MLKP tabanındaki devrimci kadroları aldatmayı hedeflemektedir. Bugünkü MLKP, izlemekte olduğu politik çizgi ile, kendi kuruluş döneminin belgelerinde yer alan devrimci ilkesel ve stratejik düşüncelerden kopmuştur, acı ve katı gerçek budur.

Karmaşık nedenleri olan bu değişimin gerisinde, bu kategorideki hareketler için karakteristik bir özellik olan kendiliğindenciliğin de önemli bir payı vardır ve bu hep de beraberinde başkalarının kuyruğunda sürüklenmeyi getirmektedir. Kürt hareketindeki gelişmelerin hala devrimci umutlar vaadettiği bir evrede yukarıdaki sözleri söylemek, PKK devrimci kimlik üzerinden olumlanırken örneğin PSK’yı reformculukla itham etmek ve “ana darbenin doğrultusunun ateş menzili” içine almak kuşkusuz çok kolaydı. Bunu o dönemin koşulları içinde bu denli kolay yapanlar, her türlü devrimcilik iddiasının terkedildiği ve dahası devrimin açık bir ideolojik saldırı konusu edildiği bir dönemin ardından bile, bu kez KADEK-HADEP ikilisinin kuyruğunda aynı kolaylıkla sürüklenmeyi sürdürüyorlar. Böyleleri için yön tayini eden ilkeler ve devrimci strateji değil, fakat dönemin rüzgarı ve güce tapınmadır. Sonradan MLKP’yi oluşturan ana hareketin (TKP-ML Hareketi) ‘90’lı yılların başına, yani Serhıldanların o sarsıcı rüzgarı kendini gösterene kadar devrimci PKK’yi “burjuva reformist” bir akım olarak tanımladığı da hatırlanırsa, bu söylenenler çok daha iyi anlaşılır. Bu gelenekten gelenlerin temel önemde sorunlar karşısındaki tutumunda, ilkesel ve teorik açıdan(258)sağlam bir perspektiften çok, olayların gidişi ve politik atmosfer etkili olmaktadır. Bundan dolayıdır ki onlar hemen hiçbir dönemde Kürt hareketi karşısında sağlam ilkelere dayalı bir tutum alamadılar. Hep geriden geldiler ve zamanında doğru tutum almayı hiç başaramadılar. Kendiliğindencilik, geriden gelme ve kuyruğunda sürüklenme olarak gösterdi kendini hep.


Yüklə 1,69 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   72   73   74   75   76   77   78   79   ...   127




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©muhaz.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin