Kısaca paradigma; temel teorik varsayımlar, analiz yöntemleri ve ana değişkenler, temel çıkarsamalar ve profesyonel ilişkilerden meydana gelir.
Kuhn’a göre, herhangi bir bilim dalı, paradigma oluşturmadan önce dağınık bir dizi faaliyetlere sahiptir. Düzensiz ve dağınık bu faaliyetler paradigma sayesinde düzenli ve kendi içinde tutarlı bir hale gelirler.
Kuhn, paradigma kavramını, doğal bilimlerin gelişim seyrinin açıklanmasında kullanılabilecek bir kavramsal araç olarak önermiştir. Ancak, buna rağmen birçok sosyal bilim dalında bu kavramın kullanıldığı görülmektedir.
Kuhn’a göre bilim, şu aşamaları takip ederek ilerler veya oluşur:
Bilim öncesi (Paradigma öncesi) dönem
Normal bilim dönemi
Bunalım (Kriz) dönemi
Devrim
B) Thomas Kuhn’da Temel Kavramlar
B) Thomas Kuhn’da Temel Kavramlar
2) Normal Bilim ve Devrimci Bilim…
Bilim öncesi dönem:
Bir hazırlık dönemidir. Bu dönemde bilim adamları hangi olay veya olguların açıklamaya ve incelemeye değer olduğu, hangi yöntemi kullanmaları gerektiği ve hangi gözlemlerin önemli olduğu gibi konularda görüş ayrılığı içindedirler.
Kuhn’a göre, bir bilim dalı, bilim adamlarını bir araya getiren bir paradigmanın yerleşmesiyle, paradigma öncesi dönemin karmaşasından kurtulup gerçek bir bilim niteliği kazanır.
B) Thomas Kuhn’da Temel Kavramlar
B) Thomas Kuhn’da Temel Kavramlar
2) Normal Bilim ve Devrimci Bilim…
Bilim öncesi dönem…
Paradigma öncesi dönemin temel özelliği, tanımlar, teknikler, problem çözme yöntemleri, inançlar ve değerler konusundaki anlaşmazlıklardır.
Bu dönemde bilimsel faaliyet, karmaşık bir veri toplama çabasından oluşur. Hatta kuram oluşturma çabalarına rastlanır ama bunlar ortak bir anlaşma zemini oluşturamazlar. Bu anlaşma zemini, bilimsel topluluğun bir paradigma çerçevesinde bir araya gelmeleriyle oluşur.
Bundan sonra bilim dalı, “normal bilim”, “bunalım (kriz)” ve “devrim” aşamalarından geçerek ilerler.
B) Thomas Kuhn’da Temel Kavramlar
B) Thomas Kuhn’da Temel Kavramlar
2) Normal Bilim ve Devrimci Bilim…
Kuhn’a göre bilim iki şekilde yapılabilir: Ya bir paradigma veri kabul edilir ve “normal bilim” yapılır; ya da paradigma değiştirilmeye çalışılır ve “devrimci bilim” yapılır.
Normal Bilim: Bir paradigmanın dikte ettiği ilke ve o paradigmanın araştırma konularına uygun olarak yapılan bilimdir. Yani normal bilim o anda kabul gören paradigmaya bağlı olarak işleyen bilimdir.
Kuhn normal bilimi, “geçmişte kazanılmış bir ya da daha fazla bilimsel başarı üzerine sağlam olarak oturtulmuş araştırma” olarak tanımlamaktadır.
B) Thomas Kuhn’da Temel Kavramlar
B) Thomas Kuhn’da Temel Kavramlar
2) Normal Bilim ve Devrimci Bilim…
Devrimci Bilim: Paradigmanın değiştirilmeye çalışıldığı, sadece araştırma konularının değil, bilimsel etkinliğin ilkelerinin de değiştiği bilimdir.
Bu bağlamda normal bilim, hakim olan paradigma yani kabul edilen kuramsal çerçeve içinde sorun çözmeden hareket ederken, devrimci bilim paradigmanın değişmesinden hareket etmektedir.
Normal bilim dönemi, söz konusu bilim dalının ele aldığı gerçeklikle ilgili açıklamalarda elde edilen başarılarla başlar ve bu başarıların dayandığı temeller sorgulanmaz. Yani bir paradigma zaten oluşmuştur.
B) Thomas Kuhn’da Temel Kavramlar
B) Thomas Kuhn’da Temel Kavramlar
2) Normal Bilim ve Devrimci Bilim…
Veri olan bu paradigma, hem çözülmesi gereken soruları tanımlayacak, hem de o sorulara verilebilecek kabul edilebilir cevapları belirleyecektir.
Kuhn, normal bilim dönemlerinde, sorular ve soruların çözümüne ilişkin çabaları “Bulmaca Çözme”ye benzetmektedir. Bulmacanın, sorunu çözmek için gerekli olan tüm parçaları baştan verilmiştir. Yani çözüm için gerekli tüm kurallar önceden belirlenmiştir. Bütün iş, parçaları doğru yerlerine oturtmaktan ibarettir. Bilim adamları, oyunun kurallarını değiştirmemek kaydıyla, kurallara uygun olarak parçaları yerli yerine koymaktadırlar.
B) Thomas Kuhn’da Temel Kavramlar
B) Thomas Kuhn’da Temel Kavramlar
2) Normal Bilim ve Devrimci Bilim…
Normal bilim aşamasının uyumlu çalışma ortamında, yeni tip bulmacalar ve yeni tip çözüm yöntemleri aranmaz. Kuramla gerçeklik arasında herhangi bir bağdaşmazlık ise, gene kuram temel alınarak yaklaşılabilecek özel bir durum olarak ele alınır.
Bu bağlamda, normal bilim döneminde bilim adamlarına düşen görev; kuralları konmuş bulmacaları tekrar tekrar, ancak belki daha önce kullanılmamış tekniklerle yeniden çözmek, böylece hem bilimsel faaliyet yapmak hem de paradigmanın yeniden üretilmesine katkıda bulunmaktır.
B) Thomas Kuhn’da Temel Kavramlar
B) Thomas Kuhn’da Temel Kavramlar
2) Normal Bilim ve Devrimci Bilim…
Kuhn, normal bilimde sınama kavramını Popper’den farklı anlamda kullanmaktadır. Normal bilimde sınama, kuramın sınanması değil, bulmaca çözme faaliyetinin bir parçasıdır. Yani normal bilim dönemlerinde kuramlar değil, bilim adamları sınanır.
Bulmaca çözmedeki güçlükler, paradigmanın ve dolayısıyla kuramın yanlışlanmasına neden olmaz.
Kuhn’a göre, kuramın sınanması normal bilime göre değil, normal olmayan bilime (bilimsel devrim) göre olur. Kuhn’da normal bilimde yanlışlama söz konusu değildir. Normal olmayan bilimde ise kanıtlama vardır.
B) Thomas Kuhn’da Temel Kavramlar
B) Thomas Kuhn’da Temel Kavramlar
2) Normal Bilim ve Devrimci Bilim…
Kuhn’a göre bilimsel devrim, normal bilimde bunalımların (krizlerin) ortaya çıkması ve alternatif paradigmanın gerçekleşmesiyle olur.
Normal bilim olgunlaşırken, krizler de ortaya çıkmakta ve gelişmektedir. Bazı bulmacalara etkili olarak cevap verilememektedir. Cevap verilemeyenler listesinin uzaması ise devrimi gerektirmektedir.
B) Thomas Kuhn’da Temel Kavramlar
B) Thomas Kuhn’da Temel Kavramlar
3) Bunalım Dönemi
Kuhn,a göre normal bilim dönemlerinde, paradigma tarafından çözülemeyen bir takım problemler ortaya çıkar ve bilim bir bunalım dönemi içine girer.
Kuhn, mevcut paradigmanın değişmesinin gerekli görüldüğü zamanları bunalım dönemi olarak tanımlamıştır.
Yani Kuhn bunalım dönemlerini, mutlak bir yenilenmeyi gerektiren dönemler olarak ifade etmekte ve paradigma değiştirici koşulları hazırlayan ve veri olan paradigmanın yetersizliğini ortaya çıkaran zamanlar olarak belirtmektedir.
B) Thomas Kuhn’da Temel Kavramlar
B) Thomas Kuhn’da Temel Kavramlar
3) Bunalım Dönemi…
Bilim adamları neden bir paradigmadan diğerine geçerler? Paradigma kayması yada paradigma değişimi olarak nitelendirilen bu durumun sebebi nedir?
Kuhn’a göre bir paradigmanın terk ediliş nedeni, paradigmanın belirlediği çerçevede çözülemeyen sorunların, yeni arayışlara sürükleyecek kadar fazlalaşmasıdır.
Paradigmalar, her zaman açıklanamayan sorunlarla karşılaşırlar. Bu sorunlar ilk bakışta önemsiz, başka bir bilim dalının alanına giren ya da anlamsız kabul edilirler.
B) Thomas Kuhn’da Temel Kavramlar
B) Thomas Kuhn’da Temel Kavramlar
3) Bunalım Dönemi…
Ancak bu karşıt örnekler birikince, paradigma eski güvenilirliğini kaybederek sarsıntı geçirmeye başlar.
Ortaya çıkan karşıt örnekler veya kural dışılıklar paradigmayı, kendini yeniden üretemeyecek düzeyde zorlamaya başlarsa bunalımlar ortaya çıkar ve bunu paradigma değişimi yani bilimsel devrim izler.
Bunalım dönemleri mutlak bir yenilenmeyi gerektiren dönemler olarak ifade edilmekle birlikte normal bilim, ne olgu ne de kuram düzeyinde bir yenilik peşinde değildir. Çünkü normal bilimin geçerliliği, bir yenilik bulmamasına yani paradigmadan sapmamasına bağlıdır.
Bilim adamları tarafından paylaşılan bir paradigmanın en belirgin özelliği, temel sorular ve onlara verilebilecek kabul edilebilir cevapların çerçevesini çizmesidir.
Bilim felsefesi tartışmalarında ilerleme kavramı, oldukça merkezi bir konuma sahiptir.
Bilim tarihinde, bir bilimsel teorinin terk edilerek diğerinin tercih edilmesi sorununu pozitivist düşünce geleneği, ilerleme kavramıyla açıklamaktadır.
Kuhn ise bir teorinin terk edilerek diğerinin benimsenmesi sürecine paradigmal geçiş demektedir.
B) Thomas Kuhn’da Temel Kavramlar
B) Thomas Kuhn’da Temel Kavramlar
4) Bilimsel İlerleme ya da Devrim…
Bunalımla beraber arayışlar başlar ve yeni bir paradigma eskisinin yerini alır.
Bir paradigmadan diğerine geçiş devrimseldir. Yeni bilim anlayışı tüm bilgileri kendi merkezinden bakarak yeniden oluşturur.
Popper, bilimsel bilginin birikerek ilerleyen bir bilgi türü olduğunu ifade etmektedir.
Yani Popper, bilimsel gelişmede bir süreklilik olduğunu, bilimin her zaman sürekli devrim halinde olduğunu, savunmaktadır.
B) Thomas Kuhn’da Temel Kavramlar
B) Thomas Kuhn’da Temel Kavramlar
4) Bilimsel İlerleme ya da Devrim…
Kuhn ise Popper’den farklı olarak bilimin, sürekli mükemmele doğru ilerlemediği, bilimin bir paradigmadan diğerine sıçrayarak ilerlediğini öne sürmektedir.
Yani Kuhn’da Popper’den farklı olarak bilimsel gelişmede bir süreklilik yoktur. Popper’de sürekli devrim, Kuhn’da ise bir paradigmadan diğerine geçiş vardır.
Paradigmalar arasında herhangi bir bağ yada köprü bulunmadığı için bu geçiş için bir sıçrama demek daha uygun olmaktadır.
B) Thomas Kuhn’da Temel Kavramlar
B) Thomas Kuhn’da Temel Kavramlar
4) Bilimsel İlerleme ya da Devrim…
Kuhn’a göre bilim, birikimsel bir süreç izlemez, dolayısıyla, bilimsel gelişme veya ilerlemeden değil, ancak bilimsel değişmeden söz edilebilir.
İlerleme ve gelişme normal bilim sürecinde, yani tek bir paradigma içinde söz konusu olabilir.
Fakat paradigmaları karşılaştırıp bir paradigmanın diğerinden daha iyi açıkladığını gösterecek ortak ölçütler olmadığı için, bir paradigmadan diğerine geçiş devrimsel nitelik taşır.
Yani oluşan yeni paradigma, bir devrim sonucu eskisinin yerini alır.
B) Thomas Kuhn’da Temel Kavramlar
B) Thomas Kuhn’da Temel Kavramlar
4) Bilimsel İlerleme ya da Devrim…
Yeni paradigmaya geçilmesi ile değişen, topyekün bir algılama biçimidir. Bu süreç içinde, bilim adamları bir dünyadan ötekine atlarlar. Bu yeni dünyada, eskiden belirli bir biçimde görülen ve tanımlanan nesneler, yeni görünümler ve tanımlar edinirler.
Artık paradigmanın doyurucu bir biçimde açıklayamadığı sorunların çoğalmasıyla girilen bunalım dönemi aşılmıştır.
Ancak bunalım dönemi, söz konusu sorunların açıklanmasıyla değil, değişik sorunlarla uğraşan yeni bir paradigmanın ortaya çıkışıyla aşılmıştır.
B) Thomas Kuhn’da Temel Kavramlar
B) Thomas Kuhn’da Temel Kavramlar
4) Bilimsel İlerleme ya da Devrim…
Kolaylıkla anlaşılacağı üzere bu durum, bilimsel ilerleme kavramıyla tamamen ters düşen bir süreci ifade etmektedir.
Yeni paradigmanın, eski paradigmanın çözemediği sorunları çözmek gibi bir iddiası yani, Popper’in deyişiyle, eskisini kapsamak ve onu aşmak gibi bir iddiası söz konusu değildir.
Bu iki paradigmanın birbiriyle karşılaştırılmaları ve bir üstünlük sıralaması içine yerleştirilmeleri de mümkün değildir.
B) Thomas Kuhn’da Temel Kavramlar
B) Thomas Kuhn’da Temel Kavramlar
5) Eşölçülmezlik
Paradigmaları birbirleriyle karşılaştırarak, bir paradigmayı diğerine tercih etmeyi gerektirecek nesnel bir yol veya ortak bir ölçüt bulunmaması durumuna eşölçülmezlik denilmektedir.
Öncülleri faklı paradigmaların ürettiği sonuçların karşılaştırılması anlamsızdır. Yani paradigmalar eşölçülemezdirler.
B) Thomas Kuhn’da Temel Kavramlar
B) Thomas Kuhn’da Temel Kavramlar
5) Eşölçülmezlik…
Kuhn’a göre paradigma aynı zamanda “paylaşılan ortak değerler kümesi”dir.
Buna göre, paradigmalar arası bir değer yargı sistemi olmadan, hiçbir paradigmanın değer yargıları göreli avantaj veya dezavantaj bakımından karşılaştırılıp eleştirilemez.
B) Thomas Kuhn’da Temel Kavramlar
B) Thomas Kuhn’da Temel Kavramlar
5) Eşölçülmezlik…
Yani Kuhn’a göre, her paradigma kendisini, üzerine inşa edildiği değerleri kullanarak savunacağı için, paradigmalar arası tartışmalar yararsızdır.
Bu bağlamda Kuhn, yarışan iki paradigmadan birinin galip çıkmasını, söz konusu paradigmanın “daha iyi” veya “daha doğru” bir açıklama getirmesine değil (çünkü böyle bir kıyaslama yapılamaz), açıklamayı hedeflediği gerçekliğe uygun bir model çıkarmayı başarmasına bağlar.
İktisat metodolojisi literatüründe en çok tartışılan bilim felsefecilerinden biri olmasına rağmen Kuhn’un yaklaşımı uygulamada pek taraftar toplamamaktadır.
Her ne kadar, Keynesyen devrim, marjinal devrim gibi ifadeler iktisat literartüründe kullanılıyor olsa da, buradaki “devrim” terimi, Kuhn’un tanımladığı anlamda bilimsel devrim anlamına gelmemektedir.
Zaten Kuhn, paradigma kavramını, doğal bilimlerdeki teorik gelişmeleri betimleyen bir kavram olarak ileri sürmüştür. Ona göre sosyal bilimlerde henüz oturmuş bir paradigmadan bahsedilmesi mümkün değildir. Bu yüzden sosyal bilimler henüz paradigma öncesi aşamadadırlar.
C) İktisatta Bilimsel Devrimler
C) İktisatta Bilimsel Devrimler
İktisat yöntembilimcilerinin büyük bir kısmı, Kuhn’un görüşlerini tartışmakla birlikte, iktisadi düşünce tarihine, Kuhn’un kavramsal şemaları ile bakma konusunda oldukça ihtiyatlı davranmaktadırlar.
Bu baplamda, “paradigma”, “paradigmal geçiş”, “normal bilim” ve “bilimsel devrim” gibi kavramların, iktisat bilimindeki teorik gelişmelerin açıklanmasında çok fazla kullanışlı olmadıkları görüşü ağırlık kazanmaktadır.
Kuhn’cu bilimsel devrim yaklaşımının iktisatta geçerli olup olmadığını ilk tartışan, Donald F. Gordon’dur.
C) İktisatta Bilimsel Devrimler
C) İktisatta Bilimsel Devrimler
Gordon’a göre, iktisatçılar arasında temel model konusunda görüş birliği vardır. Bu, iktisadın diğer sosyal bilimlere oranla doğal bilimlere daha yakın olmasını sağlamaktadır. İktisatta alt modellerde değişmeler olmaktadır. Fakat temel model değişmemektedir.
Gordon, 18.yy’dan bu yana serbest piyasa ekonomisi içerisinde maksimize edici birey aksiyomunun temel iktisadi paradigmayı oluşturduğunu söylemekle birlikte, bunun o zamandan beri devrimsel bir değişime uğramadığını savunmaktadır.
C) İktisatta Bilimsel Devrimler
C) İktisatta Bilimsel Devrimler
Yani Gordon’a göre, 18. yüzyıldan beri iktisatçıların görüşleri aynı olduğundan Kuhn’cu yaklaşım iktisatta kabul edilemez.
T. W. Hutchison’da iktisatta devrimi kabul etmez.
Hutchison’a göre, iktisadi koşullar ve kurumlardaki tarihsel değişmeler yeni problemler doğurur. Ancak bunlara tepki, devrim ile karıştırılmamalıdır. Devrim, içsel yapının rasyonel olarak yeniden kurulmasıdır. Bu açıdan politika amaçlarında değişmeler, yeni terminolojilere adaptasyon temel bir değişme değildir. Onun için iktisatta devrim yoktur.
C) İktisatta Bilimsel Devrimler
C) İktisatta Bilimsel Devrimler
Yani iktisat metodolojisinde Kuhn’un görüşlerinin bütünüyle uyarlanmaya çalışıldığı bir çalışma yok gibidir.
Aslında bunca etkisine rağmen, Kuhn’un hiçbir sosyal bilim dalında bu bağlamda bir uyarlamasından bahsetmek mümkün değildir. Bunun nedeni ise, sosyal bilimlerin henüz, doğal bilimlerde olduğu gibi bir paradigma kuramamış olmasıdır.
Bu yüzden sosyal bilimlerdeki gelişmeleri, Kuhn’cu anlamda bilimsel devrim olarak nitelendirmek mümkün değildir.