Microsoft Word +Islam Mezhepler Tarihi Yayin Nushasi MehmetAliBuyukkara +++



Yüklə 1,92 Mb.
Pdf görüntüsü
səhifə125/283
tarix31.12.2021
ölçüsü1,92 Mb.
#113334
1   ...   121   122   123   124   125   126   127   128   ...   283
ILH2004-MZHP

 
ZEYDİYYE ŞÎASI 
 
Zeydiyye’nin Teşekkülü ve Tarihçesi 
Zeydîlik,  İmâmiyye  Şîası’nın dördüncü imamı Ali b. Hüseyin 
Zeynelâbidîn’in (ö. 94/712) oğlu Zeyd’e (ö. 122/740), ondan sonra da oğlu 
Yahya’ya (125/743) uyarak onların imâmetini ileri sürenlerin mezhebidir 
(Fığlalı, 1996, s. 123). Şiî fırkalar arasında mutedil ve Ehl-i Sünnet’e en 
yakın olması ve diğer  Şiî grupların aksine, ilk üç halifeyi kabullerinden 
dolayı Makdisî ve Mesûdî gibi bazı ilk devir müellifleri, haklı olarak 
Zeydîliği Şîa’nın dışında tutmuşlardır. Onların itikatta Mu‘tezile, amelde de 
Ebû Hanife’nin mezhebini takip etmiş olmaları, bu yakınlaşmayı daha da 
güçlendirmektedir. Her şeyden önce, daha sonra Ehl-i Sünnet adını alacak 
ana bünyenin mensuplarıyla İmam Zeyd ve tabileri aynı siyasî ve toplumsal 
şartlara tepki gösteriyorlardı. Ebû Hanife’nin, Zeyd’e yardım ederek onu 
desteklemenin gerekliliğini söyleyip onunla birlikte zâlim saydıkları Emevî 
idarecilerine karşı başkaldırmanın vâcip olduğuna dair fetvâlar vermiş 
olması, bunun en önemli kanıtlarından birisidir. Bugün Zeydîler’in yoğun 
olarak yaşadığı Yemen’de, Sünnî Şâfiîler’le bu mezhebin mensupları 
arasında dinî, hukukî ve toplumsal açıdan herhangi bir çatışma olmadığı gibi, 
her iki topluluk aynı camide, aynı imamın arkasında namaz kılabilmektedir. 
80/699 yılında,  İmâmiyye’nin dördüncü imamı kabul edilen Ali 
Zeynelâbidîn’in oğlu olarak Medine’de doğan Zeyd’in yetişip olgunluk 
çağına geldiği devrede Hz. Ali taraftarları, Hz. Hüseyin ve ailesinin 
Kerbela’da katledilmeleri sebebiyle, Emevîler’e karşı büyük bir düşmanlık 
besliyorlar ve onlara isyan etmek için fırsat kolluyorlardı. Kerbela 
faciasından sonra Tevvâbun hareketi ve Muhtar es-Sakafî’nin isyanına 
Emevîler’in kanlı müdahaleleri ve toplum genelinde uygulamış oldukları 
zulüm politikaları, Halife Hişâm b. Abdülmelik zamanında Zeyd b. Ali’nin 
liderliğinde yeni bir isyan hareketinin ortaya çıkmasına sebep olmuştur. 
Emevîler’in haksızlıkları ve Ehl-i Beyt’e düşmanlıkları, özellikle Ehl-i 
Beyt’in içinde lider durumunda bulunan kimselerin Emevîler’e başkaldırısına 
sebep olmuştur. Zeyd’in isyanı da böyle bir ortamda gerçekleşmiştir. Hz. 
Ali’nin vakıflarının idaresinden doğan sorunların çözümü için Zeyd, Halife 
Hişâm’a müracaat eder. Hişam onu huzuruna alır, ama hürmet göstermez. 
Onun bu tutumunu eleştiren Zeyd’e karşı ise kaba davranıp hakarette 
bulunur. Hatta onun hilâfet arzusuyla yanıp tutuştuğunu; fakat bir cariyenin 
oğlu olması sebebiyle onun bu makama layık olmadığını söyler ve 
huzurundan kovar. Hz. Ali’nin soyundan gelmenin halife olmak için yeterli 
olduğunu belirten Zeyd ise, daha ileri giderek, Hişâm’a karşı tavırlarının 
bundan böyle farklı olacağı tehdidinde bulunur (Taberî, VII, s. 164-6). 
Zeyd’in Emevîler’le arasının bozulmasının başka bir sebebi, eski Irak valisi 
Halid b. Abdullah’ın Zeyd’e birtakım bağışlarda bulunup emanet mal 
verdiğinin iddia edilmiş olmasıdır. Bu iddiayla vali sorgulanıp serbest 


 
 
103
bırakılır. Fakat Kufeliler, Emevîler’in yaptıklarına tepki göstererek, Zeyd’i 
Kufe’de kalmaya razı ederler ve sonra da isyan etmeye teşvik ederler (Kutlu, 
s. 96).  
Elbette Zeyd’in isyanını ve Zeydiyye’nin doğuşunu sadece bu olaylara 
bağlamak doğru değildir. Zeyd’in hilâfetle ilgili bir beklentisinin 
olabileceğini de burada gözardı etmemek gerekir. Çünkü o, hilâfetin 
Alioğulları’na ait olduğuna ve bunun için kılıcını çekip mücadeleye atılarak 
Allah’ın kitabı ve Peygamber’in sünnetine davet eden kimsenin imam olması 
gerektiğine inanıyordu. Bu yüzden Zeyd b. Ali’nin isyanı, temelde iktidar 
mücadelesine dayanıyordu. Muhtemelen Ali-Fatıma soyundan gelen, 
yetenekli ve iyi eğitim almış biri olarak, iktidarı ele geçirdiği taktirde, 
Emevîler tarafından katledilen atalarının intikamını almayı hedefliyordu. 
Burada Zeyd’i harekete geçiren en önemli hususlar, Emevî-Hâşimî çekişmesi 
ve Emevîler’in kötü yönetimleridir. Çünkü onlar, iktidarı şiddet ve zorbalık 
yoluyla gasp ettikleri gibi, muhalefetin gittikçe yükselen sesine şiddet ve 
zulüm politikalarını artırmak suretiyle cevap veriyorlardı (Gökalp, 2006). 
Zeydiyye’nin bir mezhep olarak teşekkülünü tamamlamasına kadar, 
bazılarını bizzat Zeydîler’in yürüttüğü, bazılarına ise sadece iştirak ettikleri 
bir dizi isyan hareketi vuku bulmuştur. Bu hareketlerin ilki ve en önemlisi 
Zeyd b. Ali’nin isyanıdır. Kufe’deki Ali taraftarları, kendisine gelip yüz bin 
kadar kişinin destek sözü verdiğini belirterek, Kufe’den ayrılmaması 
hususunda Zeyd’e baskı yaptılar ve bu ısrarlarını onu ikna edinceye kadar 
sürdürdüler. Kufe halkından on beş bin kadar kişinin kendisine biat 
sunduğunu tespit eden Zeyd b. Ali, 121/739 yılında isyan hazırlıklarına 
başladı. Bu durumu gören Abbasoğulları’ndan Davud b. Ali, Kufe halkının 
bu teveccühünün kendisini yanıltmamasını, daha önce Ehl-i Beyt’in uğradığı 
felaketlerden ibret almasını  öğütleyerek ona gerekli ikazları yapmışsa da, 
Zeyd, amcazadesinin bu uyarılarına aldırmayarak propaganda faaliyetlerine 
hız verdi. 
Siyasî otoriteyle ilişkiler konusunda Zeydiyye’yi diğer Şiî fırkalardan ayıran en 
önemli özellik sizce hangisidir? 
Zeyd b. Ali, on ay kadar Kufe’de kaldıktan sonra iki aylığına Basra’ya 
gidip tekrar Kufe’ye döndüğünde, halkı Allah’ın kitabına, Peygamber’in 
sünnetine, zâlimlerle cihâda, mazlumları korumaya, mahrumlara yardıma, 
ganimeti ehil olanlar arasında eşit  şekilde dağıtmaya, Ehl-i Beyt’in hakkını 
ihlal edenlere ve onlardan olmayanları hilâfet makamına getirenlere karşı 
Ehl-i Beyt’in imâmetini kabul için biat etmeye çağırdı. Durumun ciddiyetini 
anlayan Emeviler’in valisi Yusuf b. Ömer, Kufe’de saklanmakta olan Zeyd’i 
arattırdı ise de bulamadı. Bu esnada Zeyd ve adamları, 1 Safer 122/6 Ocak 
740 Çarşamba gecesi başlatacakları isyanın son hazırlıklarını yapıyorlardı. 
Valinin durumdan haberdar olduğu konusunda istihbarat alan Zeyd, isyanı 
öne almak istedi ise de muvaffak olamadı. Zira vali, Kufe halkının büyük 
mescitte toplanmalarını emretmişti. Zeyd’in taraftarları valinin bu emri 
üzerine korkuya kapılarak mescide geldiler. Zeyd o gece kendisine biat 
edenlerden sadece 218 kişiyi bir araya getirebildi. Diğerlerinin nereye 
gittiğini sorduğunda, mescitte mahsur kaldıkları cevabını aldı. Biat eden 
kimse için böyle bir mazeretin olamayacağını söyleyerek, sayı itibariyla denk 
olmasalar da isyanı başlatma kararı aldı.  
Emevîler’e şiddetle mukavemet eden Zeyd ve taraftarları, hasımlarından 
yetmiş kadarını öldürmelerine rağmen mağlup oldular. Başına isabet eden bir 
okla yaralanan Zeyd kısa bir süre sonra öldü. Emevîler Zeyd’in cesedini uzun 


 
 
104
müddet Kufe çöplüğünde başkalarına ibret olsun diye asılı olarak bıraktılar. 
Zeyd’in oğlu Yahya, babasının taraftarlarının bulunduğu Horasan’a kaçıp 
canını kurtardıysa da, üç yıl sonra 125/744 yılında giriştiği isyanda o da 
babası gibi katledildi (Öz, s. 75-6). 
Zeyd b. Ali’nin isyanı, başarısızlıkla neticelenmiş olmasına rağmen, 
Zeydî fikirlerin oluşumu bakımından bazı önemli sonuçlar doğurmuştur. Bu 
isyanda Zeydîliğin gelişim sürecini etkileyen belki de en önemli olay, Zeyd 
b. Ali ile taraftarları arasında geçen Ebû Bekir ve Ömer hakkındaki bir 
tartışmadır. Zeyd’in cemaati içinden ileri gelen bir kesim, Emevîler’in 
tahrikiyle Zeyd’e gelerek ona Ebû Bekir ve Ömer hakkında ne düşündüğünü 
sordular. Zeyd, her ikisi hakkında hayırdan başka bir şey söyleyemeyeceğini, 
hiçbir Ehl-i Beyt mensubunun onlarla ilişiğini kesmediğini, onları sevmez ise 
dedesi Ali’nin şefaatinden mahrum kalacağını, onların iyi insanlar olup 
Emevîler gibi zâlim olmadıklarını açıkça ortaya koydu. Bu sözlerine itirazlar 
yükselince Zeyd şu cevabı verdi: “Biz hilâfete diğerlerinden daha layıkız. 
Onlar bizim elimizden bu hilafeti aldılar. Ancak Kur’ân ve sünnetle 
hükmedip insanlar arasında adaletli oldukça bu davranışları onları küfre 
götürmez” (Taberî, VII, s. 180-1). Bu cevaptan tatmin olmayan taraftarları 
Zeyd’i terk ettiler. O da kendisini bırakanları “beni bırakıp kaçtınız, beni terk 
ettiniz” (râfeztumûnî) şeklinde suçladığından dolayı, kendisinden ayrılanlara 
Râfizî dendi (Bağdadî, s. 36-7).  
Söz konusu bu olay, Zeydiyye’nin imâmet nazariyesinin omurgasını 
oluşturan efdal (en faziletli) ve mefdûl (daha az faziletli) nazariyesinin ortaya 
çıkmasına sebep olmuştur. Buna göre, hilâfet için gerekli vasıflara sahip en 
uygun kişi olan Hz. Ali dururken, daha az faziletli olan Ebû Bekir ve Ömer, 
adaletle hükmetmeleri koşuluyla imam olabilir. Zeyd b. Ali’nin bu görüşü, 
Zeydiyye’nin imâmet nazariyesinin şekillenmesinde büyük önem 
taşımaktadır (Gökalp, 2006). 
Zeydiyye’ye göre, meşruiyet açısından, Hz. Ebû Bekir ve Hz. Ömer’in 
otoritesiyle Emevîler’in otoritesi arasında bir fark var mıdır?. 
Zeyd b. Ali’nin, imam olacak kişinin bizzat kılıcını çekerek mücadele 
etmesi gerektiği fikri ve Ebû Bekir ile Ömer hakkındaki kanaatleri, 
Zeydiyye’yi döneminin diğer  Şiî hareketlerinden ayırmıştır. Zeyd’e göre 
Ali’nin Fatıma’dan gelen neslinden âlim, zâhid, cömert ve zulme karşı çıkan 
kim olursa olsun imamdır. Takiyyeye uyarak evinde oturan, siyasete 
karışmayan ve cihattan geri kalan kimse ise imam sayılamaz.  İmam Allah 
yolunda gerçek anlamda cihat eden ve mensuplarını savunan kimsedir. 
İmamın Hasan veya Hüseyin evlâdından olmasının bir önemi yoktur, her 
ikisinin soyundan da olabilir. O, bu görüşüyle imâmeti sadece Hüseyin 
soyunun hakkı olarak gören İsmâiliyye ve İmâmiyye’ye muhalefet etmiş 
bulunmaktadır. Bu sebepten dolayı, daha sonra Hasan neslinden gelen bir çok 
Ehl-i Beyt mensubu Zeydiyye’ye tabi olmuştur. 
Zeyd’e göre, imâmet şartlarını taşıyıp da imâmetini iddia eden kişinin, 
insanları kendisine tabi olmaya çağırması  şarttır. Bu kanaatinden dolayı 
ağabeyi Muhammed Bâkır kendisine itiraz ederek, “senin düşüncene göre 

Yüklə 1,92 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   121   122   123   124   125   126   127   128   ...   283




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©muhaz.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin