Microsoft Word +Islam Mezhepler Tarihi Yayin Nushasi MehmetAliBuyukkara +++



Yüklə 1,92 Mb.
Pdf görüntüsü
səhifə275/283
tarix31.12.2021
ölçüsü1,92 Mb.
#113334
1   ...   271   272   273   274   275   276   277   278   ...   283
ILH2004-MZHP

 
Modernist Oluşumlar 
Batı’da Modernizm anahatlarıyla XIX. yüzyılın ikinci yarısında ve XX. 
yüzyılın ilk çeyreğinde hüküm sürmüştür. Dayandığı temel düşünce, gele-
neksel kurumların, sanatın, edebiyatın vs. artık zamanlarının dolduğunu, bu 
nedenle bunları terkederek çağdaş değerlere uygun yeni bir kültür ve an-
layışın geliştirilmesi gerektiğidir. Modernizm, ticaretten felsefeye her şeyin 
sorgulanmasının gerekliliğini savunur. İslâm modernizmini, yahut ‘İslâm 
çağdaşçılığı’nı bu açıklama bağlamında tanımlayıp anlamak gerekir.  
Gelenekçi ve ıslahatçı nitelikli günümüz İslâmi akımlarının neredeyse 
tamamı,  İslâm medeniyetinin çöküşünün ve müslümanların gerilemesinin 
sebebinin  İslâm dini değil müslümanlar olduğu tezini desteklemektedir. Bu 
arada dış güçlerin yapmış olduğu tahribat da gündeme getirilmektedir. İslâm 
modernistleri ise büyük bir cesaretle, bozulma ve çöküşün asıl sebebinin ne 


 
 
228
dış güçler ne de müslümanlar olduğu, asıl sorunun “bugüne İslâm diye gelen 
din” olduğu tezini ileri sürerek dinin kaynaklarını, dinin anlaşılma usullerini 
ve dini geleneği derin bir sorgulamaya tabi tutmaktadırlar.  İslâm moderniz-
minde icraat yerine söz ve yazı ön plandadır. Yani nazari yönü baskın bir 
cereyandır. Bu nedenle, bu akımla ilişkisi olan kesimlerde teşkilatçılık yaygın 
değildir. Sözcüleri ise daha çok akademik ilahiyat eğitimi almış, sosyal 
bilimler formasyonuna sahip ve felsefi birikimleri yüksek kişilerden oluşur. 
İslâm modernizmi “bugüne İslâm diye gelen din” hakkında sorgulama 
yaparken doğal olarak İslâm’ın kitabı olan Kur’ân’ı tek ölçüt olarak ele 
almaktadır. Zira Kur’ân, yorumlamada her ne kadar geleneksel dini ilimlerin 
tahrifatına uğramış olsa da, metin olarak bozulmadan bugüne intikal etmiştir. 
Bu kaynak dışında, başta sünneti oluşturan hadisler olmak üzere fıkhî, 
kelâmî, mezhebî, tasavvufî tüm dini metinler ve bu metinler etrafında 
oluşmuş usuller, anlayışlar ve kurumlar modernistlerin tenkit odakları 
olmaktadırlar. Modernistlere göre sadece Kur’ân’dan ilham alınarak çağdaş 
sorunların üstesinden gelinebilir. İslâmiyet’in yeniden zamana damgasını 
vurması ancak bu metotla gerçekleşebilir.  
Oysa gelenekte Kur’ân; onun Hz. Peygamber’de hayatlaşmış  şekli olan 
sünnet ile, Kur’ân’ın ve sünnetin Müslüman toplum tarafından hayata geçi-
rilip yaşanmış hali olan icma ile ve bu tecrübeleri izleyerek işleyen bir akıl 
yürütme yöntemi olarak kıyas ile birlikte bir kaynak olarak değerlen-
dirilmekteydi. Yani Kur’ân, diğer kaynakların da katkılarıyla okunup anla-
şılmaktaydı. İslâm modernizmi ise bütün yorum çalışmalarını Kur’ân üzerine 
“onun doğru anlaşılması” için yoğunlaştıracaktır. Diğer kaynakların katkısı 
gereksizdir; zira Kur’ân herkesin anlayabileceği kolaylıktadır (Paçacı, 2008, 
s. 60-1). 
İlhamın sadece Kur’ân’dan alınması söylemi, çağdaş mesajlar vermek isteyen 
müslüman modernistleri kısıtlamakta mıdır, yoksa önlerini mi açmaktadır? 

Yüklə 1,92 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   271   272   273   274   275   276   277   278   ...   283




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©muhaz.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin