KirkçEŞme tesisleri



Yüklə 8,39 Mb.
səhifə628/889
tarix09.01.2022
ölçüsü8,39 Mb.
#91610
1   ...   624   625   626   627   628   629   630   631   ...   889
MERDİVENKÖY

Kadıköy'de aynı adı taşıyan semt ve mahalle.

Kadıköy'ün iç kesimlerinde yer alan Merdivenköy kuzeyde Üsküdar llçesi'ne bağlı Libade, doğuda Sahrayıcedit, güneydoğuda Erenköy, güneyde Göztepe ve batıda eskiden Fikirtepe Mahallesi'ne bağlıyken sonradan ayrılan Eğitim ve Dum-lupınar mahalleleri ile çevrelenmiştir. Kuzeyde yer alan ve kısmen Üsküdar ile sınır oluşturan Ankara Yolu ile güneyde Göztepe ve Erenköy'ü ayıran Kayışdağı Caddesi, yerleşmenin en önemli iki sınır-layıcısıdır. Merdivenköy bu iki ana ulaşım aksı arasında yer alan ve her iki yolu birbirine bağlayan Şair Arşi Caddesi çevresindeki düz alanlarda gelişmiştir. Merdivenköy sınırları içinde yer alıp, Ankara Yolu kenarında bulunan ve adını bu

tepenin güney yamaçlarındaki Gözcü Baha'nın kabrinden alan Gözcü Baba Tepesi (Göztepe) Kadıköy'ün de en önemli yükseltilerindendir. Üzeri halen yapılaş-mamış olan bu tepe ile doğusunda Sahra-vıcedit'e doğru yükselen oldukça dik yamaçlar arasında yer alan vadi, Merdiven-köy'ün ilk yerleşme alanıdır.

Günümüzde Kadıköy'ün en kalabalık semtlerinden olan ve hemen bütünüyle yapılaşmış bulunan Merdivenköy, adından da anlaşılacağı gibi Kadıköy'ün en eski ve kırsal yerleşmelerinden biridir. Kırsal ö-zelliklerini yakın zamanlara dek korumuş ve oldukça geç gelişmiş olan Merdiven-köy'de, günümüzde kırsal karakterim hâlâ nispeten koruyabilmiş bir-iki sokağa rastlamak mümkündür.

Merdivenköy çevresinin bir yerleşim alanı olarak oldukça uzun bir geçmişe sahip olduğu bilinmektedir. Eski çağlarda Kocaeli Yarımadası'nın büyük kısmını yurt edinmiş olan Trakların bu çevrede de yaşamış olmaları kuvvetle muhtemeldir. Bizans döneminde bugünkü asıl Merdivenköy civarında bir kadınlar manastırı olduğu bilinmektedir. Yine, 1329'da Osmanlılar ile Bizanslılar arasında, o zamanki adıyla Pelekanon denen, muhtemelen Maltepe veya Gebze yakınlarında bir yerde meydana gelen savaş sonrası Orhan Gazi (hd 1324-1361) ile III. Andronikos Paleologos (hd 1328-1341) arasındaki barış görüşmelerinin de Merdivenköy'de, Andronikos'un av köşkünde yapıldığı yolunda bazı kaynaklarda bilgiler bulunmaktadır. Çeşitli isimleri yanında bugün daha çok Merdivenköy Tekkesi yahut istanbul'un fethine katılmış Şahkulu Baba' nın adına ithafen Şahkulu Sultan Tekke-si(->) olarak bilinen tekkenin yerinde olduğu söylenen bu av köşkü, barış görüşmeleri sonucu Osmanlılara terk edilmiş ve burada Orhan Gazi tarafından bir Ahî dergâhı kurulmuştur.

Bununla birlikte, Semavi Eyice'ye göre, Bizans döneminde inşa edilen saraya ait sayfiye ve av köşkleri imparatorluğun son dönemlerinde çoğunlukla manastır türü dini yapılara dönüştürülmüş olabileceği gibi, 14. yy'dan sonra Üsküdar'a kadar olan sahanın Türk akıncılarının etki alanına girmesinden dolayı da, daha geniş bir çevredeki manastır gibi dini yapıların kısa ö-mürlü ve gittikçe küçülen yerler olduğunu düşünmek yanıltıcı değildir. Bu açıdan, Osmanlılara devredilen manastır ve av köşkü gibi Bizans tesislerinin, bu dönemde önemlerini eyepce yitirmiş olmaları mümkündür.

Osmanlıların Gözcü Baba, Eren Baba, Kartal Baba, Sarı Gazi gibi savaşçı din a-damlarını yerleştirdikleri ileri karakol durumundaki bu tekkelerin bir görevleri de, Osmanlı ilerleyişini kolaylaştırmak için toplumsal ve kültürel taban oluşturmak ve Bizans hakkında bilgi toplamaktı. Tekke şeyhlerine Bizans hakkında bilgi toplama görevi resmen verildiğinden, kendilerine genel olarak Gözcü Baba da deniyordu.

I. Bayezid (Yıldırım) zamanında (1389-1402), Güzelcehisar'ın (Anadolu Hisarı)

Merdivenköy'den

bir görünüm.

Banu Kutun/

Obscura,

1994

yapımından sonra Merdivenköy çevresi bu kaleye vakfedilmiştir. 1402 Ankara Savaşı sonrası Osmanlı Imparatorluğu'nda şehzadeler arasında başlayan taht kavgası sırasında Şehzade Süleyman Çelebi rakiplerine karşı Bizans desteğini sağlayabilmek için Gebze'ye kadar tekrar Bizans eline geçmiş bulunan topraklar üzerindeki fiili durumu kabul ederek, bu topraklan Bizans'a terk eder. Bölgenin Bizans'a geçişi sırasında tekkeler ortadan kaldırıldığı gibi, direnen derviş babalar da öldürülür. Bektaşî inançlarına göre öldürülen bu derviş babalar 40 erenlerdir. Bunlardan Gözcü Baba sonradan kendi ismini alan, Ankara Yolu'na bakan tepeye, Mah Baba ise tekkeye gömülür. Sancaktar Baba ile Hilmi Dede de Gözcü Baba'nın yanında gömülüdürler. Merdivenköy 1424'te Üsküdar'a kadar olan geniş bir çevreyle birlikte tekrar Osmanlı topraklarına katılır ve daha sonra Bektaşî tekkesine dönüşecek olan Ahî tekkesi de yeniden kurulur. Tekke, II. Mahmud döneminde (1808-1839) bir ara Nakşibendî tekkesi olmuşsa da daha sonra tekrar Bektaşî dergâhına dönüşmüştür. Osmanlı döneminde son tamiratı 1898'de yapılan bu tekke en son 1990-1991'de elden geçirilerek kısmen restore edilmiş ve bazı yeni eklemeler yapılmıştır. Şahkulu Sultan Tekkesi diye a-nılan bu yapı halen sosyal amaçlarla kullanılmaktadır.

Merdivenköy, Osmanlı döneminde, 19. yy'ın ikinci yarısına kadar Bizans döneminde olduğu üzere, tarımsal üretim yapılan bir köy yerleşmesi karakterini sürdürdüğü gibi, bu uzun yüzyıllar boyunca hemen hemen batıda Kadıköy, kuzeyde Kısıklı ve doğuda Erenköy'e uzanan geniş bir alan içinde de tek yerleşme olarak varlığını korumuştur. Osmanlı döneminde Merdivenköy'ün batısında, Fikirtepe'ye doğru yer alan mandıradan dolayı yöreye uzun süre Mandıra da denilmiştir. Bugün aynı adı taşıyan ve Kauf-fer'in 1776 tarihli istanbul haritasındaki Mandıra yoluna yakın bir güzergâhı takip eden cadde Merdivenköy ile Fikirte-pe'yi birbirine bağlamaktadır.

19. vy'ın ikinci yarısında Kadıköy banliyölerinde hızlanan yerleşme eğilimlerin-

den Merdivenköy'ün de kısmen etkilendiğini söylemek mümkündür. 1860'ta Merdivenköy muhtarlık haline getirilmişse de özellikle 1880'lerden sonra yerleşme eğilimlerinin bugünkü Göztepe kesiminde yoğunluk ve kararlılık kazanması sonucu zamanla geri plana düşmüş, nihayet 1908' de Göztepe, Merdivenköy'den ayrı bir muhtarlık haline getirilmiştir. Bu dönemde, Kadıköy'den Acıbadem ve Bostancı yönüne uzanan sahalarda geniş bahçeli köşkler inşa edilirken, 1873'te açılan demiryoluna uzak ve sapa düşen Merdivenköy bir süre daha bahçe ve bostanların ortasında ve Şahkulu Sultan Tekkesi çevresinde köy yerleşmesi karakterini devam ettirmiştir. Günümüzde Merdivenköy Mahallesi'nin kuzeydoğu köşesine sıkışmış bulunan asıl Merdivenköy yerleşmesindeki bir-iki köşe ile nispeten genel sokak dokusu bu döneme ait izler olarak halen varlıklarını sürdürmektedirler.

Son dönem Osmanlı yönetici ve ileri gelenlerinin pek azının rağbet ettiği Merdivenköy'de başlıca köşkler de aslında muhit olarak Göztepe'nin bir parçasını oluşturan Fahrettin Kerim Gökay Caddesi (eski Kayışdağı Caddesi) üzerinde yer almaktadır. Bu cadde günümüzde Merdivenköy ile Göztepe arasında da ortak sınır oluşturmaktadır. Bunlardan Dağıstanlı Said Paşa Köşkü'nde I. Dünya Savaşı yıllarında High School Ticaret Mekteb-i Âlisi açılmış ve daha sonra, 1950'li yıllarda Fahrettin Kerim Gökay ile Şair Arşi caddeleri köşesinde bulunan köşkün yerine Harun Reşit İlkokulu inşa edilmiştir. Fahrettin Kerim Gökay Köşkü'nde (eski Canib Bey Köşkü) ise 1967'de bir sinir hastalıkları kliniği açılmıştır. Bu köşk bahçesiyle birlikte özgün durumu hemen hiç bozulmadan günümüze ulaşabilmiş nadir sivil mimarlık örneklerinden birini oluşturmaktadır. Bu me-yanda bahsedilebilecek diğer yapılar ise Bahriye Nazırı Hacı Vesim Köşkü ile Sivas Valisi Reşid Paşa Köşkü'dür ki arsaları a-partmanlarla dolmuş olan bu köşklerden günümüze herhangi bir iz ulaşamamıştır.

Bir zamanlar geniş yeşilliklerin yer aldığı Merdivenköy çevresinde, Gözcü Baha'nın mezarının yer aldığı tepe üzerindeki koru, Şahkulu Sultan Tekkesi'nin ar-


Yüklə 8,39 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   624   625   626   627   628   629   630   631   ...   889




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©muhaz.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin