MELEKLERE İMAN
Sözlükte “haberci, elçi, güç ve kuvvet” anlamına gelen melek, Allah’ınemriyle çeşitli görevleri yerine getiren, gözle görünmeyen nurani ruhani varlıktır.
Melekler nurdan yaratılmış varlıklardır. Onlar yemezler, içmezler, erkeklik ve dişilikleri yoktur. Melekler Allah’ın sevgili kularıdır. Allah’ın emirlerini kusursuz yerine getirirler, hiç günah işlemezler.
Melekler nurdan yaratılmış latif birer varlık oldukları için onları göremiyoruz. Fakat meleklerin varlığına inanıyoruz. Çünkü meleklerin varlığını Allah Teala Kuran’ı Kerim’de haber vermektedir. “Peygamberler, kendilerine Rablerinden indirilene iman etti, mü’minler de; tümü, Allah’a, meleklerine kitaplarına ve peygamberlerine inandı”. 623
Melekler yede, göklerde, çevremizde ve her yerde bulunurlar. Sayılarını ancak Allah bilir. Her birinin ayrı görevleri vardır. Bazıları devamlı olarak Allah’a ibadet eder, bazıları da kainatın tertip ve düzeni ile vazifelidirler. İnsanlarıngücünün erişemeyeceği büyük işleri Allah’ın izni ile yaparlar. İnsanlara iyiliği telkin eden, kötülüklerden koruyan, sıkıntılı zamanlarda mü’minlerin yardımına gönderilen meleklerde vardır. Yüce Allah, meleklerin varlığı ile sonsuz kudretini göstermiştir. 624
Büyük Melekler Ve Görevleri
1- Cebrail: Vahiy meleği; görevi Allah ile peygamberler arasında elçilik yapmak. Allah’ın kitaplarına peygamberlere getirmektir. Kitabımız Kuran’ı Kerim’i Allah’tan Peygamberimiz (s.a.s.)’egetiren Cebrail (a.s.)’dır.
“De ki: İnsanları sağlamlaştırmak ve Müslümanlara yol gösterici ve müjde olmak üzere onu (Kur’an’ı) Ruh’ul Kudüs (Cebrail), Rabinden hak gereğince indirdi.” 625
2- Azrail: Ömrü sona eren insanların canlarını almakla görevlidir.
“De ki: Size vekil kılan ölüm meleği (Azrail) sizin hayatınıza son verecek, sonra da Rabinize döndürülmüş olacaksınız.” 626
3- Mikail: Rızık işlerini, tabiat olaylarını yönetmekle görevlidir. Yağmur yağmasırüzgar esmesi, ekinlerin bitmesi vs. gibi. “Her kim Allah’a meleklerine, peygamberlerine, Cebrail’e ve Mikail’e düşman ise, şüpesiz Allah da kafirlerin düşmanıdır.” 627
4- İsrafil: Kıyametin kopması ve insanların öldükten sonra tekrar dirilmeleri için görevlidir. “O gün insanlar kendisine muhalefet etmeksizin davetçiye ( İsrafil’e) uyacaklar.” 628
Bu dört büyük melektenbaşka, diğer melekler de vardır ve bazıları şunlardır;
Kiramen Katibin, Bunlar insanların sağında ve solunda bulunan iki melektir. Sağdaki, insanın yaptığıiyi işleri, soldaki ise kötü, günah, haram olan işleri yazar. Bu sebeble her insana ait iyiliklerin ve kötülüklerin yazıldığı amel defteri meydana gelir. “Onun (insanın) sağında ve solunda oturan iki tespit edici ve yazıcı, tespitedip yazarken o söz olarak (herhangibi bir şey) söylemiyeversin, mutlakayanında hazır bir gözetleyici (ne yaparsa yazan melek) vardır.” 629
Bunlara Hafsa melekleride denir. 630
“Onun (insanın) önünde ve arkasında Allah’ın emirleriyle onu koruyan takipciler (melekler) vardır.” 631
Bunlar insanı korudukları gibi, amellerini de yazarlar. 632 İbn Abbas’tan riveyetle, İkrime’den;
“Allah’ın emri ile onu koruyan takip ediciler” ayeti hakında şöyle der:
“Onun önünden ve arkasından muhafaza eden, koruyan melektir. Allah’ın kaderi geldiği zaman ondan ayrılır, onu yalnız bırakırlar (başına ne gelecekse gelir). 633 İnsanların kader proğramında yer almayan tehlikelerden korurlar. 634
Münker ve Nekir: Bunlar, öldükten sonra kabirde insanlara soru sormakla görevli iki melektir. Bunların başlıca sordukları şunlardır.
“Rabb’in kim?
Peygamberin kim?
Kitabın ne?
Dinin ne?
Bu sorular Hadis-i Şerif’te bildirilmiştir. 635
Cin Ve Şeytan
a) Cin: Sözlükte “Gizli ve örtülü varlık, görünmeyen şey” anlamına gelen cin terim olarak duyu organlarıyla algılanmayan, çeşitli şekillere girebilen, ateşten yaratılmış, manevi, ruhani ve gizli varlıklara verilen addır. Cin duyu organlarıyla algılanmayan varlıklar olduğu için, onlar hakkındaki tek bilgi kaynağı vahiydir. Kur’an-ı Kerim ve sahih hadislercinlerden bahsetmekte, doğru düşünebilen akıl da bunu imkansız görmektedir. İnsanların cinleri görmeyişi, gözlerinin cinleri görecek yetenekte yaratılmamış olmasındadır. Kur’an-ı Kerim’de insanın topraktan, cinlerinse ateşten yaratılmış oldukları belirtilir. “Cinleri öz ateşten yarattı.” 636 Kur’an’da yirmi sekiz ayetten oluşan Cin süresi diye bilinen bilinen bir sure bulunmaktardır.
Bu surede de dile getirildiği gibi, cinler çeşitli guruplara bölünmüşlerdir. Cinlerin bir kısmı müslümandır, bir kısmı da kafirdir. Cinlerin mü’mün olanları, mü’minlerle beraber Cennet’te, kafir olanları da kafirlerile beraber Cehennemde’de kalacaklardır. Cinlerin mutlak gabya dair bilgileri yoktur. Ancak hayat sürelerinin uzunluğu, ruhani ve manevi varlıklar olmaları; meleklerden haber çalmaları gibi sebeblarle, insanların bilmediği geçmişte ve şu ana ait bazı olayları bilebilirler. Ancak bu durum, cinlerin insanlardan daha üstün varlıklar olduğunu göstermez. Bir ayette “Süleyman’ın ölümüne hükmetmediğimiz zamam onun öldüğünü, ancak değerini yiyen bir ağaç kurdu gösterdi. (Sonunda) Yere yıkılınca anlaşıldı ki cinler gaybı bilselerdi, o küçük düşürücü azap içinde kalmazlardı.” 637 Buyrulrak, onların gaybı bilmedikleri açık bir şekilde otaya konulmuştur. Cinlerin de insanlar gibi imanla ve İlahi emirlere itaat etmekle yükümlüdürler:
“Ben cinleri ve insanları ancak Bana kulluk etsinler diye yarattım.” 638 Cinler tıpkı insanlar gibi yerler, içerler, evlenirler ve çoğalırlar; erkeklik ve dişilikleri vardır, doğar, büyür ve ölürler. Ancak cinlerin ömrü insanlara göre epeyce uzundur.
Bazı durumlarda cinlerin insanlara zarar vermesi, söz konusu olabilirse de, müslüman bir kimsenin cinlerdenkorkması ve Allah’ın izni olmadan, bir varlığın başka bir varlığa zarar vermeyeceğine göülden inanması gerekir. Diğer varlıklardan gelebilecek zararlara karşı Allah’a sığınmak gerektiği gibi cinlerden gelebilecek zararlarhususunda da aynı tutum gösterilmelidir. Nitekim Hz. Peygamber (s.a.s.)’in de cinlerin insanları etkilemesine karşı Ayetü’l Kürsi’yi, Felek ve Nas surelerini okuduğu bilinmektedir. 639 Müslümanlar cinlerden zarar gördüklerini sandıkları durumlarda Hz. Peygamber (s.a.s)’den öğrendiği tedbirlerle yetinmeli, cahil cinci ve üfürükçülerin tuzağına düşmekten sakınmalıdırlar.
b) Şeytan: Gözle görülmeten, fakat varleğı kesin olan, azgınlık ve kötülükte çok ileri giden, kibirli, asi cinlere şeytan adı verilir. Kur’an-ı Kerim ‘de ilk şeytandan ‘İblis’ diye söz edilir. İblis, azmış ve Rabbinin emrine isyan ederek sapıklığa düşmüş cinlerdendir.
“Hani Biz meleklere ‘Adem’e secde edin ‘ demiştik. İblis hariç hepsi secde ettiler. , yüz çevirdi, büyüklük tasladı ve kafirlerden oldu.” 640
Bu ayet, onun melek olduğunu göstermez. “İblis cinlerdendi; Rabbinin emrinden dışarı çıktı…” 641 Ayetinden de anlaşıldığı gibi, o bir cindir. Şeytan ilk insandan başlarayarak, bütün insanlara kötülükleri, küfür ve günahları süsleyip güzel göstermeye çalışmakta, insanları Hak yoldan uzaklaştırmak için elinden geleni yapmaktadır. 642
Rabbimiz insanları uyarmaktadır:
“Şeytan sizin düşmanınızdır, siz de onu bir düşman bilin. O, kendi taraftarını ancak ataş ehlinden olmya çağırır.” 643
Dostları ilə paylaş: |